Özer Ataç
DEVLET mi, İNSAN mı 2
16.09.2025
1352 Okunma, 0 Yorum

Güç, devleti;  vicdan, insanı temsil eder.

Milletler bünyelerindeki   kaotik güçleri  iyicil ve ahlaklı kılmak için modern devletleri oluşturdu.  İkinci olarak,  devlet mekanizmasında toplanan gücü, dengeli olarak böldü; kuvvetler ayrılığı düzenini getirdi. Fakat güç, yapısı gereği dengeyi “sevmiyor”.  Bu yüzden, dengeyi bozmak ister. Bunun yolları çoğunlukla insanın en büyük zaaflarıyla açılır: o zaaflar,  bencillik ve haz;   korku ile kaygıdır.   

 

 

Francis Fukuyama, ‘Siyasi Düzenlerin Kökenleri’ isimli kitabında medeniyetlerin devlet aşamalarını inceleyerek, köklerindeki feodal  ilişkileri,  bu günkü  yönetim şekillerine dönüşmesini ve  sebeplerini aramış.  Kuzey Avrupa ülkelerinde şeffaflığın,  hesap verilebilirliğin;  neden Rusya, Çin, Hindistan Asya, Orta Doğu, Güney Amerika’da yeşermediğini;   merkezi yönetimlerin  hoyratlığını, yolsuzlukları, yoksulluğun kalıcılaşmasını  sorgulamış.  

 

Bulduğu sebep:   Savaş Lordlarının  bencilliği ve/ya   uzlaşmacılığı. Bu lordların aralarındaki  denge  ne kadar uzun sürerse,  o ülkenin halkları o kadar rahat etmişler. Bu denge giderek,  modern devletlerde  halkın yararına  demokratik niteliğe dönüşmüş.    

 

Derebeylerin, savaş lordlarının uzlaşmasızlığı ise   savaşları, yıkımları, halkın yoksulluğunu, bencil merkeziyetçiliği meydana getirmiş. Güçlüler arasındaki rekabet yıka –yıkıla devam ederek,    bugünün sözde demokrasilerine veya  cumhuriyetlerine dönüşmüş.  Fukuyama’nın  ulaştığı sonuç, benzer araştırmalarla aynı:  “her şey güç  kullanımı ile başladı”. (1)

 

Toptan yıkımların ardından,  kaçıncı başlangıç olduğu tartışmalı olsa da;  dünyamızda  bütün  devletler, güçler çatışması ve/ya uzlaşmasıyla oluştu.    Bu etkiler,  sermaye silah ve teknolojyi yanına alarak    bütün  irili ufaklı piramit devletleri   tümülüs haline getirecek; sonunda  tek  küresel piramit yönetim modeli  doğacak. Küreselcilerin “kaçınılmaz”  hesabı bu.

 

Daha önce değinmiştim;  ABD nin  “tılsımı” olan bir dolar  banknotun  üzerindeki  piramit bunu  açıkça söylüyor.  Bu tema, ayrıca  esas gücün kaynağına gönderme yapıyor. (2)

 

 

Buna karşın umut,   iyicildir ve her zaman bir yol bulacak.   Devlet cihazının ördüğü sosyal ızgaralardan kurtulup,  yönetici düzeyine erişen bir kısım  insanlar,  silahlı kaba gücün varisi olan   aristokrat  yönetimlere siyaset aracılığı ile   dahil oluyor.   Bunlardan   vicdanları haz girdabına kapılmayalar, o umudun bayraktarlığın yapıyor.  Bu fedakar insanlar, tarihin her döneminde    bencil güçlere,  iyicil engeller ve dizginler oluşturmaya gayret etti, ediyor.    

 

Açıkça görülüyor:  vicdani, adil barış her zaman  güç ile engelleniyor. Kanmayın,  “çıkar çatışması” sözlerine; o sözler yalın gücün ve sınırsız şiddetin  beyaz eldiveninden başka bir şey değil.

 

Diyalektik öğretidir, “yalın güç”, “yalın akıl” ile aynıdır. Yalın akıl,  her zaman benlik ve hazzın girdabına  kapılır;  bu girdaba tutulmayan henüz görülmedi. Çünkü  bu güç,   maddi ve manevi katmanı pek çok olan bedensel   iradeyle   ortaya çıkıyor.   

 

İnsan,  güçlü doğunca ya da gücü ele geçirince o insanı ne frenleyecek; biliyorsunuz:  çoğunlukla başka güç.  Gücün anladığı tek dil, kendi dilidir; o kendinden  başka dil bilmek istemez.   

 

Hesap, gözlem, strateji  gibi nitelikli akıl nimetleri onun boyunduruk alanıdır.  O nimetlerle yapacağı  ittifaklar hep sahtedir. Bu ittifakları  vicdana kavuşamamış “bağımsız”  aklı ele geçirmek için kullanır.  Sonrasında yine  yalın   olarak öne çıkar.

 

Güç ile aklın ittifakında  çoğunlukla akıl güce teslim olur. Çünkü salt akıl,  bağımsız kalamaz.  Ya, güdülerin, benliğin dolayısıyla  gücün etkisinde kalır;    ona dönüşür;  ya da Ruh’un bedene  can veren etkisinin özü olan  vicdana (özgecilik) bağlanır/ erer.  

 

Gücün çoğalma güdüsü engellenmediğinde  emperyal karaktere dönüşmesi   kaçınılmazdır.   Böylece  bütün insanlığın birikimi  olan  bilimi, teknolojiyi ve milyonlarca insanı  kontrol eder. Buna karşın  ilahi düzenin tekilliği onun bu negatif yapısını entropi oranında tutuyor.   Bu oran dünyada görülmese de evrensel düzende  geçerlidir.   

 

Gücün kendini var eden “zayıflığa” düşman olan yapısı   anomalidir. Bu  kanser hücrelerinin kendini var eden bedeni öldürme  girişimine benziyor. Bu yüzden güç,  zayıflığı sömürerek ezerek yok ederek değil, ancak onu koruyarak varlığını dingin , kesintisiz sürdürebilir.    Bunu ona “öğretecek”,   birlik olması kaçınılmaz vicdani akıl sahipleridir. Yapığımız bu belirleme,  “ilginç” olduğu kadar, ilahi rahmete muvafıktır.  (3)

 

 

Açıklamalar :

 

(1)Eski Türkçe , kü, “zorlamak, zor göstermek”;  küç “zor, şiddet,kudret” sözcüğünden evrilmiştir. Moğolca küçü, “kuvvet, sertlik”. Acar: cr  kökünden gelen “kaba,şişman, iri, güçlü”; acara, “kabardı, şişti. Aciz, “güçsüz”;acaza “güçsüz,yaşlı, düşkün. Cabbar, cbr “cebir kullanan, despot.”Ceberrut azamet, celalbüyük güç; Aramice gbr “kabarma, güç gösterme.” İng. power(strength,force) “iktidar,otorite,yetki,kuvvet. İt.,sfruttamento

”sömürü”; it., mento “baskı,çiğneme”;Latince robur(istilacı saplı meşe ağacı)…Kısaca gücün tarihsel karakteri  olumsuzdur.

 

 

(2)ABD’de basılı parasının serüveni   1792 yılında başlıyor.  1913’te merkez bankası, 1955  yılında yasallaşan “ In God We Trust ” (Tanrıya güveniyoruz) ibareli banknotlar; bir doların üzerinde  tüm maddi ve mistik hedefleri içeren      yarısından fazlası inşa edilmiş,  piramit tepesinin   yukarıdan  inerek tamamlanan   kısmı üst yöneticilerin “yukarıdan” belirlendiği belirtiyor.   

Meraklı okuyucu için yer yüzündeki gücün kaynağına değinen  Kur’an’dan iki ayet sunuyorum: (Savaş Ganimetleri)Enfal/8:17 “ Onları siz öldürmediniz; fakat Alah öldürdü. Attığın zaman atan sen değildin; Atan Allah’tı; bu  imanlılar için sınamaydı. Allah her şeyi işiten bilendir.” (Bal)Nahl/ 16:100 “ Onun gücü(şeytan) onu kendilerine efendi olarak seçenler,onu (Allah’ın hakimiyetine) ortak koşanlar ile sınırlıdır.”

 

(3)Anomali: Arapça fısk, “ahlaksızlık, suç işleyerek, tohumun çatlaması misaliyle yoldan çıkma.” Tıbta,  “bir organizmanın dokunun normal veya tipik olarak sahip olması gereken özelliklerden farklı olma durumu”.

 

Bu durumun varlığın bağrındaki  entropiden kaynaklandığını  düşünüyorum. Tıpkı ses dalgasının dalgalanması ya da dünyamızın güneş sistemindeki eğri duruşunun Samanyolu sarmalının merkez etkisinden kaynaklanması gibi (bu görüş istisna, fakat tutarlıdır).   

 

 

 

    

 

 






Son Eklenen Makaleler
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-33
9.10.2025 484 Okunma
1 Yorum 09.10.2025 07:10
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-32
8.10.2025 543 Okunma
1 Yorum 08.10.2025 12:21
Ahmet Yücel
RAHMETLİ MEHMED ŞEVKET EYGİ HOCAMIZIN BİR YAZISI
7.10.2025 52 Okunma
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-31
7.10.2025 646 Okunma
1 Yorum 07.10.2025 10:04
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-30
6.10.2025 578 Okunma
2 Yorum 06.10.2025 07:17
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-29
5.10.2025 615 Okunma
1 Yorum 05.10.2025 10:35
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-28
4.10.2025 584 Okunma
1 Yorum 04.10.2025 06:40
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-27
3.10.2025 625 Okunma
1 Yorum 03.10.2025 11:41
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-26
2.10.2025 593 Okunma
1 Yorum 02.10.2025 15:47
Bahaeddin Sağlam
Dinî Alan, Alarm Veriyor
30.09.2025 107 Okunma
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-25
30.09.2025 678 Okunma
Özer Ataç
DEVLET mi İNSAN mı 3
28.09.2025 1580 Okunma
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-24
28.09.2025 805 Okunma
1 Yorum 28.09.2025 04:56
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-23
27.09.2025 826 Okunma
1 Yorum 27.09.2025 12:16
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-22
26.09.2025 791 Okunma
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-21
24.09.2025 881 Okunma
2 Yorum 24.09.2025 11:43
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-20
23.09.2025 805 Okunma
1 Yorum 23.09.2025 06:45
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-19
20.09.2025 839 Okunma
1 Yorum 20.09.2025 06:31
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-18
19.09.2025 839 Okunma
1 Yorum 19.09.2025 12:03
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-17
18.09.2025 874 Okunma
1 Yorum 18.09.2025 09:57
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-16
17.09.2025 906 Okunma
1 Yorum 17.09.2025 05:40
Özer Ataç
DEVLET mi, İNSAN mı 2
16.09.2025 1352 Okunma
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-15
16.09.2025 988 Okunma
1 Yorum 16.09.2025 08:54
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-14
14.09.2025 920 Okunma
1 Yorum 14.09.2025 10:25
Özer Ataç
DEVLET mi, İNSAN mı? (*)
13.09.2025 1165 Okunma
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-13
13.09.2025 839 Okunma
1 Yorum 13.09.2025 09:39
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-12
12.09.2025 865 Okunma
1 Yorum 12.09.2025 10:41
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-11
11.09.2025 878 Okunma
1 Yorum 11.09.2025 10:05
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-10
10.09.2025 1007 Okunma
1 Yorum 10.09.2025 10:07
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-9
9.09.2025 900 Okunma
1 Yorum 09.09.2025 08:09
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-8
8.09.2025 859 Okunma
2 Yorum 08.09.2025 09:46
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-7
7.09.2025 839 Okunma
1 Yorum 07.09.2025 08:51
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-6
6.09.2025 893 Okunma
1 Yorum 06.09.2025 10:12
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-5
5.09.2025 933 Okunma
1 Yorum 05.09.2025 05:34
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-4
4.09.2025 924 Okunma
1 Yorum 04.09.2025 09:56
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-3
2.09.2025 1068 Okunma
1 Yorum 02.09.2025 09:03
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-2
1.09.2025 1078 Okunma
1 Yorum 01.09.2025 10:10
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-1
31.08.2025 1128 Okunma
1 Yorum 31.08.2025 07:33
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim yani yeni medeniyet çalışmalarımız-3
30.08.2025 1056 Okunma
1 Yorum 30.08.2025 10:17
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim yani yeni medeniyet çalışmalarımız-2
29.08.2025 1165 Okunma
1 Yorum 29.08.2025 09:20
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim yani yeni medeniyet çalışmalarımız-1
28.08.2025 1167 Okunma
1 Yorum 28.08.2025 08:27
Bahaeddin Sağlam
The Enlightenment Process
27.08.2025 312 Okunma
Reşat Nuri Erol
Nebahat Koru’nun vefatı bizleri yine hüzünlendirdi
27.08.2025 991 Okunma
1 Yorum 27.08.2025 07:13
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-18
26.08.2025 1339 Okunma
2 Yorum 26.08.2025 08:51
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-17
25.08.2025 1146 Okunma
1 Yorum 25.08.2025 10:19
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim haftalık seminerlerimiz devam ediyor
24.08.2025 1095 Okunma
1 Yorum 24.08.2025 10:29
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-16
23.08.2025 1404 Okunma
1 Yorum 23.08.2025 09:21
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-15
22.08.2025 1146 Okunma
1 Yorum 22.08.2025 10:15
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-14
21.08.2025 1134 Okunma
1 Yorum 21.08.2025 08:47
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-13
20.08.2025 1171 Okunma
1 Yorum 20.08.2025 05:15


© 2025 - Akevler