B.YETKİ
Madde-15a) Mülkiyet
İşgal edilen yer işgal edenindir. Tahliye ettiğinde başkası işgal edebilir. İşgal edilen yer başkasına devredilemez, miras olarak kalamaz.(Öncelik Kuralı 17) İmar edilerek işgal edilen yer mülkiyete dönüşür. Bir yerin imar edilmesi o yerin değerini iki misline çıkarmakla olur.(Kamil Sayılar Kuralı 24) Yerlerin değeri ödedikleri genel hizmet veya kamu payı ile ölçülür.(Bir yerin değeri ondan elde edilen mahsulle ilişkilidir. Hâsılasız toprağın değeri yoktur. 2-29 ve 53-39 ayetleri) Dünyadaki merkez bölgelerine ait merkez illerinin, merkez bucakları tüm insanlığa açıktır.(3-97 Ayetinde “Oraya giren güvende olur” demektedir. Bütün insanlara ait olduğu bildirilmektedir.) Boş buldukları yeri işgal edebilirler. Boş yer kalmazsa gelenlerden yerleşme payı istenebilir veya merkez bucaklarının toprakları genişletilebilir.(23-96 Ayetinde olduğu gibi seyyie ahsen ile def edilir.) Ülke içinde de merkez illerinin merkez bucaklarında ülke halkı, il içinde de merkez bucaklarında il halkı ve her bucakta bucak semtlerinde boş bulduğu yeri işgal edebilir, ihya edebilir.(Mekke'ye kıyas) Boş yer yoksa kendisine düşen pay, en kenar yerde de olsa kendisine verilme zorunluluğu vardır.(11-3 Ayetinde “Her fazl sahibine fazlını verir” demektedir. Nüfusu artanın yeryüzündeki payı da artmış olur.)
İnsanlık kıta merkezlerinin, ülkeler bölge merkezlerinin, iller ilçe merkezlerinin ve bunları bağlayan yol şeritlerinin planlarını yaparlar.(Planlama Kuralı 54) Her bucak kendi topraklarının planını yapar.(Hukuk Düzeninin Tanımı Kuralı 20a’ya göre bucakta kişilere ait olmayan yerlerin sahibi bucak kuruluşudur. Kuruluşların merkez bucakları da merkez bucak topraklarının sahibidir. Kuruluşlara bağlı merkezler de kuruluş merkez bucaklarının topraklarıdır. Her bucak tabiri içerisinde merkez bucaklar da dahildir.) Şayet yapılmamışsa kişi sahip olduğu toprağın planını kendisi yapar ve orasını ona göre imar eder.(24-29 Ayetinde başkasının boş evine girilip kullanılacağı hükmü konulmuştur. Bunun illeti bir değerin hapsedilmemesidir. Buna kıyasla boş yerin imarına mani olunamaz.) Yapılan plana karşı komşuları veya ilgililer itiraz edip hakemlere gidebilirler.(Hakemlik Kuralı 47)
Toprak mülkiyeti toprak planlamasında gösterilen şekilde site sözleşmelerine göre kullanılır.(3-26 Ayetinde تَمْلِكُ الْمُلْكَ demiyor,تُؤْتِي الْمُلْكَ deniyor. O halde mülk sahibi malik değil, kayyumdur. 2-30 Ayeti buna delalet eder. Halife demek, onun adına hareket eden demektir. Yani topluluğun adına hareket eden demektedir. Mülkün, mekanda planlamasını bucak yapar. Zamanla uygulaması ise o yerin sahibine aittir.) Boş olan her yere plana göre inşaat yapılır.(30-9 Ayeti buna delalet eder.) Her inşaat yapan masraflarını belirterek o nispette o yere ortak olmuş olur.(3-57 ve 3-195 Ayetlerinde salih hiçbir amelin zayi edilmeyeceği söylenmektedir.) Bu masrafların miktarı üzerinde hakemlere gidilebilir.(Hakemlik Kuralı 47) Ortaklık hisse senetleri ile belirlenir.(Senetler Kuralı-60)
Ortaklar az ise sıra ile, çok ise temsilciler aracılığı ile ortaklığı yönetirler.(Yetki ve Sorumluluk Kuralı 2e) ve Temsil Kuralı 41e’ye ait hükümler) Temsilcilerin sayısı beşten az ve yirmiden fazla olamaz.(Kamil Sayılar Kuralı 24) Taşınmazı yönetme hakkı pay nispetinde zaman içinde sıra ile yapılır.(Hizmet ve Görev Yerleri 23d) Yararlanma hakkı ile işletme mülkiyeti farklıdır. Yararlanma hakkı devredilemez. İşletme hakkı ve mülkiyeti devredilebilir. Yararlanma sırasında öncelik hakkı en çok pay sahibine aittir. Yararlanma hakları birleştirilebilir.(Mülkiyet Kuralı 29b)
Taşınmazların işletilmesi ise işletmeyi bilen kimselere ait olup bir sözleşme ile temlik edilir. İşletme mülkiyeti mirasla değil vasiyetle intikal eder. İşletme mülkiyeti ancak işletmenin acziyeti halinde hakemler tarafından ellerinden alınır. Bu acziyet ondan yararlananlara sağlanan pay ile ölçülür. Cirosu anlaşmada belirlenen miktardan aşağıya düşen bir işletmenin işletme mülkiyeti düşer.(Mülkiyet Kuralı 29b)
Kişiler malik oldukları veya işgal ettikleri mallarda mevzuat içinde tasarrufta serbesttirler.(Mülkiyet Kuralı 29a) Yeni taşınmazlar ve yeni mallar yeni mevzuat ile ortaya çıkar. Bunu üretenler tespit eder, ilgililerin hakemlere gitme hakları vardır.(Allah’ın insanlara mülkünü vermesi onunla yapılacak sözleşmelerle mümkündür. Kamu plana göre yerlerin sözleşmesini yapar, isteyenler kabul ederler ve ilk kabul edenin olur. Planlama Kuralı 54, Öncelik Kuralı 17)
Kişilerin borçlanma yetkileri vardır. Borcunu ödeyemeyenlerin borçlanma yetkileri kalkar.(9-60 Ayetinde kölelerle iflas edenler aynıفِي harf-i ceri altında toplanmıştır. 2-280 Ayetine göre borçlu zorlanamaz. Zorda olanlara mühlet verileceği söylenmektedir. 55-9 Ayetinde “Tartıyı doğru yapın, eksik tutmayın” demektedir. Köle malik olamaz. Borcunu ödeyemeyen borçlu, borçlanma ehliyetini kaybeder.)
Madde-15b) Sosyal yetkiler
Yetki tecezzi etmez(parçalanmaz).(Yetki ve Sorumluluk Kuralı 2b’ye göre yetki, sorumluluğu gerektirir. Sorumlulukta ortaklık olamayacağı için yetkide de ortaklık olamaz.) Görev kiminse yetki de onundur. Görevli görevin bir kısmını başka ehil olan birine devredebilir. Yetki kendiliğinden ona intikal eder. Görevi verenin görevi geri alabilmesi asıldır. Hakemlik, başkanlık, bakanlık, hizmetlilik gibi birden çok kişinin yaptığı atamalar dışında atayan alma yetkisine de sahiptir.(Temsil Kuralı 41b) Ancak atayan atadığı kimseye talimat veremez. Atanan, işleri kendi içtihadı ile yürütür.(Sor Kuralı 1b) Kendisi sorumludur.(Yetki ve Sorumluluk Kuralı 2a, 17-36 Ayetine göre sem ve basar sorumlu olduğuna göre insan da sorumludur.)
Birlikte bulunan kimseler ortak işlerde birisini yetkili kılarlar. Bu yetki geçici olabilir. Sıra ile yetkileri kullanabilirler yahut değişik işlerde değişik kimseler yetkili olabilirler(Hizmet ve Görev Yerleri Kuralı 23d) ancak yetkide ortaklık olamaz.(Yetki ve Sorumluluk Kuralı 2)
Ailede iş bölümü vardır. Çocuğu doğurup büyütmek anneye, geçindirip koruma babaya aittir. Evde ortaklıkla ilgili son söz annenin, dışarıda ortaklıkla ilgili son söz babanındır.(Ailede İşbölümü Kuralı 45) Yedi yaşına kadar çocuğu eğitmek annenin, on yaşına kadar konulara göre anne ve babanın, on beş yaşına kadar babanın yetkisindedir. Çocuk on beş yaşına kadar annesinin yanında kalır.(Kamil Sayılar Kuralı24, Hizmet ve Görev Yerleri Kuralı 23a)
Anne yoksa annenin annesi veya annenin kadından kadın yakını ananın, baba yoksa babanın babası veya babanın erkekten erkek yakını babanın yerine geçer. Sıra ile bu yetkileri bölüşebilirler. Kısas talebinde mirasçı olmayan en yakın erkekten erkek yakını söz sahibidir. Diyeti mirasçılar bölüşür.(4-1,12 ayetleri arası erhamın hukuku anlatılmaktadır. Mirasın illetini menfaat olarak zikretmektedir.)
Görevlerde son söz görevliye, hizmetlerde son söz hizmet alana aittir.(Yetki Kuralı 3c)
Yetkililer arasında bir çatışma olursa, başkanın kararı uygulanır. Mağdur olanlar hakemlere gider ve mağduriyet giderilir.(Başkanlık Kuralı 25)
Herkes malını, canını, işini ve ırzını savunma hakkına sahiptir. Zarar verilmesi halinde haksız olan kısasa tabi olur, haklı olan diyet öder. Haklılık dört şahitle sabit olursa hafif diyet, haklılık iki şahitle sabit olursa ağır diyet öder.(Dokunulmazlık Kuralı 46b)
Zorlanan kimsenin karşı tarafa iras ettiği zarar kendisine gelecek zarar kadarsa ağır, yarısından az ise hafif diyet öder. İki katı ise kısasa tabii olur. Bunlar her saldırgan için ayrı ayrı değerlendirilir.(23-96, 40-40, 55-9 Ayetlerinin delaletiyle bunlar istihsan edilmektedir.)
Başkanlar şuranın kendilerine ittifakla yetki verdiği sahalarda karar alma yetkisine sahiptirler. Bu kararlara uyma zorunluluğu vardır. Yetkileri aşan kararlar hakemlerce iptal edilir. Fesih, fesih tarihinden itibaren, iptal ise karar tarihinden itibaren geçersiz kılar.(Başkanlık Kuralı 25)
Herkesin kişi olarak kabul edilmesi, muhatap kılınması hakkıdır.(53-32, 4-1, 5-45 Ayetlerinde herkesin eşit kişiliği olduğu anlatılmıştır.) Görüşme talebi reddedilen veya toplantıda konuşturulmayan kişi hakemlere giderek karşı tarafa hakemler huzurunda söyleyeceğini söyleme hakkına sahiptir. Bu hakkın süresini hakemler belirler. Susturulan kimsenin tazminat talep etmeye hakkı vardır.(39-18 Ayetindeki ifade karşı tarafa hak kazandırır. Hakemlik Kuralı 47, Eda Kuralı 55)
Toplantılarda şura üyelerinin söz ve oy hakları vardır. Diğer üyeler kendilerini temsil eden şura üyeleri aracılığı ile söz veya oy hakkını kullanırlar. Temsilcilerini her zaman değiştirebilirler.(İstişare edileceklerin çoğalması halinde zorluk doğacağından temsil kolaylığına gidilir. Bu çoğalmanın nispeti duruma göre ocak veya bucak sayısına göre yapılır. Namazlar buralarda emredildiğine göre şuralar da buralarda yapılmaktadır. Aşiret on aileden ibarettir. Kişiler 10-20 arasındadır. Meclis ise 1000 aileden ibarettir. Onun üstünde olanlar arasında artık istişare değil, hac ve bayramda olduğu gibi sadece toplantılar olur ve tebliğler yapılır. Temsil Kuralı 41)
Nöbetli her erkek bir saldırı görürse müdahale etmekle yetkilidir. Müdahale etmemesi halinde diyeti onun dayanışma ortaklığı öder. Kadın da müdahale etme yetkisine sahiptir. Ancak etmezse diyetten dayanışma ortaklığı sorumlu olmaz. Müdahale eden nöbetlilere karşı koyanlar saldırgan sayılırlar. Nöbetlinin bu müdahalesini yapabilmesi için o ülke, o il, o bucak veya ocak içinde nöbetli olması gerekir.(Nöbetleşme Kuralı 44)