Lanetlenen o Yahudiler ve Karl Marx
Beş gündür yazdıklarım, haftalık “Kur’an ve İlim Seminerleri” notlarımızdan, “tefsir” çalışmalarımızdan derlediğim bölümlerdir. Bugünkü yazımla bu bölümü noktalıyorum.
Şu soru sorulabilir: İsrail oğulları ne kötülükler yaptılar ki lânet olundurlar, onların kötü olan fiilleri nelerdir? Bunun cevabını insanlık tarihinin son beş asrı içinde aramamız gerekmektedir. O İsrail oğulları beşyüz senedir ne yaptılar, ne gibi kötülükler yaptılar?
O İsrail oğulları Avrupa içine gidip yaşayamıyorlardı, Hıristiyanlar onlara hayat hakkı tanımıyordu. Yahudiler Avrupa’ya Müslümanlarla beraber girdiler. Müslümanlar yenilince de Avrupa’dan Osmanlılara sığındılar. İslâm’ın girdiği ülkelerde Yahudiler var olmuşlardır.
O Yahudiler 500 sene Müslümanlarla Hıristiyanları savaştırdılar. Yalnız Müslümanları değil; o ülkelere “sermaye” ile girdiler ve Avrupa kavimlerini, Avrupa devletlerinin de birbirleri ile savaştırdılar. Bugün de bütün yaptıkları savaştırmadır. Devletleri savaştıramıyorlarsa besledikleri gizli mafyaları savaştırıyorlar. Dokunulmaz yer olan ABD’de bile mafya vardır. Onlar yüzünden bugün huzurlu bir dünya yoktur. Bunu düzenleyen tamamen “sömürücü küresel tekel sermaye”dir. Sömürü sermayesi “karşılıksız faizli para dolar” ile dünyayı istediği istikamete sürüklüyor. Bu gücü bu haliyle yenmek mümkün değildir. Mesela Çin’i ele alalım. Bugün Çin’e gittiğinizde Çinli sizi “kendi parası” ile otele yatırmaz, “dolar” ister! Sovyetler de öyleydi; güya sosyalistti, güya sermayeye karşıydı!
Peki, Amerika’da Çin parası geçerli değil de Çin’de niçin yalnız Amerikan parası geçerli olmaktadır?! Peki, sömürü sermayesi bunu nasıl sağlıyor?
Yöneticileri satın alıyor. Halkın istemediği ve halkın yararına çalışmayacak kimseleri başa geçiriyor. Sonra onların orada kalmaları için “o” ne diyorsa onu yaptırıyor.
Örnek mi istiyorsunuz? 28 Şubat’ı yapan kimdir?
O zamanki Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’dir... Diğerlerini de biliyorsunuz…
Bu âyetin bize öğrettikleri şudur: İsrail oğullarından küfredenlerle küfretmeyenleri birbirlerinden ayırmamız gerekmektedir. Küfretmeyenler, eğer bizimle bir olmak isterlerse, bizim onlarla bir olmamız gerekiyor. Bizim bütün Yahudileri dışlamamız yanlıştır, bütün Yahudileri de onlardan yani küfredenlerden görmemiz yanlıştır.
Ders alacağımız başka bir şey de şudur: Küfretmiş olan Yahudilerin oynadıkları oyun vardır. Fransa cumhurbaşkanı Sarkozy’e bir şey söyletir, buna karşılık biz tüm Fransızları karşımıza alırız. ABD Başkanı Obama bir şey söyler, biz tüm Amerika’yı karşımıza alırız. Bu yanlıştır. Sabırlı olmalıyız. Şimdilik kimseye düşman olmamalıyız.
Sermayenin yaptığı başka bir hata vardır. Muharref Yahudilik itikadınca, insanlar hak sahibi değiller, onlar hayvanlar mesabesindedirler. İnsanların cennete girmeleri de söz konusu değildir, asıl cennete gidecekler sadece kendileridir. O halde “şeriat” yalnız Yahudilere gelmiştir. Diğer topluluklar için “günah” diye bir şey yoktur, “sevap” diye bir şey yoktur. Bu mantık içinde Karl Marx’a yeni dünya düzenini hazırlattılar, finanse ettiler, yayınladılar...
Yahudi Karl Marx’a (1818-1883) göre;
1- Evlilik müessesesi yoktur, nasıl hayvanlarda yoksa insanlarda da yoktur. O halde “aile” kalkmalı. Doğan çocuklar kreşlerde büyütülmeli. Oysa, bugün hayvanlarda da evlilik müessesesinin oduğu ortaya çıkmıştır, bitkilerde bile evlilik vardır.
2- Karl Marx, ikinci olarak aile olmayınca “ulus” da yoktur, “şeriat” da yoktur demektedir. Herkes kendi istediği gibi yaşar. Hayvanlarda şeriat mı var? Milyonlara varan arılar bir kovanda yaşamıyor mu?
3- Ona göre “para” ve “mal”a da gerek yok, işçiler çalışsın, herkes istediği gibi yaşasın!..
4- Tabi ki bunlara gerek olmayınca “din”e de gerek yoktur!..
İşte dünyayı bu fikrî yapı ile bir asır kana boyadılar...
İşte bu da onların yaptıkları şerlerden biridir.
Lanetlenmelerinin ana sebebi de budur.
O Yahudiler bunun için lanetlendiler.