Harun Özdemir
Müslümandan Burjuva olur mu?!
19.04.2016
7188 Okunma, 1 Yorum

http://www.egedesonsoz.com/yazar/baslik/9737

 

Sözünü ettiğim tüccar; kazancını tefeciliğe dönüştürmeyen tüccardır. Bu yönüyle Müslüman tüccar, burjuva olamaz.

Uluslararası ticaret; aynı zamanda bir birinden farklı çok din, siyaset, kültür, felsefe, iklim, coğrafya, insan tanımak demektir. Tüccar kâra odaklanırken farklılıkları önemsemez; mal alır, mal satar, kısa süre sonra da yeni bir pazara doğru yola çıkar.

Ticaret bin yıllarca böyle yapıldı.

Herkesin birbirini az-çok tanıyabildiği küçük topluluklarda yapılan az sermayeli ticaret de küçümsenmemeli. Bizim üzerinde durduğumuz ticaret ise, insanlarda görgü patlaması yapan ve büyük değişimlerin öncüsü “uluslararası” boyutlarda olanıdır. 

***

Soyluların ve eşrafın güçlü, geri kalanların köle veya maraba olduğu toplulukların ekonomisi, ağırlıklı olarak tarım ve hayvancılığa, biraz da küçük meslek gruplarına dayanır. Bu tür topluluklar duygusal, destancı, masalcı, hikâyeci ve mitoloji düşkünü olur.

Toprağa bağlı topluluklar büyüyemezler. Toprağın besleyebildiği kadar nüfus barınır, geri kalanı tarım ve hayvancılık yapabilecekleri yeni topraklara göç eder. 

Tarım toplumu insanları, zamanlarının az bir kısmında ekim yapar, sonra ürünlerin olgunlaşmasını bekler. Ürünler toplanır, paylaşılır… yeni tarım sezonuna kadar zaman geçirecek konulara yoğunlaşırlar. Bu da çoğunlukla destan, masal, hikâye, menkıbe ve mitoloji dinletileri olur. Birileri anlatır diğerleri dinler!

Her topluluğun tarımcı bir dönemi vardır. Bundan çok azı kurtulabilmiştir. Kurtuluşu seçenlerin başvurdukları yol, küçükten başlayıp uluslar arası pazara kadar uzanabilen çok kârlı ama bir o kadar beceri isteyen ticarettir.

***

Tüccar ile köylü arasında gözle görülür farklar vardır:

-Tüccar rasyonel ve çıkarcıdır. Duygusal olamaz! Köylü ise duygusaldır! Aşk ve kahramanlık hikâyelerini çok sever!

-Köylüler birbirilerinin yakın veya uzak akrabalarıdır. Aralarındaki “duygusal-psikolojik” ilişkiler çok güçlüdür. Bu nedenle köyde hukuk ve kurumsal ilişki oluşamaz! Sorun çıktığında büyükler araya girer, psikolojik faktörler gözetilerek çözülür. Ticaretin egemen olduğu toplumlarda ise ilişkiler, kurallar ve kurumlarla yürütülür. Her şey yazılır ve belgelenir. Sıklıkla başvurulan yöntem hukuk, sözleşme ve mahkemelerdir.

-Psikolojik faktörlerin güçlü olduğu toplumlarda bilim ve felsefe oluşmaz! Dışarıdan alınsa bile geliştirilemez! Tüccar adam; rasyonaliteden vazgeçemeyeceği için yaratıcı bilimleri, felsefe ve sanatları önemser, alır ve satar! Uygun gördüğünü de himaye eder! 

-Köylü kurnazdır; bunu marifet sayar! Tüccar ise akıllı olmaya çalışır!

-Tüccar her dine, siyasal sisteme, kültüre… saygılıdır. Köylü ise faklı dinleri, kültürleri, rejimleri… tehdit görür. Laikliği, demokrasiyi, liberalizmi, her türlü özgürlüğü ancak tüccarlar anlayabilir ve yaşatabilir. Bu nedenle insanlık, açık toplumu ticarete borçludur!

-Tüccarın kârı, her farklılığa saygılı olmakla başlar. Köylünün farklılıklara saygı göstererek kazanacağı bir kâr yoktur!

-Tüccar malla birlikte bilgi ve kültür de taşır! Yararlı olanı keşfeder! Köylü aynı oyunlar, masallar ve destanlarla bir ömür tüketebilir!

-Tüccar çoğu zaman seferdedir, dolayısıyla dinî yaşamı zorluklardan dolayı yarılanmıştır. Köylüler ise dinlerini hikâyeleştirerek anlayabilir ve hurafelerle yaşatabilirler! Dolayısıyla mantıkî ve ilmi açıklamalardan hoşlanmazlar!

-Tüccarların rasyonel ve pragmatik gözlemlerle topladıkları bilgiler, bir süre sonra bilim ve felsefeye dönüşebilir. Onlar her değerli malı, sanat eserini, sözü ve inancı, üzerine kâr da ekleyerek satabilirler! Köylünün aklı ise bunlara ermez!

- Tüccar için köylü tehdit değildir. Köylü de tüccarsız yapamaz! Tüccara tehdit, siyasetten gelir! Düşüncesiz ve görgüsüz krallar/sultanlar, aşırı zenginleri sevmezler. Hem kıskanırlar hem de tehdit görürler. Güç yetirdiğinin malına da el koyarlar. Dış dünya ile entegre olamamış tüccar, savunmasızdır. Ama Venedikli veya Cenovalı tüccarlar dünya sistemine entegre olduklarından servetlerini güvene alabilmişlerdir. Bunların mallarına el koymak, ciddi bir savaşı göze almak demektir!  

-Siyaset kurumu, gücü oranında ticari sermayeye el koymaya çalışırken köylüler ise sebebini anlayamadıkları ağır vergilerle boğuşmak zorunda kalırlar.

*** 

Tüccarların tepki görmesinin bir nedeni kıskançlıktır. Bir nedeni de ticaretin yapılış şeklidir: Ticareti, çok sermayesi olan, yorucu yolculukları ve yüksek riskleri göze alanlar yapabilir. Bu her zaman kazandırmayabilir de! Ama tüccar her koşulda akıllı ve çıkarcı olmak zorundadır.

Daha çok kazanmak isteyen bir tüccar bazen kestirme yollara da başvurabilir! Savaşlar veya iç isyanlar… Doğal, bazen de yapay ekonomik krizler… Buna hazırlığı olan tüccar, stokladığı malları birkaç misli fiyata satarak anormal kazançlar elde edebilir…

İbn-i Haldun gibi birçok sultana danışmalık yapan bir âlim bile tüccarları “fırsatçı”, “karaborsacı”… gösterebilmiştir. İlm-i Nücûm’a akıl erdiren İbn-i Haldun, ne yazık ki, fıkıhçılar kadar “ekonomi-politik”e kafa yormamıştır. Peygamberin ticarete ve tüccara tanıdığı serbestliğe, sultanlar ve sahibinin sesi ulema akıl erdirememiştir.

***

İlk dönemin Müslümanları tüccardı ve akıllı insanlardı. İslâm’ı “hemen” kabul edecek kadar tez canlı değillerdi. Hz.Muhammed’in ne kadar ciddi olduğunu da sınamak istiyorlardı.

Kureyş’in direnişi, kabul edilebilir sınırlar içindeydi. İslâm’ın anlaşılması için önemli birikimler de bu direnişler sırasında ortaya çıktı.

Çok geçmeden herkes Müslüman oldu. Çünkü İslâm Dini ticareti övüyordu, en helal kazancın, sömürüsüz ticaret olduğunu söylüyordu.  

***

Sonuç olarak

Bugün anlatılan; Hz.Muhammed öncesi ve sonrası tarih bilgileri, rivayet edilen hadisler, yorumlanmaya çalışılan Kur’an, sanat, edebiyat ve mimari… henüz şehirleşememiş köylülerin anlayabileceği, aslında isteseler de anlayamayacakları İslâm’dı.

En birikimli ülke Türkiye olabilir. Bir türlü “değer” üretemeyen dindarlığın verimsizliğini, 1950’den sonra şehirleşmeye başlayan dağlı ve köylü kalabalığın görgü eksikliğinde bulmak mümkündür.

50 cilt kitap yazan da, görgü ve pratik eksikliğinden dolayı, bir köy veya apartmanı adaletle veya bir şirketi verimlilikle idare edemez! Bu nedenle, yazdıkları da bir işe yaramaz!

Bu insanlara “Kes-yapıştırla ilim olmaz!” deseniz de anlamazlar!

30 yıldır devam eden ve daha ne kadar süreceği bilinmeyen PKK terörünün nedenini, on binlerce yıldan beri dağda yaşayan Kürtlerin kent yaşamını sindirememesinde bulabiliriz.

İsteyen PKK sorununu “Halkın acıları!”na, isteyen “Apo’nun liderlik becerisi!”ne, isteyen de “Dış güçlere!” bağlayabilir! 

Ortada apaçık bir sosyolojik boşluk varsa, birileri bunu dolduracaktı!

 

 


YorumcuYorum
Ahmet Yücel
19.04.2016
22:36

Allah razı olsun hocam.

"Ortada apaçık bir sosyolojik boşluk varsa, birileri bunu dolduracaktı! "

Önemli olan bir konu da, bu boşluğun neden oluştuğunu tespit ederek, boşluğu dolduracak çözüm yollarını uygulamaktır.

80 yıldır verilen eğitimle maneviyattan uzak, maddeci bir nesil yetiştirilmek istendi. Madde ön plana çıkınca, din ikinci planda kaldı.Sayın cumhurbaşkanımızın daha önce söylediği: "DİNDAR NESİL YETİŞTİRECEĞİZ." sözüne karşı çıkanlar oldu. Bu konuda yeterince adım atılamadı. 

Ana okullarından liseler dahil, seviyelere uygun uygulamalı manevi eğitim/Din ve Ahlak Eğitimi verebilseydik...Bugün bu konuya ehemmiyet verilse 10 yıl gibi kısa bir zamanda bu boşluk büyük oranda dolacaktır.

Dini ahlaki yönden olgun bir nesil açta kalsa, teröre destek olmaz. Öldürülürse şehit olacağını bilen bir nesil, canını vatan için verir yine de teröre destek vermez.

Yazınız için tekrar Allah razı olsun, diyorum. Yazınızın bitiş cümlesinden itibaren devamını da okumak istiyoruz. Allah'a emanet olunuz. Selamlar.





Çok Okunan Makaleler
Harun Özdemir
Evlenme hakkı üzerine
11.07.2012 11940 Okunma
30 Yorum 18.07.2012 19:12
Harun Özdemir
Zina, fuhuş ve azgınlık
13.07.2012 11106 Okunma
13 Yorum 20.07.2012 23:07
Harun Özdemir
Adem Tiflis'te insan oldu!
26.06.2012 10409 Okunma
17 Yorum 05.07.2012 21:40
Harun Özdemir
Beytü'l Hikme ve Nizamiye Medreselerinin etkileri
21.04.2016 8543 Okunma
1 Yorum 22.04.2016 09:08
Harun Özdemir
Biyolojik ata ve hukukî anne ve baba
4.07.2012 8205 Okunma
13 Yorum 06.07.2012 14:24
Harun Özdemir
Ahlâk-ı Hamîde mi dedin?!
29.04.2016 7699 Okunma
1 Yorum 30.04.2016 00:58
Harun Özdemir
Karagülle İslâmcı mı?
22.02.2016 7666 Okunma
1 Yorum 22.02.2016 22:17
Harun Özdemir
Anayasaların öncüsü Hz.Muhammed'dir
23.01.2017 7491 Okunma
1 Yorum 26.01.2017 10:28
Harun Özdemir
Parlamento Dışı İslâmcı anayasa çalışmaları
18.02.2016 7481 Okunma
6 Yorum 20.02.2016 23:32
Harun Özdemir
Ya yenilik ya da çürüme!
14.03.2016 7466 Okunma
5 Yorum 17.03.2016 17:56
Harun Özdemir
Fetva ekonomisi
29.02.2016 7289 Okunma
1 Yorum 29.02.2016 20:58
Harun Özdemir
Mason olmanın dayanılmaz faydaları?!!!
1.01.2016 7229 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcılığın Sezai Karakoç aşaması
18.12.2015 7199 Okunma
Harun Özdemir
Müslümandan Burjuva olur mu?!
19.04.2016 7188 Okunma
1 Yorum 19.04.2016 22:36
Harun Özdemir
Her şey çok farklı olabilirdi
16.01.2016 7074 Okunma
2 Yorum 21.01.2016 14:57
Harun Özdemir
Bir ülkenin barış üretebilme kabiliyeti
2.01.2017 6726 Okunma
8 Yorum 07.01.2017 00:10
Harun Özdemir
İslâmcıların sanata bakışı üzerine
13.04.2016 6693 Okunma
Harun Özdemir
Kıskançlık öldürücüdür!
28.03.2016 6680 Okunma
Harun Özdemir
Alevî İslâmcılık mümkün mü?
22.12.2015 6550 Okunma
Harun Özdemir
ÖSYM Başkanı Sayın Prof.Dr. Ömer DEMİR'e açık mektup
21.03.2016 6421 Okunma
Harun Özdemir
Şahitlik üzerine
15.07.2012 6388 Okunma
4 Yorum 15.07.2012 14:41
Harun Özdemir
Savruluyoruz!
14.06.2016 6327 Okunma
1 Yorum 15.06.2016 01:50
Harun Özdemir
Gizli Servis İslâmı Loca İslamını Yendi mi?!
11.01.2016 6238 Okunma
Harun Özdemir
Hilkatin Mebdei ve Adem
24.06.2012 6196 Okunma
5 Yorum 26.06.2012 04:29
Harun Özdemir
"... ve hadîdi inzâl ettik..."
30.06.2012 6188 Okunma
3 Yorum 08.07.2012 10:24
Harun Özdemir
Fıkıh Ekonomilerinin Teorisi
5.03.2016 6161 Okunma
Harun Özdemir
Umarım oyun içinde oyun yoktur
4.12.2015 6142 Okunma
Harun Özdemir
Masonluk ve İslâmcılar
28.12.2015 6140 Okunma
Harun Özdemir
Egemenlik kimin
21.02.2017 6137 Okunma
5 Yorum 23.02.2017 00:29
Harun Özdemir
İslâmcıların Anayasa rüyası!
9.02.2016 6067 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcıların gelecek beklentisi
8.01.2016 6034 Okunma
Harun Özdemir
İncire ve zeytine yemin olsun mu?!
14.06.2017 6021 Okunma
1 Yorum 14.06.2017 18:49
Harun Özdemir
Sünnî İslâm ve Demokrasinin Geleceği
30.11.2015 6009 Okunma
Harun Özdemir
Modernleşmeye Müslümanların etkisi oldu mu?
8.05.2016 5962 Okunma
Harun Özdemir
Kur'an ve bedeni cezalar üzerine
6.06.2017 5874 Okunma
2 Yorum 08.06.2017 11:10
Harun Özdemir
Bu terör değil; başka bir şey!
7.01.2017 5868 Okunma
1 Yorum 08.01.2017 01:12
Harun Özdemir
Tüketme Hakkı
30.06.2012 5852 Okunma
5 Yorum 08.07.2012 10:58
Harun Özdemir
Yeni bir Anaysa mı yoksa yeni bir Teşkilât-ı Esas
30.06.2012 5831 Okunma
3 Yorum 01.07.2012 11:03
Harun Özdemir
Seçim sizin; hangi İslâm?!
9.03.2016 5809 Okunma
Harun Özdemir
İlahiyat Fakülteleri kapatılmalı!
14.12.2015 5796 Okunma
Harun Özdemir
Kur'an neden tahrif olmadı
31.01.2017 5782 Okunma
1 Yorum 31.01.2017 22:47
Harun Özdemir
Kadına eziyet dini bir vecibe midir?!
23.03.2016 5778 Okunma
Harun Özdemir
Ulemanın "İlm-i siyaset" ile imtihanı
25.01.2016 5777 Okunma
Harun Özdemir
Dinimiz işleri; dinleri işimiz mi olmuş?!
13.03.2016 5750 Okunma
Harun Özdemir
Yeni İslam felsefesi mümkün mü
31.07.2012 5747 Okunma
9 Yorum 03.08.2012 09:08
Harun Özdemir
Zor günlerdeyiz...
16.05.2017 5702 Okunma
1 Yorum 16.05.2017 10:26
Harun Özdemir
İslâmcıların ekonomiden ne anladıkladıklarına dair
26.02.2016 5701 Okunma
Harun Özdemir
Diyanet İşleri Başkanı Sayın Prof.Dr.Mehmet GÖRMEZ'e...
21.01.2016 5660 Okunma
Harun Özdemir
1921 Anayasasına İslâmcıların katkısı
13.02.2016 5657 Okunma
Harun Özdemir
Ahlâksız İslâmcılık Olur mu?!
7.12.2015 5653 Okunma
Harun Özdemir
Cumhuriyet ne kadar kalıcı?!
16.05.2016 5643 Okunma
Harun Özdemir
Modern Kadın Müslüman mı?!
2.02.2016 5602 Okunma
Harun Özdemir
Cumhuriyet'in kuruluş felsefesi
14.02.2017 5602 Okunma
1 Yorum 15.02.2017 17:05
Harun Özdemir
Kılıçdaroğlu gıybeti ile sonuç almak
13.03.2017 5564 Okunma
2 Yorum 13.03.2017 21:07
Harun Özdemir
Atatürk Anayasası, ABD Anayasasına nasıl yenildi?!
16.02.2016 5561 Okunma
Harun Özdemir
Laiklik mi demokrasi mi?!
3.05.2016 5545 Okunma
Harun Özdemir
Bilim bizim neyimize!
25.04.2016 5515 Okunma
Harun Özdemir
İslamcılık üzerine
9.07.2017 5440 Okunma
1 Yorum 09.07.2017 09:20
Harun Özdemir
İki kadını şahit yapmak!
4.04.2016 5412 Okunma
Harun Özdemir
Sayın Cengiz DEMİRCİ -2-
22.01.2017 5376 Okunma
1 Yorum 23.01.2017 21:39
Harun Özdemir
Avrupa'dan vazgeçebilir miyiz?!
20.03.2017 5359 Okunma
1 Yorum 20.03.2017 20:37
Harun Özdemir
Kur'an'ın şaşırttıkları!
8.04.2016 5201 Okunma
Harun Özdemir
Sayın Cengiz DEMİRCİ
8.01.2017 5179 Okunma
Harun Özdemir
Fransız kadın Müslüman olur mu?
7.02.2016 5168 Okunma
Harun Özdemir
Fatih kaç yaşında cumhurbaşkanı oldu
12.04.2017 5135 Okunma
2 Yorum 12.04.2017 19:25
Harun Özdemir
Doğu gerçeği!
23.06.2016 5129 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın adı ne olmalı
9.08.2017 5074 Okunma
1 Yorum 09.08.2017 12:53
Harun Özdemir
Neden böyleyiz?!
9.08.2016 5059 Okunma
Harun Özdemir
Anayasa değişikliğinde neler var
3.04.2017 5040 Okunma
1 Yorum 03.04.2017 23:10
Harun Özdemir
Darbenin devamı var mı?
24.07.2016 5001 Okunma
Harun Özdemir
Yeni Anayasanın kapsamı ve öngörüsü
3.07.2012 4976 Okunma
3 Yorum 07.07.2012 01:50
Harun Özdemir
İslamofobinin kaynağı
9.08.2017 4885 Okunma
1 Yorum 09.08.2017 13:09
Harun Özdemir
Karanlık çağa doğru
9.08.2016 4749 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın Darwin'le imtihanı
6.02.2017 4723 Okunma
Harun Özdemir
Devlet neden açık hedef?
5.06.2016 4707 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali-2-
21.12.2016 4690 Okunma
Harun Özdemir
Batı gerçeği!
20.06.2016 4573 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali -1-
19.12.2016 4445 Okunma
Harun Özdemir
Direnç eğitimi nedir?
27.06.2016 4400 Okunma
Harun Özdemir
Yaşar Nuri İslâmcılığı
17.07.2016 4338 Okunma
Harun Özdemir
Adalet yönetimin temelidir.
25.07.2016 4331 Okunma
Harun Özdemir
Kur’an’ı anlama çabaları
8.07.2016 4306 Okunma
Harun Özdemir
İsyan günlerinde zekât!
8.07.2016 4271 Okunma
Harun Özdemir
Milli Mücadelede Yahudiler
7.03.2017 4249 Okunma
Harun Özdemir
Marjinal İslâmcıların özgürlük arayışı
30.05.2016 4158 Okunma
Harun Özdemir
Alem-i İslâm'da özgürlük sorunu
28.05.2016 4145 Okunma
Harun Özdemir
İslâmcı şehir olabilir mi?!
20.05.2016 4141 Okunma
Harun Özdemir
Bu ne yaman çelişki!
8.06.2016 4058 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye neden demokratikleşemez?!
7.01.2017 4046 Okunma
Harun Özdemir
Darbeler önlenebilir mi?
3.03.2017 4033 Okunma
Harun Özdemir
Köylü İslâm marjinal İslâm'a karşı
3.06.2016 3964 Okunma
Harun Özdemir
Türkiye'nin Adil Düzen İhtimali-3- Son şansa zaman yok
27.12.2016 3961 Okunma
Harun Özdemir
Müslümanın özgürleşmesi mümkün mü?
16.01.2017 3873 Okunma
Harun Özdemir
Kim daha akıllı?!
10.02.2017 3798 Okunma
Harun Özdemir
Milli uzlaşma uluslararası kararlarla çelişirse
28.02.2017 3715 Okunma
Harun Özdemir
İzmir İslamı
18.10.2017 3311 Okunma
Harun Özdemir
Terörle bağlantılı seçmen sayısı
15.03.2017 3233 Okunma
Harun Özdemir
Askerlik neden önemsiz olsun ki
10.04.2017 2995 Okunma
Harun Özdemir
1'e karşı 27
27.03.2017 2900 Okunma
Harun Özdemir
Tarihselci İslam
8.11.2017 2781 Okunma


© 2024 - Akevler