Harun Özdemir
Direnç eğitimi nedir?
27.06.2016
4462 Okunma, 0 Yorum

 

http://www.egedesonsoz.com/yazar/baslik/9894

  

İnsan; her gelişmeye açık ve hazır olmalı. Bu da ancak uzun soluklu ve düzenli eğitim ile mümkün. Herkes, bir gün aç ve susuz kalabilir. Zenginler, bir gün yoksullaşabilir. Gençler yaşlanabilir.

Direnç eğitimi”ne katılım gönüllü olmalı. Eğitimin programı ve sağladığı yarar öyle olmalı ki, katılımı artırmalı.

Direnç artırıcı eğitimde öncelikle hayatta kalabilme öğretilmeli. Bu eğitimlerde insanlar zor günlere hazırlanmalı.

Eğitim devam ederken, üretim ve alım-satım da yapılabilmeli. İnsanlar bir yandan eğitilirken diğer yandan günlük hayat da devam ettirilebilmeli.  

***

Her yıl, yüz milyonlarca Mümin, bir ay boyunca oruç tutmakta… Zekât, sadaka, fitre, fidye vermekte…  Günü geldiğinde kurban kesmekte… Her gün beş vakit camilerde namaz toplantısına katılmaktadır.

Bu ibadetler gerektiği gibi yapılabiliyorsa, bu demektir ki Müminler dayanıklılık testlerinden ve direnç eğitiminden başarı ile geçmekteler.

Farz ibadetleri eda edenler; her koşulda günlük yaşam becerilerini sürdürebilir, açlığa, susuzluğa, yardımlaşmaya ve dayanışmaya hazır… panikten uzak… sorun çözücü bir ahlâk edinmiş olmalılar.

Namaz, oruç, zekât, hacc…ın Mümine bu özellikleri kazandıracağından emin olabiliriz! Yeter ki, ibadetler gereğince eda edilebilmiş olsun!

 

Örneğin;

Bir ay süren oruç ibadeti

-İsteğe bağlı,

-Zengini ve yoksulu kapsayan, 

-Kadın ve erkek, çocuk ve yaşlının da katılabildiği,  

-Her Ramazanda tekrar edilen,

-Ve belirlenen “gündeme” göre bir yandan ibadet yapılırken diğer yandan direnç, yardımlaşma ve dayanışma eğitimi verilen,

-Her beldenin kendi halkını ve sorunlarını önceleyip, gerektiğinde komşu beldeleri de kolladığı,

-Sorunlar çözülürken, oruç tutan-tutmayan ayırımı yapılmaksızın herkesin çözüm ortağı olabildiği… bir organizasyona dönüşebilmelidir.

Böyle bir orucun muhalifi olamaz, bu oruçtan kimse zarar görmez!

Tutana-tutmayana yararı dokunur.

 

Ramazan orucu da; tıpkı diğer ibadetler gibi en kısa zamanda bilinçli Müminlerin önderliğinde gerçek anlamına uygun şekilde eda edileceği toplumu ve günleri beklemektedir.

***

Yeryüzünde; yoksullar yararına yapılan en önemli organizasyon olan Kurban ibadeti bile, cahil ve görgüsüz halk ve idarecilerin gözleri önünde açık alanda, çevreye pislik saça saça, hijyenden uzak ortamlarda… amacına uygun eda edilemezken, Ramazan orucuna bu anlamları yüklemek, tabii ki inandırıcı olmayacaktır.

Kurbanın kesildiği bir toplumda hala “dengesiz beslenme” yaşanıyor ve “proteinsiz nesiller” yetişiyorsa, her ibadeti “herkesin yararına” yeniden gözden geçirmek gerekir. 

Oruç da bunlardan biridir.

***

Ramazan ayı boyunca tan yerinin ikinci aydınlığından gün batımına kadar yemeden ve içmeden oruç tutanları kutlamak gerekir.

Ramazan, ay takvimine göre belirlenir. Her yıl 10 gün erken geldiğinden 36 yıl geçtiğinde Müminler, yılın her gününde oruç tutmuş olurlar.

Kuzey yarımkürede iklim yaz ise, Güney yarımkürede kıştır. 36 yıl içerisinde kim, dünyanın neresinde yaşıyorsa yaşasın yılın en uzun veya kısa, soğuk veya sıcak günlerinde oruç tutmuş olmaktadır.

Böylece her mevsimde, her koşulda aç ve susuzlukla “direnç” ve “dayanıklılık” eğitimi alanMümin; her zorluğa hazır eğitimli kişidir dersek abartmış olmayız. 

***

Allah; kullarına dünyada ve ölüm sonrasında “faydası” olmayan bir sorumluluk yüklememiştir. Müminin görevi; her emir ve ibadette, helal ve haramda dünyevî ve uhrevî “haseneyi/güzelliği” öğrenip, İslâm’ı bu bilgiler doğrultusunda yaşamaktır.

Anlaşılamayan ve faydası görülmeyen bir eylemi sürdürmek, insanların kolay kabul edebileceği bir husus değildir.

***

Başa dönersek;

Yüzlerce yıldır oruç tutan, zekât, sadaka, fitre ve fidye veren Müminler Ramazanda hangi sorunları çözebiliyorlar, hangi faydalara ulaşıyorlar?

Yakın ve uzak çevremizde o kadar çok sorun yaşanıyor ki… 

O kadar çok acı çekiliyor ki…

Fakat çözümün İslâmcası bir türlü bulunamıyor!

Birlikte hareket edildiğinde basit önlemlerle aşılabilecek sorunlar, organize olunamadığından çözülemiyor.

Ne yoksulluk azalıyor, ne dayanışma artıyor ne de gereksiz panikler önlenebiliyor.

Bir olay olduğunda da akıl ve sükûnet yerini, kartpostal trajedilere bırakıyor.

Acaba neden?!

***

Ramazana lüks restoranlardan, şık kostümlü ve makyajlı davetliler açısından bakıldığında sanki Ramazanda değil de cennette gibiyiz.

Ne sorun var ne de zavallı bir yoksul!

Herkes o kadar mutlu ki!

***

Ramazana ahali katından bakıldığında ise sanki bu ülkede hiç zekât, sadaka, fitre, fidye dağıtılmamış gibi!

Kabul etmek zorundayız:

Bütün değerler alt-üst olduğu gibi dinin farzları da fayda üretemez olmuş. Her kutlama, ibadet, tören, güzellik ancak sınıflar arasındaki uçurumu biraz daha derinleştiriyor. Zengin ile yoksul arasındaki iletişim ve paylaşım ise her geçen gün biraz daha azalıyor. En masum yardım bile siyasal bir proje gibi sunuluyor ve siyasete fayda ürettiği ölçüde değer görüyor.

***

Kimin aklından nelerin geçtiğini, yüreğinde neyin imanını taşıdığını bilemeyiz. Ama ne kadar fedakâr, ahlâklı ve yardımsever olduğunu iyi biliriz.

Müminliğin lafı olmaz; o ancak eylemlerle tanınır ve bilinir.

Ramazanı iple çekenler; yoksullar mı yoksa fırsatçılar, hep banacılar, kurnazlar, ilm-i siyasetten feyiz alanlar, zekâtı, sadakayı, fitreyi, fidyeyi, hibeyi, himmeti kendine isteyip muhtaçları laik vekafir devlete havale edenler mi?!

Vergi kaçırmayı helâl, efendi hazretlerini ihmal etmeyi cehennemlik sayanlara…

 Alem-i İslâma; kendisini Müminin hakikisi diye takdim edenlere, Ramazan orucunun bir ay süren bir “direnç eğitimi” olduğunu anlatmak çok zor olacak…

***

Her konuya özensiz rivayetlerle doğru yanlış demeden, aklı ve bilimi öteleyip olaylara yalnızca Asr-ı Saadet açısından bakmaya zorlayanlardan değilim.  Bunu belirtmeliyim!

Kabul etmeliyiz ki;

-Ramazan orucu tutanlardan eser yok gibi.

-O kadar zamandır tutulan oruç, Müminlere bir şey öğretmemiş gibi.

-İnsanlar; yarım saat susuzluğa ve bir öğün açlığa dayanamaz haldeler…

-On binlerce camide sanki cemaatle namaz kılınmamış...

-Zekâtlar, sadakalar, fitreler, fidyeler, kurbanlar, deriler… yerini bulmamış gibi.

-Devlete vergiler ödenmemiş… 

-Felaket halinde nasıl ayakta kalınacak…

-Komşulara nasıl yardım edilecek…

-Felaketin paniğe dönüşmesini önleyecek serinkanlı bilince nasıl sahip olunacak… bunlara ilişkin olumlu bir organizasyon yok gibi!

 

Sanki İslâm;

Müminleri hiç eğitmemiş, direnç ve dayanıklılık testlerine tabi tutmamış gibi.

 

 






Çok Yorumlanan Makaleler
Harun Özdemir
Evlenme hakkı üzerine
11.07.2012 12008 Okunma
30 Yorum 18.07.2012 19:12
Harun Özdemir
Adem Tiflis'te insan oldu!
26.06.2012 10468 Okunma
17 Yorum 05.07.2012 21:40
Harun Özdemir
Zina, fuhuş ve azgınlık
13.07.2012 11157 Okunma
13 Yorum 20.07.2012 23:07
Harun Özdemir
Biyolojik ata ve hukukî anne ve baba
4.07.2012 8259 Okunma
13 Yorum 06.07.2012 14:24
Harun Özdemir
Yeni İslam felsefesi mümkün mü
31.07.2012 5794 Okunma
9 Yorum 03.08.2012 09:08
Harun Özdemir
Bir ülkenin barış üretebilme kabiliyeti
2.01.2017 6787 Okunma
8 Yorum 07.01.2017 00:10
Harun Özdemir
Parlamento Dışı İslâmcı anayasa çalışmaları
18.02.2016 7545 Okunma
6 Yorum 20.02.2016 23:32
Harun Özdemir
Egemenlik kimin
21.02.2017 6204 Okunma
5 Yorum 23.02.2017 00:29
Harun Özdemir
Hilkatin Mebdei ve Adem
24.06.2012 6241 Okunma
5 Yorum 26.06.2012 04:29
Harun Özdemir
Tüketme Hakkı
30.06.2012 5902 Okunma
5 Yorum 08.07.2012 10:58
Harun Özdemir
Ya yenilik ya da çürüme!
14.03.2016 7521 Okunma
5 Yorum 17.03.2016 17:56
Harun Özdemir
Şahitlik üzerine
15.07.2012 6437 Okunma
4 Yorum 15.07.2012 14:41
Harun Özdemir
Yeni Anayasanın kapsamı ve öngörüsü
3.07.2012 5023 Okunma
3 Yorum 07.07.2012 01:50
Harun Özdemir
"... ve hadîdi inzâl ettik..."
30.06.2012 6232 Okunma
3 Yorum 08.07.2012 10:24
Harun Özdemir
Yeni bir Anaysa mı yoksa yeni bir Teşkilât-ı Esas
30.06.2012 5875 Okunma
3 Yorum 01.07.2012 11:03
Harun Özdemir
Her şey çok farklı olabilirdi
16.01.2016 7136 Okunma
2 Yorum 21.01.2016 14:57
Harun Özdemir
Kılıçdaroğlu gıybeti ile sonuç almak
13.03.2017 5629 Okunma
2 Yorum 13.03.2017 21:07
Harun Özdemir
Fatih kaç yaşında cumhurbaşkanı oldu
12.04.2017 5197 Okunma
2 Yorum 12.04.2017 19:25
Harun Özdemir
Kur'an ve bedeni cezalar üzerine
6.06.2017 5934 Okunma
2 Yorum 08.06.2017 11:10
Harun Özdemir
İncire ve zeytine yemin olsun mu?!
14.06.2017 6082 Okunma
1 Yorum 14.06.2017 18:49
Harun Özdemir
Anayasa değişikliğinde neler var
3.04.2017 5098 Okunma
1 Yorum 03.04.2017 23:10
Harun Özdemir
Zor günlerdeyiz...
16.05.2017 5769 Okunma
1 Yorum 16.05.2017 10:26
Harun Özdemir
Avrupa'dan vazgeçebilir miyiz?!
20.03.2017 5421 Okunma
1 Yorum 20.03.2017 20:37
Harun Özdemir
İslamcılık üzerine
9.07.2017 5502 Okunma
1 Yorum 09.07.2017 09:20
Harun Özdemir
Müslümanın adı ne olmalı
9.08.2017 5131 Okunma
1 Yorum 09.08.2017 12:53
Harun Özdemir
İslamofobinin kaynağı
9.08.2017 4949 Okunma
1 Yorum 09.08.2017 13:09
Harun Özdemir
Cumhuriyet'in kuruluş felsefesi
14.02.2017 5664 Okunma
1 Yorum 15.02.2017 17:05
Harun Özdemir
Fetva ekonomisi
29.02.2016 7353 Okunma
1 Yorum 29.02.2016 20:58
Harun Özdemir
Sayın Cengiz DEMİRCİ -2-
22.01.2017 5435 Okunma
1 Yorum 23.01.2017 21:39
Harun Özdemir
Anayasaların öncüsü Hz.Muhammed'dir
23.01.2017 7549 Okunma
1 Yorum 26.01.2017 10:28
Harun Özdemir
Kur'an neden tahrif olmadı
31.01.2017 5839 Okunma
1 Yorum 31.01.2017 22:47
Harun Özdemir
Karagülle İslâmcı mı?
22.02.2016 7731 Okunma
1 Yorum 22.02.2016 22:17
Harun Özdemir
Müslümandan Burjuva olur mu?!
19.04.2016 7246 Okunma
1 Yorum 19.04.2016 22:36
Harun Özdemir
Beytü'l Hikme ve Nizamiye Medreselerinin etkileri
21.04.2016 8607 Okunma
1 Yorum 22.04.2016 09:08
Harun Özdemir
Bu terör değil; başka bir şey!
7.01.2017 5926 Okunma
1 Yorum 08.01.2017 01:12
Harun Özdemir
Ahlâk-ı Hamîde mi dedin?!
29.04.2016 7759 Okunma
1 Yorum 30.04.2016 00:58
Harun Özdemir
Savruluyoruz!
14.06.2016 6383 Okunma
1 Yorum 15.06.2016 01:50
Harun Özdemir
Batı gerçeği!
20.06.2016 4638 Okunma
Harun Özdemir
Doğu gerçeği!
23.06.2016 5190 Okunma
Harun Özdemir
Direnç eğitimi nedir?
27.06.2016 4462 Okunma
Harun Özdemir
İsyan günlerinde zekât!
8.07.2016 4332 Okunma
Harun Özdemir
Kur’an’ı anlama çabaları
8.07.2016 4372 Okunma
Harun Özdemir
Yaşar Nuri İslâmcılığı
17.07.2016 4402 Okunma
Harun Özdemir
Darbenin devamı var mı?
24.07.2016 5060 Okunma
Harun Özdemir
Adalet yönetimin temelidir.
25.07.2016 4388 Okunma
Harun Özdemir
Neden böyleyiz?!
9.08.2016 5124 Okunma
Harun Özdemir
Karanlık çağa doğru
9.08.2016 4808 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali -1-
19.12.2016 4505 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali-2-
21.12.2016 4750 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali-3- Son şansa zaman yok
27.12.2016 4026 Okunma
Harun Özdemir
Laiklik mi demokrasi mi?!
3.05.2016 5608 Okunma
Harun Özdemir
Modernleşmeye Müslümanların etkisi oldu mu?
8.05.2016 6023 Okunma
Harun Özdemir
Cumhuriyet ne kadar kalıcı?!
16.05.2016 5706 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcı şehir olabilir mi?!
20.05.2016 4202 Okunma
Harun Özdemir
Alem-i İslâm'da özgürlük sorunu
28.05.2016 4218 Okunma
Harun Özdemir
Marjinal İslâmcıların özgürlük arayışı
30.05.2016 4222 Okunma
Harun Özdemir
Köylü İslâm marjinal İslâm'a karşı
3.06.2016 4026 Okunma
Harun Özdemir
Devlet neden açık hedef?
5.06.2016 4762 Okunma
Harun Özdemir
Bu ne yaman çelişki!
8.06.2016 4119 Okunma
Harun Özdemir
Sayın Cengiz DEMİRCİ
8.01.2017 5235 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın özgürleşmesi mümkün mü?
16.01.2017 3931 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye neden demokratikleşemez?!
7.01.2017 4108 Okunma
Harun Özdemir
Bilim bizim neyimize!
25.04.2016 5577 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların ekonomiden ne anladıkladıklarına dair
26.02.2016 5760 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın Darwin'le imtihanı
6.02.2017 4786 Okunma
Harun Özdemir
Kim daha akıllı?!
10.02.2017 3864 Okunma
Harun Özdemir
Milli uzlaşma uluslararası kararlarla çelişirse
28.02.2017 3774 Okunma
Harun Özdemir
Darbeler önlenebilir mi?
3.03.2017 4092 Okunma
Harun Özdemir
Milli Mücadelede Yahudiler
7.03.2017 4309 Okunma
Harun Özdemir
Fıkıh Ekonomilerinin Teorisi
5.03.2016 6223 Okunma
Harun Özdemir
Seçim sizin; hangi İslâm?!
9.03.2016 5869 Okunma
Harun Özdemir
Dinimiz işleri; dinleri işimiz mi olmuş?!
13.03.2016 5817 Okunma
Harun Özdemir
ÖSYM Başkanı Sayın Prof.Dr. Ömer DEMİR'e açık mektup
21.03.2016 6490 Okunma
Harun Özdemir
Kadına eziyet dini bir vecibe midir?!
23.03.2016 5840 Okunma
Harun Özdemir
Kıskançlık öldürücüdür!
28.03.2016 6741 Okunma
Harun Özdemir
İki kadını şahit yapmak!
4.04.2016 5472 Okunma
Harun Özdemir
Kur'an'ın şaşırttıkları!
8.04.2016 5259 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların sanata bakışı üzerine
13.04.2016 6763 Okunma
Harun Özdemir
Diyanet İşleri Başkanı Sayın Prof.Dr.Mehmet GÖRMEZ'e...
21.01.2016 5721 Okunma
Harun Özdemir
Ulemanın "İlm-i siyaset" ile imtihanı
25.01.2016 5839 Okunma
Harun Özdemir
Modern Kadın Müslüman mı?!
2.02.2016 5664 Okunma
Harun Özdemir
Fransız kadın Müslüman olur mu?
7.02.2016 5228 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların Anayasa rüyası!
9.02.2016 6132 Okunma
Harun Özdemir
1921 Anayasasına İslâmcıların katkısı
13.02.2016 5719 Okunma
Harun Özdemir
Atatürk Anayasası, ABD Anayasasına nasıl yenildi?!
16.02.2016 5626 Okunma
Harun Özdemir
Sünnî İslâm ve Demokrasinin Geleceği
30.11.2015 6056 Okunma
Harun Özdemir
Umarım oyun içinde oyun yoktur
4.12.2015 6184 Okunma
Harun Özdemir
Ahlâksız İslâmcılık Olur mu?!
7.12.2015 5697 Okunma
Harun Özdemir
İlahiyat Fakülteleri kapatılmalı!
14.12.2015 5841 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcılığın Sezai Karakoç aşaması
18.12.2015 7270 Okunma
Harun Özdemir
Alevî İslâmcılık mümkün mü?
22.12.2015 6606 Okunma
Harun Özdemir
Masonluk ve İslâmcılar
28.12.2015 6199 Okunma
Harun Özdemir
Mason olmanın dayanılmaz faydaları?!!!
1.01.2016 7287 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların gelecek beklentisi
8.01.2016 6093 Okunma
Harun Özdemir
Gizli Servis İslâmı Loca İslamını Yendi mi?!
11.01.2016 6304 Okunma
Harun Özdemir
Bizans'tan Osmanlı'ya çöküş belirtileri
16.08.2017 2584 Okunma
Harun Özdemir
İslam'ın İstanbul ve Ankara yorumu
16.08.2017 2541 Okunma
Harun Özdemir
Kürt sosyolojisi
18.08.2017 2658 Okunma
Harun Özdemir
Kürt İslamı
18.08.2017 2658 Okunma
Harun Özdemir
İzmir İslamı
18.10.2017 3357 Okunma


© 2024 - Akevler