Çözüm için aklı sesi
1205 Okunma, 0 Yorum
Zülfü Livaneli - Vatan
Ali Bülent Dilek

23.08.2009

Dostluğuyla onur duyduğum eski Dışişleri Müsteşarı, Büyükelçi Özdem Sanberk, 10 Ağustos tarihinde Radikal Gazetesi’nde müthiş bir yazı yayınladı.

Güncel sorunlarımız konusunda yeni perspektifler getiren bu zihin açıcı yazıdan hepimizin yararlanması gerekiyor.

Bu nedenle yazının bazı noktalarına bu köşede yer vermek istiyorum.

***



Özdem Sanberk, dünyadaki etnik haklar, çok kültürlülük ve kültürel çeşitlilik gibi birbirinden ayrı kavramları tartıştıktan sonra Kürt sorununu nasıl çözeceğimiz sorusuna cevap arıyor.

Ona göre sorunun çözümü, etnik hakların tanınması ya da çok kültürlülükten değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ilkelerini çağa uygun olarak yorumlamaktan geçmekte.

Bu çözümün ülkede bir toplumsal barış ve toplumsal mutabakat yaratabilmesi için sadece Kürtlerin değil, Türklerin de onayını alması önemli.

Şu sözlere yer veriyor:

“Bugün ülkemizde Kürt açılımı ve demokratik açılım adı altında müzminleşmiş tarihsel sorunlarımıza gayriaskeri çözüm yolları aranıyor. Bu arayış belki çok geç kalmış ama çok olumlu bir çaba. Bulunacak çözüm yollarının hiç şüphesiz Kürtleri tatmin etmesi gerekir. Ama sırf tek bir etnik grubu tatmin edecek bir çözümün ülkede huzurun sağlanmasına yeterli olacağını sanmak gerçekçi olur mu?

“Kendini Kürt saymayan vatandaşlarımızın da bu çözümü kendilerine bir dayatma olarak algılamamaları barış ve huzur için olmazsa olmaz bir koşuldur.”

***



Özdem Sanberk’e göre cumhuriyet zaten değişim ve evrensel ölçülere ulaşma idealinin adı. Dolayısıyla çözüm, kuruluş ilkelerinde saklı. Bir kuralın kötü uygulanmış olmasının, o kuralı ortadan kaldırmayı gerektirmeyeceğini savunuyor ve bu konuya cumhuriyetin kadın-erkek eşitliği idealini örnek gösteriyor. Bugün Türkiye’de kadın-erkek eşitliğine ulaşamamış olmamız kuruluş ilkesinin değil, daha sonraki uygulamaların kusuru olarak görülmeli.

Bu görüşü Kürt sorununa uyguladığımız zaman da çözümün sivil vatandaşlık kavramında yattığı görülmekte.

Sanberk, ne yazık ki tümünü alıntılayamadığım bu çok önemli yazısını şu cümlelerle bitiriyor:

“Cumhuriyet ideali, eskiyi koruma değil, değişim iradesidir. Cumhuriyet ideali, dünyadaki büyük değişim sürecine, kültürel zenginliğimizle ve birlik içinde yetişme iradesini ifade eder. Gerisinde kalınmış olan dünya normlarının yeniden yakalanmasını ima eder. Dünya demokratik norm ve standartları bugün etnik veya mezhep temelli kolektif hakları veya çok kültürlülüğü demokrasinin olmazsa olmaz koşulu olarak görmüyor. Ama her bireyin etnik ve dini hassasiyetini, başkalarının haklarına saygı çerçevesinde serbestçe ifade özgürlüğüne sahip olabilmesi ve bireyin bu hak ve özgürlüklerinin devlete karşı teminat altına alınması bugün uygar ve gelişmiş çoğulcu demokrasilerin ortak paydası. Kürt açılımının içeriği ne olmalı sorusunun yanıtı etnik haklarda veya Kaf dağının arkasında değil. Yanıt, değişen dünyayı anlamak ve siyasal yapılanmamızı ve uygulamalarımızı bu değişime uyarlamakta yatıyor.”

NOT: Bu önemli yazının tümünü 10 Ağustos tarihli Radikal Gazetesi’nde bulabilirsiniz.

 

 

Yorum:

Yeni ve adil bir anayasa yapılmadan  ülkenin hiçbir temel sorunun çözülemeyeceği

gerçeğini unutmamalıyız. Bence akpartinin yapması gereken  bu anayasanın kurucu meclisi

oluşması için seçim ve siyasi partiler kanunlarını değiştirmesi barajı % 5 e düşürerek bir erken seçime gitmesidir.O zaman her fikrin ve gurubun adil bir şekilde temsil edildiği meclisin yapacağı anayasayla birlikte gerçek çözümler bulunabilir.

 

Ali Bülent Dilek






Sayı: 11 | Tarih: 23.08.2009
Hayrettin Karaman
Zekât kimlere verilir, Zekâtın sarf yerleri
3547 Okunma
Hilmi Altın
Mahir Kaynak
Sabancı cinayeti
1558 Okunma
Süleyman Karagülle
Mehmet Şevket Eygi
Kur’an Vakfı Kurulsun
1528 Okunma
1 Yorum
Emine Hocaoğlu
Oktay Ekşi
Herkes mecbur mu?
1475 Okunma
Vahap Alma
Ahmet Hakan
Açılım andı
1470 Okunma
2 Yorum
Lütfi Hocaoğlu
Hakan Albayrak
Muhatap almak veya almamak
1385 Okunma
Veysel İpekçi
Ahmet Altan
Toz Duman
1326 Okunma
Özer Ataç
Ruşen Çakır
Devlete rağmen devletin bekası
1312 Okunma
Tayibet Erzen
Cengiz Çandar
Diyarbakır’da biber gazı, “Kürt Açılımı”na biberli
1301 Okunma
Ekrem Fildişi
Reşat Nuri Erol
Kredi kartı ve bankalar
1292 Okunma
Ilker Ardic
Ahmet Taşgetiren
Saadet'i duymak
1252 Okunma
Zübeyir Erol
Fehmi Koru
İlk gününde Ramazan
1222 Okunma
Ahmet Kirtekin
Murat Bardakçı
İnsanın evliyası olur da atın evliyası olmaz mı?
1218 Okunma
Recep Yıldırım
Zülfü Livaneli
Çözüm için aklı sesi
1205 Okunma
Ali Bülent Dilek
Nazlı Ilıcak
Halının altına süpürdüklerimiz
1203 Okunma
Fatma Karuç
Mümtazer Türköne
Hilmi Özkök’ün Erdemi
1199 Okunma
Arif Ersoy
Mehmet Altan
PKK “neden” mi, “sonuç” mu?
1190 Okunma
Mehmet Hikmetumut
Yılmaz Özdil
Al sana açılım
1163 Okunma
Leyla Okta
Abdullah Büyük
Merhaba ey onbir ayımızın sultanı
1155 Okunma
Sedat Aksakal
Fikret Bila
Etnik kimlik, milli kimliğin parçası olmaya engel
1143 Okunma
Harun Özdemir
Toktamış Ateş
Kürt Açılımı (2)
1135 Okunma
Osman Eskicioğlu