Ramazan, Kur’an Nizamı, Kur’an Mucizeleri-14
Kur’an Ayı Ramazan’da “Kur’an Nizamı ve Mucizeleri” yazılarımıza devam…
Kur’an’ın hükümleri kıyasla genişletildi. Nasıl?
Kur’an’dan önce peygamberler geldi, kitaplar geldi. Onlar kendi zamanlarını ve kavimlerini ilgilendiren hükümler getirdiler. Her topluluğun her asır için ayrı şeriatları olmuştur. Kur’an son kitaptır ve diğer önceki bütün kitaplarda olanlar da onun içinde vardır. Kur’an her topluluğa hitap eder, tüm insanlığa hitap eder, bir de her çağa hitap eder. Bundan bin sene önceki dünya ile bugünkü dünyayı düşünün. Akşam olduğu zaman o insanların karanlığı aydınlatmak için mumları bile yoktu. Deveden başka binecekleri sadece at, katır ve eşek vardı. Ancak bağırarak uzaktakilere seslerini duyurabiliyorlardı. Oysa bugün Ay’a gidiyoruz, atomları parçalıyoruz. Dolayısıyla bugün o günkü mantıkla yaşamak mümkün değildir. Bunu bilmeyen yoktur. Oysa biz Kur’an’ı şimdi okuyoruz, hiçbir zorluk çekmeden hayatımıza ışık tutuyor, önümüzü aydınlatıyor ve her soruna çözümler üretiyor.
Kur’an bunu nasıl yapabiliyor?
Kur’an’da bunu yaparken her olaya bir örnek seçerek ona hükmü yüklüyor, kalanların onlara kıyas yapılacağını emrediyor. Nasıl?
Kur’an önce öyle örnekler seçiyor ki o örneklerin modası geçmiyor. Kıyamete kadar insanlar onlardan yararlanacaklardır. Örnek olarak ineği ve deveyi seçiyor. Bunlar her zaman bizim besinimiz olacaklardır.
Kur’an’ın seçtiği bu örnekler öyle örneklerdir ki, onların dışındaki bütün oluşlar onlara kıyas edilir. İnsan vücudunu düşünelim. Milyarları çok aşmış hücreler vardır. Bunlar dokuları oluşturur. Tür olarak 20-30 çeşit hücre vardır. Bunlar değişik dokuları oluşturur. Bu dokulardan birer tanesini seçip bize tanıtsa bütün vücudu tanıtmış olur. Çünkü onlara kıyas edilmeyen hücre kalmaz. İşte Kur’an bunları seçerek kitapta hükümler vermektedir. Dolayısıyla Kur’an’da olmayan herhangi bir konu kalmamaktadır.
Kur’an tarafından seçilen örnekler ölçülebilir ve tartılabilir örneklerdir. Dolayısıyla mukayese bizim için sayılar üzerinde olmaktadır. Nitekim hayat sonuç olarak rakamlardan ibarettir. Acıkırsanız karnınızı doyurmanız gerekir. Nasıl doyurayım? Diyelim ki hurma bulduk, onu satın alarak doyacağız. Manav hemen bunun fiyatını bize söyler. O halde hükümler öyle seçilmedir ki diğerleri onunla karşılaştırılabilsin. Üzüm şarabı dediğimizde bu ölçü yapılabilmektedir, ama sadece içki derseniz bu ölçü yapılamaz.
Kur’an’da öyle örnek seçilmelidir ki insanlar onu bilebilsin ve ona kıyas yapılabilsin. Buna en iyi örnek üzümdür. Hemen hemen dünyanın her ikliminde yetişmektedir.
Kur’an ne yapıyor?
Kur’an üzüm gibi işte böyle kıyas yapılacak maddeleri seçiyor ve dolayısıyla tüm devirlere ve topluluklara hitap ederek düzenlerini kurmalarını öğretiyor. Bizden öncekiler işte bu usulle geçmişteki sorunları çözdüler, şimdi biz de günümüzün sorunlarını çözüyoruz.
Bazı analoji müesseseleri hakkında örnekler verelim.
Kur’an namazın nasıl kılınacağını bize öğretiyor. Yani namaz örneği ile toplantıların nasıl yapılacağını kıyas yoluyla bildiriyor. Çağrı nasıl yapılacak, hangi yerde toplanılacak, kıyafetler nasıl giyilecek, başkan nasıl seçilecek, nasıl oturulacak, görüşmeler nasıl yapılacak? Kur’an Nizamı bütün bunları bize namaz ile öğretmiş oluyor.
Zekâtla ortak bütçeyi oluşturuyor, bölme usullerini ve ortaklıkları da orada öğretiyor.
Hac uluslararası toplantıların ve kongrelerin yapılış biçimlerini öğretiyor.
Kurban sağlıklı et üretiminin ve kesiminin nasıl yapılacağını öğretmektedir.
Evlenme ve boşanmalarla işçi-işveren münasebetlerini öğretmektedir.
Kur’an yazılacak ders kitaplarının büyüklük ve şeklini de bize anlatmaktadır.
Sonuç olarak kıyas yoluyla gelecekte oluşacak sorunları çözme yollarını bulmuş oluyoruz. İnsanlara kıbleyi farz etti, onun sayesinde trigonometri doğdu ve bu dünyayı keşfettik. Şimdi de uzayı keşfediyoruz. Bunların her biri Kur’an mucizelerindendir.