http://www.milligazete.com.tr/koseyazisi/TCMB_ve_parafaiz_meselesi_cok_onemli_ama/23997#.VQ-8V_msU3k
TCMB ve para/faiz meselesi çok önemli ama
Daha önce de bu köşede ifade ettiğim üzere, “faiz meselesi” önemli meseledir, “Merkez Bankası” önemli meseledir, “para meselesi” ve ona bağlı/bağımlı olarak “para politikaları meselesi” önemli meseledir… Ama ülkemizde maalesef bu “önemli meseleler” tartışılması gereken boyutları ile tartışılmıyor, sadece birtakım “hikâyeler” anlatılıyor veya “asıl mesele/ler” değil de birtakım “büyüklere masallar” anlatılıyor... Açıkça ifade ediyorum, bunun anlamı şudur; “Türkiye (Cumhuriyet) Merkez Bankası”nı (TCMB) ne Merkez Bankası Başkanı ne de Hükümet yönetiyor. Kendileri yönetmedikleri veya yönetemedikleri için tartışacak bir şeyleri yoktur, bundan dolayı birtakım “hikâyeler/masallar” anlatılıyor...
‘TCMB Başkanı Başçı kendi modellerini anlattı, kendi içinde tutarlıydı’ deniyor!
Biz araştırdık ama bu modelleri ve sözü edilen tutarlılığı bir türlü öğrenemedik.
Geçmişte neler olmuştu, bugünlerde neler oluyor; en önemlisi, NE OLACAK?!.
Sayın Cumhurbaşkanı’na sunulan 130 sayfalık rapor birtakım grafiklerle doludur. Bunlar gerçeklere ne kadar uygundur, bilinmez. Söylenenleri bulamadık. Neden ve her ne hikmetse, AK Parti’nin milyarlarla elde ettiği “medya” da bu “önemli meselede” suskun!?
Biz eldeki (var olmayan!) verilere göre değil de, genel izlenimlerimize göre bir değerlendirme yapalım: a) Bir sene kadar önce sömürü sermayesi Türkiye’den yaptığı ithalatı azalttı, böylece dolar az geldi ve dolar suni olarak yükseldi. b) Bu durum Merkez Bankası’na etki etti, faizi yükseltti. c) Bunun anlamı şu idi; o tarihlerde doların yükselmesi duracak ama bir sene sonra dolar birden bire fırlayacaktı. Çünkü “FAİZ” ile birlikte “DOLAR” piyasaya çıkacak, sermaye de ABD’ye “ithalatı” çoğaltacak, “dolar” çekileceği için büsbütün artma olacaktı. Bunun böyle olacağını o zaman yazdık. d) Şimdi dediğimiz olmuş, seçimden önce hükümet zor durumda bırakılmıştır. Zaten bu OYUN da bunun için planlanmıştır.
TCMB yöneticileri kaytarmak için işin kolayını bulmuşlardır, onlar grafiklerle bir şeyler izah ediyorlar! Ama bütün bu durumlar hükümetin yanlış ekonomik politikalarından ileri gelmektedir. ‘Merkez Bankası yöneticileri doğru kararlar alıyor deniyor, kendi içinde tutarlı kararlar alıyor’ deniyor. Soruyorum; SONUÇ ortada, bunların neresi tutarlı?!.
Bir iddiaya göre; söylenildiği gibi 130 sayfalık sunum falan yapılmadı! Kimse ne ders verdi ne de ders aldı! Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın vizyonu toplantının gidişatını belirledi!.. Babacan ve Başçı belli ki artık daha çok Beştepe’de olacaktı!.. Bu kadar!
Anlaşılan, Erdoğan onları pek fazla konuşturmadı, sadece kendisi talimatlarını verdi. Babacan ve Başçı da talimatları alarak ayrıldılar. Faizin yükselmesi, uygulanmakta olan faizli düzenin bir gereği idi, “bu zalim faizci düzende” bundan başka bir şey yapılamazdı.
Bize göre faiz politikaları böyle yürütülecek ama etkisiz hâle getirilecekti...
Nasıl?
Muhteremler bize de fırsat verirlerse, onlara özel olarak arz ederiz...
SONUÇ olarak, TCMB Başkanı Başçı “Adil Düzen ekonomisini” bilmediği gibi Batı ekonomisinden de habersiz gibi görünüyor. Hükümet de başkan da hatalıdır ama ne çare; benimsenen bu “faizci düzende” bundan başkası yapılamaz; bu kadro ile hiçbir şey yapılamaz! Kadroyu değiştirmek de doğru değildir; değiştirilirse, mevcut istikrar bozulur.
Belki bir zamanlar Turgut Özal’ın yaptığını yapmak gerekir; Özal “Devlet Planlama Teşkilatı”nı (DPT) kurarak devlette yenilik yapabildi.
Bu köşenin müdavimleri çare ve çözümü iyi bilir; ADİL EKONOMİK DÜZEN.
Adında “adalet” ve “kalkınma” kelimeleri olan AK Parti’ye daha önceki bir önerimizi kere daha hatırlatıyoruz; TCMB “faizli para politikalarını” sürdürsün, biz Vakıflar Bankası’nı “FAİZSİZ BANKA” hâline getirelim ve halkımızın beklediği inkılâbı gerçekleştirelim...