17 Eylül, Menderes'in ölüm yıldönümü. Türkiye Cumhuriyeti 17 Eylül 1961'de, başbakanını astı. İmralı'da infaz edilen Adnan Menderes, kaderin kendisini koruyup kolladığına inanan bir insandı. Belki bu yüzden birçok açık işaretin belirmesine rağmen, cumhuriyet ordusunun darbe yapabileceğine ihtimal vermedi.
Harp Okulu Komutanı Sıtkı Ulay'ın darbe hazırlığı içinde olduğu dedikoduları Menderes'e ulaşmıştı. Bu iddialara, Menderes "O bana çok bağlıdır. Öl desem ölür. Fedaim gibidir" cevabını veriyordu. "Bu memlekette ağanız için bir rûy-i abus (asık surat) mutasavver değildir" derdi. (Menderes'in yakın arkadaşı Mükerrem Sarol'dan naklen)
Meşhur uçak kazasından sonra Menderes'in zihninde "Allah beni Türkiye'nin makûs talihini yeneyim diye kurtardı" düşüncesi doğmuştu. Çevresindeki bazı kişiler de, onun, bu mistik yönünü tahrik edici konuşmalar yapıyordu.
***
Menderes'in, kadere olan inancını eski Demokrat Partili bakanlardan Sebati Ataman bana bir olay ile anlatmıştı: "Menderes'le askeri uçakla Ankara'ya gidiyorduk. Yalova'yı geçtikten sonra uçak sallanmaya başladı. Sert bir fırtına çıktı. Pilot, Yeşilköy Havaalanı'na geri dönmek istedi; Menderes izin vermedi. Ben kendisine, 'Maşallah hiç korkmuyorsunuz' deyince, şu hikâyeyi anlattı: 'Sezar, Roma İmparatoru ve Pompe ile savaşıyor. Her ikisinin de ordusu Epir'de. Sezar ordusunun başında olmak için Roma'dan Epir'e gitmek istiyor ve bunun için Adriyatik denizini aşması gerekiyor. Bir balıkçı teknesine biniyor; fırtına var. Tekne fena halde sallanıyor. Gemi kaptanı 'Çaresiz geri döneceğiz' deyince, Sezar o meşhur sözünü sarf ediyor: 'Sen Sezar'ı ve kaderini taşıyorsun, korkma yürü.' Sezar, Epir'e gidiyor, Pompe'nin ordusunu yeniyor ve o günden sonra tek başına imparatorluğun hâkimi oluyor."
Menderes'in kaderi, onu zirveye taşıdı. Üstelik, halkın gönlünde taht kurdu. Ama en büyük acıları da yaşadı ve kendisini sevenlere yaşattı. O mistik hava, vefatından sonra da devam etti. Sevenleri, Menderes'in bir beyaz atla (kır atla) İstanbul semalarında dolaştığına inanırdı. Onun için, çok sevdiği "Nihansın dideden" şarkısını okurlardı. Mısralar, "Sana insan değil, ağlar melekler" diye biterdi ve herkes gözyaşlarına boğulurdu.
Ölümünün 48. yıldönümünde Menderes'i rahmetle anıyoruz.
Yorum
Allah rahmet eylesin diyor, saygıyla anıyorum