Harun Özdemir
Parlamento Dışı İslâmcı anayasa çalışmaları
18.02.2016
7546 Okunma, 6 Yorum

http://www.egedesonsoz.com/yazar/parlamento-disi-islamci-anayasa-calismalari/9597

 

Son yüzyılda parlamentolar dışında anayasa üzerinde çalışan iki kişiden biri, 8 dilde kitap yazabilen Hindistanlı Prof. Dr. Muhammed Hamidullah(1908-2002)’tır. Hamidullah’ın anayasa bilimi ve hukukuna dayanak yaptığı model Hz.Muhammed’in hazırlanmasına öncülük ettiği “Medine Sözleşmesi”dir.

Sözleşme, önce Medineli Evs ve Hazrec kabileleri arasında 4 madde üzerinde anlaşılarak imzalanmıştır. Yaklaşık iki yıl içinde sözleşmeye katılanların sayısı 12’ye çıkmıştır. Bu sözleşmeyi 2 Mü’min, 3 Yahudi, 7 de Müşrik Arap kabilesi kendi irade ve rızalarıyla imzalamışlardır.

Tarihin ilk yazılı anayasa metni ve “toplum sözleşmesi” olan bu metinde herhangi bir ayetin yer almaması bir tartışma yaratmamıştır.  

Medine Sözleşmesine göre; Hz.Muhammed, 12 kabile üzerinde yasama ve yürütme gücü olmayan, ancak “zilyedlik” ve “hakem başkanlık” yetkisi kullanabilen bir başkandır.  

***

2016 yılına kadar anayasa konusunda, Namık Kemal’in, Birinci Meclis(1921 Anayasası)’in, Hamidullah’ın ve Süleyman Karagülle’nin dışında yaklaşık 50 Müslüman ülkede anayasa hazırlanmış fakat kayda değer bir yöntem ve metin ortaya koyulamamıştır.

Bazı devletlerin anayasasına “Şeriata saygılı…” ve “Devletin dini İslâm’dır” ibarelerini yazılması, Müslüman halkı tatmin etmeye yetmiştir!

 ***

1979’da hazırlanan İran İslam Cumhuriyeti Anayasası “Anayasa Kur’an’dır” sloganının etkisinde kaleme alınmıştır.

Anayasa Kur’an’dır” sloganı, Müslümanların İslâmî ilimlerden ne kadar uzaklaştıklarının en belirgin kanıtlarından biri olmalıdır:

Bilinmelidir ki; anayasa gibi bütün hukukî/fıkhî metinler, “hükümler”den oluşur. Oysa Kur’an; hüküm değil, hükme birinci dereceden dayanak, kaynak olan “delil”dir.

Hanefî, Şafiî, Malikî… Caferi, Zeydi, İmamiyye, Zahiri… gibi İslâm fıkhına (hukukuna) ilişkin görüş bildiren tüm ekollere göre, Kur’an ve hadis gibi metinler “delil”dir; hüküm değildir. Söz konusu delillere dayanılarak elde edilen “içtihat” ve “icma”lar ise “hüküm”dür.

İslam âlimleri, sadece “delil”in ve “hüküm”ün ne demek olduğunu anlatmak için usule ilişkin yüzlerce çok ciddi kitaplar yazmışlardır.  

Usûle göre; Kur’an “kesin”, hadisler ise “zanni delil”dir. Yine fıkıh usûlüne  göre İcma-oydaşma-consensus “kesin hüküm”, içtihat ise “zanni hüküm”dür.

Bu nedenle anayasa gibi herkesi bağlayan metinler, ancak “kesin hükümler”den, yani (Medine Sözleşmesinde olduğu gibi her inancın ve felsefenin serbest iradesi ve rızasıyla katıldığı ama hiçbir inanca üstünlük tanımayan) “icma-oydaşma”lardan oluşabilir.

Üzerinde icma-oydaşma olmayan konularda kesin hüküm olamayacağına göre ihtilaflı görüşler anayasaya yazılamaz. 1921 Teşkilât-ı Esasiye Kanunu da bu usulle yazılmıştır ve tartışmalı maddelere de yer verilmemiştir.

Anayasada irade ve rıza şartı ancak uzlaşma ile olabilir.  

Bu ve benzeri basit ayrımları yapamayanların, “Kur’an Anayasadır” gibi ne anlama geldiğini bilmedikleri bir sloganı rehber edinmeleri, İslâmiyet adına şaşılacak bir durumdur.

***

20. Yüzyılda parlamento dışında özgün anayasa çalışması yapan ikinci kişi de Süleyman Karagülle’dir.

Karagülle, benimsediği yöntem gereği anayasa dahil her konuda klasik İslâmî usûl ilimleriyle yüksek matematiği ve fen bilimlerini üst düzeyde birlikte kullanabilen ender kişilerden biridir.

Denebilir ki, bu konuda Türkiye’de tektir.

Hamidullah’ın Karagülle’ye yazdığı mektubu 1988’de okuduğumda şaşırmıştım. “… dünyada seni anlayacak beş kişi olduğunu sanmıyorum… ” diyordu.

Karagülle; 1973’den 1981’e kadar “Milli Görüş Anayasası” adı altında yaptığı çalışmaları, 1982 Anayasasının hazırlanmakta olduğu günlerde tamamlamıştı. Bu metinleri Kurucu Meclis’e sunmak istiyordu. Benim Karagülle ve arkadaşlarıyla tanışmam da bu günlerde oldu.

Karagülle’nin anayasa konusundaki ısrarı öncelikle “yönteme” ilişkindi:

“Türkiye’de her parti, üniversite, sendika kendi anayasa metnini hiçbir ön koşul olmadan hazırlayıp Kurucu Meclis’e sunabilmeli… Bunun dışında kalan sivil oluşumlar da, hazırladıkları anayasa metnini, doktora yapmış en az 10 bilim insanına imzalatabiliyorlarsa metinleri Kurucu Meclis tarafından dikkate alınmalıdır.

 

Kurucu Meclis’in görevi ise, sadece söz konusu metinler arasında uzlaşma olan konuları maddeler halinde belirleyip üzerinde herhangi bir yorum yapmaksızın kamuoyuna ilan etmek olmalıdır.”

Açıkçası Karagülle, Medine Sözleşmesi hazırlanırken nasıl bir “yöntem” izlenmiş ise bunun izdüşümü olabilecek bir yöntem ile bugün de benzer katılım ve uzlaşma sağlanabilir, görüşündeydi.

Karagülle bu öneriyi yaparken, kendi çalışmasının altına imza atabilecek doktorasını tamamlamış en az 10 arkadaşı da vardı.

Üzerinde çalıştığı İslâm Anayasası’nın giriş maddesi şöyleydi;

“Resmi dili Türkçe, merkezi Ankara, bayrağı al zemin üzerinde beyaz ay yıldız, marşı Akif'in İstiklâl şiiri olan, ülkesi ve ulusu ile bölünmez bir bütün olarak, Türk halklarının Türkiye'de kurduğu Türkiye Cumhuriyeti, insanlık içinde yerinden yönetime saygılı, çoğulcu, demokratik, laik, liberal ve sosyal, çoklu hukukun uygulandığı, hakemlerden oluşmuş bağımsız, tarafsız, saygın ve etkin bir yargının denetiminde ve Milli orduların güvencesinde, bir hukuk devletidir. Bu hükümler de, ancak Meclis’in ittifakı ile değiştirilir” idi.

 

 


YorumcuYorum
Süleyman Karagülle
18.02.2016
15:31
1921,1924,1961,1981 anayasaları, bizim de anayasamız var diye yapılmıştır. O Anayasalar,  bizi bugün ki yere  getirmiştir. O gün onlardan başkası yapılamazdı.  Bugün bizim  demokratik,laik, liberal ve sosyal bir hukuk anayasasını yapma durumundayız
Ahmet Yücel
18.02.2016
20:15

Allah sizlerden razı olsun. İnşallah milletin özüne uygun bir anayasa yapılır. Arzumuz, konu ile ilgili çalışmaları olan sizler gibi tecrübeli yazarlarımızın görüşlerinden de yararlanılmasıdır. Muhalefet partileri nedeniyle anayasa yapılamaz ise seçime gidilmeli. Ak Parti anayasa yapacak çoğunluğu elde edecektir. Anayasamız AB normlarına değil, milletin normlarına uygun olmalıdır.

ALLAH HAKKIMIZDA HAYIRLISINI VERSİN.

Reşat Nuri Erol
18.02.2016
22:12


YORUM 1

Harun Kardeş, yine yaptın yapacağını. Bu yazılar sana çok yakışıyor. Karagülle'yi ve Akevler'i Senden daha iyi yazacak hiç kimse yok. Yazmaya devam...


YORUM 2

Dünyada anlaşılmayan, anlaşılamayan bazı şeyler ve şahıslar vardır. Onlar gereksiz mi? Hayır. Gereksiz ve hikmetsiz bir varlık, var edenin kusursuz gayesi ile bağdaşmaz. Anlaşılamayanlar muhakkak bir zaman anlaşılmak ve işe yaramak üzere bir yerlerde bekler; yanında eşlik eden "keşke"leriyle birlikte.


YORUM 3

Sayın Harun bey kardeşim yazınızı büyük bir dikkatle okudumuslubun olaylara derin vukufiyetim yazılarınızı zevkle okutuyor Akdemir hocamız için. Çok üzüldüm Karagül'le jocamizi da çok güzel anlatmışsınız ben de


YORUM 4

Bu yazılar kitap haline getirilip Türk Siyaset Tarihinin İç Yüzü adıyla üniversitelerde okutulmalı. Tabi vicdanı hür irfanı hür Allah yolunda bükülmeyen nesiller isteniyorsa



Reşat Nuri Erol
19.02.2016
15:29


Türkiye Cumhuriyeti’nde İslamcılar Karagülle ve Akevler ekibini yok saysa ve görmezlikten gelse de Türkiye Cumhuriyeti tarafından Karagülle ve Akevler’in çalışmaları dikkatle izlenmekte ve burada yapılan çalışmalardan faydalanılmaktadır. Karagülle ve Akevler ekibi, Türkiye Cumhuriyeti Devletine İstanbul Üniversitesi, Ankara Üniversitesi, Ege/Dokuz Eylül Üniversitesi’nden daha fazla faydalı olmuş ve Devlet bu üniversitelerden daha fazla Karagülle ve Akevler’den faydalanmıştır. 28 Şubat’dan önce “Demokrasi”, “Laiklik”, “Hakimiyet-i Milliye”, “Kuvay-i Milliye” diyen Akevleri kafirlik, sapıklık ve mezhepsizlikle suçlayan İslamcılar ve RP içindeki gruplar; 28 Şubat’dan sonra bir anda “Demokrat”, “Laik”, “Mustafa Kemalci” oldular. Olmalarına bir şey demiyorum; iyi ki de oldular ama sanki İslamcılar arasında bu fikirleri ve dönüşümü ilk kez kendileri gerçekleştirmiş ve ortaya koymuş gibi davranmalarına tahammül edemiyorum. 1986’dan beri Akevleri ve Karagülle’yi uzaktan izleyen biri olarak, İslamcıların, Karagülle’nin ismini duyunca nasıl ıztırar halinde kaçıştıklarını çok iyi biliyorum. Çünkü onların taklidi inanç ve felsefeleri ile Karagülle’nin tahkiki inanç ve felsefeleri yan yana geldiğinde; “Hak” ve “Batıl” ın yan yana gelmiş gibi gözler önüne serileceğini biliyorlar. Hakkın olduğu yerde Batıl’a kimse itibar etmeyeceğine göre, Batıl’a ya da taklide kaçmak, uzak durmak; Hakkı gözlerden uzak tutmaktan başka bir yol kalmıyor. Yazarın şu parağrafı, körelmiş ve sinsi vicdanlara bir sesleniş ve uyarı gibi: “Şunu belirtmek gerekir: Bir gün Türkiye’nin yakın siyasi tarihini yazanlar, Akevler’in İslâmcılığın tarihine yaptığı katkıları yazacaktır… En yakınlarında yetişip siyasetin bütün makamlarına erenlerin Akevler Grubuna biçtiği adı konulmamış “müebbet mahrumiyetleri” de yazacaktır! Fikir ve telif hırsızlıklarını, organize yalancılıkları, yalana ortak olanları da! Bunların hepsini yazacaktır!"

Av.Mustafa ÖZDEMİR



Reşat Nuri Erol
19.02.2016
15:30


http://www.egedesonsoz.com/yazar/karagulle-islamci-mi/9601







Reşat Nuri Erol
20.02.2016
23:32



Yazar Harun Özdemir, İslamcılık yazı dizisinin en önemli durağında; Cumhuriyet Tarihinin en önemli ve nev-i şahsına münhasır İslamcısı Süleyman Karagülle durağında… Diyebilirim ki Türkiye Cumhuriyeti Devletinin politikalarını, fikirleri ve projeleriyle en çok etkileyen İslamcı Süleyman Karagülle’dir. Bunu anlamak için önce Karagülle zamanında neler anlatmış, ne projeler hazırlamış onu bilmek gerekir ki sonrasında Karagülle’nin neleri, ne kadar etkilediğini görebilelim.

Metin Arat





Son Yorumlanan Makaleler
Harun Özdemir
İslamofobinin kaynağı
9.08.2017 4951 Okunma
1 Yorum 09.08.2017 13:09
Harun Özdemir
Müslümanın adı ne olmalı
9.08.2017 5132 Okunma
1 Yorum 09.08.2017 12:53
Harun Özdemir
İslamcılık üzerine
9.07.2017 5503 Okunma
1 Yorum 09.07.2017 09:20
Harun Özdemir
İncire ve zeytine yemin olsun mu?!
14.06.2017 6083 Okunma
1 Yorum 14.06.2017 18:49
Harun Özdemir
Kur'an ve bedeni cezalar üzerine
6.06.2017 5936 Okunma
2 Yorum 08.06.2017 11:10
Harun Özdemir
Zor günlerdeyiz...
16.05.2017 5770 Okunma
1 Yorum 16.05.2017 10:26
Harun Özdemir
Fatih kaç yaşında cumhurbaşkanı oldu
12.04.2017 5200 Okunma
2 Yorum 12.04.2017 19:25
Harun Özdemir
Anayasa değişikliğinde neler var
3.04.2017 5101 Okunma
1 Yorum 03.04.2017 23:10
Harun Özdemir
Avrupa'dan vazgeçebilir miyiz?!
20.03.2017 5422 Okunma
1 Yorum 20.03.2017 20:37
Harun Özdemir
Kılıçdaroğlu gıybeti ile sonuç almak
13.03.2017 5630 Okunma
2 Yorum 13.03.2017 21:07
Harun Özdemir
Egemenlik kimin
21.02.2017 6206 Okunma
5 Yorum 23.02.2017 00:29
Harun Özdemir
Cumhuriyet'in kuruluş felsefesi
14.02.2017 5664 Okunma
1 Yorum 15.02.2017 17:05
Harun Özdemir
Kur'an neden tahrif olmadı
31.01.2017 5841 Okunma
1 Yorum 31.01.2017 22:47
Harun Özdemir
Anayasaların öncüsü Hz.Muhammed'dir
23.01.2017 7551 Okunma
1 Yorum 26.01.2017 10:28
Harun Özdemir
Sayın Cengiz DEMİRCİ -2-
22.01.2017 5436 Okunma
1 Yorum 23.01.2017 21:39
Harun Özdemir
Bu terör değil; başka bir şey!
7.01.2017 5927 Okunma
1 Yorum 08.01.2017 01:12
Harun Özdemir
Bir ülkenin barış üretebilme kabiliyeti
2.01.2017 6787 Okunma
8 Yorum 07.01.2017 00:10
Harun Özdemir
Savruluyoruz!
14.06.2016 6385 Okunma
1 Yorum 15.06.2016 01:50
Harun Özdemir
Ahlâk-ı Hamîde mi dedin?!
29.04.2016 7760 Okunma
1 Yorum 30.04.2016 00:58
Harun Özdemir
Beytü'l Hikme ve Nizamiye Medreselerinin etkileri
21.04.2016 8610 Okunma
1 Yorum 22.04.2016 09:08
Harun Özdemir
Müslümandan Burjuva olur mu?!
19.04.2016 7246 Okunma
1 Yorum 19.04.2016 22:36
Harun Özdemir
Ya yenilik ya da çürüme!
14.03.2016 7523 Okunma
5 Yorum 17.03.2016 17:56
Harun Özdemir
Fetva ekonomisi
29.02.2016 7354 Okunma
1 Yorum 29.02.2016 20:58
Harun Özdemir
Karagülle İslâmcı mı?
22.02.2016 7732 Okunma
1 Yorum 22.02.2016 22:17
Harun Özdemir
Parlamento Dışı İslâmcı anayasa çalışmaları
18.02.2016 7546 Okunma
6 Yorum 20.02.2016 23:32
Harun Özdemir
Her şey çok farklı olabilirdi
16.01.2016 7137 Okunma
2 Yorum 21.01.2016 14:57
Harun Özdemir
Yeni İslam felsefesi mümkün mü
31.07.2012 5794 Okunma
9 Yorum 03.08.2012 09:08
Harun Özdemir
Zina, fuhuş ve azgınlık
13.07.2012 11158 Okunma
13 Yorum 20.07.2012 23:07
Harun Özdemir
Evlenme hakkı üzerine
11.07.2012 12009 Okunma
30 Yorum 18.07.2012 19:12
Harun Özdemir
Şahitlik üzerine
15.07.2012 6438 Okunma
4 Yorum 15.07.2012 14:41
Harun Özdemir
Tüketme Hakkı
30.06.2012 5902 Okunma
5 Yorum 08.07.2012 10:58
Harun Özdemir
"... ve hadîdi inzâl ettik..."
30.06.2012 6234 Okunma
3 Yorum 08.07.2012 10:24
Harun Özdemir
Yeni Anayasanın kapsamı ve öngörüsü
3.07.2012 5024 Okunma
3 Yorum 07.07.2012 01:50
Harun Özdemir
Biyolojik ata ve hukukî anne ve baba
4.07.2012 8261 Okunma
13 Yorum 06.07.2012 14:24
Harun Özdemir
Adem Tiflis'te insan oldu!
26.06.2012 10470 Okunma
17 Yorum 05.07.2012 21:40
Harun Özdemir
Yeni bir Anaysa mı yoksa yeni bir Teşkilât-ı Esas
30.06.2012 5876 Okunma
3 Yorum 01.07.2012 11:03
Harun Özdemir
Hilkatin Mebdei ve Adem
24.06.2012 6242 Okunma
5 Yorum 26.06.2012 04:29
Harun Özdemir
Sünnî İslâm ve Demokrasinin Geleceği
30.11.2015 6057 Okunma
Harun Özdemir
Umarım oyun içinde oyun yoktur
4.12.2015 6184 Okunma
Harun Özdemir
Ahlâksız İslâmcılık Olur mu?!
7.12.2015 5697 Okunma
Harun Özdemir
İlahiyat Fakülteleri kapatılmalı!
14.12.2015 5843 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcılığın Sezai Karakoç aşaması
18.12.2015 7273 Okunma
Harun Özdemir
Alevî İslâmcılık mümkün mü?
22.12.2015 6607 Okunma
Harun Özdemir
Masonluk ve İslâmcılar
28.12.2015 6200 Okunma
Harun Özdemir
Mason olmanın dayanılmaz faydaları?!!!
1.01.2016 7289 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların gelecek beklentisi
8.01.2016 6093 Okunma
Harun Özdemir
Gizli Servis İslâmı Loca İslamını Yendi mi?!
11.01.2016 6305 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların ekonomiden ne anladıkladıklarına dair
26.02.2016 5762 Okunma
Harun Özdemir
Fıkıh Ekonomilerinin Teorisi
5.03.2016 6223 Okunma
Harun Özdemir
Seçim sizin; hangi İslâm?!
9.03.2016 5870 Okunma
Harun Özdemir
Dinimiz işleri; dinleri işimiz mi olmuş?!
13.03.2016 5817 Okunma
Harun Özdemir
Diyanet İşleri Başkanı Sayın Prof.Dr.Mehmet GÖRMEZ'e...
21.01.2016 5722 Okunma
Harun Özdemir
Ulemanın "İlm-i siyaset" ile imtihanı
25.01.2016 5841 Okunma
Harun Özdemir
Modern Kadın Müslüman mı?!
2.02.2016 5666 Okunma
Harun Özdemir
Fransız kadın Müslüman olur mu?
7.02.2016 5229 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların Anayasa rüyası!
9.02.2016 6134 Okunma
Harun Özdemir
1921 Anayasasına İslâmcıların katkısı
13.02.2016 5720 Okunma
Harun Özdemir
Atatürk Anayasası, ABD Anayasasına nasıl yenildi?!
16.02.2016 5627 Okunma
Harun Özdemir
ÖSYM Başkanı Sayın Prof.Dr. Ömer DEMİR'e açık mektup
21.03.2016 6491 Okunma
Harun Özdemir
Kadına eziyet dini bir vecibe midir?!
23.03.2016 5840 Okunma
Harun Özdemir
Kıskançlık öldürücüdür!
28.03.2016 6741 Okunma
Harun Özdemir
İki kadını şahit yapmak!
4.04.2016 5473 Okunma
Harun Özdemir
Kur'an'ın şaşırttıkları!
8.04.2016 5261 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların sanata bakışı üzerine
13.04.2016 6763 Okunma
Harun Özdemir
Bilim bizim neyimize!
25.04.2016 5577 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye neden demokratikleşemez?!
7.01.2017 4108 Okunma
Harun Özdemir
Sayın Cengiz DEMİRCİ
8.01.2017 5237 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın özgürleşmesi mümkün mü?
16.01.2017 3932 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın Darwin'le imtihanı
6.02.2017 4788 Okunma
Harun Özdemir
Kim daha akıllı?!
10.02.2017 3865 Okunma
Harun Özdemir
Laiklik mi demokrasi mi?!
3.05.2016 5610 Okunma
Harun Özdemir
Modernleşmeye Müslümanların etkisi oldu mu?
8.05.2016 6024 Okunma
Harun Özdemir
Cumhuriyet ne kadar kalıcı?!
16.05.2016 5707 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcı şehir olabilir mi?!
20.05.2016 4204 Okunma
Harun Özdemir
Alem-i İslâm'da özgürlük sorunu
28.05.2016 4219 Okunma
Harun Özdemir
Marjinal İslâmcıların özgürlük arayışı
30.05.2016 4223 Okunma
Harun Özdemir
Köylü İslâm marjinal İslâm'a karşı
3.06.2016 4028 Okunma
Harun Özdemir
Devlet neden açık hedef?
5.06.2016 4764 Okunma
Harun Özdemir
Bu ne yaman çelişki!
8.06.2016 4120 Okunma
Harun Özdemir
Batı gerçeği!
20.06.2016 4639 Okunma
Harun Özdemir
Doğu gerçeği!
23.06.2016 5190 Okunma
Harun Özdemir
Direnç eğitimi nedir?
27.06.2016 4463 Okunma
Harun Özdemir
İsyan günlerinde zekât!
8.07.2016 4332 Okunma
Harun Özdemir
Kur’an’ı anlama çabaları
8.07.2016 4373 Okunma
Harun Özdemir
Yaşar Nuri İslâmcılığı
17.07.2016 4405 Okunma
Harun Özdemir
Darbenin devamı var mı?
24.07.2016 5061 Okunma
Harun Özdemir
Adalet yönetimin temelidir.
25.07.2016 4391 Okunma
Harun Özdemir
Neden böyleyiz?!
9.08.2016 5125 Okunma
Harun Özdemir
Karanlık çağa doğru
9.08.2016 4808 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali -1-
19.12.2016 4505 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali-2-
21.12.2016 4750 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali-3- Son şansa zaman yok
27.12.2016 4026 Okunma
Harun Özdemir
Milli uzlaşma uluslararası kararlarla çelişirse
28.02.2017 3775 Okunma
Harun Özdemir
Darbeler önlenebilir mi?
3.03.2017 4092 Okunma
Harun Özdemir
Milli Mücadelede Yahudiler
7.03.2017 4310 Okunma
Harun Özdemir
Terörle bağlantılı seçmen sayısı
15.03.2017 3288 Okunma
Harun Özdemir
1'e karşı 27
27.03.2017 2951 Okunma
Harun Özdemir
Askerlik neden önemsiz olsun ki
10.04.2017 3042 Okunma
Harun Özdemir
Milli Bayramların konsepti değişebilir mi
26.05.2017 2544 Okunma
Harun Özdemir
Atatürk'e annesi üzerinden saldırmak
31.05.2017 2506 Okunma


© 2024 - Akevler