Bizden Melekler Kılınması ve Hz. İsa

Zuhruf Suresi 61. Ayette bahsedilen melekler ne olabilir? Bu ayeti anlayabilmek için “melek” kelimesinin özünde ne anlamda olduğunu anlayabilmek gerekir.

Melek kelimesinin kökü mim, lam, kef dir. Kök anlamı ise özgün yetki veya yetenek sahibi olmak demektir. Bu kökten birçok mülk, melik, meleke gibi… kelimeler türetilmiştir. Melek kelimesi ise Kuran’da iki türlü kullanılmıştır. Birincisi marife çoğul (الملائكة ) elmelaiket ve ikincisi ise nekre çoğul (ملائكة) melaiketdir. Üçüncü olarak ise marife ikil (الملكين) elmelekeyni şeklindedir. Dikkat edildiğinde marife olanların bizim kutsal bildiğimiz ilahi melekler olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda nekre olan melekler kelimesi kökünden dolayı “özgün yetki ve yetenek sahibi” anlamındadır.

Şimdi Zuhruf Suresi 61. Ayeti ve öncesindeki ve sonrasındaki ayetler anlamaya çalışalım!

Zuhruf Suresi 60-62 (59-61). Ayetler:

إِنْ هُوَ إِلَّا عَبْدٌ أَنْعَمْنَا عَلَيْهِ وَجَعَلْنَاهُ مَثَلًا لِبَنِي إِسْرَائِيلَ (59) وَلَوْ نَشَاءُ لَجَعَلْنَا مِنْكُمْ مَلَائِكَةً فِي الْأَرْضِ يَخْلُفُونَ (60) وَإِنَّهُ لَعِلْمٌ لِلسَّاعَةِ فَلَا تَمْتَرُنَّ بِهَا وَاتَّبِعُونِ هَذَا صِرَاطٌ مُسْتَقِيمٌ (61)

O ise sadece üzerine nimetlendirdiğimiz bir kuldur. Ve onu İsrailoğulları için benzetme kıldık.

Ve eğer biz uygun görürsek, mutlaka o yeryüzünde sizden, haleflik eden melekler kıldık ( kılarız).

Ve kesinlikle o, o saat için mutlaka bir bilimdir ki onu sorgulama içinde olma. Ve bana tabi olun. Dosdoğru yol-yöntem budur.

Benim bu ayetlerden anlayabildiğim şudur: Allah uygun gördüğünde yeryüzünde bizden yani Ademoğullarından melekler kılmıştır ve kılacaktır. Buradaki melekler bizim klasik anlamda anladığımız ilahi melekler değildir. Yeryüzünde kendine özgün yetenek ve yetkiler verilmiş Ademoğulları da var edilmiştir ki bunlardan bildiklerimizden biri Meryem oğlu Mesih İsa’dır. Belki de İsa’ya benzerliğinden dolayı Âdem peygamber de bu meleklerdendir ve onun da kendine özgü yetki ve yetenekleri vardır. Haliyle bu yetenekler kendi zamanlarına göre mucizevi veya olağan üstüdür. Belki bu iki peygamber arasında da başka Ademoğulları bu özelliklere sahip olmuşlardır. Ayette bahsedildiği gibi bu durum İsrailoğullarına benzetme kılınmıştır. Bu durum Roma imparatorluğunun Vesta bakiresi inancıyla ilgili olabilir!

Hz. İsa Allah’ın izniyle lepralı (cüzamlı) hastayı iyileştirmiştir, ölüleri diriltmiştir, kataraktlı körü tedavi etmiştir. Ayrıca topraktan kuş şeklinde biçimler yapıp uçanlar (uçaklar, kuşlar) üretmiştir. Oysa günümüzde de bazı Âdemoğulları bunları gerçekleştirebilmektelerdir. Yine günümüzde bizim yerimize geçebilen bilgisayarlar, robotlar, uçan veya yüzen veya karada yol alabilen akıllı araçlar üretebilmektelerdir. Hatta sınavlara girebilen, bize danışmanlık yapabilen yapay zekaya sahip araç ve gereçler üretebilmektelerdir. Siber donanımlı askerler oluşturabilmektelerdir.

Bazıları Zuhruf Suresi 62. Ayetteki “Ve kesinlikle o, o saat için mutlaka bir bilimdir” cümlesindeki “o” zamirini Hz. İsa olarak tanımlayıp dünya hayatının son döneminde İsa’nın gökten geri geleceğini iddia etmişlerdir. Oysa diğer birçok ayetten İsa’nı tekrar gelmeyeceği apaçık anlaşılmaktadır. Aslında oradaki “o” zamiri iki önceki ayetteki İsa’ya değil “enamna aleyhi, üzere nimetlendirdiğimiz” kişiye gitmektedir. Dolayısıyla “o” zamiri bir sonraki ayette “mutlaka o yeryüzünde sizden haleflik eden melekler kıldık, kılarız” cümlesindeki çoğul melekler kelimesindeki her bir “üzere nimetlendirilen” kişiyi ifade etmektedir. İsa’da bu nimetlendirilen kişilerden herhangi biridir. Bu ayetten sonraki, 61. Ayetin başındaki “innehu” kelimesindeki “o” zamiri şan zamiri de kabul edilebilir. O zaman “bu durum” anlamındadır ki İsa’ya da gidemez.

Kısacası 60-62. Ayetlerin çevirisi şöyle olmalıdır: “O ise sadece üzerine nimetlendirdiğimiz (Ademi meleklerden) bir kuldur. Ve onu İsrailoğulları için benzetme kıldık.

Ve eğer biz uygun görürsek, mutlaka o yeryüzünde sizden, haleflik eden melekler (üzere nimetlendirdiğimizler) kıldık (kılarız).

Ve kesinlikle o (bu durumda), o saat için mutlaka bir bilimdir ki onu sorgulama içinde olma. Ve bana tabi olun. Dosdoğru yol-yöntem budur.

Ayetteki “o saat, o zaman aralığını veya o zamandaki aralığı ki dünya hayatının sonunu ifade etmektedir. Sonuç olarak bizden çok sayıda özgün yetkili, yetenekli Ademoğullarının kılınması durumu dünya hayatının sonunun çok yaklaşmakta olduğuna işaret eden bilimsel bir veridir.

Doğrusunu Allah bilir.