Yıl 2008

“Mahmud Ahmedinecad, İran Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmasının ardından seçim kartını havaya kaldırması ile kendini ele vermiş adeta Yahudi bir ailenin çocuğu olduğunu ilan etmiştir. 

Ahmedinecad’ın gerçek soy ismi Saborciyan (Sabourjian) dır. Sabourciyan ismi, İran İçişleri Bakanlığının Yahudi soy isimleri olarak derlediği listede de yer alır...Ahmedinecad’ın kimlik kartında, anne - babasının Yahudi soy ismine sahip oldukları, ancak Ahmedinecad’ın doğumunun ardından soy isimlerini değiştirdikleri açıkça yazıyor. Zaten Ahmedinecad’da, ailesinin soyadını değiştirdiğini inkar edememiş, bunun din değişikliğinden kaynaklandığını dile getirmekten kaçınmıştır...Son cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi televizyonda yapılan tartışmada Ahmedinecad, soyadı değişikliğini itiraf etmek zorunda kalmış ve bundan rahatsız olduğu gözlerden kaçmamıştı…” 

Bu hakikat, nasıl bir dünya düzeni içinde yaşadığımızı anlatmak ve en azından İran’ı anlamak açısından çok çok önemlidir.

Yıl 2009

ABD'de yapılan seçimleri kazanan Barack Hussein Obama'nın işin başına gelmesiyle "Hüseyin" adı vesilesi ile iki ülke arasındaki ilişkilerin yumuşayacağı düşünülürken dönemin İran CB Ahmedinejad'ın izlediği dış siyaset politikasındaki sertlik ve II. Dünya Savaşı sırasında gerçekleştiği iddia edilen Yahudi soykırımı Holokost'a karşı çıkan açıklamaları nedeniyle ambargoların kapsamı genişletildi ve şiddeti artırıldı !!!??? 

Hani bir de Rusya/Çin/İran bloğu diyorlar ya dünya insanlarına, bunların hepsinin koca bir yalan olduğunu/zeytinyağlı birer dolma olduğunu da 2009’da Rusya’nın, “İran'a yapılan yaptırımları sonuna kadar destekliyoruz” açıklamalarından anlıyoruz.

Yıl 2015

“İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Viyana'da varılan anlaşmayla 35 yıldan bu yana ülkesine uygulanan ambargoların kaldırılacağı müjdesini verdi. 

Ruhani, "Nükleer müzakerelerde varılan anlaşmanın yürürlüğe girmesiyle banka, sigorta, taşımacılık, petro kimya, değerli madenler ve tüm ekonomik ambargolar askıya alınmaksızın kaldırılacaktır. Hatta silah alanındaki ve füzelerle ilgili ambargolar dahi 5 yıllık kısıtlamanın ardından kaldırılacaktır" ifadelerini kullandı..”  Vakti zamanında Hasan Ruhani’de  Paris’te bir otel odasında “Humeyni’nin devrilip yerine kendisinin geçirilmesi için” CIA ajanı sandığı bir Mossad ajanına yalvarmış bir İran lideridir !?

Şimdi bizim esas üzerinde duracağımız/akıl yürüteceğimiz mesele şu olmalıdır;

Obama döneminde, hem İran’a uygulanan ambargoların gevşetilip İran ile ılık yellerin estirilmesi hem de İsrail’e 10 yıl içinde karşılıksız yapılacak 36 milyar dolarlık silah hibesine onay verilmesi meselesi olmalıdır. Tabi ki de Obama’nın bir İran sevgisi olduğu için estirilmedi bu ılık rüzgârlar. Yalnız bir sebebi, İran’ın başındaki Ruhani’nin yeri sağlamlaştırıldı.  Pekii, o vakit neden aynı Ruhani bu gün zor duruma düşürülüyor?

Mısır’ın eski lideri Hüsnü Mübarek,  gelmiş geçmiş en sadık ABD/İsrail maşası idi lakin devrildi. SİYASİ VE ASKERİ ANLAMDA MISIR’A, BİZİM 1960’LI YILARIMIZ YAŞATILIYOR. Hemen bütün Arap liderler,  halkının eline verilmiş bir oyuncaktır. Halk sıkılır yahut oyuncak kullanılmaz hale gelirse, sermaye tarafından oyuncak yenisi ile değiştirilir…

Allah’ın bir hikmetidir Trump, Obama’nın tam tersine İran ile atılmış bütün köprüleri yıkıp geçmiştir. Neden? Nasıl ki İRAN’I, İRANLILAR YÖNETMİYOR; AMERİKA’YI da, AMERİKALILAR YÖNETMİYOR da ondan.

MEVZU TAM YERİNE GELMİŞKEN BİR SORU SORALIM;

Bu kadar yüksek ekonomik edere sahip madenlerin bulunduğu İran, ABD ve İsrail ile neden sürekli çekişme içinde bir tiyatro sergiliyor?

Halbuki, iyi geçinip çok güçlü bir ülke haline gelebilir İran. Bu imkanlar İran’da fazlasıyla var öyle değil mi?

Liderler sermayenin adamı olunca, sebebi belli bile olmayan bir şekilde yıllarca savaşırsın. Sonra yorulursun, en sonunda geriye dönüp bir bakarsın ve “sahi, biz neden savaştık  yahu..?” Diye kara kara düşünürsün. (İran/Irak Savaşı)

PEKİ, İRAN NASIL BİR YARAMAZLIK YAPMIŞ OLABİLİR Kİ  KÜL KARIŞTIRILIP,  KÖZ TEKRAR ORTAYA ÇIKARILDI? İRAN, ÇOK FARKLI BİR ŞEY YAPMADI ASLINDA.  OBAMA DÖNEMİNDE NE İSE TRUMP ZAMANINDA ODUR İRAN.

-İRAN TEHDİDİ BAHANESİ İLE SİLAH ŞİRKETLERİ ARAPLARA BOL BOL SİLAH SATIYOR/PARA KAZANIYOR VE ABD DE GEREKLİ İSTİHDAM SAĞLANIYOR. İNANIN BU SAYEDE İŞSİZLİK BİLE AZALIYOR ABD'DE.

-İRAN'IN NÜKLEER BOMBA ÜRETİMİ İÇİN BİR HAZIRLIK YAPTIĞI İDDİASI DA KOCAMAN BİR YALANDIR. İRAN’A “MIŞ” GİBİ YAPTIRILIYOR. BALYOZ KAFASINA İNDİRİLİYOR.

-GÜÇLÜ VE ETKİLİ BİR İRAN, SERMAYE SAHİPLERİNİN ASLA İŞİNE GELMEZ.

Yıl 2018

Sermayenin şartlarını belirlediği İran yaptırımlarına Türkiye’de dahil bütün ülkeler uyuyor. Uymak zorundalar/zorundayız. Bunu nereden anlıyoruz? Bunu, Obama yönetiminin temelde oy birliğiyle küresel destek alan yaptırımlardan farklı olarak ; Rusya,Çin ve hatta Avrupa Birliği, en azından prensip olarak, Trump başkanlığındaki ABD'nin yaptırımlarını 2015 nükleer anlaşmasının kötü niyetli bir ihlali olarak görmesinden ve

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun Cuma günü yaptığı açıklamada, “8 ülkeye Pazartesi akşamı, ABD'nin petrol yaptırımlarından feragat etme izni verileceği” açıklamasından anlıyoruz. Bu sekiz ülke; Çin, Hindistan, Güney Kore, Türkiye, Irak, Japonya…”  

Ve

-İran petrolünün yüzde 25’ine izin... (09/11/2018) 

"Enerji Bakanımız Sayın Fatih Dönmez, ABD'nin Türkiye'nin İran'dan ithal ettiği petrole yüzde 25 oranında muafiyet getirdiğini, bunun da yılda yaklaşık 3 milyon ton petrol karşılık geldiğini ifade etti. Bakan Dönmez Tüpraş'ın piyasada sıkıntı yaratmayacak şekilde başka kanallardan ham petrol tedarik arayışının sürdüğünü söyledi.." Anlaşılmıştır, anlatılmak istenen, diye düşünüyorum…Yazı bitti. Bin selam

saymayansayilmaz@gmail.com