Yeni yıl ve yeni üç aylar iyiliklere vesile olsun - 2
Önceki yazıyla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam…
‘Ya Rab, bu uğursuz gecenin yok mu sabahı?’ ana başlıklı bundan önceki 9 yazı ile bu zifiri karanlık ‘zalim dünya düzeni’ döneminin sona ermesi, daha doğrusu ‘Gazze’ başta olmak üzere dünyanın neresinde ‘savaş, katliam, zulüm, soykırım, sömürü vs.’ varsa sona ermesi için -Mehmet Akif Ersoy hemşerimin veciz ifadesiyle- derdimi dillendirdim…
‘Yeni yıl ve yeni üç aylar iyiliklere vesile olsun…’ yazılarımla da, sadece ülkemizde değil bütün dünyada ‘savaş değil barış, katliam ve kötülük değil iyilik, zulüm değil adalet, sömürü ve soykırım değil adil paylaşım’ yani ülkemizde ‘Adil Düzen’ dünyada da ‘Adil Dünya Barış Düzeni’ olması için ‘ilmî ve amelî çalışmalarımızı’ yazmış olacağım…
- Artık ‘savaş, katliam, zulüm, soykırım, sömürü vs.’ sona ersin…
- Ülkemizde ‘Adil Düzen’ ve ‘Adil Ekonomik Düzen’ var olsun…
- Bütün dünyada da ‘Adil Barış Dünya Düzeni’ kurulsun…
- ‘Adil Düzene Göre İnsanlık Anayasası’ var olsun…
***
‘Yeni yıl ve yeni üç aylar iyiliklere vesile olsun’ yazılarımla -yarım yüzyıldır yaptığımız ilmî ve amelî çalışmalarımıza istinaden- üçüncü milenyum yani içinde bulunduğumuz üçüncü binyılın 25’inci yılında ‘iyilikler açısından yapılması gerekenleri’ yazacağım ki; ‘savaş, katliam, zulüm, soykırım, sömürü vs.’ bir an önce sona ersin…
Artık ne ülkemizdeki insanların ne de bütün beşeriyetin, hayatın dört ana alanında yani ‘Sosyal Tufan’ seviyesindeki ‘ilmî-dinî/ahlâkî-iktisadî-idarî/siyasî sorunlar’ sebebiyle yaşananlara tahammülü kalmamıştır, ‘zalim dünya düzeni’ tarafından zulmedilen istisnasız herkes ‘çare ve çözüm’ aramaktadır; bize göre çare ve çözüm de tektir: ADİL DÜZEN.
‘Bize göre’ derken hem 40 yıl kendisiyle çalıştığım Necmettin Erbakan hocamı hem de 50 yıl çalıştığım Süleyman Karagülle hocamı kastediyorum; onların ve diğer hocalarımızın artık yarım yüzyılı da aşan zamandan beri söyledikleri ve yaptıkları ayan beyan biliniyor…
Bilinmenin de ötesinde, mesela Erbakan Hocanın günümüzde okunan ve/ya izlenen söyledikleri daha da etkili olup değer kazanmakta ve sonuç olarak ‘Erbakan haklıymış’ ifadesi artık ‘darbımesel’ yani ‘atasözü’ mesabesinde değer kazanmaktadır…
- Dolayısıyla bu durumu ya da bu fırsatı değerlendirmemiz gerekmektedir…
- Değerlendirme konusunda da elbette bilgilerimiz ve tecrübelerimiz vardır…
- Bu bilgi ve tecrübelerimizi istisnasız herkese ulaştırmada hizmete amadeyiz…
- Nitekim her türlü ilmî ve amelî çalışmalarımızda da bunu yapmaya çalışıyoruz…
Bu konuda görüş ve kanaatim odur ki;
Hocalarımız ve bizden öncekiler çok çalıştılar…
Çalışabildiğim kadar onlarla çalışmaya gayret ettim…
Şimdi de 2025 yılını yaşayanlar olarak görev artık bizlerdedir…
Bizler de yeni yılda ve gelecek yıllarda var gücümüzle çalışmalıyız…
***
Bundan önceki yazımda hem genel durum değerlendirmesi…
Hem de muhasebesi yapmamız gerektiğini yazdıktan sonra…
Şimdiye kadar yapabildiklerimizin özet hülasasını da yazdım…
Yapabildiğimiz çalışmaların ulaşılabilecek linklerini de verdim…
Dolayısıyla bir taraftan meramımı ‘yazılı’ ve/ya ‘sözlü’ olarak anlatmaya çalışırken…
Diğer taraftan bu konularda bizimle çalışabilecek insanlara da demek istiyorum ki;
- Yeni yıl, yeni üç aylar ve kalan ömrümüzde birlikte olalım…
- Yeni çalışmalarımızda hep birlikte daha da çok çalışalım…
- Yeni yıl ve yeni üç aylar yeni hamlelere vasile olsun…
- Yeni yıl ve yeni üç aylar iyiliklere de vesile olsun…
- Çalışmak bizlerden muvaffakiyetler Allah’tan…