İNSAN VE SAYILAR
Herhangi bir biyoloji kitabında bulabileceğiniz bazı şeyleri hatırlayalım: Döllenen ve belirli bir büyüklüğe erişen insan hücresi önce 2’ye, sonra 4’e, sonra 8’e, sonra 16’ya, … şeklinde ikili sisteme göre çoğalır.
İlk hücre ikiye bölünür; biri Hareketli ve Hareketsiz hücreleri oluşturur. Hareketli hücre ikiye bölünür; Üreme ve Taşıma hücrelerini oluşturur. Hareketsiz hücre ikiye bölünür; Dış ve İç hücreleri oluşturur. Üreme hücresi ikiye bölünür; Hormon hücrelerini ve cinsel üreme hücrelerini oluşturur. Taşıma hücresi ikiye bölünür; Alyuvarları (getiriciler), Akyuvarları (götürücüler) oluşturur. Dış hücreler ikiye bölünür Sinir ve Deri hücrelerini; İç hücreler de ikiye bölünür Kemik ve Et hücrelerini oluştururlar. Bölünme böylece devam edip, gider; yaklaşık 100 trilyon hücreye ulaşılır. Her hücre kaç kere bölüneceğini ve ne zaman duracağını, hangisi ile karşılaşınca hangi hücreye dönüşeceğini DNA’lardaki kodlanmış programla bilir. Hücrelerin bölünmeleri gibi mesela insanın dişleri de ikili sayı sistemine göre kodlanmıştır. 2,4,8,16,32 şeklinde. 16’sı alt çenede, 16’sı üst çenede, 8 tanesi öğütücü, tanesi …..XXXXXXXXX
Elinize doğru bir bakın. Elleriniz, her yerde bulunan simetriye uygun olarak 2 tanedir. Üzerlerinde metrik sistemin gereği 10 tane parmak vardır. 5+5 olarak eşit bölünmüştür. Tırnağınızın 2 katı birinci boğum, birinci boğumun 2 katı ikinci boğum (parmağın yarısı), ikinci boğumun 2 katı parmağınız, parmağınızın 2 katı da bileğiniz, bileğinizin 2 katı dirseğiniz, dirseğinizin 2 katı omzunuzdur. Tırnaktan omuza doğru 2’ye katlanarak büyür, omuzdan parmağa doğru da 2’ye bölünerek küçülür. Ayaklar ve diğer organlar da böyledir. İnsanın kemikleri de ikili diziye uygundur. El parmaklarınız da 16 kemik, tarak kemiklerinde 16 kemik olarak 32 kemik bulunur. Eksik kemik omuza kaymıştır. Ayaklar da böyledir. Oradaki eksik kemik diz kapağına kaymıştır. Sonunda 2*2*2*2*2*2*2*2=256’da bitmesi gereken kemik sayısı körelmiş kemikler, bazen de birleşmiş kemiklerin ayrı ayrı sayılmasıyla 256’ya tamamlanır…
GÜZELLİK VE SAYILAR
Neden bazı insanları güzel, bazılarını çirkin olarak tanımlarız? Onları güzel yapan nedir? Her topluluğun ve tüm insanlığın giderek tanımlanabilen bir güzellik anlayışı oluşmakta. İnsan bebeklikten itibaren insanlar görür ve beyni bu insanların vücut ölçülerini sürekli olarak tasnif eder. Boyun, ene oranı; kolların, elleri, bacakların, boynun birbirlerine oranı; başın, yüzün, alnın, gözün, kulağın, burnun, ve diğerlerinin eni, boyu, rengi, tonu, birbirlerine oranı; özel olarak o topluluğun güzellik standartlarını, genel olarak da insanlığın güzellik standartlarını oluşturur. Vücudunun her yerinde aynı oran olan insan güzeldir. Sanatçılar ve mimarlar bu konularda “altın oran” denen sayılar bulmuşlardır. Böylece güzellik ve estetik de matematikle ölçülebilen konular arasına girmiş oldu.