Kurban Bayramı, bayramlar ve hikmetleri… - 2
Önceki yazıyla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam edelim…
Bayram günlerindeyiz ve bu yazılar bayram günleri münasebetiyle yazılıyor…
Ramazan Bayramı (ve öncesindeki Ramazan ayı) sonrasında Kurban (veya Hac) Bayramı günlerindeyiz ve bu günlerin, bu dönemlerin pek çok hikmetleri vardır…
Bu iki bayram, bu iki bayram arası ve bir yıl boyunca bu iki bayramdan sonraki dönem çok önemlidir; bunları yani bunların hikmetlerini yazıyoruz…
Bugünkü yazımıza farklı bir değerlendirme ile başlayalım…
“Bayram, iki yüzyıldır İslam dünyası için, içi acılıklarla dolu bir yemiş gibi sunulmakta kader tarafından bize. Ne kadar çelişkili bir psikolojiyi yaşıyoruz bayramlarda! Gereğince üzülemiyoruz, ne de olsa bayramdır diyoruz, gereğince sevinip neşelenemiyoruz, gözlerimizin önünde İslam aleminin her tarafındaki trajik levhalar canlanıyor.” (Samanyolunda Ziyafet / Sezai Karakoç / Diriliş Yayınları)
Önceki yazıyla birlikte okunursa hikmetler ve sosyal etkileri daha iyi anlaşılacaktır…
Bayramda ne yapılır?
Şimdiki ev ziyaretleri mümkünse -mesela köylerde köy meydanında veya daha uygun bir yerde- çadır ziyaretleri veya mahalli çevreye uygun bir şekilde olur...
Şehirlerde ise her büyükçe apartman (ortalama on aile), her sokak veya her semt bayram organizasyonunu birlikte yaparlar, bu sayede komşuluk münasebetlerini geliştirirler…
Şehirlerdeki ‘hemşeri dernekleri’ de şartlar müsaitse bu amaçla değerlendirilir…
Bir araya topluca gelinmesi fırsata dönüştürülür, sohbet ve değerlendirmeler yapılır...
Fitre dışında özel ikramlarda bulunulmaz, israflar yapılmaz...
Fakirlerin yemek getirmeleri farz değildir ama onlar da isterlerse istedikleri kadar katkıda bulunabilir, çadırlarına gelenlere ikramda bulunabilirler...
Kurban nasıl kesİlİr, nasıl değerlendİrİlİr?
Kurban Bayramı’nda Bayram Namazından sonra kurban kesim yerine gelinir. Hayvanlar birlikte kesilir. Hayvanlar hazırlanmış özel yerlerde kesilir. Birlikte saf yapılır, tekbir getirilir, birlikte bıçak çekilir, kurbanlar birlikte kesilir. Dışkılıktan çıkanlar sulandırılarak bir havuzda toplanır ve gübre olarak kullanılır. Deriler ve benzeri yerler ayrılır, ayrı bir şekilde değerlendirilir. Hiçbir şey zayi edilmez, çevre kirletilmez, her şey iyi organize edilir...
Etler ayrılır. Bir kısmı kıyma yapılır. Kemiklerin yağları ve ilikleri çıkarılır, kıymaya katılır. Bütün etler birbirine karıştırılarak ‘ortak kurban eti’ yapılmış olur...
Sonra bu karışık etten önce gelenlere yetecek kadar yemek yapılır. Herkes hissesine düşen eti alır ve kendisine ait gaz ocağında orada pişirir. O gün isteyen istediği kadar et alıp yiyebilir. Bundan sonraki kısım ikiye ayrılır. Biri kurban kesmeyenlere nüfuslarına göre bölüştürülür, diğeri ise kurban kesenlere kurbanlarının etlerine göre bölüştürülür...
Etlerin bir kısmı kıyma yapılmalı bir kısmı da kavrulmalıdır. Bunlar buzdolabında muhafaza edilerek kullanılır. İşte bu da semadan inen bir maidedir/sofradır…
Bayram Namazı nasıl kılınır?
Kur’an Hacda Allah’ı tekbir etmemizi emretmektedir. Tekbir kalıbı ile getirilmiştir. Üç defa tekbir getirmemiz gerekir.
“Biz sana Kevser’i verdik. Rabbin için namaz kıl ve kurban kes.” (Kevser, 108/1,2) diyor. O halde Kurban Bayramı’nda namaz vardır, namaz kılındıktan sonra kurban kesilecektir.
Bütün toplantılarda ‘namaz’ vardır. Bu namazın da Cuma namazı gibi olması kıyas yoluyla tespit edilir. Bu hususta sünnet ve icma da vardır…
Cuma namazı iki rekâttır. İki rekât namaz ile birlikte hutbe ikame edilmiştir. Kur’an’da “seni kaimen bıraktılar” denmektedir. Demek ki hutbe de kıyam içindedir...
Bayram namazının ezanı yoktur çünkü bayrama daha önceki bilgilerle herkes vâkıftır. Gündüz kılınır çünkü kurban gündüz kesilecektir. Önce namaz kılınır, sonra kurban kesilir...
(Devamı var)