Erbakan’a Vefa: “Adil Ekonomik Düzen” kurmak
Şubat ayı yani “Erbakan’a Vefa” ayındayız…
Peki, “Erbakan’a Vefa” nasıl olmalı, “Erbakan’a Vefa” nasıl gösterilmeli?
Erbakan’ın ana hedefi, Erbakan’ın ana gayesi neydi: Ülkemizde ve bütün dünyada “Adil (Ekonomik) Düzen” kurmak ve bu sayede “Yeni Bir Dünya” tesis etmek…
“Erbakan’a Vefa” en güzel ve en mütekamil şekliyle; onun en son kitabı “YENİ BİR DÜNYA VE ADİL DÜZEN”de (ESAM yayınları, 2010, Ankara) ayan beyan ortaya koyduğu “temel esasları” anlamak, uygulamalı olarak anlatmak, özel sektörde ve kamuda uygulayarak yani bizzat göstererek bütün dünyaya, bütün insanlığa tebliğ etmekle olacaktır…
Yoksa; her sene Şubat ayındaki herhangi bir günde “sadece bir günlük anma toplantısı” düzenlemekle ona vefamızı gösterdiğimizi, onu anladığımızı, onun izinde yürümekte olduğumuzu ve mesajını bütün insanlığa ulaştırmaya çalıştığımızı gösteremeyiz… Sadece bu şekilde vefa borcumuzu ödeyemeyiz… Bu kadarcık yaptıklarımızla da sadece kendimizi kandırmış veya “işte elimizden gelen budur” diyerek kendimizi avutmuş oluruz…
***
Erbakan, “YENİ BİR DÜNYA VE ADİL DÜZEN” kitabında diyor ki: “Yeni dünyada devletin hakkı neyse devlet onu alacak. Devlet otoritesini kullanarak haksızlık yapmayacak. Ondan dolayıdır ki iktisadi düzen insanlık tarihi boyunca değişmiş. Şimdi tekrar değişmeye mecbur. Çünkü bu böyle gidemez. Devlet insanları eziyor. Bak ne dedik, insanlar bir doların altında yaşamaya mecbur kalacaklar. İnsanlık yok olmaya gidiyor. Hak nedir bilmeyen insanlara istedikleri gibi hareket yetkisi verilemez. Hakkın her şeyin üzerinde olması lazımdır. Onun için “İşçilik Dönemi” yerine “Ortaklık Dönemi” uygulanacak ve “Yeni Bir Dünya” kurulacaktır.” (Sayfa 26)
***
Erbakan’ın bu paragrafta dediklerini açalım ve anlamaya çalışalım…
Bu düzende…
İşveren olacak...
Çalışan da olacak...
Kredi işçiye/emeğe verilecek...
İşçiye yani emek sahibine denecek ki:
- Git, istediğin yerde çalış, gel ücretini banka versin, banka işverenden alsın...
İşçi bulan, emek bulan işletme sermayesini de otomatikman bulmuş olacaktır.
İşletmeye diyoruz ki:
- Ham maddeyi satın al, parasını biz ödeyelim, ürettiklerini satınca borcunu kapatırız...
Faiz yok, icra yok, haciz yok, faizci zalim kapitalist düzendeki sair olumsuzluklar yok.
Böylece işçi ile işveren ortak hâle geliyor, Erbakan’ın “Ortaklık Dönemi” başlıyor...
İşveren bilgisini ve tecrübesini, emek sahibi ise emeğini ve sermayeyi getiriyor...
Mevcut faizli “zalim düzen”de sermaye işverende…
Faizsiz “Adil (Ekonomik) Düzen”de sermaye işçide, emekte...
Böylece işveren ile işçi arasında “ortaklık” kuruluyor, “denge” oluşuyor.
Greve, lokavta gerek kalmıyor, sosyal haklara gerek kalmıyor...
Çünkü artık işçi iş aramıyor, işveren işçi arıyor...
İşveren de rahat, sermaye bulma derdi yok...
İşçi bulursa işletmesini çalıştırıyor, bulamazsa oturuyor...
İsterse kendisi gidiyor, “işçilik/emek kredisi” ile istediği yerde çalışıyor...
***
İşte…
“Adil (Ekonomik) Düzen” ve “Yeni Bir Dünya” böyle kuruluyor…
“Erbakan’a Vefa” borcu da gerçek anlamda böyle ödeniyor…
Ne mutlu bu yolda yürüyenlere ve çalışanlara…