Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1268
Secde Suresi Tefsiri 1-2. Ayetler
7.12.2024
62 Okunma, 0 Yorum

SECDE SÛRESİ - 1. Hafta

 

أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

الم (1) تَنْزِيلُ الْكِتَابِ لَا رَيْبَ فِيهِ مِنْ رَبِّ الْعَالَمِينَ (2)

Elif Lâm Mim. İçinde hiçbir karışıklık olmayan kitabın indirilmesi alemlerin rabbindendir. (1-2)

 

الم

Elif Lâm Mim

الم: Huruf-u mukattaadandır (الحروف المقطّعة). Kuran’da bazı sûreler harflerle başlar. Bu harflere huruf-u mukattaa denir.

Sûre No

Sûre Adı

Huruf-u Mukattaa

Durum

2

Bakara

الم

Tek başına ayet

3

Ali İmran

الم

Tek başına ayet

7

Araf

المص

Tek başına ayet

10

Yunus

الر

Ayetin içinde

11

Hûd

الر

Ayetin içinde

12

Yusuf

الر

Ayetin içinde

13

Ra’d

المر

Ayetin içinde

14

İbrahim

الر

Ayetin içinde

15

Hicr

الر

Ayetin içinde

19

Meryem

كهيعص

Tek başına ayet

20

Taha

طه

Tek başına ayet

26

Şuara

طسم

Tek başına ayet

27

Neml

طس

Ayetin içinde

28

Kasas

طسم

Tek başına ayet

29

Ankebut

الم

Tek başına ayet

30

Rûm

الم

Tek başına ayet

31

Lokman

الم

Tek başına ayet

32

Secde

الم

Tek başına ayet

36

Yasin

يس

Tek başına ayet

38

Sâd

ص

Ayetin içinde

40

Mümin

حم

Tek başına ayet

41

Fussilet

حم

Tek başına ayet

42

Şûra

حم

Tek başına ayet

42

Şûra

عسق

Tek başına ayet (2. Ayet)

43

Zuhruf

حم

Tek başına ayet

44

Duhan

حم

Tek başına ayet

45

Casiye

حم

Tek başına ayet

46

Ahkâf

حم

Tek başına ayet

50

Kâf

ق

Ayetin içinde

68

Kalem

ن

Ayetin içinde

 

Harf

Mahreç

Sayı

ا

Kameri

13

ل

Şemsi

13

م

Kameri

15

ص

Şemsi

3

ر

Şemsi

6

ك

Kameri

1

ه

Kameri

2

ي

Kameri

2

ع

Kameri

2

ط

Şemsi

4

س

Şemsi

5

ح

Kameri

7

ن

Şemsi

1

ق

Kameri

2

Huruf-u mukattaa kesilmiş harfler demektir. Bunun sebebi harflerin kelime içinde okunması değil harfin isminin okunmasıdır.

Protosinaitik alfabeden itibaren gelen etimolojik anlamlar ayettir. Bu surenin başındaki الم de hurufu mukattaadandır. Her birinin anlamı vardır. Bu anlamların birleşimi ile kelimenin anlamı ortaya çıkmaktadır.

ا: Bu harfin orijinal piktografik yazısı öküz başı () olup, bir hayvanın yaptığı işteki güç ve kuvveti temsil eder. Girdiği kelimeye güç katar. Fiile girince fiile mef’ûl ekleyebilir, fâili mef’ûl yapıp yeni bir fâil ekleyebilir, fâilin yeni bir duruma girmesini, yeni bir zamana ve yeni bir mekâna girmesini ifade edebilir.

ل: İlk dönem İbrani piktografisinde çobanın sopasıdır. Çoban sopasını iterek veya çekerek koyunları yönetmek (gütmek) için kullanırdı. Bu harfin manası –e doğru’dur, bir şeyin farklı bir yönde hareket etmesi gibi. Harf aynı zamanda otorite, sürünün lideridir ki bu çobanın da işaretidir. Boyunduruk, hayvanın omuzuna bağlanan veya eğen ve hayvanı sınırlayan bir sopa manasına da gelir. Girdiği kelimeye nedensellik katar, bağ kurucu etki yapar, iletişim etkisi sağlar.

م: Harfin ilk dönem Sami dili piktografisi su dalgası olan ‘dir. Bu piktografinin sıvı, deniz suyu, denizin boyutlarından dolayı muazzam ve iri, denizin fırtınalarından dolayı da kargaşa manaları vardır. İbranilere göre deniz korkulan ve bilinmeyen bir yerdir, bu sebeple bu harf bilinmeyen bir şeyi aramak dürtüsüyle kim, ne, ne zaman, nerede, niçin ve nasıl gibi soru kelimesidir. Modern İbranicede harfin adı mem’dir, muhtemelen su manasında olan mayim kelimesinden gelmektedir. Mayim, mah kelimesinin çoğuludur. Muhtemelen kelimenin orijinal ismi ne anlamındadır. Harfin Yunanca ismi olan mu, mah ile yakından ilişkilidir.

Bu üç harfin her biri kelimenin içinde geçtiği her yerde ayettir.

 

تَنْزِيلُ الْكِتَابِ لَا رَيْبَ فِيهِ مِنْ رَبِّ الْعَالَمِينَ

İçinde hiçbir karışıklık olmayan kitabın indirilmesi alemlerin rabbindendir.

 

İsim cümlesi

Haber

Mübteda

Mecrur

Cârr

Nâib-i fâil
Muzâfun ileyh

Şibh-i
fiil
Muzâf

Muzâfun
ileyh

Muzâf

Hâl
Mensuh isim cümlesi

Sahibul
hâl

Haberi

İsmi

Cinsini
nefyeden

Mefûlun fih

Şibh-i
fiil

Mecrur

Cârr

الْعَالَمِينَ

رَبِّ

مِنْ

هُ

فِي

مَوْجُودٌ

رَيْبَ

لَا

الْكِتَابِ

تَنْزِيلُ

 

تَنْزِيلُ: “İndirme, indirilme” demektir. نزل kökünden tef’îl bâbından mastardır. Mastarlar hem malum hem de meçhuldür. Cümledeki yerine göre malum mu (etken mi) meçhul mü (edilgen mi) olduğuna karar verilir. İsim tamlamasında (izafette) muzaf olarak kullanıldıklarında muzafun ileyhleri fâil veya nâib-i fâil veya mef’ûl olabilir. Mastar meçhul anlamda ise muzafun ileyh nâib-i fâil olur. Malum anlamdaysa muzafun ileyhi fâil veya mef’ûl olabilir. Burada meçhul anlamdadır. Anlamı indirilmedir. Muzafun ileyhi olan الْكِتَابِ ise nâib-i fâilidir. İkisi bir arada (تَنْزِيلُ الْكِتَابِ) “kitabın indirilmesi” anlamındadır.

الْكِتَابِ: “Kitap” demektir. كتب kökündendir. كَتْب mastarı özel semboller ve simgeler kullanarak bir kaydetme aracıyla bilgileri kayıt altına almak manasındadır. كِتَاب mastarı yazmak manasındaki فَعْل veznindeki كَتْب mastarının mübalağa vezni olarak فِعَال vezninden gelmiştir ve çok sayıda bilgiyi güvenli bir şekilde kayıt altına almak manasındadır. Bu mastar manasından كِتَاب kayıt altına alınan olarak “kitap” anlamında camid isimdir. Kodlarla kayıt altına alınmış bilgidir. Burada kitap Kuran-ı Kerimdir.

لَا: “Hiçbir” demektir. Cinsini nefyeden Lâ’dır. Umumi olumsuzluk bildiren Lâ da denir. İsminin kapsadığı bütün varlıkların, olayların cinsinin tümünün olumsuzluğunu ifade eder. Bu harf isim cümlesinin önüne gelir ve mübtedayı mahallen mensub, lafzen fetha üzerine mebni yaparken, haberi merfu yapar.

رَيْبَ: “Karışıklık, bulanıklık” demektir. ريب kökünden ikinci bâbdan mastardır. Cinsini nefyeden Lâ’nın ismi olduğu için fetha üzere mebnidir (رَيْبَ). Bir haberin veya bir bilginin veya bir şeyin birisini onun doğruluğunu tasdik etmede tereddüt içinde bırakması manasındadır.

فِي: “İçinde” demektir. Harf-i cerdir.

هِ: “O” demektir. Mecrur muttasıl zamirdir. الْكِتَابِ ye racidir. Onun rabıt zamiridir.

فِيهِ: “Onun içinde” demektir. “Kitabın içinde” anlamındadır.

لَا رَيْبَ فِيهِ: “Onun içinde hiçbir karışıklık yoktur” demektir.

الْكِتَابِ لَا رَيْبَ فِيهِ: “İçinde hiçbir karışıklık olmayan kitap” demektir.

تَنْزِيلُ الْكِتَابِ لَا رَيْبَ فِيهِ: “İçinde hiçbir karışıklık olmayan kitabın indirilmesi” demektir.

مِنْ: “-den” demektir. Harf-i cerdir. İbtida-i gaye için gelmiştir. İndirilmenin başlangıç noktasını ifade eder.

رَبِّ: “Rab, efendi, yetiştirici, terbiyeci” demektir. ربب kökünden isimdir.

الْعَالَمِينَ: “Alemler” demektir. عَالَم “alem” demektir. علم kökünden gelmiştir. İkinci bâbdan عَلْم mastarı bir şeyle, bir işle, bir sıfatla ya da bir belirti ile bir şeyi, birisini tanımlamak, karakterize etmek, sınıflamak manasındadır. Bu manadan gelerek عَالَم kendine has özellikleri ile çevresinden ayrılan, tanınan, aynı özelliğe sahip olup bu özellikleri ile diğer topluluklardan ayrılarak sınıflandırılan topluluk manasından “alem” anlamında camid isimden ism-i cemdir. Lafzen tekildir ama topluluktaki her birey de manen tekili olacağından içeriği ile çoğuldur. Bu durum ism-i cemlerin özelliğidir. Çoğulu عَالَمِينَ dir. الْعَالَمِينَ kurallı erkek çoğuldur ve Kuran’da hep bu şekilde geçmektedir. Âkil varlıklar için kullanılır. “Birbirinden farklı vasıflara sahip topluluklar” demektir.

رَبِّ الْعَالَمِينَ: “Alemlerin rabbi” demektir.

مِنْ رَبِّ الْعَالَمِينَ: “Alemlerin rabbinden” demektir.

تَنْزِيلُ الْكِتَابِ لَا رَيْبَ فِيهِ مِنْ رَبِّ الْعَالَمِينَ: “İçinde hiçbir karışıklık olmayan kitabın indirilmesi alemlerin rabbindendir” demektir.

Kuran-ı Kerimde Kuran ve kitap ifadeleri ile birlikte kitabın ve Kuran’ın inzal ve tenzili ifadeleri vardır.

الْقُرْآنِ “Kuran, küme” demektir. قرء kökünden camid isimdir. قُرْآن bir şeyi ya da şeyleri toplamak, bir araya getirmek ve bazısını bazısının üstüne eklemek, yığmak manasında üçüncü bâbdan mastardır. اقْرَأْ “kıraat et” demektir. Birbiri ile ilişkili sesleri, sözcükleri bir araya toplamak ve bir anlam oluşturmak manasından düz okumak değil inceleyip analiz ederek değerlendirmek ve sonuca varmak manasındadır. Bu nedenle اقْرَأْ “bir araya getir, analiz ederek değerlendir, incele ve sonuca ulaş” demektir. Bir yazılı metinden veya hafızadan aktarmak kıraat değil, tilavettir (تِلَاوَة). Kıraat uygulama için bir sonuca ulaşmaktır. Bir araya getirirsin, analiz eder, değerlendirir ve elde ettiğin sonucu uygularsın.

ق harfinin piktografı ufuktaki güneşin resmidir. Işığın toplanmasını ifade eder. ر harfinin piktografı ise adam başının resmidir. İkisinin kombinasyonu olan قر adamların toplanmasıdır. Adamların toplanıp bir yerde kalmasını ve bu toplanılan yeri ifade eder. Bu haliyle قَرَار kelimesi yerleşik, kalıcı olan yere denir. Çabalamanın zıddıdır. Üçüncü harf olan hemzenin piktografı öküzün başıdır. Güç, kuvvet, liderliği temsil eder. Bu nedenle قرء kökü adamların toplanıp bir yerde kalması ve burada bir güç oluşmasını ifade eder. Buradan bu kök verilerin toplanması, incelenmesi ve bu incelemenin sonunda “güçlü kararlar alınması” anlamına gelir. Bu kökten gelen اسْتِقْرَاء da bu nedenle tümevarım anlamında kullanılmaktadır.

Kıraat her yerden yapılabilir. Çeşitli kitaplardan, çeşitli veri kaynaklarından kıraat yapılabilir. Kuran’ın kıraat edilmesi ise Kuran’ı inceleyip ondan toplanan verilerle yapılan analizlerle güçlü kararlar alınması anlamındadır. Kıraatte inceleme, değerlendirme ve karar verme durumu vardır.

Bir araya toplanılıp kendi içinde de sınıflandırılan yani sınıflandırılarak bir araya toplanılan manasında ve harflerden, sözcüklerden bir araya toplanarak okunan, üzerinde incelemeler yapılarak sağlam kararlara varılan manasında قُرْآن “Kuran” anlamında camid isimdir. Erildir. Çoğulu yine aynı kelimedir, قُرْآن dır. Bir kuran alt kuranlardan oluşabilir, kendisi de bir kuranın alt kuranlarından biri olabilir. Matematikteki küme kelimesi kuran ile ifade edilebilir. Küme-alt küme kavramı da kurana uygundur. Her alt küme bir kümedir. Her alt kümenin de alt kümeleri olabilir. Kuran’ın içindeki surelerin her biri de Kuran’dır, surelerin içindeki ayetlerin her biri de Kuran’dır. Sure grupları da Kuran’dır, ayet grupları da Kuran’dır.

وَلَقَدْ آتَيْنَاكَ سَبْعًا مِنَ الْمَثَانِي وَالْقُرْآنَ الْعَظِيمَ

Sana mesaniden olan yediyi (Fatiha) ve büyük kuranı indirdik. (Hicr 87)

Büyük kuran Fatiha dışındaki 113 sureden oluşan kısımdır. Tüm Kuran-ı Kerim değildir. Bu nedenle الْقُرْآن şeklinde gelirse Allah tarafından indirilen kitabın tamamı ya da o kitabın alt bölümlerinden oluşan bir bölümü manasındadır. Kuran-ı Kerimin tamamı anlatılmak istendiğinde هَذَا الْقُرْآنُ (Bu Kuran) şeklinde kullanılır.

Bir küme alt kümelerden oluşur (Bir kuran alt kuranlardan oluşur). Bir alt küme yine bir kümedir (Bir alt kuran yine bir kurandır).

İnzal if’âl bâbındandır, bir kerede iniş demektir. Tenzil ise tef’îl bâbındandır, çok defada iniş demektir.

Kitabın inzali (إِنْزَالُ الْكِتَابِ)

  • Tevrat’ın inzali: İsa’ya ve sonraki insanlara, Musa’ya veya diğer İsrail Oğulları peygamberlerine değil.
  • Tevrat’ın ilk 5 kitabının inzali: Musa’ya ve sonraki insanlara.
  • İncil’in inzali: İsa’ya değil, sonraki insanlara.
  • Kuran-ı Kerimin inzali: Kuran’ın 23 sene içindeki indirilişi tamamlandıktan sonraki tüm insanlarına, Muhammed’e değil.
  • Kodlama sistemlerinin (yazı gibi, matematik sembolleri gibi) inzali: Her dönemin insanlarına.

Kitabın tenzili (تَنْزِيلُ الْكِتَابِ)

  • Kuran-ı Kerimin tenzili: Muhammed’e ve sahabeye, sonraki insanlara değil. Kuran-ı Kerimin 23 sene içinde indirilmesidir.

Kuran’ın inzali (إِنْزَالُ الْقُرْآنِ)

  • Kuran’ın (Kuran-ı Kerim içindeki Kuran’ların) inzali: Muhammed’e, sahabeye ve sonraki insanlara.

Kuran’ın tenzili (تَنْزِيلُ الْقُرْآنِ)

  • Kuran’ın (Kuran-ı Kerim içindeki Kuran’ların) tenzili: Sahabeye ve sonraki insanlara, Muhammed’e değil. Çünkü Peygamberin çoklu uygulaması yoktur. Peygamberden sonra Kuran içindeki Kuran’ların her çağda, her dönemde farklı anlamlara gelmesi ve yeni sorunları çözmesi nedeniyle Kuran’ın tenzili Peygamberden sonrakileredir.

لَا رَيْبَ فِيهِ “içinde hiçbir karışıklık yoktur” demektir. Kuran’da لَا رَيْبَ فِي ifadesi şunlar için kullanılır: الْكِتَابُ, يَوْمِ الْقِيَامَةِ, أَجَلًا لِالسَّمَوَاتِ وَالْأَرْضِ, السَّاعَةَ.

Kuran-ı Kerim öyle bir kitaptır ki içinde hiçbir karışıklık yoktur, bulanıklık yoktur. Nettir. Müteşabihat vardır ama bu rayb demek değildir. Kuran’da rayb arayanlar bulamazlar. Ancak Kuran meallerinde rayb bulabilirler. Sonra da bunu Kuran’a mal ederek Kuran’ın Allah tarafından indirilmediğini iddia ederler.

Kuran-ı Kerim alemlerin rabbinden (مِنْ رَبِّ الْعَالَمِينَ) indirilmedir.

تَنْزِيلُ الْكِتَابِ مِنَ اللَّهِ الْعَزِيزِ الْحَكِيمِ

Kitabın indirilmesi aziz, hakîm Allah’tandır. (Zümer 1, Casiye 2, Ahkaf 2)

تَنْزِيلُ الْكِتَابِ مِنَ اللَّهِ الْعَزِيزِ الْعَلِيمِ

Kitabın indirilmesi aziz, alîm Allah’tandır. (Mümin 2)

Bunun dışında üç kere aziz, hakîm Allah’tan, bir kere de aziz, alîm Allah’tan indirilmedir denmektedir.

Secde suresinin bu ayetinde alemlerin rabbinden denmektedir. Alemlerin rabbi denmesinin sebebi Kuran’ın farklı özellikteki topluluklara ayrı ayrı hitap edecek özellikte bir kitap olmasındandır.

Kuran’ın inzali ve tenzili, kitabın inzali ve tenzili arasındaki farkları bulabileceğiniz başka bir yer yoktur. Çünkü Kuran mehcur edinilmiş bir kitaptır. Kolay kolay kimse Kuran’daki bu inceliklerle ilgilenmez.

وَقَالَ الرَّسُولُ يَارَبِّ إِنَّ قَوْمِي اتَّخَذُوا هَذَا الْقُرْآنَ مَهْجُورًا

Resul “Ey rabbim, kavmim bu Kuran’ı bırakıp gidilen edindiler.” dedi. (Furkan-30)

Bu ayetteki هَذَا الْقُرْآنَ ifadesi Kuran’ın tamamıdır. Bu ayetteki resul de Muhammed değildir. Çünkü onun kavmi Kuran’ı bırakıp gitmemiştir, tam tersine Kuran’ı sahiplenmiştir.

Bu ayette Kuran’ı mehcur edindiler demektedir. Kuran’ı mehcur kıldılar dememektedir. Aslında anlam olarak beklediğimiz جَعَلُوا هَذَا الْقُرْآنَ مَهْجُورًا şeklindeki bir ifadedir. Eğer bu şekilde “kıldılar” deseydi Kuran’ı bırakıp gittiler anlaşılırdı.

Edinme ile mehcur kelimesi çelişmektedir. Mehcur bırakıp gidilendir. Mehcur olarak edinme çok şaşırtıcıdır. Hem bırakıp gideceksin hem de edineceksin. O zaman niçin “edindiler” demiştir de “kıldılar” dememiştir.

“Mehcur edindiler” demekle Kuran’ı sahipleniyorlar, bizim Kuran’ımız diyorlar ama onu kullanmıyorlar demektir.

Kuran ellerinde duruyor, her ortamda tilavet ediyorlar ama Kuran’ı kıraat etmiyorlar (incelemiyorlar). Çözümleri onda aramıyorlar. Onu kendilerine rehber edinmiyorlar. Çünkü Kuran’ı mehcur edinmişler. Çok paranın, çok oyun, çok müridin peşinde koşuyorlar. Diğerleri de çok parası, çok oyu, çok müridi olanların peşinde koşuyorlar. Bunlardan bir tanesi bile Kuran’ı kıraat etmiyor. Kuran’ın kıraatiyle çözümler bulma derdinde değiller. Bir kısmı insanların duygularını istismar ederek onları cehennemden kurtarma vaadiyle, günahlarını çıkarttığını iddia ederek paralarını topluyor. Bir kısmı takım elbise ve kravatlarını takarak insanlar arasında boy gösterip gezerek onların oyunu alma derdinde. Ne bir projeleri var ne de Kuran’la bir ilgileri. Bir kısmı da mallarını artırma derdinde, zenginleşiyor. Hacca, umreye her sene bile gidenleri var ama hayatlarında Kuran’ın kıraati yok. Tilaveti bol bol var. İçinde geçenle ise ilgileri yok. İnsanlar da onların sözünü dinliyor. Onlar da paraları olduğu için kendi sözlerinin kıymetli olduğunu sanan zavallılar maalesef.

Kuran-ı Kerimin içinde hiçbir karışıklık yoktur. Çok nettir. Ancak onunla ilgilenip kıraat eden bunu anlar, Kuran’ı mehcur edinmiş para, mürid ve oy peşinde koşanlar değil.

 

 

Teşvikiye, Yalova

7 Aralık 2024

M. Lütfi Hocaoğlu

 

 






Son Eklenen Seminerler
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1269
Secde Suresi Tefsiri 3. Ayet
14.12.2024 23 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1268
Secde Suresi Tefsiri 1-2. Ayetler
7.12.2024 62 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1267
Lokman Suresi Tefsiri 34. Ayet
30.11.2024 67 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1266
Lokman Suresi Tefsiri 33. Ayet
16.11.2024 110 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1265
Lokman Suresi Tefsiri 32. Ayet
9.11.2024 112 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1264
Lokman Suresi Tefsiri 31. Ayet
26.10.2024 139 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1263
Lokman Suresi Tefsiri 30. Ayet
12.10.2024 163 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1262
Lokman Suresi Tefsiri 29. Ayet
5.10.2024 199 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1261
Lokman Suresi Tefsiri 28. Ayet
7.09.2024 209 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1260
Lokman Suresi Tefsiri 27. Ayet
31.08.2024 195 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1259
Lokman Suresi Tefsiri 25-26. Ayetler
24.08.2024 223 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1258
Lokman Suresi Tefsiri 24. Ayet
17.08.2024 200 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1257
Lokman Suresi Tefsiri 23. Ayet
3.08.2024 230 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1256
Lokman Suresi Tefsiri 22. Ayet
27.07.2024 223 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1255
Lokman Suresi Tefsiri 21. Ayet
20.07.2024 225 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1254
Lokman Suresi Tefsiri 20. Ayet
13.07.2024 240 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1253
Lokman Suresi Tefsiri 19. Ayet
29.06.2024 229 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1252
Lokman Suresi Tefsiri 18. Ayet
22.06.2024 241 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1251
Lokman Suresi Tefsiri 17. Ayet
25.05.2024 296 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1250
Lokman Suresi Tefsiri 16. Ayet
18.05.2024 307 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1249
Lokman Suresi Tefsiri 15. Ayet
11.05.2024 284 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1248
Lokman Suresi Tefsiri 14. Ayet
20.04.2024 394 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1247
Lokman Suresi Tefsiri 13. Ayet
13.04.2024 426 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1246
Lokman Suresi Tefsiri 12. Ayet
6.04.2024 361 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1245
Lokman Suresi Tefsiri 11. Ayet
30.03.2024 415 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1244
Lokman Suresi Tefsiri 10. Ayet
16.03.2024 351 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1243
Lokman Suresi Tefsiri 8-9. Ayetler
9.03.2024 337 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1242
Lokman Suresi Tefsiri 7. Ayet
24.02.2024 366 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1241
Lokman Suresi Tefsiri 6. Ayet
17.02.2024 313 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1240
Lokman Suresi Tefsiri 1-5. Ayetler
10.02.2024 485 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1239
Rum Suresi Tefsiri 60. Ayet
27.01.2024 401 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1238
Rum Suresi Tefsiri 59. Ayet
20.01.2024 376 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1237
Rum Suresi Tefsiri 58. Ayet
6.01.2024 413 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1236
Rum Suresi Tefsiri 57. Ayet
30.12.2023 415 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1235
Rum Suresi Tefsiri 56. Ayet
16.12.2023 492 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1234
Rum Suresi Tefsiri 55. Ayet
25.11.2023 493 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1233
Rum Suresi Tefsiri 54. Ayet
11.11.2023 512 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1232
Rum Suresi Tefsiri 53. Ayet
4.11.2023 435 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1231
Rum Suresi Tefsiri 51-52. Ayetler
21.10.2023 508 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1230
Rum Suresi Tefsiri 50. Ayet
14.10.2023 473 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1229
Rum Suresi Tefsiri 48-49. Ayetler
30.09.2023 473 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1228
Rum Suresi Tefsiri 47. Ayet
16.09.2023 492 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1227
Rum Suresi Tefsiri 46. Ayet
9.09.2023 612 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1226
Rum Suresi Tefsiri 44-45. Ayetler
2.09.2023 449 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1225
Rum Suresi Tefsiri 43. Ayet
19.08.2023 481 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1224
Rum Suresi Tefsiri 42. Ayet
12.08.2023 505 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1223
Rum Suresi Tefsiri 41. Ayet
5.08.2023 543 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1222
Rum Suresi Tefsiri 40. Ayet
29.07.2023 464 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1221
Rum Suresi Tefsiri 39. Ayet
22.07.2023 481 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1220
Rum Suresi Tefsiri 38. Ayet
15.07.2023 437 Okunma


© 2024 - Akevler