İnsanlık ve İslâm âlemi nereye doğru gidiyor?..
İNSANLAR ve MÜSLÜMANLAR -özellikle son asırlarda- “KUR’AN DÜZENİ”nden iyice uzaklaştılar ve/ya uzaklaştırıldılar...
Bunun sebepleri dört grupta toplanmaktadır:
-İnsanlar “tarım dönemi”nde yaşıyorlardı... Yer/arazi genişti ama yeterli ürün alamıyorlardı... Tarımda yaşamak için geniş topraklar edinmek zorunda idiler...
-İnsanlar kendi iç güvenliklerini şeriat düzeniyle sağlayamadılar, zorunlu olarak askeri düzene geçtiler...
-Bu uygulamalar gösterdi ki “KUR’AN DÜZENİ” olmadan insanlık sorunlarını çözemez... Şeriattan her uzaklaşma merhalesi insanlığı biraz daha çıkmaza doğru götürmektedir... İnsanlara işte bunun böyle olduğu musibetlerle göstererek öğretmek için bu yapılmıştır veya bunlar yaşanmıştır ve hâlen de yaşanmaya devam etmektedir...
-İnsanlar kendi düzenlerini artık kendileri kursunlar, yapacaklarını dikte edilerek değil de kendi çabaları ile yapsınlar diye bunlar olmuştur ve hâlen de olmaktadır…
İNSANLAR/İNSANLIK ve İSLÂM ÂLEMİ için -işte bütün bunlarda dolayı- tam da şimdi “KUR’AN DÜZENİ” yani “ADİL DÜZEN, ADİLEKONOMİK DÜZEN” zamanıdır…
***
Evet, bir şeylerin zamanı geldiyse…
İnsanlık nerden nereye doğru gidiyor?..
Bize göre insanlık…
-“EKONOMİ”de “İŞÇİLİK”ten “ORTAKLIĞ”a…
-“İLİM”de “SADECE TEDRİS”ten “UYGULAMALI ARAŞTIRMA”ya…
-“SİYASET”te ise “MERKEZİ YÖNETİM”den “YERİNDEN YÖNETİM”e…
-“DİN”de “HÜKÜMLERİN DELİLLERİNİ tespit etme”nin yanında “HÜKÜMLERİN HİKMETLERİNİ (yararlarını) tespit etme”ye doğru gidiyor...
Mesela…
-İnsanlar domuz etinin neden haram olduğunu öğrenmek istiyor...
-İnsanlar faizin neden haram olduğunun hikmetlerini de bilmek istiyor…
-İnsanlar içkinin ve kumarın kötülüklerinin hikmetlerini de öğrenmek istiyor…
-İnsanlar bâtılın neden bâtıl olduğunu, Hakk’ın ve Hakk’a dayalı düzenin de ne olduğunu, hikmetleriyle birlikte uygulanmış olarak gözleriyle görmek ve öğrenmek istiyor…
***
Çağımızdaki savaşlar silahla değil SİYASETLE kazanılır...
Önümüzdeki SEÇİM/ler bir de bu bakış açısı ile ele alınmalıdır…
İnsanlık bugün çok ama çok büyük bir “SİLAHSIZ ÇATIŞMA” içindedir…
Bu silahsız çatışmada “SİYASET” ile “SÖMÜRÜ SERMAYESİ” karşı karşıyadır...
Ulus devletler diyor ki:
-“Biz varız, yönetme bizim işimizdir…”
Sermaye diyor ki:
-“Siz kimsiniz?! Sütünüzü/mamanızı/paranızı kessem geberir gidersiniz...”
Biz, tarihin akışı ve Kur’an çalışmalarına dayanan bilgilerimize istinaden diyoruz ki:
-Sonunda “zalim düzen” gidecek ve “ADİL DÜZEN, ADİL EKONOMİK DÜZEN” gelecektir… Ekonomide sermaye, yönetimde ulus devletler hâkim olacaktır... Hâkimlerden değil “hakemlerden” oluşan “âdil, bağımsız, saygın ve etkin yargı” dengeyi sağlayacaktır…
Türkiye’ye gelince:
-Önümüzdeki seçim/ler/de Türk halkı iç sezileri ve derin feraseti ile “SERMAYENİN” mi yoksa “SİYASETİN” yani ulus devletlerin mi yanında yer alacaktır?..
Bunu hep beraber göreceğiz...
İki hatırlatma ile noktalayalım: Bir, bu anlattıklarımız bundan önceki beş/altı yazıyla birlikte okunursa daha faydalı olur… İki, meselenin daha başka boyutları gelecek yazıda…
İNSANLAR ve MÜSLÜMANLAR -özellikle son asırlarda- “KUR’AN DÜZENİ”nden iyice uzaklaştılar ve/ya uzaklaştırıldılar...
Bunun sebepleri dört grupta toplanmaktadır:
-İnsanlar “tarım dönemi”nde yaşıyorlardı... Yer/arazi genişti ama yeterli ürün alamıyorlardı... Tarımda yaşamak için geniş topraklar edinmek zorunda idiler...
-İnsanlar kendi iç güvenliklerini şeriat düzeniyle sağlayamadılar, zorunlu olarak askeri düzene geçtiler...
-Bu uygulamalar gösterdi ki “KUR’AN DÜZENİ” olmadan insanlık sorunlarını çözemez... Şeriattan her uzaklaşma merhalesi insanlığı biraz daha çıkmaza doğru götürmektedir... İnsanlara işte bunun böyle olduğu musibetlerle göstererek öğretmek için bu yapılmıştır veya bunlar yaşanmıştır ve hâlen de yaşanmaya devam etmektedir...
-İnsanlar kendi düzenlerini artık kendileri kursunlar, yapacaklarını dikte edilerek değil de kendi çabaları ile yapsınlar diye bunlar olmuştur ve hâlen de olmaktadır…
İNSANLAR/İNSANLIK ve İSLÂM ÂLEMİ için -işte bütün bunlarda dolayı- tam da şimdi “KUR’AN DÜZENİ” yani “ADİL DÜZEN, ADİLEKONOMİK DÜZEN” zamanıdır…
***
Evet, bir şeylerin zamanı geldiyse…
İnsanlık nerden nereye doğru gidiyor?..
Bize göre insanlık…
-“EKONOMİ”de “İŞÇİLİK”ten “ORTAKLIĞ”a…
-“İLİM”de “SADECE TEDRİS”ten “UYGULAMALI ARAŞTIRMA”ya…
-“SİYASET”te ise “MERKEZİ YÖNETİM”den “YERİNDEN YÖNETİM”e…
-“DİN”de “HÜKÜMLERİN DELİLLERİNİ tespit etme”nin yanında “HÜKÜMLERİN HİKMETLERİNİ (yararlarını) tespit etme”ye doğru gidiyor...
Mesela…
-İnsanlar domuz etinin neden haram olduğunu öğrenmek istiyor...
-İnsanlar faizin neden haram olduğunun hikmetlerini de bilmek istiyor…
-İnsanlar içkinin ve kumarın kötülüklerinin hikmetlerini de öğrenmek istiyor…
-İnsanlar bâtılın neden bâtıl olduğunu, Hakk’ın ve Hakk’a dayalı düzenin de ne olduğunu, hikmetleriyle birlikte uygulanmış olarak gözleriyle görmek ve öğrenmek istiyor…
***
Çağımızdaki savaşlar silahla değil SİYASETLE kazanılır...
Önümüzdeki SEÇİM/ler bir de bu bakış açısı ile ele alınmalıdır…
İnsanlık bugün çok ama çok büyük bir “SİLAHSIZ ÇATIŞMA” içindedir…
Bu silahsız çatışmada “SİYASET” ile “SÖMÜRÜ SERMAYESİ” karşı karşıyadır...
Ulus devletler diyor ki:
-“Biz varız, yönetme bizim işimizdir…”
Sermaye diyor ki:
-“Siz kimsiniz?! Sütünüzü/mamanızı/paranızı kessem geberir gidersiniz...”
Biz, tarihin akışı ve Kur’an çalışmalarına dayanan bilgilerimize istinaden diyoruz ki:
-Sonunda “zalim düzen” gidecek ve “ADİL DÜZEN, ADİL EKONOMİK DÜZEN” gelecektir… Ekonomide sermaye, yönetimde ulus devletler hâkim olacaktır... Hâkimlerden değil “hakemlerden” oluşan “âdil, bağımsız, saygın ve etkin yargı” dengeyi sağlayacaktır…
Türkiye’ye gelince:
-Önümüzdeki seçim/ler/de Türk halkı iç sezileri ve derin feraseti ile “SERMAYENİN” mi yoksa “SİYASETİN” yani ulus devletlerin mi yanında yer alacaktır?..
Bunu hep beraber göreceğiz...
İki hatırlatma ile noktalayalım: Bir, bu anlattıklarımız bundan önceki beş/altı yazıyla birlikte okunursa daha faydalı olur… İki, meselenin daha başka boyutları gelecek yazıda…