Canlılar biyolojik evrim içinde gelişmişlerdir.
İnsanla yeni canlı türü ortaya çıktı. İnsanla biyolojik evrim sona erdi, onun yerine sosyal/toplumsal evrim başladı. İnsanın kendisinde değil de bilgisinde ve yaptıklarında evrim başladı.
İnsan önce öğreniyor, sonra uyguluyor. Uyguladıkça daha çok şey öğreniyor, daha iyisini yapıyor, daha çok şey öğreniyor. Böylece insanlık uygarlaşmaya devam ediyor.
*
Proje yapılıyor.
Projede hiçbir değişiklik yapılmadan uygulanıyor.
Uygulama bittikten sonra elde edilen sonuçlar değerlendiriliyor.
Yeni bilgilere göre yeni proje yapılıp devam ediyor.
İlim ve amel uygarlığın iki ayağıdır.
Adım adım ilerlemeye devam edilmektedir.
Önce ilim sonra amel, sonra ilim sonra amel; bu şekilde hep ileri gidiliyor.
*
Batılılar buna “müspet ilim” diyorlar.
Biz “uygulamalı ilim” diyebiliriz.
Kur’an bunu insanlığa öğretmiştir ve birinci Kur’an uygarlığını kuranlar bunu hukukta ve dilde uygulamışlardır.
İçtihad kapısını kapatan hükümdarlar Kur’an’ın bu öğretisini bin sene unuttular.
Batı bunu aldı ve ilim ile sanayide uyguladı, bugünkü Batı uygarlığı böyle doğdu.
Batı dünyası bunu uygulamak zorunda idi. Çünkü el sanayisi ile iş yapamıyordu, zorunlu olarak makine sanayisine geçti.
İslam âlemi ise hala usta sanayisi ile nerede ise Batı dünyası ile yarışacak durumda.
Türkiye’de ise özel sektör de kamu sektörü de maalesef planlı projeli bir tek işletmeye bile sahip değildir.
*
Fıkıh ilmine de vakıf olduğumuz için biz bunu kamuda uygulamak istedik ama bulunduğumuz görevlerden bizi hep kovdular.
Her sene yer değiştirmek zorunda kaldık.
Sonunda hepten bulunduğumuz yerden attılar.
İzmir’de askerler iş verdiler de bir müddet çalıştık.
Oradaki arkadaşlar da bir şeyler yapmak istemiyorlardı.
*
Türkiye’ye ilim ve sanayii getirmek, planlı ve projeli iş yapmayı sağlamak için 1967 yılında Akevler Kooperatifi’ni kurduk, ortaklara evler yaptık, siteler kurduk.
Partimizle Ar-Ge çalışmalarını yaptık.
Bir yerden bir kuruş bile faizli/faizsiz kredi almadık, kamunun veya bir zenginin desteğini kabul etmedik. Kişileri ortak ettik, onlara kazandırdık ama bizi şahsımız olarak kazanmadık. Kooperatife kazandırdık ve çalışmamızı yaptık.
Akevler kendisini savunmak için siyaset yapmak zorunda kaldı.
Önce barışı getirdik. CHP ile koalisyon yaptık. MHP ile seçim ittifakı yaptık. AP’yi dışarıdan destekledik. Bunlar elde edilen sonuçlardır.
*
Asıl gayemize henüz ulaşamadık yani henüz planlı, projeli, hesaplı ve kitaplı çalışmayı ülkemize getiremedik.
Batı’da bunları büyük Sermaye yapıyor.
Biz ise küçük işletmelerin bunu yapması için çalışıyoruz.
On bin ortaklı Ar-Ge merkezini kuruyoruz.
Ortaklar bizim bir kooperatifimize ortak olmayacak, ortaklar kendileri kooperatifler kuracaklar. Kooperatifler ortak oldukları Ar-Ge merkezinde araştırmaya devam edecekler.
Bir veya birkaç örnek işletme kuracağız, bu işletme işletmeler kuracak.
Bu işletme ile işçilik sisteminden ortaklık sistemine geçilecek.
Bunun Ar-Ge çalışmasını yapıyoruz.
İlmi metotla deniyoruz.
Sonra yeniden deniyoruz.
Araştırıyor, öğreniyor ve uyguluyoruz.
Türkiye ilmi sanayiyi işte bu şekilde getirecek.
Türkiye üçüncü binyıl uygarlığını böyle kuracaktır.