http://www.milligazete.com.tr/koseyazisi/KURAN_VE_ILIM_her_seyin_rehberi_olmalidir/24367#.VTNC0CHtmko
KUR’AN VE İLİM her şeyin rehberi olmalıdır
Hayat hengâmesinde asıl yapmamız gereken işlerden uzaklaşıyor ve bir de bakıyoruz ki zaman yani ömür gelip geçmiş. Oysa bizim ömür boyunca öncelik vererek asıl yapacağımız iş şudur; topluluğumuzu yani çalışma grubumuzu oluşturup günde üç saat birlikte “ilim” yaparak “ilim”le meşgul olmak. Bunu başaramadığımız takdirde ne “siyaset”te, ne “ekonomi”de, ne de “din”de başarılı olmamız mümkün değildir. “İLİM” her şeyin rehberi olmalı.
Bundan sonra aramızda yapacağınız iş vardır, o iş de “ilimleri bölüşme”dir.
Herkes eğitim ve ilim hayatının henüz ilk yıllarında iken kendisine bir “ders/ilim” seçmeli ve ‘Ben artık zamanlarımı “bu ilmi derinleştirmek” üzere geçireceğim’ demelidir. Çalışacak… Kazanacak… Geçinecek... Genel kültürü ortak olan bütün dersleri alacak... Ama seçtiği bir ilim dalında kendisini mütehassıs yapacak...
Mesela, kooperatif olarak “İlmî Araştırma Adi Ortaklığı”nı kurmalıyız.
Bu oraklığa katılanlar kendilerine bir “ilmî çalışma konusu” seçmelidirler.
Çalışan o konuda çalışmalı, diğer ortaklar o konuda ona yardımcı olmalıdır.
Herkes şunu bilmelidir; bu husustaki bilgi “bu çalışma arkadaşımızda” vardır.
***
Oysa yapılanlar bunun tam tersidir. Herkes dağınık bir şekilde işler yapmaktadır.
Fizikte yüksek enerji vardır, düşük enerji vardır. Işık yüksek enerjidir. Isı düşük enerjidir. Rüzgâr yüksek enerjidir. Akan su yüksek enerjidir. Çalkantı düşük enerjidir.
Bunlar arasındaki tek fark şudur; yüksen enerjilerde herkes aynı istikamette yol alır, düşük enerjilerde ise herkes kendi başına büyüktür.
İLİM de böyledir. Herkes istediği konuda gelişigüzel ve değişik ilim yaparsa bu “düşük ilim” olur. Oysa toplu olarak aynı yönde ilim yapmaya başlarsak bu da “YÜKSEK İLİM” olur. Bizim hepimizin birbirimizden yararlanmamız için “yüksek ilim” yapmalıyız.
KUR’AN VE İLİM merkezli yapılacak bu çalışmalarda herkes bir konuyu seçmeli ve ortaklığa bildirmeli, ortaklık bunu kayda geçirip internette yayınlamalıdır.
KUR’AN VE İLİM merkezli çalışma yapan herkese bir yer açmalıyız, çalışmalar orada yer almalıdır. Böylece çalışma grubumuz veya topluluğumuz her konuda bilgi sahibi olup hayatın her alanında başarılı olur.
***
KUR’AN’ı doğru olarak anlayıp yorumlayabilmemiz için bu bilgilere ve bu araştırmalara ihtiyacımız vardır. Mesela, Hazreti Musa peygamber zamanında cereyan eden olayların benzeri bugün de cereyan ediyor. Sünnetullahtır, değişmez. O halde Hazreti Musa ve Firavun kıssalarını doğru ve tam olarak öğrenirsek, onlardan ve o çalışmalarımızdan yararlanmamız o derece kolay olur, günümüzün problemlerini daha kolay ve daha iyi çözeriz.
Mesela, kuracağımız kooperatifler makroya müdahale etmeksizin mikroda tamamen şeriata göre yani “Adil Ekonomik Düzen”e göre üretim ve tüketim yapacaklardır. Ürettikleri malları tüccarlara satacaklar, tüccarlardan da tüketecekleri malları satın alacaklardır.
Ne var ki bunu “karşılığı olmayan ve tanımı bulunmayan para” ile yapmayacaklar, bunu Vakıflar Bankası’nın alıp sattığı “kooperatifler bonosu” ile yapacaklardır. Tüccarlara “kooperatif bonosu” borç verilecek, onunla kooperatiflerde üretilmiş malları satın alacaklar ve götürüp piyasada satacaklar, piyasadan aldıkları malları getirip kooperatif bakkallarında bono ile satıp borçlarını kapatacaklar. Böylece biz dünyanın faizli düzenini bozmadan halkımızın faizsiz düzende yaşamasına imkân sağlıyoruz.
KUR’AN VE İLİM işte böyle bir güçtür; elde edene, elde edebilene.