Sermayeye karşı bakkallar birliği
1159 Okunma, 0 Yorum
Reşat Nuri Erol - Milli Gazete
Ilker Ardic

Başbakan Erdoğan, bir AVM açılışında bakkallar meselesini anlatırken, 'kapanırsa kapansınlar' demeye getirmiş ya; bizim gibi herkes bu söze karşı çıkmakta... Biz sadece karşı çıkmakla kalmadık, son birkaç sene içinde önce bakkallarla ilgili uygulamalı önerilerde bulunduk... Minik bir mahalle bakkalı kurup işlettik... Bu vesileyle çok önemli bilgi ve deneyimler elde ettik... Bu bilgi ve deneyimlerimizi ulaşabildiğimiz esnaf birlik başkanlarına bakkallar birliği derneklerinin yöneticilerine ilettik... İlk görüşmede ilgilenir gibi yaptılar...

Sonra sustular, ilgiyi kestiler; hâlâ susuyorlar ve ilgilenmiyorlar!..

***

Bu gibi gelişmeler karşısında olay nedir, neden böyle oluyor diye düşünmeye başladık ve bazı sonuçlara ulaştık.

Önce sonuç mahiyetindeki bu tesbitler üzerinde duralım.

-Tekel sermaye herhangi bir yerde bir kuruluş ortaya çıkarsa önce onu yerinde ezer.

-Ezemezse; para ile destekler ve o kuruluşu kendisinin istediği bir kuruluşa çevirir.

-Bunu da başaramazsa; o kuruluşu büyütür, büyükçe bir teşkilat hâline getirir. Sonra o teşkilatın yöneticilerini satın alır ve teşkilatı tamamen kendi amaçları için kullanır.

-Bunu da yapamazsa; teşkilatın başına bilgisiz, beceriksiz, korkak ve ne yapacağını bilemez cahil yöneticiler getirir. Böylece o teşkilat mefluç vaziyete getirilir. Tekel sermaye için bunun faydası; o teşkilat  vardır diye herkes ümidini ona bağlar ve avunup durur...

Türkiye'de ve dünyada, tekel konumundaki bütün kuruluşlar bu statüye tâbidir. Bu statüye uymayan bir kuruluş olursa, ihbarlarla ve şikâyetlerle devleti ona saldırtarak o kuruluşu çökertirler. Şöyle bir düşünün bakalım; hukuktan itibaren, ekonomi kuruluşları ve hizmet sektörü başta olmak üzere, hemen hemen her alan böylesi bir tekel işgalinde değil mi?

Bu durumda başka birilerinin bakkalları ayakta tutma ve onları yaşatma gücü yoktur.

İş tamamen başa kalmıştır. Bakkallar kendi sorunlarını yine bizzat kendileri çözmelidirler. Hem de yeniden yapılanarak ve yine kendileri kendi aralarında yeni birliktelikler ve "birlikler" oluşturarak bunu yapacaklardır. Başka çözüm yolu yok!

***

Neler yapılmalı? Bakkallar bir araya gelip neler yapmalı?

Her şeyden önce bizzat halkımız köyündeki, mahallesindeki, semtindeki, sokağındaki bakkallarına sahip çıkmalı. Bunu sağlamak için önce halkın bilinçlendirilmesi gerekmekte.

Her yörede bir bakkal, örnek ve öncü olmaya ahdetmiş bir bakkal ortaya çıkmalı ve müşterilerini bilinçlendirmeli. Bunu ancak kendisinin fiyatları süper marketlerin fiyatlarına eşit olduğu zaman sağlayabilir. Bunun için "Adil Ekonomik Düzen" bilgisi gerekmekte. Bu konuda bizde kırk yıllık bir bilgi birikimi ve yabana atılmayacak uygulama tecrübesi vardır.

"Örnek bir bakkal"ı kurup işlettikten sonra, mahallesinde "BAKKALLAR BİRLİĞİ" oluşturup sömürüden kurtulma sürecine ve dayanışmasına girilmeli...

Küçük küçük "kooperatifler"le önce İstanbul, sonra Türkiye, sonra dünya bu sisteme geçmeli...

Kooperatifler küçük olduklarından dolayı, tekel sömürü sermayesi onların her biriyle tek tek uğraşamaz; uğraşsa bile baş edemez.

Halkın asıl gücü, birlikteliğin ana kuvveti işte buradadır.

Sermaye, makroda kendisinin zararı olmadığı için küçük kooperatiflerle uğraşmaktan vazgeçer. Bakkalları ortadan kaldıracağına bakkalları sömürmeyi yeğlemeyi tercih eder; yararlanır ama sömüremez. Her şeyde olduğu gibi bu konuda da "denge" vardır. Böylece "yeni bir ekonomik dünya düzeni" kurulur. İnsanlık sermayenin var olduğu, varlığını sürdürdğ ama diğerlerini sömüremediği bir düzene geçmiş olur.

Birlikteliğin, birlikte olmanın, bakkallar birliği kurmanın daha başka detayları vardır ve bu gibi bazı önemli detaylar da bundan sonraki yazımın konusudur.

 

Ilker Ardic






Sayı: 36 | Tarih: 14.02.2010
Dücane Cündioğlu
Tanrı öldü, Allah yaşıyor
1493 Okunma
Abdülkadir Altınhan
Dücane Cündioğlu
Tanrı öldü, Allah yaşıyor
1335 Okunma
Abdülkadir Altınhan
Hayrettin Karaman
İslam siyaset teorisi
1323 Okunma
Hilmi Altın
Mahir Kaynak
Dış Düşman
1245 Okunma
Süleyman Karagülle
Abdülkadir Özkan
Benim oldu, sizin de bir dikili ağacınız olabilir
1232 Okunma
Özgül Ertuğrul
Ahmet Hakan
Siluetini sevdiğimin Türkiye'si
1216 Okunma
4 Yorum
Lütfi Hocaoğlu
Mehmet Şevket Eygi
Meal, Tercüme Tefsir Ticareti...
1166 Okunma
Emine Hocaoğlu
Toktamış Ateş
27 Mayıs devrimi
1166 Okunma
Osman Eskicioğlu
Ümit Zileli
Hüsnü Mahalli - Huylu huyundan vazgeçer (mi?)
1162 Okunma
Osman Köse
Reşat Nuri Erol
Sermayeye karşı bakkallar birliği
1159 Okunma
Ilker Ardic
Nazlı Ilıcak
Kadınlar..
1123 Okunma
Fatma Karuç
Ruşen Çakır
Devletin zirvesinde koalisyon fikrine hazır mıyız?
1119 Okunma
Tayibet Erzen
Mehmet Altan
Hani 28 Şubat bitmişti?
1117 Okunma
Mehmet Hikmetumut
Fikret Bila
Başbuğ'un püskürtme hamlesi
1117 Okunma
Harun Özdemir
Can Ataklı
Herkes şikâyetçi kimse kılını bile kıpırdatmıyor
1113 Okunma
2 Yorum
Mesut Karaaytu
Zülfü Livaneli
Kimlik mi değiştiriyoruz?
1102 Okunma
Ali Bülent Dilek
Fehmi Koru
Gül: "Tarihimizi yeni keşfediyoruz"
1098 Okunma
Ahmet Kirtekin
Oktay Ekşi
Örnek Çok
1095 Okunma
2 Yorum
Vahap Alma
Mehmet Niyazi
Bilginin cezalandırılması
1046 Okunma
Abdurrahman Erol
Ebubekir Sifil
Kuran Yılı
1031 Okunma
3 Yorum
Zafer Kafkas


© 2024 - Akevler