Evet…
KUR’AN VE İLİM haftalık çalışmalarımız muvacehesinde, Meryem Suresi üzerindeki 18 haftalık çalışmamız sonunda, surenin son ayetine geldik.
Evet…
Meryem Suresi’nin sonunda gelen bu ayet (98’inci ayet) bize insanın geçmişini araştırmamızı ve toplulukların niçin helak olduklarını bilmemizi emretmektedir. Onun için “E” gelmemiş de “Hel” gelmiştir. Surenin bu ayetle bitmiş olması çok derin manalar taşımaktadır.
Gelecekte neler olacağını bilmemiz için insanı merkeze almamız ve onun gelişmesini incelememiz gerekmektedir.
İnsanlık bundan 60 bin yıl önce doğmuştur ve gelişmektedir. İnsanlık da bir insan gibi yaşaması gereken dönemleri yaşamaktadır. Sonunda insanlık da yaşlanacak, insanlığın ömrü bitecek, kâinatın ömrü de bitecektir.
İnsanlar hayali filimler yerine tarihi filimler seyredip şuurlaşmalıdırlar. İnsanlık tarihi yazılmalıdır. Herkes kendi hayatını yazmalıdır. Her şeyin kayda alındığı muhasebe kitabı kaynak olacaktır.
Vârisler anne babalarının hayat hatıralarına sahip çıkmalıdırlar. Herkes atalarını bilmelidir. Her semt, her ocak tarihini yazmalı ve çocuklarına aktarmalı, bucakların da tarihleri yazılmalıdır. Bin sene, belki on bin sene sonra insanlar dedelerinin ne yazdığını bilmelidirler.
Sure burada sona ermektedir.
Bize semt kooperatiflerini kurmamızı, bunları kuranların birbirlerini sevecekleri ve sayacakları müjdesini verdikten sonra, diğer insanlarla nasıl birlikte bulunacağımızı da anlattı. Sonunda geçmişle ilişki koparmamamızı önerdi.
Çoğunuz sureyi tamamen takip etmediniz.
Takip ettiklerinizin çoğu da üzerinde derinlemesine durmadınız.
Şimdi sureyi yeniden okumaya çalışın. Böylece baştan ne anlamışız, sonunda ne anlamışız, bunları öğrenirsiniz. Biz bu dünyayı terk edeceğiz. Kur’an’ın söylediklerinin çoğu bizim zamanımızda olmayacaktır. Ama biz çocuklarımıza iyi miras bırakmalıyız. Çocuklarımıza Kur’an’ın önerdiği semtleri bırakmaya çalışmalıyız.
Özellikle “Adil Düzen” konusunda bizi destekleyenlere dua ediyoruz. Asıl ilmen çalışan ve sorunlar üzerinde duran Adil Düzen çalışanlarına başarılar niyaz ediyoruz.
“Adil Düzen” çalışmalarında proje ve muhasebe çok önemlidir.
Gelecek dünyamızı öyle kurmaya başlamalıyız ki...
Helak ederek değil, bombalayıp tahrip ederek değil, yaparak…
Yıksak ya da yıkmak zorunda kalsak bile, enkazından yararlanarak yenilik yapmalıyız.
Nasıl cenazemizi gömerken ona saygı gösteriyorsak, eski yapıları yıkarken de, eski meyvelikleri sökerken de ona göre hareket etmeliyiz.
Bunun için önce yeni yapıları yeni alanlarda yapıyoruz. Sonra plan projeye göre yıkılacakları yıkıyoruz. Eski sahiplerinin haklarını koruyoruz. İnsanlara ve varlıklara zarar vermeden hareket ediyoruz.
Ayetimizin mealini -ibret almak ve gereğini yapmak üzere- tekrar hatırlayalım…
Önce öz Türkçe ile meali: “Ve onlardan önce nice soyları yok ettik. Onlardan birinden herhangi bir duyu aldın mı veya onlar için bir çağrı işittin mi?” Kur’an kelimeleri ile meali: “Ve onlardan önce nice karnları helak ettik. Onlardan birinden hissettiklerin var mı veya onlar için bir rikz sem’ ettin mi?” (Meryem Suresi, 98)
Evet…
Özellikle Kur’an ayı Ramazan vesilesiyle, adeta günümüzdeki gelişmeleri anlatan Kur’an üzerinde durmaya devam edelim ve yapılması gerekenleri yapalım… Devam edelim ve bu devamlılığı ve diğer onbir aya da yayalım yani 12 ay Kur’an üzerinde duralım, inşallah…
Ve’s-SELAM mea’d-DUA…