Suriye’de Rus uçağı düştü yani malum çevrelerin adamları olan birileri tarafından düşürtüldü. Bununla ilgili yazı yazdım. Uçağın düşmesinden Ankara’nın veya Moskova’nın haberi yok dedim. Erdoğan Putin’den özür dilemelidir dedim... Bir müddet zaman sonra söylediklerim gerçekleşti ve bugün Putin ile Erdoğan dostturlar.
*
13.04.2020’de yazdığım makalede KoronoVirüs bahanesiyle intihara gidiliyor dedim. Akevler düşünürleri bile bu yazdıklarıma bir türlü tam olarak katılamadılar... Hüseyin Kayahan arkadaşımız uzunca bir makale yazdı ve sonunda beni ne tekzip ne de tasdik etti. ‘Araştırsınlar’ dedi; ben ‘araştırsınlar’ demem, ‘araştıralım’ derim.
*
Bugün (18.05.2020 tarihinde) Süleyman Akdemir, Amerika’daki iki uzman doktorun hararetli konuşmalarını bana dinletti. Her iki doktor da benim daha önce söylediklerimi fazlasıyla tekrar ettiler. Bir basın mensubu sordu; yani bütün doktorlar bilmiyor da siz mi biliyorsunuz?
Cevap verdiler; o zaman deliller ortaya çıkmamıştı ama bugün çok açık bir şekilde ilmen sabit olmuştur ki tecrit, sokağa çıkma yasakları hiçbir fayda vermemiş, aksine bu tedbirleri alan ülkelerde daha çok ölüm ve vaka olmuştur.
Doktorlar sözlerine devam ettiler ve dediler ki; Dünyada gerçekleşen istatistik rakamlarla iddialarını ispatladılar.
25 gün önce söylediklerim artık ilmen kanıtlanmaya başlanmıştır.
***
Ben söylediklerimi neye dayanarak söyledim?
Kur’an birtakım ibadetleri teşri etmiş yani emretmiş, hikmetlerini ise ilme bırakmıştır.
Örneğin; Kur’an şu aylarda, şu günlerde oruç tutacaksınız diyor.
Oruç tutmanız sizin için hayırlıdır diyor.
Muhammed Peygamber de oruç tutun, sağlık bulun diyor.
Bu emirleri Kur’an’da okuyunca, eğer Kur’an Allah’ın sözü ise bu söylenenler doğrudur, bunun doğruluğunu da ancak bugünkü ilimler ortaya koyabilir.
Bu söylediklerimi anlayıp değerlendirebilmek ve anlatabilmek için doktor olmadığım halde, biyoloji ve sağlıkla ilgili kitapları okumak ve doktorlarla istişare etmek suretiyle edindiğim bilgilerle söyledim.
Söylediklerim doktorların kanıtlarına göre de doğru çıktı.
Bu benim kerametim değil, Kur’an’ın ve müspet ilmin mucizesidir.
Olayları Kur’an’ın ve müspet ilmin verileri içinde değerlendirdiğimiz zaman önümüzü görmüş oluruz.
Yok, Turgay Çoruhlu gibi bazı arkadaşlarımızın yaptığı üzere, sokak söylentileri ile konuşur ve yazarsak, varacağımız sonuç bizi hayal kırıklığına götürür.
***
SONUÇ olarak diyorum ki:
Biz Akevler Dergisinde herkese konuşma yani değerlendirmelerini yazma hakkını veriyoruz. Benim yazdıklarımda eksiklik ve/ya yanlışlık bulanlar, hatta kasten eleştirmek isteyenler, her zaman eleştirebilirler.
Yalnızca yeni yazdıklarımı değil, Akevler.org da Akevler Dergisi yayınlanmaya başladığı tarihten itibaren bugüne kadar yazdığım yazıları dergiden okuyup bana; ‘Bak, sen bu tarihte şunu söylemişsin ama bu olmadı!’ diye bildirirlerse, kendi hatalarımı öğrenmiş olurum.
SÜLEYMAN KARAGÜLLE
Yay. Haz.: R. N. Erol, S. Akdemir, Ece Ferah