Gavurun Oyununa Dikkat..! http://www.akevler.org/AkevlerMakaleler/9041/SonEk/11577/Hikmet-Guveloglu/Gavurun-Oyununa-Dikkat 19.2.2018 tarihli yazımızın tek kelimesine dokunulmadan tekrarıdır. Sadece sonuç bölümünde ki kırmızı renkli cümle sıcak gündem dolayısıyla eklenmiştir. buyurun efendim tarih 19/02/2018
Çok sıcak ve bizi çok yakından ilgilendiren bir haber ile bu günkü yazımıza başlayalım;
“….Konstantin Sivkov, Sputnik'in de dahil olduğu Rossiya Segodnya uluslararası haber ajansı tarafından düzenlenen yuvarlak masa toplantısında Türkiye ve ABD arasında Suriye'nin kuzeyindeki Kürt bölgelerinin durumu nedeniyle yaşanan gerilim hakkında açıklamalarda bulundu: "Türkiye'nin Afrin harekatı, Suriye'nin kuzey bölgelerindeki ABD'li askeri uzmanların yaşamlarını tehdit ediyor. Bunun yanında Türkiye, Rusya'dan S-400 füze savunma sistemleri satın alıyor. Bu, NATO'nun sistemine farklı bir unsurun katılması anlamına geliyor" ifadesini kullandı….“TÜRKİYE'NİN NATO'DAN ÇIKMASI, RUSYA'NIN AKDENİZ'E İNMESİ DEMEK OLUYOR”….Bu kapsamda Türkiye'nin NATO'dan çıkmasının tamamen gerçekçi bir senaryo olduğunu savunan Sivkov, sözlerini şöyle sürdürdü: "Peki, Türkiye'yi kaybetmek ne anlama geliyor? NATO için bu, güney kanadının tamamının kaybedilmesi ve Rusya'nın Akdeniz'e inmesi demek oluyor. Zamanında Türkiye, ABD 6. Filosu'nu vurabilecek Rus ağır donanma-hava grubunu engellemişti…."
Şimdi, dördüncü kez soruyorum ve dördünce kez bu önemli ve tehlikeli soruyu bu günkü yazıma koyuyorum. Neden? Çünkü ben yazdığım makaleleri rutin olarak yarın veya bu hafta ne yazsam diye düşünerek değil bizatihi Vatanın bekası ve Vatanımızın uğrayabileceği tehditleri hesap ederek, dert edinerek tam vaktinde yazmaya özen göstermeye çalışıyorum...Sorumuz şudur:
((( Türkiye olarak; NATO, dolayısıyla ABD ve AB’den “neden” planlı ve hızlı bir şekilde uzaklaştırılmaya mecbur bırakılıyoruz..? ))) Bu sorunun cevabı da; Sadece ve sadece şu iki denklemli sorunun cevabını bulunca cevaplanabiliyor: ((( Batılılar tarafından gerçekleştirilmeye çalışılan 15 Temmuz gecesi işgal girişiminin, Batılılar tarafından iki beklentisi vardı. (Başarılı olur ise, Başarılı olmaz ise). Bu istila girişimi çok şükür, Allah’ın yardımı ile başarılı olmadı. Bu ikili kör düğümün “Başarılı olmaz ise” ucundaki kör düğümün çözümü ise; 15 Temmuz işgal girişiminin öğleninde Moskova'da yapılan ve saatler süren (KERRY-LAVROV) ikili görüşmesindedir. Esas kaygı verici olan ise, ABD ve RUSYA haricinde kimsenin bilmediği bizimle ilgili ne konuştuklarının ve hangi kararları aldıklarının ne olduğunu bilmememizdir..!? )))
Yazımızın başındaki haber dikkatlice okununca resmi anlamda NATO’dan ayrılma, uzaklaşma vb. bu tür konulu dillendirmelerin artacağı, İncirlik, Kürecik vs Türkiye’de ne kadar Nato dolayısıyla ABD hava ve radar üssü var ise "def olup gitmesi" gerektiği önce pişirilip sonra resmi anlamda hayata geçirildiği anda Türkiye Cumhuriyeti Devleti çok büyük bir bela ile yüzleşecektir. Bu bir realitedir. Ben bunları yazmayınca, sanmayın ki bunlar olmayacak.
PEKİ, BÖYLE BİR TEHLİKE KARŞISINDA TÜRKİYE NE YAPMALIDIR, HANGİ ÖNLEMLERİ ALMALIDIR..?
Sayın Mete YARAR’ın dediği gibi; Baba Esad’ın (Hafız ESAD) yaptığı gibi savunma amaçlı bütün sınır bölgemize zeytin ağacı mı dikmeliyiz?
Yada zeytin geç büyüyen bir ağaç, kavak ağacı mı dikmeliyiz? Yoksa çam, köknar mı?
Diyorum yoksa Türkiye’yi boydan boya OTOMOTİK, AÇILIP KAPANABİLEN, DÜĞMELİ BİR SERA MUŞAMBASI ile örtüp, atılacak bombaların toprağa düşmesini mi engelleyeceğiz..!? Maalesef ki bu adamlar akıl hocalığı yapıyor/yaptırılıyor bu memlekette.
Şakayı, şamatayı ve palavrayı bir kenara bırakıp gerçeğe, sonuca dönelim biz.
PEKİ, AN İTİBARİ İLE TÜRKİYE OLARAK NE YAPMALIYIZ..?
Türkiye olarak öyle özel, öyle mantıklı bir strateji izlemeliyiz ki; Türkiye Cumhuriyeti Devletini, kendisi çatışmaların içine çekilen değil bizatihi kendisinin yanında olmak için çatışılan, yarışılan bir ülke konumuna getirmek zorundayız. Peki bunu nasıl başaracağız..?
(Burada çok ciddi bir gerçek var, kesinlikle yazılması mümkün olmayan, bunu okuyucu kardeşlerim bilsinler isterim; """Stratejik anlamda""" TV ve gazetede yazan, anlatılan çoğu habere inanmayın ve ciddiye almayın. Bizim aklımızın yetmeyeceği çok gizli anlaşmalar var.)
Azı müstesna, hemen bütün uzman veya azmanlar önlerinde haritalar, karşılarında bölgeden yayın yapan görevli spikerler ile heyecanlı heyecanlı, olayları bire bin katarak anlatıp duruyorlar. Maşallah! cümbür cemaat, cümle alem ne yapacağımızı biliyor askeri anlamda, saklımız gizlimiz yok, TV ve gazeteler, her şeyimizi reiting uğruna veya .... adına ifşa ediyorlar.
PEKİ GAVURUN ASIL DERDİ NEDİR...? ELİN GAVURU NEYİN PEŞİNDEDİR..?
Elin gavuru allem edecek, gullem edecek, seni haklı veya haksız yapacak, ülkene tehdit, ortam icat edecek, ekonomik olarak veya bilmem ne yapacak önce yaptırımlarla saldıracak, fiili saldırıları ilerleyen yıllarda bekliyorum ben.
Yoğun bir şekilde yaşadığımız bilgi kirliliğini, devletimizin kafa karışıklığını önlemek ve devletimizi doğru yönlendirmek açısından; İlk başta ve çok acil olarak; Amerikalılardan, Ruslardan ve AB ülkelerinden ücret alıp, yine Amerikalılara, Ruslara ve AB ülkelerine karşı imiş gibi duran adamların ayıklanması, saf dışı edilmesi gerekiyor..!? Yani sadece FETÖ'cüleri temizlemekle hain, ajan, menfaatçi, yalaka tükenmiş olmuyor bu memlekette.
Sonra da;
Amigoların ve amigoların yönlendirdiği tezahüratçı kuru kalabalıkların çıkardığı boş gürültü, uğultu ve patırtıların etkisinden çarçabuk kurtulup gerçek gündeme ve yüzleşmemiz yüksek muhtemel ciddi belalara karşı alınacak önlemlere dönmeliyiz derhal. Şunu da asla aklınızdan çıkarmayın: Sanmayın ki; Alkışlayan, pohpohlayan çok olunca yaptığınız iş doğrudur. Dua, Mümin’in silahıdır. Allah, bu ülkenin ve bu milletin yar ve yardımcısı olsun. Gündeme dair; Sermaye, beşeri manada ne kadar güçlü, ne kadar karmaşık ve ne kadar tehlikeli olduğunu göstermiştir bize. Allah'ın bize yapacağı yardımın derecesini de, bizim helal ve haram ile olan irtibatımızın yakınlığı ve uzaklığı belirleyecektir...Yazı bitti. Bin selam.
saymayansayilmaz@gmail.com