Önce parlamentoda, sonra Muş'ta öfke
1337 Okunma, 3 Yorum
Nazlı Ilıcak - Sabah
Fatma Karuç

Bir ülkede, bir avuç insan, isterse büyük kargaşa çıkarabilir. Mesele, bunun zeminini yaratmamak. Ama önceki gün, parlamentodaki o öfkeli havayı görünce, "Memleketin karışması herhalde siyasetçilerimizin umurunda değil" demekten kendimi alamadım. Ortam çok gergindi. AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan da, yatıştırıcı olacağına, beyanlarıyla daha büyük bir kutuplaşma yarattı.
Kabul... Kemal Anadol'un sürekli bağırıp çağırması, hatta milletvekili sıralarından Başbakan'a "Namertsin" diye bağırılması, hayli tahrik ediciydi. Lâkin aklımızdan çıkarmayalım, yatıştırıcı olması gereken iktidar partisidir; onların yöneticileridir.
Anayasa Mahkemesi, DTP hakkında kapatma kararı verdikten sonra, Türkiye'de şöyle bir tablo görmeyi umuyordum: Başbakan, hemen harekete geçiyor, siyasi parti genel başkanlarından randevu istiyor; partilerin kapatılmasını zorlaştırıcı adımlar atılması amacıyla görüşmeler yapılıyor ve uzlaşma sağlanıyor. Hatta Baykal, Bahçeli ve Erdoğan, DTP'yi özensiz davranışlarından dolayı suçlamakla birlikte, gene de siyasi partilerin demokratik hayatımızın vazgeçilmez unsurları olduğunu vurguluyorlar.
Bu, sorumlu bir davranış olurdu. Dalga dalga tabana yansır, öfkeler sükûnet bulur, aklıselim galip gelirdi. Bütçe müzakereleri sırasında tam tersi yapıldı. İpler gerildi; nefret hâkim oldu.
O zaman, Muş'un Bulanık ilçesinde cereyan eden hadiseyi nasıl kınayacağız? Yanlış anlaşılmasın, kınayacağız elbette ama "Böyle başa, böyle tıraş" demekten de kendimizi alamayacağız. Sükûnet tavsiye etmesi gereken politikacılarımız yangına körükle gidiyor.

 

Fatma Karuç


YorumcuYorum
Mesut Karaaytu
20.12.2009
17:34

fatma hanım bir önceki haftaki ayetlerle desteklenmiş yazılarınızın devamını bekliyorum değerli yorumlarınızın olmadığı yazınız çok yavan kalmış bu hafta selam ve dua ile

canan
23.12.2009
12:17

yorumlarınızın üstüne yorum yapamıyoruz çoğu zaman,şık cümlelerle donatılmış yazılarınızın dewamını bekliyoruz...

Fatma Karuç
23.12.2009
17:49

İnşallah bir daha yorumsuz yazı koymamaya çalışacagım.İlginize teşekkür ederim. Çok yoğun bir hafta idi yazamamıştım ama bundan sonra inşallah yazmaya çalışacağım.





Sayı: 28 | Tarih: 20.12.2009
Mehmet Şevket Eygi
Zina ve Recm
1582 Okunma
Emine Hocaoğlu
Ruşen Çakır
Gül nasıl devreye girebilir?
1537 Okunma
Tayibet Erzen
Bekir Berat Özipek
Derin devlet davalarında durumumuz
1470 Okunma
1 Yorum
Bünyamin Demir
Ebubekir Sifil
Dünya ile Bütünleşme(Gayrimüslimlere Benzememe)
1417 Okunma
3 Yorum
Zafer Kafkas
Ahmet Hakan
Milli Gazete yazarı Gül'ün uçağında
1406 Okunma
2 Yorum
Lütfi Hocaoğlu
Toktamış Ateş
İlle de demokrasi...
1375 Okunma
Osman Eskicioğlu
Ali Bayramoğlu
KÜRTLER SAHNEYE GİRDİ
1374 Okunma
Özgül Ertuğrul
Mahir Kaynak
Kürtlerle Hasbıhal
1364 Okunma
Süleyman Karagülle
Hayrettin Karaman
İmam hatipler ve askerler
1356 Okunma
Hilmi Altın
Zülfü Livaneli
Milletvekilleri zaten istifa edemezdi
1350 Okunma
2 Yorum
Ali Bülent Dilek
Can Ataklı
Malum ‘sayın’ kişi için fedakârlık yapmalıyız!
1339 Okunma
Mesut Karaaytu
Nazlı Ilıcak
Önce parlamentoda, sonra Muş'ta öfke
1337 Okunma
3 Yorum
Fatma Karuç
Cengiz Çandar
Tarihe geçmekte tercih
1336 Okunma
Ekrem Fildişi
Mehmet Altan
12 Eylül rejimini yok etmedikçe...
1288 Okunma
1 Yorum
Mehmet Hikmetumut
Oktay Ekşi
Dervişin fikri
1281 Okunma
Vahap Alma
Reşat Nuri Erol
Ahmet Hakan takipteymiş!..
1260 Okunma
Ilker Ardic
Fikret Bila
Türk'ün duyurduğu gerçek
1246 Okunma
Harun Özdemir
Mehmet Niyazi
Basiretli olmalıyız
1213 Okunma
Abdurrahman Erol
Yılmaz Özdil
:(
19 Okunma
Leyla Okta


© 2025 - Akevler