Hz. Yunus ve Ambergris
Saffat süresi 144-145. Ayet meali: Le lebise fî batnihî ila yevmi yub’asûn(yub’asûne).
Fe nebeznâhu bil arâi ve huve sakîm(sakîmun).
Eğer Allah’ı tesbih edenlerden olmasaydı, tekrar diriltilecek güne kadar balığın karnında kalacaktı.[143-4] Halsiz bir halde iken kendisini sahile (bazı meallerde alana) çıkardık.[145]
Kalem 49. Ayet meali: Levlâ en tedârekehu ni’metun min rabbihî le nubize bil arâi ve huve mezmûm(mezmûmun).
Rabbinin katından ona bir nimet ulaşmasaydı, kınanmış olarak sahile (bazı meallerde alana) atılacaktı.[49]
Bu makalede tartışma konusu olan “arai” kelimesinin anlamının ne olabileceği hakkında bilgiler vermeye çalışacağım.
Hepimizin bildiği gibi Hz.Yunus peygamber bir deniz yolculuğu esnasında denize atılmış ve bir balık tarafından yutulmuştur. Allah tarafından salih bir kul olması nedeni ile balığın karnından kurtarılmıştır.
Yunus peygamberi yutan balığın çeşidinin ne olduğu ilgilenen kişilerin merak konusu olmuştur.
Bu gün sahip olduğumuz bilgilere göre bir insanı yutabilecek tek bir balık vardır. O da ispermeçet (sperm whale) balinasıdır. Bu balina 25 metre boyunda ve 50 ton ağırlığında olabilir. Dev ahtapot ve kalamarlar ile beslenir. Fok gibi deniz memelilerini de yutabilen bir balinadır. Çok büyük dişleri olmasına rağmen avlarını bir bütün olarak yutmaktadır.
Resimde insana göre sperm balinasının büyüklüğü verilmiştir.
İspermeçet balinalarının bir özeliği de yedikleri yiyecek artıklarını kusarak atmalarıdır. Bu kusmuk bol yağ ve kolesteroller içerir. Buna gri amber (ambergris) denir ve antikçağlardan itibaren parfüm yapımı için kullanılır. Çok değerli bir maddedir. Bu nedenle ambergrise “yüzen altın” da denmektedir. Çünkü sudan daha hafif olduğundan deniz yüzeyinde yüzer halde veya sahillerde bulunur. Eski zamanlarda balina avcıları ambergris içeren bir ispermeçet balinası avladıklarında kendilerine piyango vurduğunu kabul ederlermiş. Ambergris maddesi balinanın dışkısında olduğu gibi kusmuğunda da bulunmaktadır. Saptanan en büyük tek parça ambergris 400 kg civarındadır. Aslında ambergrise “kusmuk” dememek gerekir. Çünkü tam bir kusmuk değildir. Balinalar geviş getiren hayvanlardan türediğinden, onlar gibi bölmeli işkembeye sahiptirler. Yani bir tür geviş getiren hayvandırlar. İspermeçet balinalarının da mideleri üç bölmelidir. Birinci bölme ineklerdeki işkembe gibidir. Bir tür hazne görevi görür ve midenin en geniş bölümüdür. Burada biriken ambergris 2-10 gün aralıklarla buradan atılır. Ambergris maddesi aslında bir geviş yani mideden ağza gelen yiyecek artığıdır.
İki ayette de geçen “arai” kelimesinin kökü “AynRV” dır. Okunurken “ARU” olarak okunur. Bu kelimeye sahil, alan gibi anlamlar verilmeye çalışılmıştır. Oysa burada bi ve el takıları ile getirilmiştir. Bi harfi-ceri : içinde ve birlikte anlamları yüklemektedir. El takısı ise marifedir ve bilindik bir şey olduğunu belirtmektedir. Ayrıca bu isimden önce “nabezna” yani “biz fırlattık” denmektedir. “Bir şeyin içinde olarak veya bir şey ile fırlattık” anlamına gelmektedir. Bu nedenle burada sahil veya alan kelimesi uygun görünmemektedir.
Bu kelimenin anlamı başka ne olabilir?
Akkadça sözlüklerde “aru” kelimesine “kusma, geğirme anlamı verilmiştir. Eru kelimesine de boşaltmak, soymak, striptiz anlamları verilmiştir. Bu günkü Farsça da “aru” kelimesi geğirmek anlamındadır. İngilizcedeki geviş getirme anlamına gelen kelime “ruminate” dir. Bu kelimenin Arapça karşılığı yani geviş getirmek “ecterar ( اجترار )”dır. “ecter” kelimesi ise kusturmak, regürjitasyon anlamına gelmektedir. “cer” sürüklemek demektir. Acterar kelimesinin sonundaki “ar” ekinin “aru” kelimesinden kaynaklandığını düşünüyorum. Kısacası Arapça daki “ecterar” kelimesinin Akkadça “aru” kelimesinden türediğini düşünüyorum. Bu ayetlerde geçen “Aru” kelimesinin Türkçe karşılığı “geviş getirilen materyal”dir.
Bu anlamı doğru kabul ettiğimizde “onu ambergris maddesi ile birlikte veya ambergris maddesi ile bulanmış halde fırlattık” anlamı ortaya çıkmaktadır. Bu anlam bana daha doğru gelmektedir. Böylece Hz. Yunus ambergris maddesine bulanmış halde çok daha rahat su üzerinde kalabilir ve yüzebilir. Çünkü kendisi çok bitkin bir haldedir. Ambergris maddesi mumsu bir maddedir ve sudan hafiftir. Dış ortamda bekledikçe katılaşır. Belki de karaya çıktığında üzerinde pamuk cinsi bir bitkinin bitmesi yağlı olan ambergris maddesinin kurumadan bir an önce pamuklu bir madde(üstübü) ile temizlenmesi içindir.
Doğrusunu Allah bilir.