Harun Özdemir
Direnç eğitimi nedir?
27.06.2016
4702 Okunma, 0 Yorum

 

http://www.egedesonsoz.com/yazar/baslik/9894

  

İnsan; her gelişmeye açık ve hazır olmalı. Bu da ancak uzun soluklu ve düzenli eğitim ile mümkün. Herkes, bir gün aç ve susuz kalabilir. Zenginler, bir gün yoksullaşabilir. Gençler yaşlanabilir.

Direnç eğitimi”ne katılım gönüllü olmalı. Eğitimin programı ve sağladığı yarar öyle olmalı ki, katılımı artırmalı.

Direnç artırıcı eğitimde öncelikle hayatta kalabilme öğretilmeli. Bu eğitimlerde insanlar zor günlere hazırlanmalı.

Eğitim devam ederken, üretim ve alım-satım da yapılabilmeli. İnsanlar bir yandan eğitilirken diğer yandan günlük hayat da devam ettirilebilmeli.  

***

Her yıl, yüz milyonlarca Mümin, bir ay boyunca oruç tutmakta… Zekât, sadaka, fitre, fidye vermekte…  Günü geldiğinde kurban kesmekte… Her gün beş vakit camilerde namaz toplantısına katılmaktadır.

Bu ibadetler gerektiği gibi yapılabiliyorsa, bu demektir ki Müminler dayanıklılık testlerinden ve direnç eğitiminden başarı ile geçmekteler.

Farz ibadetleri eda edenler; her koşulda günlük yaşam becerilerini sürdürebilir, açlığa, susuzluğa, yardımlaşmaya ve dayanışmaya hazır… panikten uzak… sorun çözücü bir ahlâk edinmiş olmalılar.

Namaz, oruç, zekât, hacc…ın Mümine bu özellikleri kazandıracağından emin olabiliriz! Yeter ki, ibadetler gereğince eda edilebilmiş olsun!

 

Örneğin;

Bir ay süren oruç ibadeti

-İsteğe bağlı,

-Zengini ve yoksulu kapsayan, 

-Kadın ve erkek, çocuk ve yaşlının da katılabildiği,  

-Her Ramazanda tekrar edilen,

-Ve belirlenen “gündeme” göre bir yandan ibadet yapılırken diğer yandan direnç, yardımlaşma ve dayanışma eğitimi verilen,

-Her beldenin kendi halkını ve sorunlarını önceleyip, gerektiğinde komşu beldeleri de kolladığı,

-Sorunlar çözülürken, oruç tutan-tutmayan ayırımı yapılmaksızın herkesin çözüm ortağı olabildiği… bir organizasyona dönüşebilmelidir.

Böyle bir orucun muhalifi olamaz, bu oruçtan kimse zarar görmez!

Tutana-tutmayana yararı dokunur.

 

Ramazan orucu da; tıpkı diğer ibadetler gibi en kısa zamanda bilinçli Müminlerin önderliğinde gerçek anlamına uygun şekilde eda edileceği toplumu ve günleri beklemektedir.

***

Yeryüzünde; yoksullar yararına yapılan en önemli organizasyon olan Kurban ibadeti bile, cahil ve görgüsüz halk ve idarecilerin gözleri önünde açık alanda, çevreye pislik saça saça, hijyenden uzak ortamlarda… amacına uygun eda edilemezken, Ramazan orucuna bu anlamları yüklemek, tabii ki inandırıcı olmayacaktır.

Kurbanın kesildiği bir toplumda hala “dengesiz beslenme” yaşanıyor ve “proteinsiz nesiller” yetişiyorsa, her ibadeti “herkesin yararına” yeniden gözden geçirmek gerekir. 

Oruç da bunlardan biridir.

***

Ramazan ayı boyunca tan yerinin ikinci aydınlığından gün batımına kadar yemeden ve içmeden oruç tutanları kutlamak gerekir.

Ramazan, ay takvimine göre belirlenir. Her yıl 10 gün erken geldiğinden 36 yıl geçtiğinde Müminler, yılın her gününde oruç tutmuş olurlar.

Kuzey yarımkürede iklim yaz ise, Güney yarımkürede kıştır. 36 yıl içerisinde kim, dünyanın neresinde yaşıyorsa yaşasın yılın en uzun veya kısa, soğuk veya sıcak günlerinde oruç tutmuş olmaktadır.

Böylece her mevsimde, her koşulda aç ve susuzlukla “direnç” ve “dayanıklılık” eğitimi alanMümin; her zorluğa hazır eğitimli kişidir dersek abartmış olmayız. 

***

Allah; kullarına dünyada ve ölüm sonrasında “faydası” olmayan bir sorumluluk yüklememiştir. Müminin görevi; her emir ve ibadette, helal ve haramda dünyevî ve uhrevî “haseneyi/güzelliği” öğrenip, İslâm’ı bu bilgiler doğrultusunda yaşamaktır.

Anlaşılamayan ve faydası görülmeyen bir eylemi sürdürmek, insanların kolay kabul edebileceği bir husus değildir.

***

Başa dönersek;

Yüzlerce yıldır oruç tutan, zekât, sadaka, fitre ve fidye veren Müminler Ramazanda hangi sorunları çözebiliyorlar, hangi faydalara ulaşıyorlar?

Yakın ve uzak çevremizde o kadar çok sorun yaşanıyor ki… 

O kadar çok acı çekiliyor ki…

Fakat çözümün İslâmcası bir türlü bulunamıyor!

Birlikte hareket edildiğinde basit önlemlerle aşılabilecek sorunlar, organize olunamadığından çözülemiyor.

Ne yoksulluk azalıyor, ne dayanışma artıyor ne de gereksiz panikler önlenebiliyor.

Bir olay olduğunda da akıl ve sükûnet yerini, kartpostal trajedilere bırakıyor.

Acaba neden?!

***

Ramazana lüks restoranlardan, şık kostümlü ve makyajlı davetliler açısından bakıldığında sanki Ramazanda değil de cennette gibiyiz.

Ne sorun var ne de zavallı bir yoksul!

Herkes o kadar mutlu ki!

***

Ramazana ahali katından bakıldığında ise sanki bu ülkede hiç zekât, sadaka, fitre, fidye dağıtılmamış gibi!

Kabul etmek zorundayız:

Bütün değerler alt-üst olduğu gibi dinin farzları da fayda üretemez olmuş. Her kutlama, ibadet, tören, güzellik ancak sınıflar arasındaki uçurumu biraz daha derinleştiriyor. Zengin ile yoksul arasındaki iletişim ve paylaşım ise her geçen gün biraz daha azalıyor. En masum yardım bile siyasal bir proje gibi sunuluyor ve siyasete fayda ürettiği ölçüde değer görüyor.

***

Kimin aklından nelerin geçtiğini, yüreğinde neyin imanını taşıdığını bilemeyiz. Ama ne kadar fedakâr, ahlâklı ve yardımsever olduğunu iyi biliriz.

Müminliğin lafı olmaz; o ancak eylemlerle tanınır ve bilinir.

Ramazanı iple çekenler; yoksullar mı yoksa fırsatçılar, hep banacılar, kurnazlar, ilm-i siyasetten feyiz alanlar, zekâtı, sadakayı, fitreyi, fidyeyi, hibeyi, himmeti kendine isteyip muhtaçları laik vekafir devlete havale edenler mi?!

Vergi kaçırmayı helâl, efendi hazretlerini ihmal etmeyi cehennemlik sayanlara…

 Alem-i İslâma; kendisini Müminin hakikisi diye takdim edenlere, Ramazan orucunun bir ay süren bir “direnç eğitimi” olduğunu anlatmak çok zor olacak…

***

Her konuya özensiz rivayetlerle doğru yanlış demeden, aklı ve bilimi öteleyip olaylara yalnızca Asr-ı Saadet açısından bakmaya zorlayanlardan değilim.  Bunu belirtmeliyim!

Kabul etmeliyiz ki;

-Ramazan orucu tutanlardan eser yok gibi.

-O kadar zamandır tutulan oruç, Müminlere bir şey öğretmemiş gibi.

-İnsanlar; yarım saat susuzluğa ve bir öğün açlığa dayanamaz haldeler…

-On binlerce camide sanki cemaatle namaz kılınmamış...

-Zekâtlar, sadakalar, fitreler, fidyeler, kurbanlar, deriler… yerini bulmamış gibi.

-Devlete vergiler ödenmemiş… 

-Felaket halinde nasıl ayakta kalınacak…

-Komşulara nasıl yardım edilecek…

-Felaketin paniğe dönüşmesini önleyecek serinkanlı bilince nasıl sahip olunacak… bunlara ilişkin olumlu bir organizasyon yok gibi!

 

Sanki İslâm;

Müminleri hiç eğitmemiş, direnç ve dayanıklılık testlerine tabi tutmamış gibi.

 

 






Çok Yorumlanan Makaleler
Harun Özdemir
Evlenme hakkı üzerine
11.07.2012 12322 Okunma
30 Yorum 18.07.2012 19:12
Harun Özdemir
Adem Tiflis'te insan oldu!
26.06.2012 10733 Okunma
17 Yorum 05.07.2012 21:40
Harun Özdemir
Zina, fuhuş ve azgınlık
13.07.2012 11430 Okunma
13 Yorum 20.07.2012 23:07
Harun Özdemir
Biyolojik ata ve hukukî anne ve baba
4.07.2012 8468 Okunma
13 Yorum 06.07.2012 14:24
Harun Özdemir
Yeni İslam felsefesi mümkün mü
31.07.2012 5992 Okunma
9 Yorum 03.08.2012 09:08
Harun Özdemir
Bir ülkenin barış üretebilme kabiliyeti
2.01.2017 7015 Okunma
8 Yorum 07.01.2017 00:10
Harun Özdemir
Parlamento Dışı İslâmcı anayasa çalışmaları
18.02.2016 7775 Okunma
6 Yorum 20.02.2016 23:32
Harun Özdemir
Egemenlik kimin
21.02.2017 6476 Okunma
5 Yorum 23.02.2017 00:29
Harun Özdemir
Hilkatin Mebdei ve Adem
24.06.2012 6432 Okunma
5 Yorum 26.06.2012 04:29
Harun Özdemir
Tüketme Hakkı
30.06.2012 6111 Okunma
5 Yorum 08.07.2012 10:58
Harun Özdemir
Ya yenilik ya da çürüme!
14.03.2016 7751 Okunma
5 Yorum 17.03.2016 17:56
Harun Özdemir
Şahitlik üzerine
15.07.2012 6649 Okunma
4 Yorum 15.07.2012 14:41
Harun Özdemir
Yeni Anayasanın kapsamı ve öngörüsü
3.07.2012 5202 Okunma
3 Yorum 07.07.2012 01:50
Harun Özdemir
"... ve hadîdi inzâl ettik..."
30.06.2012 6427 Okunma
3 Yorum 08.07.2012 10:24
Harun Özdemir
Yeni bir Anaysa mı yoksa yeni bir Teşkilât-ı Esas
30.06.2012 6069 Okunma
3 Yorum 01.07.2012 11:03
Harun Özdemir
Her şey çok farklı olabilirdi
16.01.2016 7375 Okunma
2 Yorum 21.01.2016 14:57
Harun Özdemir
Kılıçdaroğlu gıybeti ile sonuç almak
13.03.2017 5883 Okunma
2 Yorum 13.03.2017 21:07
Harun Özdemir
Fatih kaç yaşında cumhurbaşkanı oldu
12.04.2017 5430 Okunma
2 Yorum 12.04.2017 19:25
Harun Özdemir
Kur'an ve bedeni cezalar üzerine
6.06.2017 6196 Okunma
2 Yorum 08.06.2017 11:10
Harun Özdemir
İncire ve zeytine yemin olsun mu?!
14.06.2017 6335 Okunma
1 Yorum 14.06.2017 18:49
Harun Özdemir
Anayasa değişikliğinde neler var
3.04.2017 5347 Okunma
1 Yorum 03.04.2017 23:10
Harun Özdemir
Zor günlerdeyiz...
16.05.2017 6032 Okunma
1 Yorum 16.05.2017 10:26
Harun Özdemir
Avrupa'dan vazgeçebilir miyiz?!
20.03.2017 5694 Okunma
1 Yorum 20.03.2017 20:37
Harun Özdemir
İslamcılık üzerine
9.07.2017 5747 Okunma
1 Yorum 09.07.2017 09:20
Harun Özdemir
Müslümanın adı ne olmalı
9.08.2017 5362 Okunma
1 Yorum 09.08.2017 12:53
Harun Özdemir
İslamofobinin kaynağı
9.08.2017 5196 Okunma
1 Yorum 09.08.2017 13:09
Harun Özdemir
Cumhuriyet'in kuruluş felsefesi
14.02.2017 5906 Okunma
1 Yorum 15.02.2017 17:05
Harun Özdemir
Fetva ekonomisi
29.02.2016 7603 Okunma
1 Yorum 29.02.2016 20:58
Harun Özdemir
Sayın Cengiz DEMİRCİ -2-
22.01.2017 5706 Okunma
1 Yorum 23.01.2017 21:39
Harun Özdemir
Anayasaların öncüsü Hz.Muhammed'dir
23.01.2017 7796 Okunma
1 Yorum 26.01.2017 10:28
Harun Özdemir
Kur'an neden tahrif olmadı
31.01.2017 6090 Okunma
1 Yorum 31.01.2017 22:47
Harun Özdemir
Karagülle İslâmcı mı?
22.02.2016 7985 Okunma
1 Yorum 22.02.2016 22:17
Harun Özdemir
Müslümandan Burjuva olur mu?!
19.04.2016 7493 Okunma
1 Yorum 19.04.2016 22:36
Harun Özdemir
Beytü'l Hikme ve Nizamiye Medreselerinin etkileri
21.04.2016 8881 Okunma
1 Yorum 22.04.2016 09:08
Harun Özdemir
Bu terör değil; başka bir şey!
7.01.2017 6188 Okunma
1 Yorum 08.01.2017 01:12
Harun Özdemir
Ahlâk-ı Hamîde mi dedin?!
29.04.2016 8010 Okunma
1 Yorum 30.04.2016 00:58
Harun Özdemir
Savruluyoruz!
14.06.2016 6625 Okunma
1 Yorum 15.06.2016 01:50
Harun Özdemir
Batı gerçeği!
20.06.2016 4891 Okunma
Harun Özdemir
Doğu gerçeği!
23.06.2016 5462 Okunma
Harun Özdemir
Direnç eğitimi nedir?
27.06.2016 4702 Okunma
Harun Özdemir
İsyan günlerinde zekât!
8.07.2016 4558 Okunma
Harun Özdemir
Kur’an’ı anlama çabaları
8.07.2016 4601 Okunma
Harun Özdemir
Yaşar Nuri İslâmcılığı
17.07.2016 4645 Okunma
Harun Özdemir
Darbenin devamı var mı?
24.07.2016 5324 Okunma
Harun Özdemir
Adalet yönetimin temelidir.
25.07.2016 4617 Okunma
Harun Özdemir
Neden böyleyiz?!
9.08.2016 5374 Okunma
Harun Özdemir
Karanlık çağa doğru
9.08.2016 5038 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali -1-
19.12.2016 4722 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali-2-
21.12.2016 4967 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali-3- Son şansa zaman yok
27.12.2016 4247 Okunma
Harun Özdemir
Laiklik mi demokrasi mi?!
3.05.2016 5849 Okunma
Harun Özdemir
Modernleşmeye Müslümanların etkisi oldu mu?
8.05.2016 6251 Okunma
Harun Özdemir
Cumhuriyet ne kadar kalıcı?!
16.05.2016 5935 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcı şehir olabilir mi?!
20.05.2016 4436 Okunma
Harun Özdemir
Alem-i İslâm'da özgürlük sorunu
28.05.2016 4443 Okunma
Harun Özdemir
Marjinal İslâmcıların özgürlük arayışı
30.05.2016 4435 Okunma
Harun Özdemir
Köylü İslâm marjinal İslâm'a karşı
3.06.2016 4240 Okunma
Harun Özdemir
Devlet neden açık hedef?
5.06.2016 5022 Okunma
Harun Özdemir
Bu ne yaman çelişki!
8.06.2016 4344 Okunma
Harun Özdemir
Sayın Cengiz DEMİRCİ
8.01.2017 5480 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın özgürleşmesi mümkün mü?
16.01.2017 4164 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye neden demokratikleşemez?!
7.01.2017 4344 Okunma
Harun Özdemir
Bilim bizim neyimize!
25.04.2016 5799 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların ekonomiden ne anladıkladıklarına dair
26.02.2016 5979 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın Darwin'le imtihanı
6.02.2017 5030 Okunma
Harun Özdemir
Kim daha akıllı?!
10.02.2017 4116 Okunma
Harun Özdemir
Milli uzlaşma uluslararası kararlarla çelişirse
28.02.2017 4001 Okunma
Harun Özdemir
Darbeler önlenebilir mi?
3.03.2017 4362 Okunma
Harun Özdemir
Milli Mücadelede Yahudiler
7.03.2017 4551 Okunma
Harun Özdemir
Fıkıh Ekonomilerinin Teorisi
5.03.2016 6464 Okunma
Harun Özdemir
Seçim sizin; hangi İslâm?!
9.03.2016 6108 Okunma
Harun Özdemir
Dinimiz işleri; dinleri işimiz mi olmuş?!
13.03.2016 6087 Okunma
Harun Özdemir
ÖSYM Başkanı Sayın Prof.Dr. Ömer DEMİR'e açık mektup
21.03.2016 6715 Okunma
Harun Özdemir
Kadına eziyet dini bir vecibe midir?!
23.03.2016 6064 Okunma
Harun Özdemir
Kıskançlık öldürücüdür!
28.03.2016 6968 Okunma
Harun Özdemir
İki kadını şahit yapmak!
4.04.2016 5700 Okunma
Harun Özdemir
Kur'an'ın şaşırttıkları!
8.04.2016 5481 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların sanata bakışı üzerine
13.04.2016 6995 Okunma
Harun Özdemir
Diyanet İşleri Başkanı Sayın Prof.Dr.Mehmet GÖRMEZ'e...
21.01.2016 5935 Okunma
Harun Özdemir
Ulemanın "İlm-i siyaset" ile imtihanı
25.01.2016 6078 Okunma
Harun Özdemir
Modern Kadın Müslüman mı?!
2.02.2016 5890 Okunma
Harun Özdemir
Fransız kadın Müslüman olur mu?
7.02.2016 5447 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların Anayasa rüyası!
9.02.2016 6375 Okunma
Harun Özdemir
1921 Anayasasına İslâmcıların katkısı
13.02.2016 5936 Okunma
Harun Özdemir
Atatürk Anayasası, ABD Anayasasına nasıl yenildi?!
16.02.2016 5853 Okunma
Harun Özdemir
Sünnî İslâm ve Demokrasinin Geleceği
30.11.2015 6255 Okunma
Harun Özdemir
Umarım oyun içinde oyun yoktur
4.12.2015 6383 Okunma
Harun Özdemir
Ahlâksız İslâmcılık Olur mu?!
7.12.2015 5901 Okunma
Harun Özdemir
İlahiyat Fakülteleri kapatılmalı!
14.12.2015 6034 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcılığın Sezai Karakoç aşaması
18.12.2015 7524 Okunma
Harun Özdemir
Alevî İslâmcılık mümkün mü?
22.12.2015 6861 Okunma
Harun Özdemir
Masonluk ve İslâmcılar
28.12.2015 6455 Okunma
Harun Özdemir
Mason olmanın dayanılmaz faydaları?!!!
1.01.2016 7510 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların gelecek beklentisi
8.01.2016 6335 Okunma
Harun Özdemir
Gizli Servis İslâmı Loca İslamını Yendi mi?!
11.01.2016 6538 Okunma
Harun Özdemir
Bizans'tan Osmanlı'ya çöküş belirtileri
16.08.2017 2732 Okunma
Harun Özdemir
İslam'ın İstanbul ve Ankara yorumu
16.08.2017 2694 Okunma
Harun Özdemir
Kürt sosyolojisi
18.08.2017 2825 Okunma
Harun Özdemir
Kürt İslamı
18.08.2017 2815 Okunma
Harun Özdemir
İzmir İslamı
18.10.2017 3566 Okunma


© 2025 - Akevler