Önce şu temel prensibi bilelim: Dinde zorlama yoktur.
IŞİD isimli dışarıdan finanse edilen on bin kişi çıkmış, hilafeti dirilteceğini iddia etmiş ve etrafa saldırmaya başlamıştır... Bunlar birden ülkelere giriyor ve oradaki askeri güçler ABD’den gelen talimata göre itaat ediyor... Türkiye de baştan bunlarla bir oluyor...
Tarihte böyle teşekkül etmiş on bin, yirmi bin kişi çıkmış, büyük imparatorluk kurmuşlardır. Ne var ki bunlar bir “din” adına değil, tamamen bir “hanedan” adına bunu yapmışlardır. Sonra bir dini benimsemişler ve ona hizmet etmişlerdir. Bunların hiçbiri dış güçler tarafından desteklenmemiştir. Dış güçler tarafından Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri kurulmuş, ömrü 70 sene sürmüştür. Hitler’in düzeni kurulmuş, ömrü daha da az olmuştur. Cumhuriyet ise Türkiye tarafından kurulmuştur ve yaşamaya devam etmektedir.
Peygamberler önce uzun zaman içinde cemaatlerini yetiştirirler, ondan sonra “hicret” ederler ve orada kendi düzenlerini kurarlar. Onlara saldıranlara karşı savunmaya geçerler, galip gelirler ve uygarlıklarını kurarlar.
Mekke savaşsız alınmıştır. Daha önce yapılan savaşlardan hiçbiri Mekke civarında olmamış, Medine civarında olmuştur, Medine’nin etrafında kazılan hendekler ile şehir savunulmuştur. Hazreti Peygamber Medine’ye davetle gitmiştir.
İslâm düzenini getirme hakkı İhvan-ı Müsliminin olabilir, Risale-i Nur mensuplarının olabilir. Bunlar uzun zamandır insanları eğitmişlerdir. Onların eline iktidar geçtiği halde koruyamamışlardır. Çünkü her ikisi de “Adil Düzen”den uzak durdu. Eğer Cemaat veya İhvan kulak verseydi, Erbakan’ın yaptığını yapsaydı, Akevler’le oturup Kur’an çalışmasını yapsaydı, şimdi onlar iktidarda olurlardı. Her ikisi de hata yaptı.
Cemaat ne yapmalı idi?
Madem ki iktidarda AK parti var... Madem ki AK Parti bizi dinliyor... Yapılacak iş, “Adil Düzen”e benzer projeyi Cemaat sunacaktı... Bürokrasiyi de ona göre hazırlamış olur ve İslâm düzeni uygulanırdı... Ama “Adil Düzen”den uzak duran her ikisi de yani AK Parti ve Cemaat şimdi birbirini yemeye başladılar...
İhvan ne yapacaktı?
Önce Erbakan’ın “Adil Düzen”ini o hayatta iken öğrenecekti... Sonra da Akevler’i davet edip edip beraberce anayasa yapalım diyeceklerdi... Türkiye’deki AK Parti başarısını örnek almalı idi... Ama öyle yapmadı... İktidara geldi… Onu iktidara getirenler onu isyanlarla indirmek istediler… İndiremeyince de askerlerle indirdiler... Aynı badireleri biz de geçirdik ama sonunda biz galip geldik...
Biz kimseyi zorla Müslüman yapmadık. Biz sadece bize yapılan saldırıları def ettik. Hâlâ tam olarak def edemedik. Sabırla cihad yaptık. CHP iktidarında Türk milleti zorla dinsizleştirildi ama biz isyan etmedik; sabrettik, sabrettik... Sonra onlar bize taviz vermek zorunda kaldılar. Kenan Evren iktidara el koyduğu zaman ses çıkarmadık ama o da bizim söyleyip de o zamana kadar yapamadıklarımızı yaptı.
İhvanın yapacağı da bu idi. Asker madem el koydu; ses çıkarmayacak onu destekleyecekti. Böylece Batı’nın fitnesi ve ifsadı bertaraf edilecekti. Eğer bunlar Kur’an’ı okuyup ona sorunları nasıl çözeceklerini sorsaydı, bunları oradan öğrenir ve öyle yaparlardı.
Bugün İslâm âlemi ülkeleri bağımsızlıklarını kazanmış durumdadırlar. Batı dünyası kendi çatışmaları içine girmiştir. Değişik gruplar İslâm âlemi ile işbirliği yapmak istemektedirler. Ülkelerinde inkılâp yapsalar, Batılılar karışmayacaklardır. İslâm düzenini rahatlıkla getirebilirler. Ne var ki hazırlıklı değiller, İslâmiyet’i bilmiyorlar, bin yıl önceki kıssaları anlatmakla günlerini gün ediyorlar!..
Evet, İslam âlemi artık uyanmalıdır... Hıristiyan dünyası uyanmalıdır... Budistler uyanmalıdır... Hindular uyanmalıdır... Bugünkü müsbet ilimlerle mukaddes kitaplarını ve bütün mukaddes kitapları anlamaya çalışmalıdırlar...
Bizim Akevler olarak kırk yıllık çalışmalarımız var, paylaşmaya hazırız...
Süleyman KARAGÜLLE