Harun Özdemir
İslâmcıların ekonomiden ne anladıkladıklarına dair
26.02.2016
5475 Okunma, 0 Yorum

http://www.egedesonsoz.com/yazar/baslik/9615

 

Müslümanların; Kuran’ı günümüze kadar diksiyonu, grameri ve lügatleri ile koruyarak getirmeleri tarihte bir ilk olmalı. Tevrat, Zebur ve İncil’in orijinal metinlerine ait sözlük, gramer ve diksiyonlarının bugüne gelememesinin de anlaşılabilir nedenleri olabilir. Ama bir din ancak Kutsal Kitabı ile var olabilir. Müslümanlar, on dört asır boyunca bu ilimleri aksatmadan bugünlere getirebilmişler.

***

Bir din ki, doğuş döneminde büyük direnişlerle karşılaşmış… Bunları aşmış… Bir hayat düzeni kurabilmiş… Bunu ilimle ifade edebilmiş… Cemaatten topluma, sonra devlet düzenine dönüşebilmiş ise bu gelişmeler bir medeniyete kadar varmıştır.

İnsanlık tarihinde bunun birçok örneğine rastlayabiliriz.

Kimse Yahudiliğin, Hıristiyanlığın, Budizmin… tarihinde şanlı sayfaların olmadığını söyleyemez.

Hele İslâm tarihi için hiç söyleyemez.

***

Batı Uygarlığının şu kutsal kitaba veya dine dayalı bir uygarlık olduğunu kim söyleyebilir? Araştırıldığında, Batı Uygarlığında, tarihte var olmuş her din ve kültürün izlerine rastlanabilir.

Konu iz sürmek ise Batı Uygarlığı herkesindir!

Ama kurucu babaları, yöntemi, mantıksal yapısı, geliştirdiği ilimler, teknolojiler, sanatlar, felsefeler, ekonomiler, hukuksal, yönetsel ve askeri stratejileri… birçok yönü ile Batı Uygarlığının oldukça farklı olduğunda kuşku yok!

 

***

İnsanlık; İslâmiyet’in doğuş yıllarına geldiğinde toplayıcılık, avcılık, çobanlık, çiftçilik, pazar mübadelesi gibi büyük devrimleri yapmıştı. Altın ve gümüş parayı bulmuş, kârla tanışmış ve uluslararası düzeyde ticaret yapabilecek aşamaya gelmişti…  

***

Mekke, ancak ticaret yapabilenlerin yaşayabildiği bir yerdi. Kâbe’nin Mekke’de olması, Kureyşlilere bir saygınlık kazandırıyordu ama yaşam için gerekli olan tarım ve hayvancılığa elverişli bir yer değildi.

Tek seçenekleri vardı, o da yüzyıllardan beri yapmakta oldukları “ticaret”ti. Ticaretin Kureyşlilere kazandırdığı temel özellik, “rasyonel” düşünebilme ve “faydacı” davranabilme yetenek ve becerisiydi.

Hz.Muhammed de Kureyşliydi ve çocukluğundan 40 yaşlarına kadar ticaret yapmıştı. İslâm’a yaptığı çağrı ve karşılaştığı tepkiler de, rasyonel ve faydacı aklın sınırları içindeydi.

Kimse sınanmamış yeniliklere karşı değildi ama kendilerine kazandıracağı faydayı ve rasyonaliteyi de hemen kabul etmek istemiyorlardı. Daha önemlisi Muhammed’in ciddiyetini sınıyorlardı.

Bir ömre sığan tepkiler, zamanla yerini aşırı kabullenmeye bırakmış ise bunun açıklamasını Kureyşe hâkim olan faydacılık ve rasyonalitede aramak yerinde olacaktır.

Önceden gösterdikleri tepkilerin bir süre sonra kabule dönüşmesi ancak tüccar bir karakterin akılcı, pragmatist tutumu ile açıklanabilir.

Tarih kitaplarında yazılanlar bir yana, işin sosyolojisine döndüğümüzde yaşananlar Kureyşliler açısından abartısızdı ve son derece rasyoneldi.

***

Arap Yarımadası kentleri, gevşek yapılı kabile konfederasyonları tarafında idare ediliyordu. Tarihin hiçbir döneminde Yarımada’ya hâkim olan bir merkezi idare kurulamamıştı.

Hz.Muhammed’in doğup büyüdüğü Mekke, “Çağrı üzerine toplanan” bir meclis (Dâru’n Nedve)marifetiyle idare ediliyordu.

Daru’n Nedve’de kararlar oy birliği ile alınıyordu. Bu diktatörlüğe dönüşemeyen bir yönetimdi ve tüccar rasyonalitesine de çok uygundu. Tüccar, kendi iradesi üzerinde bir otorite kabul edemiyordu.  

Şartlar ne kadar ağır olursa olsun, dört ay (3+1) süren haram aylara (savaşın yapılamadığı) ilişkin karar da yine oy birliği (konsensus) ile alınmıştı ve herkesin çıkarınaydı.   

İlk Müslümanların tüccar aklına, Kur’an sayesinde “kitabî olma özelliği”nin eklenmesi büyük gelişmelerin başlangıcı oldu.  

Kur’an da Tevrat, Zebur ve İncil’e benzeyen konulara değiniyordu ama Peygamberin ete kemiğe bürünmüş hali ve yaşamı, İslâm’ın farklı özellikler taşıyan bir din olduğunu kanıtlıyordu.

İlk İslâmî ilimlerin Kur’an’ın fonetiği, sözlüğü ve grameri olmasında Yahudilikten İslâm’a geçen âlimlerin uyarılarının önemli etkisi oldu. Çünkü Tevrat, Zebur ve İncil’in orijinallerinin fonetik, sözlük ve gramerlerinin kayıtlara alınmamasının nasıl bir tahrifata neden olduğunu Yahudi âlimler çok iyi biliyordu.

***

Hz.Muhammed’in ölümünün üzerinden henüz 100 yıl geçmişti ki İslam Dini, Batı’da Fransa, İtalya, Doğu’da Çin, Hindistan, Güney Asya, Orta Afrika ve Anadolu’ya çoktan yayılmıştı.

Sadece şiirde kullanılan Arapça ile tarihin en özgün ve analitik metinlerinin yazılmaya başlanmasında tüccar âlimlerin etkisi çok büyüktü.

İlmin Saray destekli yapılıyor olması ve Sarayın da ilmî konularda “taraf” olması, İslâmî ilimlerin önce duraklaması sonra da geri kalmasına neden oldu.

***

Özellikle son 200 yıldır Müslümanların yaşadıkları siyasî, ekonomik ve bilimsel sefaletin yanında sanata ve edebiyata ait sorunlara zaman ayırmak gereksiz olacaktı!

İki milyar Müslümanın yaşadığı günümüzde Müslümanlığın ne Müslümana ne de yaşadığı topluma bir fayda üretemediğini kabul etmek zorundayız:

- Ekonomileri; petrol, doğalgaz, tarım, sanayi ve ticarete dayanan yaklaşık 60 Müslüman ülkede yaşanan işsizlik, yoksulluk, eğitimsizlik, tedavisizlik ve dengesiz beslenme problemlerinin en büyük nedeni “yolsuzluk”tur. Hiçbir din ve ahlâk sisteminin onaylayamayacağı yolsuzluk hastalığının olumsuz etkileri, sömürgecilerin işgalinden daha ağır sonuçlar doğurabilmektedir.   

- Yolsuzluk ekonomilerinin ve kayıt dışı ekonomilerin, Müslüman ahlâkında yaptığı derin tahribatı giderecek hiçbir ciddi çalışmanın olmaması ise, bundan daha vahim olanıdır.

-Hiçbir kahramanlık bu ahlâksızlığı örtemez. “Hıristiyan, Yahudi veya Afrikalı Paganlar da yapıyor” savunması ancak İslâm’ın ve Müslümanın düştüğü seviyeyi gösterebilir.   

-Çalışma disiplini, sözünde durma, standart mal üretme, anlaşmalara uyma… konusunda Müslümanlar, kâfir dediğimiz insanlardan daha kötü durumdalar.

-“Ehliyet ve liyakat”in değersizleştiği ve kriter olmaktan çıktığı, kamuda torpilin, kayırmanın ve kadrolaşmanın ehliyetten daha önemli olduğu ülkeler de yine Müslüman ülkeler ise ne yazık ki İslâm’ın en büyük düşmanının yine Müslümanlar olduğunu belirtmek zorundayız.   

 

 

 






Son Yorumlanan Makaleler
Harun Özdemir
İslamofobinin kaynağı
9.08.2017 4616 Okunma
1 Yorum 09.08.2017 13:09
Harun Özdemir
Müslümanın adı ne olmalı
9.08.2017 4806 Okunma
1 Yorum 09.08.2017 12:53
Harun Özdemir
İslamcılık üzerine
9.07.2017 5179 Okunma
1 Yorum 09.07.2017 09:20
Harun Özdemir
İncire ve zeytine yemin olsun mu?!
14.06.2017 5765 Okunma
1 Yorum 14.06.2017 18:49
Harun Özdemir
Kur'an ve bedeni cezalar üzerine
6.06.2017 5585 Okunma
2 Yorum 08.06.2017 11:10
Harun Özdemir
Zor günlerdeyiz...
16.05.2017 5419 Okunma
1 Yorum 16.05.2017 10:26
Harun Özdemir
Fatih kaç yaşında cumhurbaşkanı oldu
12.04.2017 4887 Okunma
2 Yorum 12.04.2017 19:25
Harun Özdemir
Anayasa değişikliğinde neler var
3.04.2017 4803 Okunma
1 Yorum 03.04.2017 23:10
Harun Özdemir
Avrupa'dan vazgeçebilir miyiz?!
20.03.2017 5099 Okunma
1 Yorum 20.03.2017 20:37
Harun Özdemir
Kılıçdaroğlu gıybeti ile sonuç almak
13.03.2017 5300 Okunma
2 Yorum 13.03.2017 21:07
Harun Özdemir
Egemenlik kimin
21.02.2017 5862 Okunma
5 Yorum 23.02.2017 00:29
Harun Özdemir
Cumhuriyet'in kuruluş felsefesi
14.02.2017 5359 Okunma
1 Yorum 15.02.2017 17:05
Harun Özdemir
Kur'an neden tahrif olmadı
31.01.2017 5505 Okunma
1 Yorum 31.01.2017 22:47
Harun Özdemir
Anayasaların öncüsü Hz.Muhammed'dir
23.01.2017 7220 Okunma
1 Yorum 26.01.2017 10:28
Harun Özdemir
Sayın Cengiz DEMİRCİ -2-
22.01.2017 5110 Okunma
1 Yorum 23.01.2017 21:39
Harun Özdemir
Bu terör değil; başka bir şey!
7.01.2017 5615 Okunma
1 Yorum 08.01.2017 01:12
Harun Özdemir
Bir ülkenin barış üretebilme kabiliyeti
2.01.2017 6486 Okunma
8 Yorum 07.01.2017 00:10
Harun Özdemir
Savruluyoruz!
14.06.2016 6062 Okunma
1 Yorum 15.06.2016 01:50
Harun Özdemir
Ahlâk-ı Hamîde mi dedin?!
29.04.2016 7438 Okunma
1 Yorum 30.04.2016 00:58
Harun Özdemir
Beytü'l Hikme ve Nizamiye Medreselerinin etkileri
21.04.2016 8259 Okunma
1 Yorum 22.04.2016 09:08
Harun Özdemir
Müslümandan Burjuva olur mu?!
19.04.2016 6941 Okunma
1 Yorum 19.04.2016 22:36
Harun Özdemir
Ya yenilik ya da çürüme!
14.03.2016 7205 Okunma
5 Yorum 17.03.2016 17:56
Harun Özdemir
Fetva ekonomisi
29.02.2016 7042 Okunma
1 Yorum 29.02.2016 20:58
Harun Özdemir
Karagülle İslâmcı mı?
22.02.2016 7401 Okunma
1 Yorum 22.02.2016 22:17
Harun Özdemir
Parlamento Dışı İslâmcı anayasa çalışmaları
18.02.2016 7239 Okunma
6 Yorum 20.02.2016 23:32
Harun Özdemir
Her şey çok farklı olabilirdi
16.01.2016 6840 Okunma
2 Yorum 21.01.2016 14:57
Harun Özdemir
Yeni İslam felsefesi mümkün mü
31.07.2012 5559 Okunma
9 Yorum 03.08.2012 09:08
Harun Özdemir
Zina, fuhuş ve azgınlık
13.07.2012 10864 Okunma
13 Yorum 20.07.2012 23:07
Harun Özdemir
Evlenme hakkı üzerine
11.07.2012 11624 Okunma
30 Yorum 18.07.2012 19:12
Harun Özdemir
Şahitlik üzerine
15.07.2012 6189 Okunma
4 Yorum 15.07.2012 14:41
Harun Özdemir
Tüketme Hakkı
30.06.2012 5644 Okunma
5 Yorum 08.07.2012 10:58
Harun Özdemir
"... ve hadîdi inzâl ettik..."
30.06.2012 5984 Okunma
3 Yorum 08.07.2012 10:24
Harun Özdemir
Yeni Anayasanın kapsamı ve öngörüsü
3.07.2012 4791 Okunma
3 Yorum 07.07.2012 01:50
Harun Özdemir
Biyolojik ata ve hukukî anne ve baba
4.07.2012 8010 Okunma
13 Yorum 06.07.2012 14:24
Harun Özdemir
Adem Tiflis'te insan oldu!
26.06.2012 10117 Okunma
17 Yorum 05.07.2012 21:40
Harun Özdemir
Yeni bir Anaysa mı yoksa yeni bir Teşkilât-ı Esas
30.06.2012 5628 Okunma
3 Yorum 01.07.2012 11:03
Harun Özdemir
Hilkatin Mebdei ve Adem
24.06.2012 5994 Okunma
5 Yorum 26.06.2012 04:29
Harun Özdemir
Sünnî İslâm ve Demokrasinin Geleceği
30.11.2015 5826 Okunma
Harun Özdemir
Umarım oyun içinde oyun yoktur
4.12.2015 5966 Okunma
Harun Özdemir
Ahlâksız İslâmcılık Olur mu?!
7.12.2015 5449 Okunma
Harun Özdemir
İlahiyat Fakülteleri kapatılmalı!
14.12.2015 5608 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcılığın Sezai Karakoç aşaması
18.12.2015 6955 Okunma
Harun Özdemir
Alevî İslâmcılık mümkün mü?
22.12.2015 6280 Okunma
Harun Özdemir
Masonluk ve İslâmcılar
28.12.2015 5870 Okunma
Harun Özdemir
Mason olmanın dayanılmaz faydaları?!!!
1.01.2016 6994 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların gelecek beklentisi
8.01.2016 5793 Okunma
Harun Özdemir
Gizli Servis İslâmı Loca İslamını Yendi mi?!
11.01.2016 6018 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların ekonomiden ne anladıkladıklarına dair
26.02.2016 5475 Okunma
Harun Özdemir
Fıkıh Ekonomilerinin Teorisi
5.03.2016 5920 Okunma
Harun Özdemir
Seçim sizin; hangi İslâm?!
9.03.2016 5541 Okunma
Harun Özdemir
Dinimiz işleri; dinleri işimiz mi olmuş?!
13.03.2016 5496 Okunma
Harun Özdemir
Diyanet İşleri Başkanı Sayın Prof.Dr.Mehmet GÖRMEZ'e...
21.01.2016 5401 Okunma
Harun Özdemir
Ulemanın "İlm-i siyaset" ile imtihanı
25.01.2016 5517 Okunma
Harun Özdemir
Modern Kadın Müslüman mı?!
2.02.2016 5343 Okunma
Harun Özdemir
Fransız kadın Müslüman olur mu?
7.02.2016 4956 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların Anayasa rüyası!
9.02.2016 5816 Okunma
Harun Özdemir
1921 Anayasasına İslâmcıların katkısı
13.02.2016 5441 Okunma
Harun Özdemir
Atatürk Anayasası, ABD Anayasasına nasıl yenildi?!
16.02.2016 5317 Okunma
Harun Özdemir
ÖSYM Başkanı Sayın Prof.Dr. Ömer DEMİR'e açık mektup
21.03.2016 6185 Okunma
Harun Özdemir
Kadına eziyet dini bir vecibe midir?!
23.03.2016 5552 Okunma
Harun Özdemir
Kıskançlık öldürücüdür!
28.03.2016 6424 Okunma
Harun Özdemir
İki kadını şahit yapmak!
4.04.2016 5165 Okunma
Harun Özdemir
Kur'an'ın şaşırttıkları!
8.04.2016 4958 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların sanata bakışı üzerine
13.04.2016 6471 Okunma
Harun Özdemir
Bilim bizim neyimize!
25.04.2016 5264 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye neden demokratikleşemez?!
7.01.2017 3825 Okunma
Harun Özdemir
Sayın Cengiz DEMİRCİ
8.01.2017 4918 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın özgürleşmesi mümkün mü?
16.01.2017 3622 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın Darwin'le imtihanı
6.02.2017 4493 Okunma
Harun Özdemir
Kim daha akıllı?!
10.02.2017 3548 Okunma
Harun Özdemir
Laiklik mi demokrasi mi?!
3.05.2016 5287 Okunma
Harun Özdemir
Modernleşmeye Müslümanların etkisi oldu mu?
8.05.2016 5738 Okunma
Harun Özdemir
Cumhuriyet ne kadar kalıcı?!
16.05.2016 5390 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcı şehir olabilir mi?!
20.05.2016 3875 Okunma
Harun Özdemir
Alem-i İslâm'da özgürlük sorunu
28.05.2016 3937 Okunma
Harun Özdemir
Marjinal İslâmcıların özgürlük arayışı
30.05.2016 3949 Okunma
Harun Özdemir
Köylü İslâm marjinal İslâm'a karşı
3.06.2016 3736 Okunma
Harun Özdemir
Devlet neden açık hedef?
5.06.2016 4451 Okunma
Harun Özdemir
Bu ne yaman çelişki!
8.06.2016 3807 Okunma
Harun Özdemir
Batı gerçeği!
20.06.2016 4323 Okunma
Harun Özdemir
Doğu gerçeği!
23.06.2016 4852 Okunma
Harun Özdemir
Direnç eğitimi nedir?
27.06.2016 4146 Okunma
Harun Özdemir
İsyan günlerinde zekât!
8.07.2016 4020 Okunma
Harun Özdemir
Kur’an’ı anlama çabaları
8.07.2016 4048 Okunma
Harun Özdemir
Yaşar Nuri İslâmcılığı
17.07.2016 4074 Okunma
Harun Özdemir
Darbenin devamı var mı?
24.07.2016 4740 Okunma
Harun Özdemir
Adalet yönetimin temelidir.
25.07.2016 4079 Okunma
Harun Özdemir
Neden böyleyiz?!
9.08.2016 4800 Okunma
Harun Özdemir
Karanlık çağa doğru
9.08.2016 4480 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali -1-
19.12.2016 4216 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali-2-
21.12.2016 4456 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali-3- Son şansa zaman yok
27.12.2016 3706 Okunma
Harun Özdemir
Milli uzlaşma uluslararası kararlarla çelişirse
28.02.2017 3471 Okunma
Harun Özdemir
Darbeler önlenebilir mi?
3.03.2017 3774 Okunma
Harun Özdemir
Milli Mücadelede Yahudiler
7.03.2017 3989 Okunma
Harun Özdemir
Terörle bağlantılı seçmen sayısı
15.03.2017 3045 Okunma
Harun Özdemir
1'e karşı 27
27.03.2017 2683 Okunma
Harun Özdemir
Askerlik neden önemsiz olsun ki
10.04.2017 2809 Okunma
Harun Özdemir
Milli Bayramların konsepti değişebilir mi
26.05.2017 2366 Okunma
Harun Özdemir
Atatürk'e annesi üzerinden saldırmak
31.05.2017 2346 Okunma


© 2024 - Akevler