Doyumsuz 10 gün-3
1110 Okunma, 0 Yorum
Ahmet Taşgetiren - Bugün
Zübeyir Erol

26.09.2009

 

İlk yazımda yazdım. Ramazan'da kutsal topraklarda bulunmak demek, namazla, Kur'an'la, Peygamber'le, Kabe ile iç içe yaşamak demek.

 

Bunların tamamı ise insanla Yaratan arasındaki alakanın diri olmasını temin etmeli.

Düşünüyorum da...

Teravih namazları hatimle kılınıyor Mekke-Medine'de...

Bu, 20 rekatlik bir Kur'an okuyuşu demek.

Kur'an'da bir cüz, yani 20 sayfa.

Kur'an, Kur'an, Kur'an...

Namazın Kıraat rüknü.

Sonra bir o kadar süre, ayakta duruş.

Yani namazın kıyam rüknü...

Sonra rükular, secdeler...

Yatsı namazı ile birlikte aşağı yukarı 2 saati bulan bir süre...

İbadet, yani Allah'ın huzurunda duruş hali.

Ramazan'ın yirmisinden sonra hem Mescid-i Nebi'de, hem Mescid-i Haram'da teheccüd kılınıyor. 10 rekatlık teheccüd ve onun ardından kılınan üç rekatlık vitr namazı, saat 01.00 ile 03.00 arasında kılınıyor.

Bu iki saat süresince de Kur'an okunuyor, kıyamda duruluyor, rüku ve secde yapılıyor.

Bir gece içinde denebilir ki, dört saat süreyle kıyamda duruluyor, Kur'an okunuyor, rüku ve secdelerde Allah Teala tespih ediliyor.

Kulaklardan kalplere Kur'an çağıldıyor.

Ve Müslüman, Allah huzurunda duruş (kıyam)u en müessir hüviyetiyle yaşıyor.

Tesbihat dedim...

Özellikle teheccüd namazlarında, rüku ve secdelerde yapılan tesbihatı saymaya kalkmak beyhude...

Düşünün! Rüku için eğilmişsiniz ya da alnınız secdede ve diliniz Rabbi tespih ve tenzih etmekle meşgul...

Beni meşgul eden soru şu:

Bütün bu namazlar süresince Kur'an'ı ne kadar duyuyoruz?

Kıyamlarımız ne kadar yüreğimize yansıyor?

Rüku ve secdelerde ne kadar Rabbimize yaklaşıyoruz ?

Öncelikle Kur'an'ın dilini anlama problemimiz var.

Her iki Harem'in imamları, Kur'an okurken, sanki ilahi çağrının yüreklerimize ulaşmasını istercesine anlamda vurgular yapıyorlar.

Bazen o vurgulara gözyaşları karışıyor.

Bazen sesleri çığlığa dönüşüyor.

Sanki "Duy bu Rabbin çağrısını, anla, idrak et, hayatına taşı, Rabbin senden nasıl bir hayat yaşamanı istiyorsa, onu anlatıyor bu Kur'an" diyor. "Kur'an senin hayat rehberin" diyor. "Her  namazda Kur'an, boşuna okunmuyor" diyor.

Ben de içimden, "Kur'an'ı anlama seferberliği başlatmalıyız" diyorum.

Kıyamların idraki de bir önemli mesele.

Yani gelmişiz Rabbin huzurunda durmuşuz, demek kıyam.

O çağırmış ve gelmişiz.

İşimizi gücümüzü bırakıp O'nun çağrısına uymuşuz.

O çağırınca gelmemek olmaz, bunu bilmişiz.

O'nun huzurunda durmanın, evrende var oluşun olmazsa olmaz gereği olduğuna inanmışız.

Namaz bize bunu öğretmiş. 

Bu huzur halini, yüreğinin ölçüsü yap, denilmiş kıyamla bize.

Sonra, namazda olmadığın zamanda da, sanki huzurdaymışsın gibi yaşa, denilmiş.

Böyle bir kalbi yoğrulma potası diye düşünüyorum Ramazan ikliminde Haremeynişşerifeyndeki var oluş halini...

Bu Kur'an yoğrulmasını, bu ibadet duyarlılığını, bu secde ve rüku diriliğini, diğer zamanlarıma taşıyabilme cehdi kıvılcımlanıyor içimde...

Eşime bir aile geleneği başlatalım diyorum.

Çocuklarımızla birlikte her gün Kur'an'la bir miktar beraber olmayı gelenek haline getirelim ve bu nesillerimize intikal etsin...

Kutsal topraklardan özlemle ayrılıyoruz.

İstanbul'a dönerken, uçakta içimize sevinç halinde düşen iki damla gözyaşına tanık oluyoruz.

THY uçağı.

Atatürk Havaalanı'na iniyor.

Yolcular ayakta uçağın kapılarının açılmasını bekliyoruz.

Kabin amiri hostesle küçük bir sohbet ortamı oluşuyor.

Hostes hanım, "Oralar"a duyduğu özlemi dile getiriyor.

"Ah..." diyor, bir de ben gidebilsem..."

İşte böyle birkaç kelime  söylüyor, dudakları kıpırdıyor, gözleri kızarıyor ve iki damla gözyaşı akıyor.

Ne güzel bir şey böyle özlemle ağlayabilmek Rabbim diye geçiriyorum içimden...

"Aslında, diyor, bütün hayatımın böyle bir yolda yaşanmasını isterdim."

"Rabbim nasip etsin" diyoruz, eşimle birlikte ve bütün kalbimizle...

"Doyumsuz 10 gün" dedim ya... 

Anamın okuduğu bir ilahi vardı:

"Muhammed'e doyulur mu?" gibi bir nakaratla biterdi...

Eminim gidenler özlemle ve "Rabbimiz herkese nasip etsin" duasıyla dönüyor.

 

Yorum:

 

Her vakit namazda Kuran’dan ayetler okuyup ne okuduğumuzu anlamayışımız, merak edip okumayışımız çok büyük bir imanî zaaftır herhalde. Allah’ın emrini yerine getiriyoruz fakat bize ne söylediğini bir ömür boyu ihmal ediyoruz. Sonra Kuran’dan öğrenmediğimiz bir İslam için birbirimizi suçlayıp hep öteki birilerinin eksikliklerini sayıp döküyoruz. Sanırım Müslümanların bugün içinde bulunduğu durum sırf bu manasıyla okumayı ihmalimizdendir diyebiliriz.

 

İbadetler sadece ahiret hayatını kurtarmak için yapılan, dünya hayatından kopuk ve ilgisiz bir ritüel kalabalığı, Kuran’ı Kerim ise dini yaşantımızı düzenlemek dışında bir işlevi olmayan, sosyal (ekonomik, ilmi, siyasi) yaşantıya dair hükümler içermeyen adeta bir ilmihal kitabı…

 

Sadece bu şekilde algılasak bile yine de ne söylediğini merak edip okumamız gerekir. Zaten okuyunca aslında böyle olmadığını göreceğiz.

 

Bir adam düşünün uçsuz bucaksız bir gölün ortasında mahsur kalmış fakat bulunduğu yeri deniz sanıyor. Hiç suyu içmeye kalkışmıyor ve bu şekilde yaşamını yitiriyor. Galiba bir kere olsun o suyu içmeye kalkışmak gerekiyor.  

 

Allah hepimize Kuran’ı anlayıp yaşama gayreti içinde olmayı nasip etsin.    

 

 

 

Zübeyir Erol






Sayı: 16 | Tarih: 27.09.2009
Ahmet Hakan
Başın öne eğilsin Can
1233 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Nazlı Ilıcak
Siyaset, düşman ve dost
1195 Okunma
Fatma Karuç
Yılmaz Özdil
Kevın...
1163 Okunma
Leyla Okta
Fehmi Koru
İktidarları şangur şungur
1147 Okunma
Ahmet Kirtekin
Oktay Ekşi
Yine o bahis
1132 Okunma
Vahap Alma
Hayrettin Karaman
Dindarlık, Kadınlık ve Eğitim
1127 Okunma
Hilmi Altın
Ruşen Çakır
TSK açılımın neresinde?
1121 Okunma
Tayibet Erzen
Ahmet Taşgetiren
Doyumsuz 10 gün-3
1110 Okunma
Zübeyir Erol
Mehmet Şevket Eygi
Tarikat Evliyası
1103 Okunma
Emine Hocaoğlu
Fikret Bila
Avşar olayı ...
1096 Okunma
Harun Özdemir
Bekir Berat Özipek
Erdoğan açılıma nereden başlamalı?
1093 Okunma
Bünyamin Demir
Mehmet Niyazi
Atatürkçüler ve liberaller
1082 Okunma
Abdurrahman Erol
Toktamış Ateş
Parlamentarizm ve devlet başkanı
1075 Okunma
Osman Eskicioğlu
Ali Bulaç
Somalili korsanlar
1068 Okunma
Ahmet Yasir Erol
Reşat Nuri Erol
Sistemsizlik ve gelişmeler...
1062 Okunma
Ilker Ardic
Mahir Kaynak
Kırılgan Ekonomi
1038 Okunma
Süleyman Karagülle
Ahmet Altan
Aaa, büyük devlete bak..
1024 Okunma
Özer Ataç
Can Ataklı
İşe bakın Araplar bize biz onlara özeniyoruz
1019 Okunma
1 Yorum
Mesut Karaaytu
Zülfü Livaneli
Siz olsanız ne yaparsınız?
1010 Okunma
Ali Bülent Dilek


© 2024 - Akevler