Türkiye ne yapmalıdır?
Türkiye Afrin’e girdi... Binlerce TIR’lık silahlar işe yaramadı... Dünyadan beklenen tepki gelmedi... Rusya’nın ve İran’ın Soçi’de anlaşması ile bu gerçekleşti...
Buradan anlıyoruz ki dünya devletleri ve Sermaye bu girişi destekledi. Rusya devreye girdi. Türkiye de İran ve Rusya’ya güvenerek Afrin’e girdi.
Önce şu gerçeği görmek gerekir. Türkiye kendi başına bu kararı almadı, Tüm dünyanın oluru ile girdi. Operasyon başarı ile devam ediyor. Bunu görmeyip kendi başına oraya girdi diye kabul ederseniz bir adım ileri gidemezsiniz, hiçbir yönüyle izah edemezsiniz.
Türkiye bu görevi insanlık adına mı yerine getirdi, kendi çıkarı ve insanlık çıkarı için mi böyle bir adım attı?
Önce, bu harekât Türkiye’nin çıkarı olduğu kadar insanlığın da çıkarıdır, Suriye’nin de çıkarıdır. Suriye kendi iç düzenini kurup geri kalan topraklara hâkim olursa, bu toprakları da bana verin diyebilir. Yapılan halk oylamasıyla Türkiye bu topraklardan çekilebilir. Böylece Suriye’nin kendi topraklarında Adil Düzeni kurmasına mani hiçbir engel kalmamaktadır.
Dünyanın bu birliği de çıkar paralelliğinden ileri gelmektedir. Dünyada huzuru isteyen devletler terör olaylarına son verme kararındadırlar. Çünkü terör kendi ülkelerine de bulaşmış şekildedir. Sermaye ise Türkiye’yi biraz daha savaşa yaklaştırmış durumdadır.
Şimdi Sermaye ne yapacaktır?
Türkiye yıkılsın, toprakları ise komşu devletlerce bölüşülsün, Sevr benzeri bir olay olsun; ama o zamanki Sevr’in ganimetçileri başka idi, şimdikiler başka.
Rusya’ya Karadeniz’i verdiler... İran’a Doğu Anadolu’yu verecekler... Çin o yolla payını alacak... Avrupa Birliği’ne İstanbul’u verecek... Kendisi ise Akdeniz ve Ege’ye hâkim olacak... Böylece İsrail devleti merkez olacak ve Sermaye belki de oraya taşınacak... Terör ile dünyayı idare etmekten de vazgeçecek ve devletleri sermaye ile yönetecek...
Bu durumda Türkiye devleti ortadan kalkacaktır. Tüm dünyaya Sermaye’nin rüşveti olarak paylaşılacaktır.
İşte…
Sermaye ile Devletler farklı gayelerle şimdi anlaşmış durumdalar. Türkiye’nin Afrin’e girmesini bunun için karşı çıkmadılar ve şimdi o sebepten ses çıkarmıyorlar.
Şöyle bir örnek verelim: İzmir’den çıkıp Ankara’ya ve Konya’ya giden yolcular bir araba kiralıyorlar. Konya’ya kadar sorun yok. Konya’ya gelince her biri kendine doğru çekecek, galip gelen hâkim olacak, bu arada Türkiye yok olmuş olacaktır.
O halde yarın ne olacaktır?
İzmir’den Ankara’ya gidenler Afyon’a gelince, Türkiye Sermaye veya Devletler tarafında yer alacak. Böylece Türkiye’nin tuttuğu taraf galip gelmiş olacaktır. Ondan sonra Türkiye’nin sorunu o tek galip güçle olacaktır. O galip taraf birliği sağlar ve aralarında bir çatışma doğmazsa, Türkiye yine ortadan kalkmamış olacaktır. Çatışma çıkarsa yine Türkiye’nin tarafı galip gelecektir. Böylece çıkmaz sokağa doğru gidilecektir.
O halde Türkiye ne yapmalıdır?
Türkiye Adil Düzen Anayasa’sına sahip çıkmalı, Suriye devleti ile anlaşmalı ve Suriye’de Adil Düzen tesis edip çekilmelidir. Adil Suriye devletinde, refaha ulaşmış Suriye devletinde artık anarşi barınamıyor, çıkarcılar zemin bulamıyor demektir. Dolayısıyla Suriye de İran ve Türkiye gibi bağımsız ülke oluyor.
ADİL DÜZEN yalnız Suriye halkı için değil, tüm insanlığın çıkar paralelliğine dayanan bir düzen olacaktır. Suriye’deki barış sayesinde dünya rahatlayacak ve dünya çapında bir barış olacaktır.
Bunun için Türkiye Akevler’i desteklemeli ve bir an önce bir örnek yüz lojmanlı işyeri apartmanını kurmalıyız. Biz devletten bir şey istemiyoruz. Sadece bize değerlendiremediği bir arazisini ortaklığa koyarak ortak olmasını istiyoruz. Altyapılarını yerel yönetimler yapsınlar ve onlar da ortak olsunlar. Yüzde 40 ile inşaatlarını Akevler Kooperatifleri yapsınlar. Merkezi yerlerde arazi istemiyoruz. Çalışanlar orada oturacakları için nerde olursa olsun biz orada da yüz lojmanlı işyeri apartmanını kurabiliriz. Gelen kiranın yüzde kırkı onun olsun…