Kur’an’a göre devlet düzeni ve medeniyet - 91
Önceki yazılarla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam…
Önceki yazımızın en sonunda ne dedik? “‘Yargının dört rüknü vardır; savunma, soruşturma, bilirkişilik ve hakemler’ konusu ile devam edeceğiz…”
Devam ediyoruz…
Yargının dört rüknü vardır
Savunma, soruşturma, bİlİrkİşİlİk ve hakemler
1. Savunma
Herkesin dayanışma ortaklığı vardır. Haksızlığa uğrayan kendi dayanışma ortaklığına baş vurur, dayanışma sorumlusu mağdur davacıyı haklı bulursa o zaman dava açılır. Haklı bulmazsa ya kendi dayanışma sorumlusundan razı olur, davadan vazgeçer, ya da dayanışma ortaklığını değiştirir.
Hiçbir dayanışma ortaklığı onu haklı bulmazsa bucağından ayrılır, davayı gittiği yerden açar. Savunma bugünkü savcılar gibidir, avukatlar gibidir.
Bizde ise dayanışma sorumlusu siyasi parti başkanıdır. Savcı yoktur. Kamu davalarını da siyasi dayanışma sorumluları açarlar.
2. Soruşturma
Dayanışma sorumluları davanın açılmasını kabul ettikten sonra dava açılmadan önce sorumlular soruşturmacıları bulurlar, anlaşırlar ve onlardan soruşturma yapmalarını isterler. Dayanışma sorumlularının elinde bunun için verilmiş tahsisat vardır, ondan harcarlar.
Soruşturma ayrı ayrı soruşturmacılar tarafından yapılır. Böylece iki veya dört soruşturmacı tarafından olay tespit edildikten sonra davacının da muvafakatini alarak hakem seçerler. Hakem davalının dayanışmasına baş vurarak ona da hakem seçilmesini ister. Davalı hakemlerin ücretini de davacı sorumlusu öder.
3. bİlİrkİşİ
Soruşturma belge ve bilgilere dayanır. İhtisas isteyen hususlarda bilirkişilere başvurulur. Bilirkişileri soruşturmacılar atarlar. Bilirkişilerin hatalı tespitlerinden soruşturmacılar da sorumludurlar.
Bilirkişi masrafları soruşturmacılar tarafından karşılanır, kendi paylarından verilir. Bilirkişilerin hata yapmış olmalarından dolayı davalı ve davacıya ödenecek tazminatı bilirkişilerin dayanışması öder. Aldıkları ücretler onlarda kalır.
4. Hakemler
Davacının hakemi ve davalının hakemi belirlendikten sonra, hakemler baş hakemi seçerler. Böylece yargı oluşmuş olur.
Davalının soruşturmacısı yoktur, hakemi vardır. Hakemlere verilen miktar da soruşturmacılara verilen miktar kadardır. Soruşturmacıların payı üçe ayrılır, baş hakem de eşit pay alır. Hakemler şahitlerin soruşturma dosyalarını incelerler. Soruşturmanın tam yapıldığına kani olurlarsa, daha doğrusu baş hakem kani olursa son duruşma yapılır.
* Karar *
Karar hakemlerce alınır. Karar baş hakemin kararıdır. Muhalefet şerhi konmaz. Tartışmalar dışarıya aksettirilmez. Karar bucak başkanınca infaz edilir. Bucak başkanı infaz etmezse mağdur bucağını değiştirir ve oradan bucak başkanına dava açılır. Mahkûm olursa bucak başkanının akilesi tazmin eder yahut bucak tazmin eder. Karar hakemlere aittir.
Karar infaz edilir. Karar bir daha hiçbir suretle bozulmaz.
Mağdur olan dava açabilir. Dava bilirkişilere, dayanışma sorumlularına, soruşturmacılara ve hakemlere karşı açılır.
Herkes kendi ihmalinden sorumludur. Bilirkişinin hatasından soruşturmacı, soruşturmacının hatasından hakemler sorumlu değildirler. Bunlara açılan dava kazanılırsa bunların dayanışma ortaklıkları tazmin ederler.
(Devamı var)