Ak Parti İstanbul Milletvekili, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı, AK Parti-MHP arasında üçer kişiden oluşan Milli Mutabakat Komisyonu’nun üyesi Prof. Dr. Mustafa Şentop, “Kur’an’ın mucizesi Adil Düzen Anayasası” başlıklı yazımın yayımlandığı gün (10.04.208 Salı), telefon etti; görüştük… Sebebi; mezkûr yazımın ilk bölümünde, kendisiyle yapılan bir röportajdan yola çıkarak, özellikle “ANAYASA” ile ilgili yazdıklarımdı… Kendisini dinledim… Görüş ve kanaatlerimi ifade etmeye çalıştım… Kendisinden istirhamım oldu, söz aldım; gerçekleşirse, sizinle paylaşırım… Şimdilik bu kadar!
***
Haftalık KUR’AN VE İLİM çalışmamızdan nasiplenmeye devam edelim: ‘İnsanlar daima her sonuca bir sebep her fiile bir fail aramışlardır. İnsan beyni bunun dışında bir şeyi kabul etmez. Bu sayede yaşamakta; bu sayede çalışmakta ve yaşamaktadırlar... Failini bulamadıklarına “ilah” demişlerdir... Her dilde ilahın bir adı vardır.
Batı dünyasında buna “tabiat” denmektedir, “doğa” denmektedir. İhtimaliyat hesabı ile de bu meseleyi çözmeye çalıştılar... Kâinatın başı sonu yoktur dediler... Oysa bugün kâinatın yaşını biliyoruz. Bugünkü ilim bu ihtimali de ortadan kaldırmıştır, kâinattaki büyük uyum ve tertip çok tanrı/ilâh iddiasına ihtimal vermemektedir.
Bütün bu gelişmelere rağmen kimi insanlar yine de değişik tanrılara tapmaktadırlar. Bugün devletler bile tanrılaştırılmış ve put haline getirilmişlerdir.
İki türlü devlet anlayışı vardır.
1.Hakem kararlarının emrinde oluşmuş ve insanlık içinde hayırda yarışan ulusal devletler. Bunlar Allah’ın halifesi olan insanlığın birer uzvudurlar. İnsanlığı yüceltmede yarışırlar. Çıkan ihtilafları hakemler yoluyla çözerler.
- Bir de her ulus, her kabile, her parti kendisini izzetli yapmak için çırpınan kimselerden oluşur. İşte bunlar bir olan Allah’a değil de kendi putlarına tapanlardır.
Türkiye veya Rusya ve Çin veya Arabistan ve kimi devletler şöyle düşüneceklerdir. Gaye insanlığı yüceltmektir. Buna benim katkım diğerlerinden fazla olsun der. Başkalarının katkılarını azaltarak değil, kendi katkılarını artırarak bunu sağlamak ister.
Sermaye (küresel sömürü sermayesi) şirki yani putperestliği yayarak kendi istediğini yaptırdı. Tanrı yoktur dedi ve dedirtti; çünkü kendisi tanrı olacaktı, diktatörler tanrı olacaktı...
Sermaye kişileri tanrılaştırır, halkı onlara taptırır, dinleyen makamında kalır, dinlemeyen gider. Bugünkü dünya bu dünyadır; bu putperest dünya düzenidir, zalim düzendir.
İnsan kendisini dünyanın en akıllı kimsesi zanneder; akılsızsa akılsız olduğu için, akıllı ise zaten akıllı olduğu için. ‘Sen böylesin, sen şöylesin’ dendiği zaman herkes öyle olduğunu zanneder. Benim en sevmediğim insan beni yüzüme karşı methedendir. Oysa müminler birbirlerinin yüzlerine karşı eksikliklerini söyler ve bu sayede onları kötülüklerden korurlar, arkadan ise onun iyiliklerini söyler ve onu halka sevdirirler...
Şunu herkes bilsin ki; “inne’l-izzete lillâhicemian”dır (izzet tamamen Allah’a aittir). Kendisinde izzet arayanlar acınacak kimselerdir. Kim izzeti murat ederse bilsin ki, bütün izzet cemian O’nundur yani Allah’ındır... Mesela, izzet Millî Görüş camiasınındır, Allah’ın halifesi olarak onlarındır, yani kişilerin değil, Allah’ın halifesi olan topluluğundur...
Maalesef, Sermaye’nin tuzakları devam ediyor... 2019 seçimlerinden önce yerel seçimler olacak. Burada AK Parti başarı elde ederse Sermaye’nin yapacağı fazla bir şey yoktur. Başarı elde edemezse, Sermaye AK Parti’yi seçim hilesine götürecek, kendisi seçim hilesini yapacak, AK Parti’ye fatura edecektir... Ve Türkiye’de sözde AK Parti, gerçekte ise Sermaye diktatörlüğü doğacaktır. Bu sebepledir ki bu Anayasa ile ülkemiz uzun dönem yaşayamaz.
“Adil Düzen’e Göre İnsanlık Anayasası” Meclis’teki uzlaşma ile çıkarılmalıdır...
Bugün beraber görünen MHP ile AK Parti yarın bunu kaybedebilir ve ondan sonra da MHP zıddiyeti ile karşılaşılabilir...’ (Haftalık “Adil Düzen Dergisi”, sayı 959, sayfa 12-15)
Adil Düzen çalışmaları insanlığa rehber olacaktır
11.04.18 - Evet… Haftalık KUR’AN VE İLİM çalışmalarımızdan bugün bazı bölümlerini aktaracağım ilk kısım şöyle sona eriyor: Adil düzen çalı...
Kur’an’ın mucizesi “Adil Düzen Anayasası”
10.04.18 - Bugünkü yazıma bu başlığı neden koydum? Açıklayayım… Aslında yine “KUR’AN VE İLİM merkezli uyarılara devam” ana başlığı...
Kur'an ve ilim merkezli uyarılara devam - 2
09.04.18 - Aslında, önceki yazımın sonuna ‘haşiye’ olarak koyduğum konu, yani ‘Türkiye’de tam yarım trilyon dolarlık beton yatırımı yapılm...
Kur’an ve ilim merkezli uyarılara devam…
08.04.18 - Bu haftaki uyarılarımızı, başlıklarıyla tekrar hatırlamamız gerekiyor: 1) Hayatımızın her ânı Kur’an olmalıdır, vesselam… 2) ‘V...
Dünyayı bekleyen dört büyük azap/afet vardır ne diyorduk?
07.04.18 - Hayatımızın her ânı Kur’an olmalıdır, vesselam…‘Ve izâtütlâ aleyhim âyâtunâbeyyinâtin…’ (ayet).3.İslâm/barış düzeni yen...
Her şey Kur’an’ın dediği gibi gitmekte ve gelişmekte
04.04.18 - “Ve onlardan önceki dönemlerden nicelerini yok ettik; onlar varlıkta ve görünüşte daha iyi idiler” (Meryem Suresi 74). Evet, to...
İslâm/barış düzeni yeni fidan olarak yeşerecektir
03.04.18 - Ne diyorduk? Birinci yazımızda “Hayatımızın her ânı Kur’an olmalıdır, vesselam” dedik… İkinci yazımızda ‘Ve izâtütlâ aleyhim ây...
‘Ve izâtütlâ aleyhim âyâtunâbeyyinâtin…’
02.04.18 - Önceki yazımızın başlığından itibaren mademki, “Hayatımızın her ânı Kur’an olmalıdır, vesselam” dedik ve demek istediğimiz anla...
Hayatımızın her ânı Kur’an olmalıdır, vesselam
01.04.18 - Üstadım ile uzun zamandır, neredeyse yarım yüzyıldan beri, “KUR’AN VE İLİM” üzerinde, ilim ve amel, teori ve pratik olarak çalı...
Osman Eskicioğlu ve ilk Adil Düzen dr’a çalışması
31.03.18 - Önceki yazımı şöyle sonlandırmıştım: “Osman abimiz yani Prof. Dr. Osman Eskicioğlu ile yapılan ve Akevler camiası (Adil Düzen ç...
12345678910