Yazıma başlarken;

“SAVULUN! BATTAL GAZİ GELİYOR” başlıklı yazımın ilanını, görsel iletişim araçları ile yapmıştım lakin;

Cennet vatanımızda, olaylar, ihanetler, baskılar ve sıkıştırmalar öyle hızlı gelişiyor ki; Batılı alçaklar her türlü fırıldağı bir hinlikle döndürüp üstümüze kah Fetö kılığında, kah PKK ve DAEŞ, şimdi de Dolar  kılığında geliyorlar.

Dedim bu yazı beklesin. Önce Şu Amerikan Doları denenen mendeburun bir icabına bakayım. Aziz milletimiz işin aslını öğrensin. Bu mendebura karşı, nasıl önlem alacağı ve nasıl davranacağı konusunda bir fikir sahibi olsun istedim. İyi de ettim zannımca…….

Köyün birinde, yaşlı bir adam son nefesini vermek üzere iken;

Köylüler, bu adam nasıl olsa bu gün ölür düşüncesi ile peşinen mezarı kazmışlar. Lakin adam o gün ölmemiş.

Köylüler kahvede otururken içlerinden muzip olan birisi, hazır mezar kazılmış boş duruyor, kim sabaha kadar bu mezarın içinde yatarak bekler ise ona, bin lira para vereceğim, demiş.

Demesiyle birlikte, makarayı anlayan kahvedekiler de, iddaayı başlatan adama destek vermişler. Köyün paragöz adamı ortaya atılarak ben o boş mezara yatar, sabaha kadar bekler, parayı da alırım demiş.

Paragöz adam eline bir sopa da alarak mezarlığa varıp mezara, boylu boyunca uzanmış. Köylüler bu adam inatçı ve parayı da sever, bizde de verecek para yok. Şu adamı korkutup mezardan kaçıralım demişler.

İki adama beyaz çarşaf giydirip mezarlığa göndermişler. Çarşaflı adamlar mezarın başına gelip başlamışlar; Rabbin kim? Nebin kim? Diye, kalın ve buğulu bir sesle soru sormaya. Adam önce korkmuş sorgu melekleri geldi diye. Adam Titrek bir sesle: Gardaşım, yanlış bir anlaşılma var. Buranın müşterisi ben değilim. Sizin müşteriniz yarın gelecek demiş.

Lakin çarşaflı adamlar durur mu? Sürekli aynı ses tonuyla, soruları sıralamışlar. Mezarda ki adam, yetti be diyerek elindeki sopayla vurup, çarşaflının birini yere yığmış. Öbür çarşaflı korkudan köye doğru kaçmaya başlamış. Arkasında da bizimkisi: Gardaşlarım! Münker’i öldürdüm, Nekir’de size doğru geliyor, yakalayın. O nu da öldürür isek, Bütün insanlığı, kabir azabından kurtarırız, demiş…

Amerikan dolarının, bir altından bir üstünden girerek, onlarca yazı ve tartışma programlarında, yanlış yerlerde dolaşıp, bir türlü sıktığı kurşunu isabet ettiremeyen, sözüm ona azı müstesna meşhurlar, uzmanlar….

“Dolar bozdurmak, İşlenen bir suçun tövbesidir.”Sözünü söyleyen ,Allah rızası için bir medya mensubu çıkmadı. Çıkmadığı içinde bu yazıyı kaleme almak zorunda kaldım zaten. Hadi dolarla iş yapan iş adamlarımız ve ticaret erbabına fazla bir şey söylemiyorum da, bize ne oluyor?

Geçenlerde birisi, ismi lazım değil; “Dolar bozdurmak Cihat’tır”, dedi. Bende ona, şöyle cevap verdim: “Öyle ise, dolar alıp biriktirme işine de bir isim bul, dedim.” Ben şeyyy! anlatamadım demeye başladı.

Doğru ve etkili bir şey yapmanın en etkili tek yolu, bir şeye en başından doğru başlamaktır. Bir şeyi değerli kılan, O şeye yüklediğiniz anlamdır.

Şapkamızı önümüze alıp, olan oldu. Bari bundan sonra aynı hatalara düşmeyelim diyerek ders çıkarmalıyız.

Dolar iner, çıkar, ekonomiyi de etkiler. Asıl, ekonomiyi olumsuz yönde etkileyen en önemli faktörlerden biri paniktir. İhlas Holdingin nasıl zor duruma düşürüldüğünü hatırlayın. Bir haber yaptılar batıyor diye; İlişiği bulunan herkes vurra, Holdingin kapısında aldığı soluğu.

Soğukkanlı davranmak, her işte işe yaradığı gibi, Dolar oyununda da işe yarayacak doğru ve etkin bir davranıştır. Milletçe; Şunu aklımızın en hatırlanabilir yerine çivi gibi çakmak zorundayız: “Rızkı veren Allah’tır” Evet beyler, Allah. Bu düstur,  güvencemiz olduğu müddetçe; Bu cennet topraklara göz diken batılı alçakların bu tür saldırıları, havanda su dövmeye dönüşecektir.

 Keramet batılının Dolar ve Euro’sunda değildir. Asıl Keramet, bizim Allah ile olan irtibatımızın derecesinde gizlidir. Yani, Hz. Ebubekir gibi tamamını, Hz Ömer gibi yarısını verme imanının derecesine sahip değil isek bile, en azından Zekat’ını vermek imanına sahibizdir, diye düşünüyorum. Yarınımızın güvencesini dolar ve benzeri şeylere bağlamak, Allah ile aramızda olan güven bağını zedeler.

Sonuç olarak diyeceğim odur ki;

Bu hareketlenmenin sahibi FED, Provokatörleri de; içimizdeki kırma cinsinden köpek maması ile besledikleri; Başımıza her gelen musibette, kemik görmüş it gibi sırıtan,  bunun sebebini de vatan hainliği değil de;

Bir çakal kurnazlığı ile çaktırmadan, mevcut iktidara muhalefet ediyormuş görüntüsü verme sinsiliğindeki hainlerdir.

Mademki Batılı alçaklar bize dolar restini çekti.

Bize düşen ne? Bize düşen;

Batılıların bize çektiği resti görüp,

Doları öldürmektir…Saygılarımla