Gorbaçov, Çernişev, Erbakan ve ‘Adil Düzen’-2
Sovyetler Birliği’nin (SSCB) son başkanı Mihail Gorbaçov 91 yaşında vefat etti…
Son SSCB Başkanı Gorbaçov Afganistan’daki Sovyet varlığını geri çekti…
‘Glasnost’ ve ‘perestroyka’ ile yeniden yapılanmayı hedeflemişti ama…
Darbeciler karşı çıktı; sonra Yeltsin geldi, şimdi de Putin var…
Gorbaçov 30 Ağustos 2022 Salı günü vefat edince, bu vesileyle yazı yazalım ve tarihe notlar düşelim dedik; söze “Gorbaçov, Çernişev, Erbakan ve Adil Düzen” diyerek başladık.
Kaldığımız yerden tevafuk olarak denk gelen bir açıklama ile devam edelim…
Adil Düzen Çalışanı Prof. Dr. Arif Ersoy arkadaşımız da bundan tam iki yıl önce 1 Eylül 2020 tarihinde vefat etmişti, bu vefat sonrasında bu köşede onlarca yazı yazmıştık…
Bu vesileyle Arif Ersoy Hocamızı da özellikle “Adil Düzen, Adil Ekonomik Düzen, Adil Dünya Düzeni” çalışmalarımıza yaptığı katkıları yönüyle anmış oluyoruz…
Lenin, Stalin, Kruşçev gibi Sovyet liderleri sonrasında Brejnev, Andropov ve Çernenko adlarını taşıyan ihtiyar devlet başkanları gördü Sovyet halkı. Sovyetler Birliği’nin (SSCB) son başkanı Mihail Gorbaçov bu görüntüyü tersine çevirme misyonunun sahipliğini üstlendi. Halkına özgürlük verme (‘Glasnost’, yani açıklık) ve ekonomiyi gerçekleri yansıtmayan şişirilmiş veriler yerine sağlam temellere oturtma (‘Perestroyka’, yapılandırma) seferberliğini bu amaçla başlattı. 1985 yılında SSCB'nin başına geçtiğinde iki kelimeyle yani ‘glasnost’ ve perestroyka’ ile dünyanın kaderini değiştireceğini kimse tahmin etmiyordu…
Yaklaşık olarak 70 yıl varlığını sürdüren Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin (SSCB) çözülüşü sırasında, direksiyonda Gorbaçov vardı.
Gorbaçov, 1917'deki Ekim Devrimi'nden sonra doğmuş ilk genel sekreter olarak göreve geldi ve durgunluk döneminin ardından taze bir başlangıç olarak görüldü. 1985'te partinin ve ülkenin başına geçtiğinde ilan ettiği reform programlarıyla, durgun seyreden ekonomiyi diriltme ve siyasi açmazları çözme iddiasındaydı. Ona göre ülkenin perestroykaya ihtiyacı vardı ve bunu yapmaya yarayacak aracın adı ise glasnosttu. Otoriter sistemde benimsenen bu gevşeme, Sovyetler Birliği bünyesindeki farklı unsur ve milliyetlerde de heyecanla karşılandı. Bazı ülkelerde ise yeni açılan döneme ayaklanmalar damga vurdu. Örneğin 1986'ta Kazakistan'daki eylemler bir itaatsizlik dalgasına neden oldu. Gorbaçov, ABD Başkanı Ronald Reagan ile silahsızlanma konusunda anlaşma sağlayarak soğuk savaşa son verme niyetindeydi. Afganistan'daki işgale son verildi, Sovyet konvansiyonel güçlerinin tek taraflı olarak azaltılacağı duyuruldu. Ancak en zor sınav, Sovyetler Birliği bünyesinde gönülsüz olarak yer alan ülkelerden geldi. Açıklık ve demokrasi arayışı bağımsızlık çağrılarına neden oldu. SSCB'nin dağılma sürecinde kuzeydeki Baltık ülkelerinin bağımsızlığı hızlandırıcı bir etki yaptı. Letonya, Litvanya ve Estonya, Moskova'yla bağlarını kopardı.
Diğer taraftan 9 Kasım 1989'da Doğu Almanya vatandaşlarının Batı'ya geçişine izin verilmesi ve Berlin Duvarı'nın yıkılması, sosyalist ülkelerin gerileyişinde bir kilometre taşı oldu. Gorbaçov'un ilk tepkisi, geleneksel Sovyet yaklaşımında olduğu gibi bölgeye tanklar göndermek olmadı. Almanya'nın yeniden birleşmesiyle ilgili durumun, Almanya'nın iç meselesi olduğunu söyledi. 1990'da Gorbaçov, "Doğu-Batı ilişkilerinde radikal değişikliklere öncülük ettiği" gerekçesiyle Nobel Barış Ödülü'ne layık görüldü.
Tüm bu olanlar, Moskova'daki komünist düzen savunucuları için kırmızı çizginin aşılması anlamına geldi. 1991 Ağustos'unda bir askeri darbe tertiplendi ve Gorbaçov Karadeniz'deki tatili sırasında tutuklandı. Darbe bastırıldı. Gorbaçov istifa etti. Ancak olanlar Sovyet düzenini altüst etmişti ve 6 ayda Sovyetler Birliği yolun sonuna geldi.
Rusya artık yeni ve belirsiz bir geleceğin kapısını aralamıştı...
Sovyetler Birliği’nin son başkanı Mihail Gorbaçov’un attığı adımlar SSCB'nin ve sosyalist iktidarın sonunu getiren olayları hızlandıran bir etki yaptı. Üstelik yalnızca Rus coğrafyasında değil, SSCB bünyesindeki tüm ülkelerde ve elbette bütün dünyada...
Bu sayede ‘komünizm-kapitalizm dehşet dengesi’ sona erdi…