Erbakan sömürü sermayesini çökertmiştir
“İnsanlara Allah’ın müşriklerden beri olduğu bildirildikten sonra “Fa” harfi ile sizin de onlarla olan yakın ilişkilerinizden vazgeçmeniz gerekir, yani onların karşılıksız parasını kullanmamanız gerekir demek istenmektedir.
Bu durumda ne yapmalıyız?
Şunu tekrar ifade edelim ki karşılıksız para şirktir. Karşılığı olan para Allah’ın gerçek âlemini ifade eder, onun belgesidir. Oysa karşılıksız para Allah’ın mülküne şerik olmak isteyen sahte tanrıların parasıdır. Karşılıksız paranın patronları bugünün Mekke müşrikleri gibidir. Biz şimdi onların bu putlarına tapıyoruz. ‘Efendim, ne yapalım, zarurettir’ diyorlar!
Biz bundan kırk sene önce Akevler Kooperatifi’nde para yerine demir-çimento (DÇ) kullanmaya başladık. Kooperatifimiz o hesapların üzerinden varlığını hâlâ sürdürmektedir. Şimdi biz bu birikim ve tecrübemize istinaden size şirkten kurtulmak için yol gösteriyoruz.
Tüm günlük alışverişinizi ve muamelelerinizi Türk Lirası üzerinden yapınız, çünkü TL’nin bugünkü günlük değeri bellidir. O gün için TL’nin kaç gram altın ettiğine bakın ve öyle işlem yapın ama asla bu para ile borçlanmayın. Altın kuruna göre muamelelerinizi yapın. Sözleşmeleri hep altına, toprağa, demire ve buğdaya dayandırın.
İşte tevbe budur.
Eski para sistemini bırakıp yeni para sistemine geçmedir. Eski paradaki reel değer gerçek para olduğu için ondan yararlanın. Paralarınızı bankadaki altın hesabına yatırın.” (s.9)
“Cahiliye dönemindeki savaş neydi?
Arap kabilelerin ayrı ayrı tanrıları yani putları vardı. Onlar kendi tanrılarının kulları idiler. Kabileler birbirleri ile savaşırken tanrılar da savaşıyordu. Arabistan kabileleri zamanla putlarını Mekke’de toplayarak savaş yerine barış içinde olmayı tercih ettiler. Mekkeliler bundan yararlanıyor ve tüm gelirlerini putlarını ziyarete gelen Arapların alışverişi ile sağlıyorlardı. Hz. Muhammed aleyhisselâm tek tanrı inancını ortaya atınca Mekke müşrikleri birden korkuya düştüler. Bu sebeple Mekke yoksulluk içine düşecektir diye düşündüler.
Medine halkı ise tarımla geçiniyor, Yahudilerle beraber yaşıyor ve bu vesileyle onlar da şeriatı biliyorlardı. Ne var ki Yahudiler Arapları kendi dinlerine almıyorlardı. İşte Medineliler bu sebeple Hazreti Muhammed aleyhisselâma sahip çıkmışlardı.
Demek ki asıl çatışma ekonomi yani o zamanki sömürü düzeni idi.
Bugün ABD müşrikleri de aynı endişeyi taşıyor ve şöyle düşünüyorlar; faiz ortadan kalkar da gerçek para ortaya gelirse biz insanları nasıl sömüreceğiz?
“Adil (Ekonomik) Düzen”e karşı açılan savaş budur.
Necmettin Erbakan aynen Hazreti Muhammed gibi onlarla doğrudan savaşa girdi. Görünüşte Erbakan yenildi. Oysa Erbakan bugün sermayeyi çökertmiş durumdadır.
Bir gün gelecek, “Yüz Dairelik Lojmanlı İşyerleri Apartmanları” kurulacaktır. Bir gün gelecek, “Adil (Ekonomik) Düzen Semtleri” kurulacaktır. Bir gün gelecek, dünya piyasalarına senet sistemi ve bunu uygulayan bakkallarımızla hâkim olacağız.
İşte o zaman biz bu sûreyi (Tevbe Sûresi) uygulamak için okuyacağız ve bizim ekonomiye hâkim olduğumuz işletmelerden müşrikleri kovacağız. Onları bırakıp bize gelenler zengin olacak, varlıklı olacaklardır. İşte bu hayır o hayırdır.” (s.10)
“Bugün tam kritik noktadayız.
Rusya Gorbaçov ile sosyalizmin baskıcılığını bıraktı. Bu gelişme sermayenin hiç hoşuna gitmedi. Onu iktidardan uzaklaştırdı. Onun yerine Yeltsin’i getirdi ama Yeltsin ihanet etti ve halef olarak Putin’i atadı. Putin Gorbaçov’un inkılâbını devam ettiriyor, tüm Sovyet halkına sahip çıkıyor, Ortodoksluğu ve İslâmiyet’i resmi din olarak kabul ediyor.
Böylece sermaye Erbakan’ın teşbihiyle timsahın çenesinden birini kaybetti.
ABD’de Yahudiler ikiye ayrıldılar; patronlar ve bankerler. Patronlar şirki bırakmak isteyen reel ekonomistlerdir. Bankerler ise müşriklerdir. Obama patronların tuttuğu bir başkandır...” (s.10) “KUR’AN VE İLİM 724. Hafta Semineri” çalışmamızdan aktardım.