Özer Ataç
Sürekli Seçim Sistemi 3
28.07.2024
2158 Okunma, 0 Yorum

Bu bölümün alt başlığı;

“Denize” düşen insanlık, “devlete” sarıldı.(*)

Sorunlar yumağında harmanlanan sosyal yaşamımızın çoğunlukla perdelenen temel esasını baştan belirtmeliyim:  

Milyonlarca insanın organizasyonu olan devletler, yoksulların, fakirlerin oluşturduğu organizasyonlar değil ve olmadılar.  Karşı savlar, gösterilen  “kanıtlar, her seferinde  olgularla  yalanlanıyor.

 

Alt tabakadan  ‘kedine mahsus’ etkilerle yönetimin başına yükselenler de  buna dahil.

 

Çünkü devlet organizasyonu,  hükmü altındaki milyonlarca vatandaşının  geçmiş, mevcut ve gelecek tüm değerlerini;  yaşadıkları toprağın havasını, suyunu, yer altı ve üstü zenginlikleri hükmü altına almıştır.  

 

Yanı sıra silahı, yargıyı, cezalandırmayı; affetmeyi,  ödüllendirmeyi, iltimas gibi “rezervleri” de.  (1)

*

Bu kudretin ‘kaptan köşküne’ erişmiş diri, fiili eylem ve tercihlere  sahip   yöneticiler;  o makamların “sahibi” görünen   yazılı ilkelerle karşılaştıklarında sizce  ne yapıyor?

 

Şunu dememeleri mümkün mü:

  • “O ilkelerin kaynağı insanlar ve koşullar geçmişte kaldı; şimdi yeni şeyler söyleme , yapma zamanı.”

*

İşte ‘emanet’ böyle bir şey.  Kudret artıran emanet,  biriktirilen mal gibidir; biriktirirken nesne olan mal, belli bir seviyeden sonra  biriktiren özneyi  nesne haline getirir; mal özne olur.(2)

*

Zengin bir aileye evlatlık giden bir yetimi düşünün. Evlatlık hukuki olarak tesis edildikten sonra, o kişinin fakirlikle bağı ne kadar kalırsa,  devlet mekanizmasının yönetim erkine dahil olanlar eski hallerinden o kadar uzaklaşıyor.

Sizce  olası istisnalar,  bu olguyu ne kadar etkiler!?

*

Çin devriminin önderi Mao’ya Sosyalizmden bürokratik diktatörlüğe dönen Rus Sovyet Sisteminin başkanı Brejnev’e şöyle bir serzeniş atfederler:  

-“Sen ve ben ikimiz de kendi sınıfımıza ihanet ettik.

Sen,  madenci bir babanın oğluydun. Emperyalist ve bürokratik bir yönetimin temsilcisi oldun.

Ben, aristokrat bir ailenin içinde büyüdüm; şimdi köylü iktidarının önderi oldum.”

*

Dikkatinize sunduğum ifadede  ‘İhanet’ kelimesine kritik önemdedir.    İhanet,  sınandığında  çoğu insan için temel sapmalardan biridir.

 

Bu yüzden  İslam dininde aklı kullanmak, yani sorgulama, sorgu denetimi en yüce ibadettir.

Akıl, soru sormayı;  ruh,  empatiyi/vicdanı  geniş tutmayı,  ahlaklı olmayı sağlıyor. (3)  Akıl sorgular ruh ahlaklı olmayı.

 

Diğer taraftan bugünkü Çin üst yöneticilerinin halkın orta  kesimine uygun yaşam sürdürdüklerine hiç kimse inanmaz.

 

Parti lideri  Şi  Jinping,  görevdeyken “ulu  önderler” düzeyine yükseltildi. 2012 yılından bu yana sürekli başkan seçiliyor.

 

Entrikalar “proleter halının” altına değil, yüzeyinde motif  oluşturuyor.  İktidar ,  mutlak kontrole sahip; halk dolayım çöllerinde avuntuda.

*

 

Hükmedenlerin mutlaklığı, “halkın adına” ve “ lehine” kalkanlarıyla koruma altında ve  sorgulanamaz.

Yine de her kes “işin” iç yüzünü  biliyor; ama konuşmuyor.

Allah’tan ‘ima’  var;  ki insanlar orada “soluklanıyor”.

*

Doğu tipi yönetimlerde  “iyi niyetli”   devlet mekanizması;   tekelindeki güç ile  binlerce üyelik  halk meclislerini, alt kurullarını yönetime dair  “kabul edilebilir” öneri ve eleştirini toplayarak , halka  adeta üzengi giydiriyor,   yöneticiler için aşılmaz setler oluşturuyor.

 

Sahiden ilginç ötesi durum:

 

Halkı yönetime katan  yollar, onu pasifleştiriyor;  iktidarlar aynı turnikeyi sürdürüyor.

 

Daha pratik ifade ile, gündelik yaşamın sorun ve arazları,  tüm yakınmalara rağmen, aynı iflah olmazlığı ile varlığını sürdürüyor. Yöneticiler halkın şikâyet ve taleplerini ‘semptomik’ görüyor.

*

Örnekler pek çok.

Avrupa ülkeleri istisna  görülse de en yukarıdaki kraliyet soyunun  küresel finans ile    kurduğu derin bağlar,   onları doğu tipi  güdücü yöneticiler gibi görünür kılmıyor; küresel markalar olarak öne çıkarıyor.    

 

Finans kapitalin tekelleri, servet ve üretim  hakimiyetleri bakımından   pek çok  devletin zenginliğini  aştı.  

 

Tekellerin küresel projeleri, girişimleri dinamizm olarak devletlerin önüne geçti. Devletler,  insanlığın ortak sorunlarına çözüm üretmeyip; onların güdümüne giriyor.

 

Yakın gelecekte dünyanın en verimli bölgeleri tekellerin   yaşam ve çalışma alanları olarak  ayrılacak.

*

Şunu da belirtmeliyim;  devletin aynası sosyal yaşamdır.

 

Sivil Toplum Kuruluşları, siyasi partiler, organize suç örgütleri, suç işleme yaygınlığı…ne varsa; devlet organizasyonunun yaşam aynasındaki  yansıması değil mi?  ‘Apofani’ dedikleri,  ilgisiz şeylerin benzerlik bağından söz ediyoruz.

 

Aydınlar,  bütün bunları yakınmak için değil, sorunlara temel tanı;  toplumda esaslı, sevgi dolu barış oluşturmak  için irdelemeli.  

*

 

İnsanlığın binlerce yıllık birlikteliğinden, birbirine düşmanlığından, acı çektirmesinden onca tecrübesinden  süzülerek  oluşan ve neredeyse  “tek sığınağı” olan  devlet mekanizması, ne yazık ki  hala yeterince  güvenli değil.  Lakin alternatifi de yok.

 

 

Bu yüzden  kamuda yönetimsel yetkilendirme, yönetimsel şeffaflık, hukuksal öngörü, performans  denetimi,  görevden el çektirme,  ödüllendirme, zararı  tazmin ettirme gibi  siyasetin omurgası   seçim sistemini sürekli kılmak,  topluma  umut vadeden   ilk ilik olacaktır.  

Döne döne siyasal vekalet sistemi üzerinde durmalıyız.   

 

Açıklamalar:

(*)  Dünya(mız) her ne kadar insan yaşamına uygun görülse de bir şeyler insanlığa  buraya ait olmadığını sezdiriyor. Hep daha iyisini, hastalıksızlığı, savaşsızlığı, bereketi, daha sağlam simetri bedenleri …arzu ediyoruz. Dünyaya üç boyutlu yaşama indirildiğimizi neredeyse bütün kutsal metinler kayda almış. Dünyanın evrenin kömürlüğü denilecek derecede kan revan tarihi  bu görüşe tam destek veriyor.  

(1)Yazılı ilkeleri uygulamak çoğunlukla yasal boşlukların  istismarını önlemezken; yasaları arka kapı ile aşarak bu istismarları gidermek paradoksal olarak istismarı içeri almayı sağlıyor. Derin devlet dedikleri oluşumlar yaygın temel ilkeler “üstünde”,  paralel  ilkeler oluşturur. Oysa çözüm basit: Yasal düzenlemelerde  yasakların tarifi , özgürlüklerin inisiyatifin ufuk ve vizyonuna  bırakılması. “Aşrı kudretin antikoru özgürlüktür.”     

(2)Tekassür/ 102:1 “ Çoklukla övünmek sizi tutkuyla oyaladı, kendinizden geçirdi. (89: 20, 9:85).  Servet zenginliğin dağılımı  vicdan esaslı ve akli olmadığında,  kısa vadede dışında, uzun vadede içinde iflah olmaz  hastalıklar meydana getirir.

(3)İslam’ın temel referans kitabı Kur’an’da,  aklı kullanmaya yönelik kırkın üstünde ayette yer verilmiş. Yinelemekte yarar görüyorum: En büyük ibadet sorgulamaktır. Yani her türlü,  özellikle siyasal yönetimsel  emanetlerin, sorgulanmasını hiçbir zaman,  zamana bırakmamalı; sürekli denetim sağlamanın olanaklarını oluşturmalıyız.

 






Son Eklenen Makaleler
Reşat Nuri Erol
İnnalillahi ve innaileyhi raciun; Rabia Hocahanım-12
16.09.2024 370 Okunma
1 Yorum 16.09.2024 08:21
Reşat Nuri Erol
İnnalillahi ve innaileyhi raciun; Rabia Hocahanım-11
15.09.2024 347 Okunma
1 Yorum 15.09.2024 08:09
Reşat Nuri Erol
İnnalillahi ve innaileyhi raciun; Rabia Hocahanım-10
14.09.2024 367 Okunma
1 Yorum 14.09.2024 10:45
Reşat Nuri Erol
İnna lillahi ve inna ileyhi raciun; Rabia Hocahanım-9
13.09.2024 439 Okunma
Reşat Nuri Erol
İnna lillahi ve inna ileyhi raciun; Rabia Erol Hocahanı
12.09.2024 388 Okunma
1 Yorum 12.09.2024 07:51
Reşat Nuri Erol
İnnalillahi ve innaileyhiraciun; Rabia Erol Hocahanım-7
11.09.2024 407 Okunma
2 Yorum 11.09.2024 09:45
Reşat Nuri Erol
İnnalillahi ve innaileyhi raciun; Rabia Erol Hocahanı-6
10.09.2024 399 Okunma
1 Yorum 10.09.2024 05:50
Reşat Nuri Erol
İnnalillahi ve innaileyhiraciun; Rabia Erol Hocahanım-9
9.09.2024 413 Okunma
2 Yorum 10.09.2024 05:52
Özer Ataç
İlginç Alıntılar
8.09.2024 706 Okunma
Reşat Nuri Erol
İnnalillahi ve innaileyhi raciun; Rabia Erol Hocahanı-3
7.09.2024 383 Okunma
1 Yorum 07.09.2024 10:29
Reşat Nuri Erol
İnnalillahi ve innaileyhi raciun; Rabia Erol Hocahanı-4
7.09.2024 404 Okunma
2 Yorum 11.09.2024 09:50
Reşat Nuri Erol
İnna lillahi ve inna ileyhi raciun; Rabia Erol Hocahanı
5.09.2024 444 Okunma
3 Yorum 11.09.2024 09:49
Reşat Nuri Erol
İnnalillahi ve innaileyhi raciun; Rabia Erol Hocahanı-1
4.09.2024 564 Okunma
10 Yorum 11.09.2024 09:46
Yasin Kılar (Karar Danışmanı - Mentor)
ACABA DEĞİŞİRLER Mİ? ACABA DEĞİŞTİLER Mİ?
4.09.2024 106 Okunma
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-41
1.09.2024 453 Okunma
1 Yorum 01.09.2024 05:27
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-40
30.08.2024 418 Okunma
1 Yorum 30.08.2024 13:37
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-39
29.08.2024 442 Okunma
1 Yorum 29.08.2024 05:48
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-38
27.08.2024 475 Okunma
1 Yorum 27.08.2024 06:04
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-37
26.08.2024 387 Okunma
1 Yorum 26.08.2024 11:10
Mete Firidin
O Cennet Yaprakları
25.08.2024 177 Okunma
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-36
25.08.2024 446 Okunma
1 Yorum 25.08.2024 09:36
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-35
24.08.2024 447 Okunma
1 Yorum 24.08.2024 07:23
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-34
22.08.2024 414 Okunma
1 Yorum 22.08.2024 09:59
Mete Firidin
Kelime kökü AMD
21.08.2024 158 Okunma
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-33
21.08.2024 419 Okunma
1 Yorum 21.08.2024 10:26
Mete Firidin
Kelime Kökü WTD
21.08.2024 161 Okunma
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-32
20.08.2024 439 Okunma
1 Yorum 20.08.2024 07:45
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-31
19.08.2024 453 Okunma
1 Yorum 19.08.2024 11:26
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-30
18.08.2024 498 Okunma
1 Yorum 18.08.2024 14:03
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-29
17.08.2024 435 Okunma
1 Yorum 17.08.2024 11:28
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-28
16.08.2024 426 Okunma
2 Yorum 16.08.2024 07:25
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-27
15.08.2024 461 Okunma
1 Yorum 15.08.2024 07:28
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-26
14.08.2024 433 Okunma
1 Yorum 14.08.2024 10:00
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-25
13.08.2024 463 Okunma
8 Yorum 13.08.2024 13:38
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-24
12.08.2024 487 Okunma
2 Yorum 12.08.2024 15:14
Mete Firidin
Kelime Kökü TıWD (Keettevdi)
11.08.2024 706 Okunma
Özer Ataç
Sürekli Seçim Sistemi 4
11.08.2024 775 Okunma
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-23
11.08.2024 538 Okunma
5 Yorum 11.08.2024 14:11
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-22
10.08.2024 479 Okunma
1 Yorum 10.08.2024 10:10
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-20
8.08.2024 493 Okunma
2 Yorum 12.08.2024 15:16
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-19
7.08.2024 494 Okunma
7 Yorum 07.08.2024 08:59
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-18
6.08.2024 484 Okunma
1 Yorum 06.08.2024 10:18
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-17
5.08.2024 544 Okunma
1 Yorum 05.08.2024 09:38
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-17
5.08.2024 206 Okunma
1 Yorum 06.08.2024 13:19
Mete Firidin
Taha Suresi 98 (97). Ayet ve Haphephobia
4.08.2024 594 Okunma
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-16
4.08.2024 500 Okunma
1 Yorum 04.08.2024 10:29
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-15
3.08.2024 453 Okunma
1 Yorum 03.08.2024 09:40
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-14
2.08.2024 631 Okunma
7 Yorum 02.08.2024 08:33
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-13
31.07.2024 477 Okunma
1 Yorum 31.07.2024 10:18
Reşat Nuri Erol
Srebrenitsa soykırımından Gazze soykırımına-12
30.07.2024 530 Okunma
1 Yorum 30.07.2024 06:43


© 2024 - Akevler