Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1203
Rum Suresi Tefsiri 19. Ayet
11.02.2023
595 Okunma, 0 Yorum

RÛM SÛRESİ - 10. Hafta

 

أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

يُخْرِجُ الْحَيَّ مِنَ الْمَيِّتِ وَيُخْرِجُ الْمَيِّتَ مِنَ الْحَيِّ وَيُحْيِي الْأَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا وَكَذَلِكَ تُخْرَجُونَ (19)

Ölüden diriyi çıkarır ve diriden ölüyü çıkarır ve ölümünden sonra yere hayat verir ve böyle çıkarılırsınız. (19)

 

يُخْرِجُ الْحَيَّ مِنَ الْمَيِّتِ

Ölüden diriyi çıkarır.

 

Fiil cümlesi

Mefûlün bih GS

Mefûlun
bih

Fâil

Fiil

Mecrur

Cârr

الْمَيِّتِ

مِنْ

الْحَيَّ

هُوَ

يُخْرِجُ

يُخْرِجُ: “Çıkarır” demektir. Üçüncü şahıs eril tekil merfu muzari malum fiildir. Fâili müstetir هُوَ dir. 17. ayetteki Allah’a racidir. Birinci bâbdan خَرَجَ - يَخْرُجُ şeklinde çıkmak manasındadır. Lazım fiildir. Birinci bâb if’âl bâbına (أَخْرَجَيُخْرِجُ) tadiye etkisi ile gelir. Çıkmak anlamından, çıkarmak anlamına gelir.

الْحَيَّ: “Diri” demektir. Sıfat-ı müşebbehedir. Kökü حيي dir. Dördüncü bâbdan gelmektedir. Canlı olmak, ölü olmamak manasından gelmiştir. Lazım fiildir. Sübut bildirir. Çoğulu أَفْعَال kalıbından أَحْيَاء dır.

مِنَ: “-den” demektir. Harf-i cerdir. Aslı مِنْ dir. Sonrasında harf-i tarifli kelime (الْمَيِّتِ) geldiği için okuma kolaylığından dolayı مِنَ şekline dönüşmüştür.

الْمَيِّتِ: “Ölü” demektir. Sıfat-ı müşebbehedir. Kökü موت dir. Birinci bâbdan gelmektedir. Ölmek manasından gelmiştir. Ölmek fiili lazım fiildir. Ölü olmak da sübut bildirir. Bu şekliyle sıfat-ı müşebbehedir.

Burada i’lâl gerçekleşmiştir. Aslı فَيْعِلٌ kalıbından مَيْوِتٌ dur.

مَيْوِتٌ مَيِّتٌ

و harfi ي’ye dönüşmüş ve iki ي idgam edilmiştir. (Sakin و’ı harekeli ي takip ederse veya sakin ي’yi harekeli و takip ederse و harfi ي harfine kalp edilir ve oluşan iki ي idgam edilir.)

Düzensiz çoğullarından biri أَمْوَاتٌ dür (ölüler). أَفْعَالٌ kalıbındandır. Diğer düzensiz çoğulu ise مَوْتَى dır. Kalıbı ise فَعْلَى dır.

مِنَ الْمَيِّتِ: “Ölüden” demektir.

يُخْرِجُ الْحَيَّ مِنَ الْمَيِّتِ: “Ölüden diriyi çıkarır” demektir.

 

وَيُخْرِجُ الْمَيِّتَ مِنَ الْحَيِّ

Ve diriden ölüyü çıkarır.

 

Fiil cümlesi

Atıf
harfi

Mefûlün bih GS

Mefûlun
bih

Fâil

Fiil

Mecrur

Cârr

الْحَيِّ

مِنْ

الْمَيِّتَ

هُوَ

يُخْرِجُ

وَ

وَ: “Ve” demektir. Atıf harfidir. يُخْرِجُ الْحَيَّ مِنَ الْمَيِّتِ cümlesine يُخْرِجُ الْمَيِّتَ مِنَ الْحَيِّ cümlesini atfetmektedir.

يُخْرِجُ: “Çıkarır” demektir. Fâili müstetir هُوَ dir. 17. ayetteki Allah’a racidir.

الْمَيِّتَ: “Ölü” demektir. Sıfat-ı müşebbehedir.

مِنَ: “-den” demektir. Harf-i cerdir.

الْحَيِّ: “Diri” demektir. Sıfat-ı müşebbehedir.

مِنَ الْحَيِّ: “Diriden” demektir.

يُخْرِجُ الْمَيِّتَ مِنَ الْحَيِّ: “Diriden ölüyü çıkarır” demektir.

 

وَيُحْيِي الْأَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا

Ve ölümünden sonra yere hayat verir.

 

Fiil cümlesi

Atıf
harfi

Mefûlun fih

Mefûlun
bih

Fâil

Fiil

Muzâfun ileyh

Muzâf

Fâil
Muzâfun ileyh

Şibh-i fiil
Muzâf

هَا

مَوْتِ

بَعْدَ

الْأَرْضَ

هُوَ

يُحْيِي

وَ

وَ: “Ve” demektir. Atıf harfidir. يُخْرِجُ الْمَيِّتَ مِنَ الْحَيِّ cümlesine يُحْيِي الْأَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا cümlesini atfetmektedir.

يُحْيِي: “Hayat verir, yaşatır” demektir. حيي kökünden if’âl bâbından üçüncü şahıs eril tekil merfu muzari malum fiildir. Fâili müstetir هُوَ dir. 17. ayetteki Allah’a racidir. Dördüncü bâbdan حَيَّ - يَحْيَى şeklinde yaşamak manasındadır. Lazım fiildir. Dördüncü bâb if’âl bâbına (أَحْيَايُحْيِي) tadiye etkisi ile gelir. Hayat vermek, yaşatmak anlamına gelir.

الْأَرْضَ: “Yer” demektir. ءرض kökünden gelmiştir. Dördüncü bâbdan أَرَضٌ mastarı bir mekânın bereketli, verimli olması, hayrının çok olması ve yerleşme ve ikamet için uygun olması manasındadır. Bu mastar manasından yerleşme için uygun olan manasında أَرْضٌ “yer” anlamındadır. “Yeryüzü” manasına da gelir. Yerleşme için uygun olan her yer arzdır. Ay’a yerleşirsiniz, orası arz olur. Mars’a yerleşirsiniz, orası arz olur. Uzay istasyonuna yerleşirsiniz, orası arz olur. Arzı yerküre olarak sınırlandırmak yanlıştır. Yerküre içindeki herhangi bir alan da arzdır. Türkçeye geçen arsa ve arazi kelimeleri, İngilizcedeki earth kelimesi buradan gelmektedir.

بَعْدَ: “Sonra” demektir. Zarftır. İzafe edildiği kelimeden sonrasındaki zamanı ifade eder.

مَوْتِ: “Ölüm” demektir. موت kökünden birinci bâbdan mastardır. Etimolojik olarak م su demektir. Denizin büyüklüğünden belirsizlik ifade eder. Bu nedenle soru edatları bu harfle başlar. Türkçede de -mi, -mı, -mü, -mu soru ekleri de “m” ile başlamaktadır. Zamandaki belirsizlikten dolayı mastarlarda da bu harf kullanılır (مَا mastarı, mimli mastarlar). ت üst üste konmuş iki çubuktur. İşareti, izi ifade eder. مت “belirsizlik işareti” demektir. Ortaya gelen و çadırın kancası demektir. Bağlantıyı, bağlanmayı ifade eder. Belirsizliği işaret eden duruma bağlanmadır. Bu haliyle “ölüm” demektir. Ölüm hareketsizliktir. Canlılığın sona ermesinin işareti hareketsizliktir. Latincede “mors”, “mort” ölüm demektir. İngilizcedeki “mortal” (ölümcül) kelimesi Latinceden gelmiştir. İngilizcedeki “mute” (sessizlik) kelimesi de ölüm kelimesinden gelmiştir. Ölü varlıklar ses çıkarmazlar. Satrançtaki “şah mat” ifadesi de “şah öldü” demektir.

هَا: “O” demektir. Mecrur muttasıl zamirdir. Müennestir (dişildir). الْأَرْضَ ya racidir.

مَوْتِهَا: “Onun ölümü” demektir. Yerin ölümüdür. Yerin ölümü ne demektir? Arz yerleşme için uygun olan yer demektir. Arz uzaydaki üs bile olabilir. Arzın ölümü demek, arzda hareketin olmaması demektir. Arzda hayvan veya bitki yaşıyorsa arz hareket eder ve hayat sahibi olur.

بَعْدَ مَوْتِهَا: “Onun ölümünden sonra” demektir. Ölümün sonrası müphemdir (belirsizdir). Eğer مِنْ بَعْدِ مَوْتِهَا şeklinde başında مِنْ olsaydı onun ölümünden sonrasını muayyen (belirli) hale getirirdi. “Onun ölümünden sonrasında” anlamına gelirdi.

يُحْيِي الْأَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا: “Ölümünden sonra yere hayat verir” demektir. Buradaki arz sadece bizim üzerimizde yaşadığımız yeryüzü değildir. Evrende hayat olan her yer arzdır. Yerin ölümü demek üzerinde canlının olmamasıdır. Yerin hayat sahibi olması da üzerinde canlıların olmasıdır, hareketin olmasıdır. Yer ilk yaratıldığında ölü idi, üzerinde canlı yoktu. Üzerinde canlılar yaratılmaya başlayınca yer hayat sahibi olmuştur. مِنْ kullanılmadığı için ölümünden sonraki geniş bir zamandır ve canlıların ilk yaratılmasından günümüze kadar ve gelecekteki dönemleri de kapsamaktadır.

 

وَكَذَلِكَ تُخْرَجُونَ

Ve böyle çıkarılırsınız

 

Fiil cümlesi

Atıf
harfi

Nâib-i
fâil

Fiil

Mefûlu mutlak

Sıfat
Naib-i mef'ûlü mutlak

Mevsûf

Mecrur

Cârr

Bedel

Mübdelün minh

و

تُخْرَجُونَ

الْإِخْرَاجِ

ذَلِكَ

كَ

إِخْرَاجًا

وَ

وَ: “Ve” demektir. Atıf harfidir. يُحْيِي الْأَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا cümlesine كَذَلِكَ تُخْرَجُونَ cümlesini atfetmektedir.

كَ: “Gibi” demektir. Harf-i cerdir.

ذَلِكَ: “Sana söylüyorum, o” demektir. Uzak ism-i işarettir. Asıl ism-i işaret olan ذَا ve uzaklık lâmı olan لِ ve kâfu-l hitbe olan كَ den meydana gelmiştir. Muhatap كَ yani “sen”dir. İşaret edilen “o”dur. Burada uzak ism-i işaretle işaret edilen önceki cümlelerdeki çıkarılmalardır. Muhatap olan كَ (sen) ise Kuran’ı okuyandır.

كَذَلِكَ: “Onun gibi” demektir. “Böyle, böylece” manasındadır. Nâib-i mef’ûlü mutlaktır. Arapçada mef’ûlü mutlak vardır. Fiilin mastarı cümlenin içinde tekrar söylenir. Bunun değişik amaçları vardır. Te’kîd için gelir, fiilin işleniş şeklini belirtmek için gelir veya fiilin işleniş sayısını belirtmek için gelir. Bu şekilde كَذَلِكَ şeklinde geldiğinde fiilin işleniş biçimini bildirmek için gelir. Bu durumda fiilin mastarı öncesine ve sonrasına takdir edilir. İçinde geçtiği cümlenin fiili تُخْرَجُونَ olduğuna göre mastarı takdir edilir. إِخْرَاجًا كَذَلِكَ الْإِخْرَاجِ (o çıkarılma gibi bir çıkarılma) şeklindedir. Buradaki ذَلِكَ الْإِخْرَاجِ hangi çıkarılmayı işaret etmektedir? Önceki cümlelerde geçen ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkarmalara işaret etmektedir.

تُخْرَجُونَ: “Çıkarılırsınız” demektir. خرج kökünden if’âl bâbından ikinci şahıs çoğul merfu muzari meçhul fiildir.

كَذَلِكَ تُخْرَجُونَ: “Böyle çıkarılırsınız” demektir.

قَالَ اهْبِطُوا بَعْضُكُمْ لِبَعْضٍ عَدُوٌّ وَلَكُمْ فِي الْأَرْضِ مُسْتَقَرٌّ وَمَتَاعٌ إِلَى حِينٍ (24) قَالَ فِيهَا تَحْيَوْنَ وَفِيهَا تَمُوتُونَ وَمِنْهَا تُخْرَجُونَ (25)

“Bazınız bazınıza düşman olarak aşağı inin. Sizin için yerde bir zamana kadar istikrar yeri ve meta vardır.” dedi. “Onun içinde yaşayacaksınız ve onun içinde öleceksiniz ve ondan çıkarılacaksınız.” dedi. (Araf 24-25)

Allah Âdem ve zevci ile konuşmaktadır. Ancak çoğul zamirle konuşmaktadır. اهْبِطُوا (aşağı inin) çoğuldur. كُمْ (siz) çoğuldur. Türkçede çoğulluk iki kişi veya daha fazlasıyla sağlanabilirken Arapçada çoğulluk için en az üç kişi gerekir. Burada ilk çoğulluk olan اهْبِطُوا nun (aşağı inin) çoğulluğunun sebebi Âdem’in çocukları olabileceği gibi İblis’in de onlara dahil edilmesi olabilir. Sonraki çoğulluklar Âdemoğlu içindir. Burada dikkat edilmesi gereken الْأَرْضِ ile ne kastedildiğidir. Yeryüzü kastedilmiş olamaz. Aksi halde onun içinde yaşayacaksınız dendiği için herhangi biri ayda veya uzayda veya başka bir gezegende yaşadığı anda bu ayet geçersiz olur. Onun içinde öleceksiniz dendiği için herhangi biri ayda veya uzayda veya başka bir gezegende ölürse bu ayet geçersiz olur. Bu nedenle buradaki arz (الْأَرْضِ) yeryüzü değildir. Üzerinde hayat olabilen her yerdir. Üzerinde hayat olmayan arz ölü arzdır. Üzerinde hayat başladığında bu arz yaşayan arz olur.

كَذَلِكَ تُخْرَجُونَ (Böyle çıkarılacaksınız) ifadesinde çıkarılmamızın arzdan olduğunu Araf suresinden bilmekteyiz. Çıkarılış şekli ise burada açıklanmaktadır. Burada ذَلِكَ ile işaret edilen hangi çıkarılmadır? Ölüden dirinin mi çıkarılmasıdır (يُخْرِجُ الْحَيَّ مِنَ الْمَيِّتِ), diriden ölünün mü çıkarılmasıdır (يُخْرِجُ الْمَيِّتَ مِنَ الْحَيِّ)? Her ikisi de geçerlidir. Biz diriyken diriden ölünün çıkarılması, ölü iken ölüden dirinin çıkarılmasına benzetilmektedir. Evrende canlılar yaratılmadan önce arz ölü idi. Canlılar yaratıldı ve arz hayat sahibi oldu. Tüm canlılar ölünce arz yeniden ölecek ve bizim de yeniden çıkarılmamızla arz yeniden hayat sahibi olacaktır.

Bu durumda en önemli soru şudur? Ölüden diri nasıl çıkar? Diriden ölü nasıl çıkar? Bunu basit şekilde düşünürsek tohumu ölü kabul ederiz, toprağa ekeriz bitki çıkar deriz. Ölünce de vücudumuz toprak oluyor deriz. Ancak bu açıklama geçerli değildir. Çıkarılma ifadesini tam olarak karşılamamaktadır. Allah evrenin yaratılmasından kıyamet yevmine kadar bütün seçenekleri yaratmıştır. Bu bütün seçenekler kuantum uzayındadır. Kuantum uzayında bütün canlıların yaşama ve ölme seçenekleri yaratılmıştır. Bedenler ölü olarak durmaktadır. Bedene ruhun bağlanması ile diri olmaktadır. İşte bu ölüden dirinin çıkarılmasıdır. Ruh ile bedenin ilişkisinin kesilmesi (uyku dışında) ile diriden ölü çıkarılmaktadır. Diriden çıkan ölü kuantum ve arz uzayına çıkmakta, ölüden çıkan diri de kuantum ve arz uzayına çıkmaktadır. Baas yevminden önce artık kuantum uzayı olmayacaktır. Sadece arz uzayı olacaktır. En sonunda herkes baas yevminde arz uzayından çıkarılacaktır. Ölmeden hemen önceki zamandaki arzdaki (gerçekleşmiş uzaydaki) bedenimize ruh bağlanacak ve arzdan çıkarılıp yeniden kuantum (sema) ve arz uzayına gireceğiz.

 

Yalova, Teşvikiye

11 Şubat 2023

M. Lütfi Hocaoğlu

 






Son Eklenen Seminerler
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1282
Secde Suresi Tefsiri 19. Ayet
3.05.2025 24 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1281
Secde Suresi Tefsiri 18. Ayet
26.04.2025 63 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1280
Secde Suresi Tefsiri 17. Ayet
19.04.2025 87 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1279
Secde Suresi Tefsiri 16. Ayet
12.04.2025 98 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1278
Secde Suresi Tefsiri 15. Ayet
5.04.2025 108 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1277
Secde Suresi Tefsiri 14. Ayet
22.03.2025 130 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1276
Secde Suresi Tefsiri 13. Ayet
8.03.2025 147 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1275
Secde Suresi Tefsiri 12. Ayet
1.03.2025 145 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1274
Secde Suresi Tefsiri 11. Ayet
22.02.2025 165 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1273
Secde Suresi Tefsiri 10. Ayet
8.02.2025 216 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1272
Secde Suresi Tefsiri 6-9. Ayetler
1.02.2025 270 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1271
Secde Suresi Tefsiri 5. Ayet
18.01.2025 217 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1270
Secde Suresi Tefsiri 4. Ayet
28.12.2024 323 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1269
Secde Suresi Tefsiri 3. Ayet
14.12.2024 239 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1268
Secde Suresi Tefsiri 1-2. Ayetler
7.12.2024 270 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1267
Lokman Suresi Tefsiri 34. Ayet
30.11.2024 272 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1266
Lokman Suresi Tefsiri 33. Ayet
16.11.2024 308 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1265
Lokman Suresi Tefsiri 32. Ayet
9.11.2024 305 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1264
Lokman Suresi Tefsiri 31. Ayet
26.10.2024 337 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1263
Lokman Suresi Tefsiri 30. Ayet
12.10.2024 348 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1262
Lokman Suresi Tefsiri 29. Ayet
5.10.2024 412 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1261
Lokman Suresi Tefsiri 28. Ayet
7.09.2024 410 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1260
Lokman Suresi Tefsiri 27. Ayet
31.08.2024 408 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1259
Lokman Suresi Tefsiri 25-26. Ayetler
24.08.2024 433 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1258
Lokman Suresi Tefsiri 24. Ayet
17.08.2024 398 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1257
Lokman Suresi Tefsiri 23. Ayet
3.08.2024 421 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1256
Lokman Suresi Tefsiri 22. Ayet
27.07.2024 419 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1255
Lokman Suresi Tefsiri 21. Ayet
20.07.2024 393 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1254
Lokman Suresi Tefsiri 20. Ayet
13.07.2024 435 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1253
Lokman Suresi Tefsiri 19. Ayet
29.06.2024 414 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1252
Lokman Suresi Tefsiri 18. Ayet
22.06.2024 425 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1251
Lokman Suresi Tefsiri 17. Ayet
25.05.2024 497 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1250
Lokman Suresi Tefsiri 16. Ayet
18.05.2024 484 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1249
Lokman Suresi Tefsiri 15. Ayet
11.05.2024 490 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1248
Lokman Suresi Tefsiri 14. Ayet
20.04.2024 601 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1247
Lokman Suresi Tefsiri 13. Ayet
13.04.2024 646 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1246
Lokman Suresi Tefsiri 12. Ayet
6.04.2024 552 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1245
Lokman Suresi Tefsiri 11. Ayet
30.03.2024 605 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1244
Lokman Suresi Tefsiri 10. Ayet
16.03.2024 540 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1243
Lokman Suresi Tefsiri 8-9. Ayetler
9.03.2024 551 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1242
Lokman Suresi Tefsiri 7. Ayet
24.02.2024 551 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1241
Lokman Suresi Tefsiri 6. Ayet
17.02.2024 499 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1240
Lokman Suresi Tefsiri 1-5. Ayetler
10.02.2024 701 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1239
Rum Suresi Tefsiri 60. Ayet
27.01.2024 607 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1238
Rum Suresi Tefsiri 59. Ayet
20.01.2024 555 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1237
Rum Suresi Tefsiri 58. Ayet
6.01.2024 599 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1236
Rum Suresi Tefsiri 57. Ayet
30.12.2023 594 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1235
Rum Suresi Tefsiri 56. Ayet
16.12.2023 681 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1234
Rum Suresi Tefsiri 55. Ayet
25.11.2023 686 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1233
Rum Suresi Tefsiri 54. Ayet
11.11.2023 723 Okunma


© 2025 - Akevler