Harun Özdemir
Kılıçdaroğlu gıybeti ile sonuç almak
13.03.2017
5272 Okunma, 2 Yorum

http://www.egedesonsoz.com/yazar/baslik/10444

  

Hukuk üretemeyen büyük bir milletiz! Hiçbir mazeret bu konudaki cehaletimizi örtemez!  Acınacak durumdayız, dersem inanın abartmış olmayacağım.

1839’dan beri binlerce madde kanunu Batı’dan tercüme ettik. İmparatorlukta şeriatın, şeyhülislâmın, ulemanın, nice tarikatın, şeyhin ağırlığı olduğu söylenir!

Ne yazık ki koca koca unvanların, kavukların ve sarıkların Osmanlı yararına ürettiği ne bir teknoloji ne de bir hukuk vardı.

Birilerini çok kolay kâfir ve zındık ilan ederlerdi. İş hukuk üretmeye gelince Batı’dan yapılan tercümelerden başka bir çözümleri yoktu.

Gerçek şu ki, Osmanlı bir dünya devleti gibi görünüyordu. Gerçekte ise Emevî, Abbasî, Selçuklu… gibi örf-i sultani ile idare edildi.

Dünyadaki gelişmelerden o kadar habersizdi ki, basit bir konuda dünya ile irtibat kuracak bir “madde”si bile yoktu! 

Tek seçenek vardı:

O da gâvur, düşman, kâfir… dediğimiz İngiliz, Fransız, Alman, İtalyan, İsviçre kanunlarını tercüme edip Şeyhülislâm onayı ile yürürlüğe koymaktı!

Daha vahimi de, bu durumu pişkinlikle karşılayan ulemayı ve ümerayı (yönetici elitler), “din-i mübi-i İslam’ın müdafii” saymaktı.

 

Meraklısına soralım;

1839’dan 1856’ya kadar yapılan kanun tercümelerine “din-i mübi-i İslâm’ın müdafii”leri ne yaptı?!

1856’dan 1876’ya kadar yapılan kanun tercümelerine “din-i mübi-i İslâm’ın müdafii”leri ne dedi?!

1876’dan 1908’e kanun tercümelerine Mecelle Cemiyeti üyeleri dışında kimler hangi tepkiyi gösterdi?!

1908’den 1923’e kadar yapılan tercümeleri kimler dert edindi?!

1923’ten 1950’ye…

1950’den 1960’a…

1960’tan 1971’e…

1971’den 1980’e…

1980’den 1999’a…

1999’dan 2017 Nisan’ına kadar tercüme edilen Anayasalara, kanunlara kimler, hangi gerekçelerle tepki gösterdi?

***

Gerçek şu ki “din-i mübi-i İslâm’ın müdafii”leri 1839’da havlu atmışlardı. Bunu bilmekte fayda var.

1923’e kadar Mecelle Cemiyeti cılız da olsa bir tepki gösterdi. Bu cemiyet de II.Abdülhamit tarafından kapatıldı.

1923’ten 2010’da kadar her iktidar döneminde hukuk bürosunda Beyaz Türkler vardı. 2010’dan sonra büroyu boşalttılar. Boşalan büroyu, dinî bir hareket işgal etti, yetkililer de buna göz yumdu.

15 Temmuz 2016’dan sonra FETÖ diye tesmiye olunan bu hareket de tasfiye edildi.

Şimdilerde kimler var, bilmiyoruz!

Referanduma sunulan 18 maddelik kısmî Anayasa değişikliği hakkında şunu söyleyebilirim: 

Ak Parti tabanı bir şey anlamadığı gibi referanduma destek veren MHP tabanı da değiştirilmek istenen maddeleri anlamamış.

Ak Parti ve MHP tabanı bir şey anlamamışsa ortada ciddi bir sorun var, demektir!

 

Bu sorunu;

Tayyip Erdoğan sevgisi…

Tayyip Erdoğan karizması…

Bundan sonra Türkiye’yi karizmatik liderler yönetecek… iddiaları da çözemeyecek!

***

Benim sorunum referanduma sunulan 12. madde!

Kânûn-i Esâsî (1876)’de birçok önemli madde vardı. 113. Madde üzerinde pek durulmadan Anayasa yürürlüğe girdi.

Yaklaşık bir yıl sonra da II.Abdülhamit, 113. maddeyi gerekçe göstererek Anayasası askıya aldı, Meclis-i Umumi’yi de geçici olarak kapattı.

Anayasanın askıda kalışı ve Meclis-i Umumi’nin geçici bir süreliğine kapatılması 31 yıldan fazla sürdü!

16 Nisan 2017’de referanduma sunulan 18 Maddelik değişikliğin “12. Madde”si tam bir bomba! Bu maddeyi Sayın Erdoğan kullanır mı kullanmaz mı, bilemem!

Bir madde anayasaya yazılmışsa ve 55 milyonun seçmenin onayına sunulmuşsa birileri kullansın diye yazılmıştır! Bunun başka bir açıklaması olamaz.  

Hakikaten şakası olmayan bir madde!

İnanmayanlar 12. maddeyi okusunlar.

 

 

 

 


YorumcuYorum
Ahmet Yücel
13.03.2017
20:52

12. MADDE NEDİR?

Teklifin 12. maddesine göre, cumhurbaşkanı; tabii afet, tehlikeli salgın hastalıklar veya ağır ekonomik bunalım hallerinin yanı sıra savaş, savaşı gerektirecek bir durumun baş göstermesi, seferberlik, ayaklanma, vatan veya cumhuriyete karşı kuvvetli ve eylemli bir kalkışmanın, ülkenin ve milletin bölünmezliğini içten veya dıştan tehlikeye düşüren şiddet hareketlerinin yaygınlaşması; anayasal düzeni veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerinin ortaya çıkması; şiddet olayları nedeniyle kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması hallerinde yurdun tamamında veya bir bölgesinde olağanüstü hal (OHAL) ilan edebilecek.

Sayın Harun Özdemir hocam,

Yukarıdaki şartlarda OHAL ilan edilmesinde şahsen bir sorun görmüyorum. Kişiden kişiye de değişebilir, bilmiyorum.




Ahmet Yücel
13.03.2017
21:07

III. Olağanüstü hal yönetimi
Madde 119- Cumhurbaşkanı, savaş hali, savaşı gerektirecek bir durumun baş göstermesi, seferberlik, ayaklanma vatan veya Cumhuriyete karşı kuvvetli ve eylemli bir kalkışma, ülkenin ve milletin bölünmezliğini içten veya dıştan tehlikeye düşüren şiddet hareketlerinin yaygınlaşması, anayasal düzeni veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerinin ortaya çıkması, şiddet olayları nedeniyle kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması, tabii afet veya tehlikeli salgın hastalık yada ağır ekonomik bunalımın ortaya çıkması hallerinde yurdun tamamında veya bir bölgesinde, süresi altı ayı geçmemek üzere olağanüstü hal ilân edebilir.
Olağanüstü hal ilanı kararı verildiği gün Resmi Gazetede yayımlanır ve aynı gün Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına sunulur.
Türkiye Büyük Millet Meclisi tatilde ise derhal toplantıya çağırılır; Meclis gerekli gördüğü takdirde olağanüstü halin süresini kısaltabilir, uzatabilir veya olağanüstü hali kaldırabilir.

Cumhurbaşkanının talebiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi her defasında dört ayı geçmemek üzere süreyi uzatabilir. Savaş hallerinde bu dört aylık süre aranmaz.
Olağanüstü hallerde vatandaşlar için getirilecek para, mal ve çalışma yükümlülükleri ile 15 inci maddedeki ilkeler doğrultusunda temel hak ve hürriyetlerin nasıl sınırlanacağı veya geçici olarak durdurulacağı, hangi hükümlerin uygulanacağı ve işlemlerin nasıl yürütüleceği kanunla düzenlenir.
Olağanüstü hallerde Cumhurbaşkanı, olağanüstü halin gerekli kıldığı konularda, 104 üncü maddenin onyedinci fıkrasının ikinci cümlesinde belirtilen sınırlamalara tabi olmaksızın Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarabilir. Kanun hükmündeki bu kararnameler Resmi Gazetede yayımlanır, aynı gün Meclis onayına sunulur.
Savaş ve mücbir sebeplerle Türkiye Büyük Millet Meclisinin toplanamaması hariç olmak üzere; olağanüstü hal sırasında çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri üç ay içerisinde Türkiye Büyük Millet Meclisinde görüşülür ve karara bağlanır. Aksi halde olağanüstü hallerde çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi kendiliğinden yürürlükten kalkar.






Son Yorumlanan Makaleler
Harun Özdemir
İslamofobinin kaynağı
9.08.2017 4587 Okunma
1 Yorum 09.08.2017 13:09
Harun Özdemir
Müslümanın adı ne olmalı
9.08.2017 4780 Okunma
1 Yorum 09.08.2017 12:53
Harun Özdemir
İslamcılık üzerine
9.07.2017 5149 Okunma
1 Yorum 09.07.2017 09:20
Harun Özdemir
İncire ve zeytine yemin olsun mu?!
14.06.2017 5743 Okunma
1 Yorum 14.06.2017 18:49
Harun Özdemir
Kur'an ve bedeni cezalar üzerine
6.06.2017 5556 Okunma
2 Yorum 08.06.2017 11:10
Harun Özdemir
Zor günlerdeyiz...
16.05.2017 5389 Okunma
1 Yorum 16.05.2017 10:26
Harun Özdemir
Fatih kaç yaşında cumhurbaşkanı oldu
12.04.2017 4861 Okunma
2 Yorum 12.04.2017 19:25
Harun Özdemir
Anayasa değişikliğinde neler var
3.04.2017 4776 Okunma
1 Yorum 03.04.2017 23:10
Harun Özdemir
Avrupa'dan vazgeçebilir miyiz?!
20.03.2017 5072 Okunma
1 Yorum 20.03.2017 20:37
Harun Özdemir
Kılıçdaroğlu gıybeti ile sonuç almak
13.03.2017 5272 Okunma
2 Yorum 13.03.2017 21:07
Harun Özdemir
Egemenlik kimin
21.02.2017 5834 Okunma
5 Yorum 23.02.2017 00:29
Harun Özdemir
Cumhuriyet'in kuruluş felsefesi
14.02.2017 5337 Okunma
1 Yorum 15.02.2017 17:05
Harun Özdemir
Kur'an neden tahrif olmadı
31.01.2017 5474 Okunma
1 Yorum 31.01.2017 22:47
Harun Özdemir
Anayasaların öncüsü Hz.Muhammed'dir
23.01.2017 7192 Okunma
1 Yorum 26.01.2017 10:28
Harun Özdemir
Sayın Cengiz DEMİRCİ -2-
22.01.2017 5084 Okunma
1 Yorum 23.01.2017 21:39
Harun Özdemir
Bu terör değil; başka bir şey!
7.01.2017 5586 Okunma
1 Yorum 08.01.2017 01:12
Harun Özdemir
Bir ülkenin barış üretebilme kabiliyeti
2.01.2017 6460 Okunma
8 Yorum 07.01.2017 00:10
Harun Özdemir
Savruluyoruz!
14.06.2016 6032 Okunma
1 Yorum 15.06.2016 01:50
Harun Özdemir
Ahlâk-ı Hamîde mi dedin?!
29.04.2016 7408 Okunma
1 Yorum 30.04.2016 00:58
Harun Özdemir
Beytü'l Hikme ve Nizamiye Medreselerinin etkileri
21.04.2016 8230 Okunma
1 Yorum 22.04.2016 09:08
Harun Özdemir
Müslümandan Burjuva olur mu?!
19.04.2016 6913 Okunma
1 Yorum 19.04.2016 22:36
Harun Özdemir
Ya yenilik ya da çürüme!
14.03.2016 7173 Okunma
5 Yorum 17.03.2016 17:56
Harun Özdemir
Fetva ekonomisi
29.02.2016 7015 Okunma
1 Yorum 29.02.2016 20:58
Harun Özdemir
Karagülle İslâmcı mı?
22.02.2016 7370 Okunma
1 Yorum 22.02.2016 22:17
Harun Özdemir
Parlamento Dışı İslâmcı anayasa çalışmaları
18.02.2016 7214 Okunma
6 Yorum 20.02.2016 23:32
Harun Özdemir
Her şey çok farklı olabilirdi
16.01.2016 6817 Okunma
2 Yorum 21.01.2016 14:57
Harun Özdemir
Yeni İslam felsefesi mümkün mü
31.07.2012 5544 Okunma
9 Yorum 03.08.2012 09:08
Harun Özdemir
Zina, fuhuş ve azgınlık
13.07.2012 10845 Okunma
13 Yorum 20.07.2012 23:07
Harun Özdemir
Evlenme hakkı üzerine
11.07.2012 11598 Okunma
30 Yorum 18.07.2012 19:12
Harun Özdemir
Şahitlik üzerine
15.07.2012 6171 Okunma
4 Yorum 15.07.2012 14:41
Harun Özdemir
Tüketme Hakkı
30.06.2012 5626 Okunma
5 Yorum 08.07.2012 10:58
Harun Özdemir
"... ve hadîdi inzâl ettik..."
30.06.2012 5968 Okunma
3 Yorum 08.07.2012 10:24
Harun Özdemir
Yeni Anayasanın kapsamı ve öngörüsü
3.07.2012 4778 Okunma
3 Yorum 07.07.2012 01:50
Harun Özdemir
Biyolojik ata ve hukukî anne ve baba
4.07.2012 7993 Okunma
13 Yorum 06.07.2012 14:24
Harun Özdemir
Adem Tiflis'te insan oldu!
26.06.2012 10089 Okunma
17 Yorum 05.07.2012 21:40
Harun Özdemir
Yeni bir Anaysa mı yoksa yeni bir Teşkilât-ı Esas
30.06.2012 5615 Okunma
3 Yorum 01.07.2012 11:03
Harun Özdemir
Hilkatin Mebdei ve Adem
24.06.2012 5973 Okunma
5 Yorum 26.06.2012 04:29
Harun Özdemir
Sünnî İslâm ve Demokrasinin Geleceği
30.11.2015 5809 Okunma
Harun Özdemir
Umarım oyun içinde oyun yoktur
4.12.2015 5949 Okunma
Harun Özdemir
Ahlâksız İslâmcılık Olur mu?!
7.12.2015 5430 Okunma
Harun Özdemir
İlahiyat Fakülteleri kapatılmalı!
14.12.2015 5589 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcılığın Sezai Karakoç aşaması
18.12.2015 6926 Okunma
Harun Özdemir
Alevî İslâmcılık mümkün mü?
22.12.2015 6253 Okunma
Harun Özdemir
Masonluk ve İslâmcılar
28.12.2015 5842 Okunma
Harun Özdemir
Mason olmanın dayanılmaz faydaları?!!!
1.01.2016 6969 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların gelecek beklentisi
8.01.2016 5769 Okunma
Harun Özdemir
Gizli Servis İslâmı Loca İslamını Yendi mi?!
11.01.2016 5992 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların ekonomiden ne anladıkladıklarına dair
26.02.2016 5452 Okunma
Harun Özdemir
Fıkıh Ekonomilerinin Teorisi
5.03.2016 5898 Okunma
Harun Özdemir
Seçim sizin; hangi İslâm?!
9.03.2016 5515 Okunma
Harun Özdemir
Dinimiz işleri; dinleri işimiz mi olmuş?!
13.03.2016 5469 Okunma
Harun Özdemir
Diyanet İşleri Başkanı Sayın Prof.Dr.Mehmet GÖRMEZ'e...
21.01.2016 5379 Okunma
Harun Özdemir
Ulemanın "İlm-i siyaset" ile imtihanı
25.01.2016 5496 Okunma
Harun Özdemir
Modern Kadın Müslüman mı?!
2.02.2016 5317 Okunma
Harun Özdemir
Fransız kadın Müslüman olur mu?
7.02.2016 4937 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların Anayasa rüyası!
9.02.2016 5788 Okunma
Harun Özdemir
1921 Anayasasına İslâmcıların katkısı
13.02.2016 5421 Okunma
Harun Özdemir
Atatürk Anayasası, ABD Anayasasına nasıl yenildi?!
16.02.2016 5293 Okunma
Harun Özdemir
ÖSYM Başkanı Sayın Prof.Dr. Ömer DEMİR'e açık mektup
21.03.2016 6164 Okunma
Harun Özdemir
Kadına eziyet dini bir vecibe midir?!
23.03.2016 5532 Okunma
Harun Özdemir
Kıskançlık öldürücüdür!
28.03.2016 6399 Okunma
Harun Özdemir
İki kadını şahit yapmak!
4.04.2016 5142 Okunma
Harun Özdemir
Kur'an'ın şaşırttıkları!
8.04.2016 4936 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların sanata bakışı üzerine
13.04.2016 6451 Okunma
Harun Özdemir
Bilim bizim neyimize!
25.04.2016 5242 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye neden demokratikleşemez?!
7.01.2017 3803 Okunma
Harun Özdemir
Sayın Cengiz DEMİRCİ
8.01.2017 4896 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın özgürleşmesi mümkün mü?
16.01.2017 3601 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın Darwin'le imtihanı
6.02.2017 4474 Okunma
Harun Özdemir
Kim daha akıllı?!
10.02.2017 3524 Okunma
Harun Özdemir
Laiklik mi demokrasi mi?!
3.05.2016 5263 Okunma
Harun Özdemir
Modernleşmeye Müslümanların etkisi oldu mu?
8.05.2016 5718 Okunma
Harun Özdemir
Cumhuriyet ne kadar kalıcı?!
16.05.2016 5365 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcı şehir olabilir mi?!
20.05.2016 3851 Okunma
Harun Özdemir
Alem-i İslâm'da özgürlük sorunu
28.05.2016 3917 Okunma
Harun Özdemir
Marjinal İslâmcıların özgürlük arayışı
30.05.2016 3930 Okunma
Harun Özdemir
Köylü İslâm marjinal İslâm'a karşı
3.06.2016 3715 Okunma
Harun Özdemir
Devlet neden açık hedef?
5.06.2016 4428 Okunma
Harun Özdemir
Bu ne yaman çelişki!
8.06.2016 3785 Okunma
Harun Özdemir
Batı gerçeği!
20.06.2016 4300 Okunma
Harun Özdemir
Doğu gerçeği!
23.06.2016 4813 Okunma
Harun Özdemir
Direnç eğitimi nedir?
27.06.2016 4122 Okunma
Harun Özdemir
İsyan günlerinde zekât!
8.07.2016 3996 Okunma
Harun Özdemir
Kur’an’ı anlama çabaları
8.07.2016 4026 Okunma
Harun Özdemir
Yaşar Nuri İslâmcılığı
17.07.2016 4050 Okunma
Harun Özdemir
Darbenin devamı var mı?
24.07.2016 4714 Okunma
Harun Özdemir
Adalet yönetimin temelidir.
25.07.2016 4053 Okunma
Harun Özdemir
Neden böyleyiz?!
9.08.2016 4774 Okunma
Harun Özdemir
Karanlık çağa doğru
9.08.2016 4455 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali -1-
19.12.2016 4194 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali-2-
21.12.2016 4435 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali-3- Son şansa zaman yok
27.12.2016 3685 Okunma
Harun Özdemir
Milli uzlaşma uluslararası kararlarla çelişirse
28.02.2017 3449 Okunma
Harun Özdemir
Darbeler önlenebilir mi?
3.03.2017 3748 Okunma
Harun Özdemir
Milli Mücadelede Yahudiler
7.03.2017 3964 Okunma
Harun Özdemir
Terörle bağlantılı seçmen sayısı
15.03.2017 3030 Okunma
Harun Özdemir
1'e karşı 27
27.03.2017 2664 Okunma
Harun Özdemir
Askerlik neden önemsiz olsun ki
10.04.2017 2790 Okunma
Harun Özdemir
Milli Bayramların konsepti değişebilir mi
26.05.2017 2354 Okunma
Harun Özdemir
Atatürk'e annesi üzerinden saldırmak
31.05.2017 2332 Okunma