http://www.milligazete.com.tr/koseyazisi/Hak-btil_mucadelesinde_hep_HAK_galip_gelir/24554#.VURKD_ntmkp
Hak-bâtıl mücadelesinde hep HAK galip gelir
Hak ile bâtıl mücadele ediyor... Evet, genel gidişe bakacak olursak, yeryüzündeki mücadele HAK-BÂTIL mücadelesidir ve bu mücadele kıyamete kadar devam edecek, daima Hak galip gelecektir. Bu mücadele sağlık ile hastalık gibidir ama daima sonunda sağlık galip gelecek ve kıyamete kadar böyle gidecektir. Kıyamette de yine Hak galip gelecektir, çünkü hiç kimse Kâinatı var edeni yenemez, daima galip olan O’dur.
Bugünkü Batı uygarlığı bundan beş yüz sene önce başlamıştır. Bugün zirvededir. Çökmeye başlamıştır. Buna karşılık beş yüz sene önce de İslâm medeniyeti en parlak döneminde idi. Dünyaya hükmediyordu. Viyana’da başlayan bozgun Sakarya’da sonlandı. O andan itibaren artık bizim yeniden oluşma ve yeniden sahneye dönemimiz başlamıştır.
Sömürü sermayesi Batı’da hâkimdir. Önce İspanya’da hüküm sürmüştür. Sonra Fransa, İtalya, Almanya’da mekân kurmuş, son karargâhı İngiltere olmuştur. Buhar makinesinin keşfinden sonra dünyaya hâkim olan sermaye, gittiği yerde oranın halkını emrine alabilmesi için bazı değerleri yok etmesi gerekirdi. Öyle yaptı. Yapacağını İngiltere’den yapabilirdi, çünkü gemilerle denizlere açılacaktı. İkinci Dünya Savaşı’na kadar karargâhını İngiltere’de kuran sermaye İngiltere saltanatı ile çok iyi günler geçirmişti. Ne var ki ABD Avrupa’dan daha güçlü hâle gelmişti ve sonunda dünyaya ABD hâkim oluyordu. Sermaye İngiltere’yi terk edip ABD’de yerleşti, dünyayı oralardan sömürdü; hâlâ sömürüyor...
Ondan sonra ne oldu? Türkiye’de Necmettin Erbakan’ın önderliğinde Millî Görüş Hareketi başladı, İslâm düzenini ve medeniyetini yeniden canlandırmayı hedefledi; “ADİL DÜZEN” ortaya kondu. Erbakan, hayatının sonuna kadar dünyada oynanan oyunları anlattı, sömürü çarkını deşifre etti, çare ve çözüm olarak “Adil Düzen”i ortaya koydu. Humeyni Türkiye’de sürgündeydi, Erbakan’ın yaptıklarını örnek aldı, İran’da inkılâp yaptı. Gorbaçov örnek aldı, devrim yaptı. Sonunda Amerika halkı bile uyandı ve Obama’yı başkan yaptı.
Amerika’daki sermaye ikiye ayrıldı. Faizci bankerler “kriz” taraftarı, üretici patronlar iş taraftarı oldular. Bugünkü sıkıntı budur. Faizci banker sermaye bugün yeni merkez arıyor. İkiz kuleler bunun için yıktırıldı. Bir ara Hindistan’a taşınmayı planladı, hazırlık yaptı ama cesaret edemedi. Bir ara İstanbul’u merkez yapmak istedi, Millî Görüş engeli çıktı. Şimdilerde yeniden İngiltere’ye dönüp krallığı yeniden imparatorluk yapma niyetinde...
Evet, faizci bankerler İngiltere’ye taşınmak istiyor... Patronlar ise Amerika’da kalmak düşüncesinde... Bu arada İstanbul’da da yatırımlara başladı... Sermaye sahte doları yani karşılığı olmayan parası ile onu almakta, bunu vermekte, çırpınışlarını sürdürmekte...
SONUÇ olarak bütün bunlar sömürü sermayesinin son çırpınışlardır. Tarihi kader sermayeyi en kısa zamanda devre dışı bırakacaktır. Batı dünyasına da faizci ve sömürücü bankerler değil üretici patronlar hâkim olacaktır. Doğu dünyası ise yeniden uyanacaktır.
Bu tespit ve teşhisten sonra şu soru sorulur:
Peki, biz neredeyiz ve bu durumda ne yapmamız gerekir?
Faizci sermayeyi çökertecek ve sömürüsünü sona erdirecek tek düzen “ADİL DÜZEN”dir, “ADİL EKONOMİK DÜZEN”dir.
Bu düzen ilk insan ve ilk peygamber Hazreti Âdem’den başlayıp kıyamete kadar varlığını sürdürecek olan peygamberlerin düzenidir, İslâm düzenidir.
HAK-BÂTIL mücadelesinde bizim yapmamız gereken “ADİL DÜZENİ” getirmektir.
HAK-BÂTIL mücadelesinde HEP HAK GALİP GELİR imanıyla hareket etmektir.
“HAK GELDİ BÂTIL ZAİL OLDU” gerçeğinin ana özü ve ruhu da işte budur.
7 HAZİRAN SEÇİMİ’nde de işte bu şuur ve idrak ile hareket edilmelidir.