Harun Özdemir
Anayasaların öncüsü Hz.Muhammed'dir
23.01.2017
7601 Okunma, 1 Yorum

 

İlk anayasa, 622’de Medine’de Hz. Muhammed’in öncülüğünde hazırlandı. Hz. Muhammed, uzunca bir süredir çatışan Medineli Evs ve Hazreç kabilelerini uzlaştırarak 4 maddeden oluşan bir “Mukavele”ye öncülük etti.  

Tarihe “Medine Mukavelesi” olarak geçen bu metin, gerçek anlamda bir “toplum sözleşmesi”dir.

Şöyle ki;

-Evs ve Hazreç kabileleri arasında az sayıda Müslüman vardı. Medinelilerin beklentisi, bir an önce barışın sağlanmasıydı.

-İki kabilenin müzakere ettiği ve uzlaştığı madde sayısı dörttü. Sonradan diğer kabileler de mukaveleyi bir bir onayladılar. Ancak katılımlardan dolayı maddelerin sayısı değişmedi.

-Mukavele/toplum sözleşmesi her yönüyle laik bir metindi. Çünkü metinde dini terimlere yer verilmedi.

-Yedi Müşrik kabile zamanla Müslüman oldular. Üç Yahudi kabile ise savaş ortamında “mukaveleye” aykırı davranarak Mekkeli Müşriklerle işbirliği yaptılar. Cezası Tevrat’a göre verildi ve sürgün edildiler.

-Hz. Muhammed’in mukaveleye göre statüsü “Hakem Başkan”lıktı. Kral da değildi, diktatör de!  

-Hakem başkanın yetkisi; zilyetlik (geçici karar verme), kabileler arasındaki ihtilaflarda hakemlik ve davalarda temyiz makamıydı.

-Kuvvetler dengesi vardı. Yetkilerin çoğu, yerinden yönetilen kabilelere bırakılmıştı.

***

Hz. Muhammed, ikinci önemli antlaşmayı Hudeybiye’de imzaladı. Hudeybiye, Mekkeli Müşrikler ile Medineli Müslümanlar arasında yapıldı.

-10 maddelik antlaşmanın hiçbir maddesinde İslâm’a ve Hz. Muhammed’in peygamberliğine vurgu yapılmadı.

-Hudeybiye Antlaşması da Medine Mukavelesi gibi teknik ve laik bir metindi.

-Antlaşmada sadece uzlaşılan maddelere yer verildi.

-Peygambere uzlaşırken taviz verme gibi endişeye de kapılmadı.

-Hz. Muhammed hiçbir uzlaşmada “kurnazlığa” başvurmadı. Maddeler, karşı tarafın endişelerini giderecek şekilde yazıldı. Sonradan kimse “bizi kandırdı!” demedi.

-Medine Mukavelesi’ni Yahudiler, Hudeybiye Antlaşması’nı da Mekke yönetimi bozdu.

***

Müslümanlar 1250 yıl sonra, 1876’da tekrar anayasa yazmaya karar verdiler:

-Anayasayı hazırlama sözü veren II. Abdülhamit, Masonların saray darbesi ile iktidara gelebildi. Abdülhamid’in Padişah oluşunda mutabakat olmadığı gibi toplumsal bir uzlaşma da yoktu!

-Anayasa’nın önemini ve gerekliliğini savunan Namık Kemal ve Ziya Paşa gibi İslâmcıların dayanağı, Kur’an ve Hz. Muhammed’in uygulamalarıydı. Sıra Kânûn-ı Esâsî’nin yazılmasına gelince Belçika Anayasası esas alındı, onun üzerinde bazı değişiklikler yapılarak padişaha sunuldu.  

-Namık Kemal, Kânûn-ı Esâsî’de bireysel haklar ve özgürlüklerin garantiye alınmasından yanaydı. Mithat Paşa ise padişahın yetkilerinin azaltılması ve meclisin yetkilerinin artırılmasını istiyordu.

-II. Abdülhamit, tipik bir şark kurnazıydı. 93 Harbi’nin kötü gidişatını gerekçe göstererek anayasayı askıya aldı, meclisi de kapattı. 30 yıllık iktidarı hep olağanüstü koşullarda geçti.

***

1921 “Teşkilâtı Esâsîye Kanunu” uzlaşma ile hazırlanan anayasalara mükemmel bir örnektir. 23+1=24 maddedir. I. Meclisi’nin, uzlaşma ile bir anayasa hazırlaması ve savaşı başarı ile yönetmesi dünyaya örnektir.

-Bu anayasada, mahalli idarelere verilen yetkiler, İsviçre Kantonal Sistemi’nden daha ileridir.

***

-1924 Anayasası, Lozan Antlaşması’ndan sonra yürürlüğe girdi. Bunun en yalın açıklaması şudur: Milli irade ile devleti kurmak mümkün olmadı; uluslararası güçlerle uzlaşılarak ancak bu kadarı başarılabildi.

-1924 Anayasası’na göre demokrasiye geçiş ancak ikinci denemede, 1946’da başarılabildi. Mayıs 1950’de de iktidar el değiştirdi.

-Demokrat Parti 10 yıl boyunca, CHP ile uzlaşma yerine, Türkiye’yi akla zarar kaprislerle idare etti; bedeli de ağır oldu!

-1960’da oluşturulan Anayasa Hazırlama Komitesi[i] üyelerinin akademik birikimleri, bireysel hak ve özgürlüklere gösterdikleri özen mükemmeldi. Anayasa, darbe ortamında hazırlanmıştı ama Meclis’te ve Anayasa Komitesi’ndeki tartışmalar içerik ve nezaket açısından örnek nitelikteydi.  

-Türkiye, demokrasinin olgunluk yıllarını rahmetli Süleyman Demirel ile yaşadı. Demirel altı kez gitmeyi göze aldığı için yedi kez gelebildi. Giderken de gelirken de kazanan önce Türkiye oldu.

*** 

-1980 darbesi sonrasında Prof. Dr. Orhan Aldıkaçtı başkanlığındaki 15 üyeli Anayasa Hazırlama Komisyonu, her maddeyi tartışan Danışma Meclisi üyeleri, bugün geriye baktığımda, bayağı birikimli, müzakereci ve tartışmacıydılar. En azından anayasadan ve hukuktan haberdarlardı ve sistematik düşünebiliyorlardı.  

-1995’de DYP-SHP koalisyonu günlerinde çok önemli konuları kapsayan kısmi anayasa değişikliği yapıldı. Komisyon başkanı da Doç. Dr. Coşkun Kırca’ydı. Rahmetli Kırca, maddeleri açıklarken kürsüde adeta Jean Jacques Rousseau’ydu. Sistematik düşünme, birikim, Türkçeye hakimiyeti mükemmeldi. Refah Partisi adına kıla tüye itiraz eden Salih Kapusuz da anayasadan hiç anlamayan bir makine mühendisiydi.

-En medeni kısmî anayasa değişikliği çalışmalarından biri 1999 Temmuzunda yaşandı. Parti grupları oldukça uzlaşmacıydı.

-2001 ve 2002’deki kısmî değişiklikler de geride kötü örnekler bırakmadan yapılabildi.

-2004, 2005, 2006 ve 2007’de de kısmî anayasa değişiklikleri yapıldı. Ak Parti, CHP ile uzlaştığı için referanduma gerek duyulmadı.

-2010 Anayasa değişikliğinde uzlaşma yerine referandum hedeflendi. FETÖ denen “paralel yapı” 2010 değişiklerinde elde ettiği imkânları kullanarak devletin köklerine kadar inebildi.

-2017’nin ilk günlerinde başlayan kısmî anayasa değişikliğinde hedef yine referandum. Umarım 2010’daki pişmanlık verici durum tekerrür etmez.

***

Türkiye Cumhuriyeti; ciddi bir anayasal tecrübe ve birikimine sahip. Bugünlere gelişimiz cahillikle ve tesadüflerle açıklanamaz.

1876, 1921, 1961, 1982 Anayasalarının hazırlanış usulleri, müzakereler ve hazırlamasına katkıda bulunan bilim ve siyaset insanları, hakikaten hayranlık uyandırıcı birikime ve olgunluğa sahiplerdi.

TBMM’nin gösterdiği kısmi değişiklik performansları da küçümsenemez. Fakat; 2010 ve 2017 kısmi anayasa değişiklik performansımız, bir Afrika veya Güney Asya ülkesi düzeyinde.

Bu noktaya nasıl geldik?

Hani; esas ve usul, ehliyet ve liyakat vardı!

Hani; 1960’ın 20, 1980’in 15 kişilik komisyon üyelerinden daha adil ve imanlı hukukçular vardı!

2017’nin ilk günlerinde “1924-46 yılları özlemine” nasıl geldik; bu günleri rüyamda görsem inanmazdım!

 

[i] 1961 Anayasası hazırlık komitesinde çalışanlar: Sıddık Sami Onar, Hıfzı Veldet VelidedeoğluNaci ŞensoyRagıp SarıcaTarık Zafer TunayaHüseyin Nail Kubalı, İsmet Giritli, Muammer Aksoyİlhan ArselBahri Savcı, Enver Ziya Karal, Turhan FeyzioğluEmin PaksütTuran GüneşCoşkun KırcaAmil ArtusDoğan AvcıoğluMünci KapaniMümin KüleyCelal Sait SirenMümtaz SoysalCafer TüzelAbdülhak Kemal YörükSadık AldoğanNurettin ArdıçoğluHazım Dağlı.  

 

 


YorumcuYorum
Harun Özdemir
26.01.2017
10:28

Sayın Demirci, 

Son mesajınıza kadarki açıklamalarınızı anladığımı düşünüyorum, bir nokta hariç "... aslında benzer sorunları Mekkeli Müslümanlar da yaşıyordu..." gibi bir açıklamanız var.  

Son mesajınızı anladığımı söyleyememe. 

Yaptığınız açıklamalar için çok teşekkür ederim.

Selamlarımla.





Son Yorumlanan Makaleler
Harun Özdemir
İslamofobinin kaynağı
9.08.2017 5000 Okunma
1 Yorum 09.08.2017 13:09
Harun Özdemir
Müslümanın adı ne olmalı
9.08.2017 5179 Okunma
1 Yorum 09.08.2017 12:53
Harun Özdemir
İslamcılık üzerine
9.07.2017 5550 Okunma
1 Yorum 09.07.2017 09:20
Harun Özdemir
İncire ve zeytine yemin olsun mu?!
14.06.2017 6128 Okunma
1 Yorum 14.06.2017 18:49
Harun Özdemir
Kur'an ve bedeni cezalar üzerine
6.06.2017 5981 Okunma
2 Yorum 08.06.2017 11:10
Harun Özdemir
Zor günlerdeyiz...
16.05.2017 5822 Okunma
1 Yorum 16.05.2017 10:26
Harun Özdemir
Fatih kaç yaşında cumhurbaşkanı oldu
12.04.2017 5241 Okunma
2 Yorum 12.04.2017 19:25
Harun Özdemir
Anayasa değişikliğinde neler var
3.04.2017 5150 Okunma
1 Yorum 03.04.2017 23:10
Harun Özdemir
Avrupa'dan vazgeçebilir miyiz?!
20.03.2017 5478 Okunma
1 Yorum 20.03.2017 20:37
Harun Özdemir
Kılıçdaroğlu gıybeti ile sonuç almak
13.03.2017 5671 Okunma
2 Yorum 13.03.2017 21:07
Harun Özdemir
Egemenlik kimin
21.02.2017 6256 Okunma
5 Yorum 23.02.2017 00:29
Harun Özdemir
Cumhuriyet'in kuruluş felsefesi
14.02.2017 5714 Okunma
1 Yorum 15.02.2017 17:05
Harun Özdemir
Kur'an neden tahrif olmadı
31.01.2017 5892 Okunma
1 Yorum 31.01.2017 22:47
Harun Özdemir
Anayasaların öncüsü Hz.Muhammed'dir
23.01.2017 7601 Okunma
1 Yorum 26.01.2017 10:28
Harun Özdemir
Sayın Cengiz DEMİRCİ -2-
22.01.2017 5483 Okunma
1 Yorum 23.01.2017 21:39
Harun Özdemir
Bu terör değil; başka bir şey!
7.01.2017 5976 Okunma
1 Yorum 08.01.2017 01:12
Harun Özdemir
Bir ülkenin barış üretebilme kabiliyeti
2.01.2017 6828 Okunma
8 Yorum 07.01.2017 00:10
Harun Özdemir
Savruluyoruz!
14.06.2016 6428 Okunma
1 Yorum 15.06.2016 01:50
Harun Özdemir
Ahlâk-ı Hamîde mi dedin?!
29.04.2016 7812 Okunma
1 Yorum 30.04.2016 00:58
Harun Özdemir
Beytü'l Hikme ve Nizamiye Medreselerinin etkileri
21.04.2016 8659 Okunma
1 Yorum 22.04.2016 09:08
Harun Özdemir
Müslümandan Burjuva olur mu?!
19.04.2016 7297 Okunma
1 Yorum 19.04.2016 22:36
Harun Özdemir
Ya yenilik ya da çürüme!
14.03.2016 7571 Okunma
5 Yorum 17.03.2016 17:56
Harun Özdemir
Fetva ekonomisi
29.02.2016 7399 Okunma
1 Yorum 29.02.2016 20:58
Harun Özdemir
Karagülle İslâmcı mı?
22.02.2016 7780 Okunma
1 Yorum 22.02.2016 22:17
Harun Özdemir
Parlamento Dışı İslâmcı anayasa çalışmaları
18.02.2016 7590 Okunma
6 Yorum 20.02.2016 23:32
Harun Özdemir
Her şey çok farklı olabilirdi
16.01.2016 7180 Okunma
2 Yorum 21.01.2016 14:57
Harun Özdemir
Yeni İslam felsefesi mümkün mü
31.07.2012 5829 Okunma
9 Yorum 03.08.2012 09:08
Harun Özdemir
Zina, fuhuş ve azgınlık
13.07.2012 11212 Okunma
13 Yorum 20.07.2012 23:07
Harun Özdemir
Evlenme hakkı üzerine
11.07.2012 12075 Okunma
30 Yorum 18.07.2012 19:12
Harun Özdemir
Şahitlik üzerine
15.07.2012 6474 Okunma
4 Yorum 15.07.2012 14:41
Harun Özdemir
Tüketme Hakkı
30.06.2012 5948 Okunma
5 Yorum 08.07.2012 10:58
Harun Özdemir
"... ve hadîdi inzâl ettik..."
30.06.2012 6269 Okunma
3 Yorum 08.07.2012 10:24
Harun Özdemir
Yeni Anayasanın kapsamı ve öngörüsü
3.07.2012 5056 Okunma
3 Yorum 07.07.2012 01:50
Harun Özdemir
Biyolojik ata ve hukukî anne ve baba
4.07.2012 8294 Okunma
13 Yorum 06.07.2012 14:24
Harun Özdemir
Adem Tiflis'te insan oldu!
26.06.2012 10529 Okunma
17 Yorum 05.07.2012 21:40
Harun Özdemir
Yeni bir Anaysa mı yoksa yeni bir Teşkilât-ı Esas
30.06.2012 5917 Okunma
3 Yorum 01.07.2012 11:03
Harun Özdemir
Hilkatin Mebdei ve Adem
24.06.2012 6279 Okunma
5 Yorum 26.06.2012 04:29
Harun Özdemir
Sünnî İslâm ve Demokrasinin Geleceği
30.11.2015 6089 Okunma
Harun Özdemir
Umarım oyun içinde oyun yoktur
4.12.2015 6219 Okunma
Harun Özdemir
Ahlâksız İslâmcılık Olur mu?!
7.12.2015 5734 Okunma
Harun Özdemir
İlahiyat Fakülteleri kapatılmalı!
14.12.2015 5876 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcılığın Sezai Karakoç aşaması
18.12.2015 7320 Okunma
Harun Özdemir
Alevî İslâmcılık mümkün mü?
22.12.2015 6658 Okunma
Harun Özdemir
Masonluk ve İslâmcılar
28.12.2015 6255 Okunma
Harun Özdemir
Mason olmanın dayanılmaz faydaları?!!!
1.01.2016 7328 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların gelecek beklentisi
8.01.2016 6146 Okunma
Harun Özdemir
Gizli Servis İslâmı Loca İslamını Yendi mi?!
11.01.2016 6347 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların ekonomiden ne anladıkladıklarına dair
26.02.2016 5801 Okunma
Harun Özdemir
Fıkıh Ekonomilerinin Teorisi
5.03.2016 6275 Okunma
Harun Özdemir
Seçim sizin; hangi İslâm?!
9.03.2016 5921 Okunma
Harun Özdemir
Dinimiz işleri; dinleri işimiz mi olmuş?!
13.03.2016 5865 Okunma
Harun Özdemir
Diyanet İşleri Başkanı Sayın Prof.Dr.Mehmet GÖRMEZ'e...
21.01.2016 5767 Okunma
Harun Özdemir
Ulemanın "İlm-i siyaset" ile imtihanı
25.01.2016 5887 Okunma
Harun Özdemir
Modern Kadın Müslüman mı?!
2.02.2016 5718 Okunma
Harun Özdemir
Fransız kadın Müslüman olur mu?
7.02.2016 5274 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların Anayasa rüyası!
9.02.2016 6184 Okunma
Harun Özdemir
1921 Anayasasına İslâmcıların katkısı
13.02.2016 5760 Okunma
Harun Özdemir
Atatürk Anayasası, ABD Anayasasına nasıl yenildi?!
16.02.2016 5668 Okunma
Harun Özdemir
ÖSYM Başkanı Sayın Prof.Dr. Ömer DEMİR'e açık mektup
21.03.2016 6544 Okunma
Harun Özdemir
Kadına eziyet dini bir vecibe midir?!
23.03.2016 5882 Okunma
Harun Özdemir
Kıskançlık öldürücüdür!
28.03.2016 6784 Okunma
Harun Özdemir
İki kadını şahit yapmak!
4.04.2016 5520 Okunma
Harun Özdemir
Kur'an'ın şaşırttıkları!
8.04.2016 5307 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların sanata bakışı üzerine
13.04.2016 6810 Okunma
Harun Özdemir
Bilim bizim neyimize!
25.04.2016 5620 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye neden demokratikleşemez?!
7.01.2017 4159 Okunma
Harun Özdemir
Sayın Cengiz DEMİRCİ
8.01.2017 5286 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın özgürleşmesi mümkün mü?
16.01.2017 3972 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın Darwin'le imtihanı
6.02.2017 4834 Okunma
Harun Özdemir
Kim daha akıllı?!
10.02.2017 3919 Okunma
Harun Özdemir
Laiklik mi demokrasi mi?!
3.05.2016 5656 Okunma
Harun Özdemir
Modernleşmeye Müslümanların etkisi oldu mu?
8.05.2016 6064 Okunma
Harun Özdemir
Cumhuriyet ne kadar kalıcı?!
16.05.2016 5751 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcı şehir olabilir mi?!
20.05.2016 4256 Okunma
Harun Özdemir
Alem-i İslâm'da özgürlük sorunu
28.05.2016 4262 Okunma
Harun Özdemir
Marjinal İslâmcıların özgürlük arayışı
30.05.2016 4262 Okunma
Harun Özdemir
Köylü İslâm marjinal İslâm'a karşı
3.06.2016 4067 Okunma
Harun Özdemir
Devlet neden açık hedef?
5.06.2016 4817 Okunma
Harun Özdemir
Bu ne yaman çelişki!
8.06.2016 4162 Okunma
Harun Özdemir
Batı gerçeği!
20.06.2016 4688 Okunma
Harun Özdemir
Doğu gerçeği!
23.06.2016 5234 Okunma
Harun Özdemir
Direnç eğitimi nedir?
27.06.2016 4514 Okunma
Harun Özdemir
İsyan günlerinde zekât!
8.07.2016 4381 Okunma
Harun Özdemir
Kur’an’ı anlama çabaları
8.07.2016 4422 Okunma
Harun Özdemir
Yaşar Nuri İslâmcılığı
17.07.2016 4453 Okunma
Harun Özdemir
Darbenin devamı var mı?
24.07.2016 5115 Okunma
Harun Özdemir
Adalet yönetimin temelidir.
25.07.2016 4440 Okunma
Harun Özdemir
Neden böyleyiz?!
9.08.2016 5171 Okunma
Harun Özdemir
Karanlık çağa doğru
9.08.2016 4855 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali -1-
19.12.2016 4550 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali-2-
21.12.2016 4790 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali-3- Son şansa zaman yok
27.12.2016 4067 Okunma
Harun Özdemir
Milli uzlaşma uluslararası kararlarla çelişirse
28.02.2017 3822 Okunma
Harun Özdemir
Darbeler önlenebilir mi?
3.03.2017 4148 Okunma
Harun Özdemir
Milli Mücadelede Yahudiler
7.03.2017 4358 Okunma
Harun Özdemir
Terörle bağlantılı seçmen sayısı
15.03.2017 3324 Okunma
Harun Özdemir
1'e karşı 27
27.03.2017 2989 Okunma
Harun Özdemir
Askerlik neden önemsiz olsun ki
10.04.2017 3078 Okunma
Harun Özdemir
Milli Bayramların konsepti değişebilir mi
26.05.2017 2566 Okunma
Harun Özdemir
Atatürk'e annesi üzerinden saldırmak
31.05.2017 2533 Okunma


© 2025 - Akevler