Medeniyet Tasavvuru Okulu ve medeniyet meselesi-1
“Medeniyet Tasavvuru Okulu” yazılarımıza Kur’an Ayı Ramazan’ın sonunda başlamıştık ama araya Ramazan Bayramı Haftası girdi, ara vermek zorunda kaldık…
Medeniyet meselesi önemli hem de çok ama çok önemli…
Medeniyet meselesi bizim yarım yüzyıllık çalışmalarımız olarak önemli…
Medeniyet meselesi “Adil Düzen ve Adil Dünya Düzeni” açısından da çok önemli…
Medeniyet meselesi, bizim yarım yüzyıllık “Adil Düzen Çalışmalarımız” aynı zamanda “Üçüncü Binyıl Medeniyet Projesi” oldukları için çok ama çok önemli…
Önemine binaen, “Ramazan Medeniyeti; Medeniyet Tasavvuru Okulu” başlığı altında yazdığımız iki yazıdan sonra, konu ile ilgili olarak birkaç yazı daha yazalım…
Sözünü ettiğim “Ramazan Medeniyeti; Medeniyet Tasavvuru Okulu” başlıklı yazılarımızın başlangıcında yazdıklarımızı tekrar hatırlamamız gerekmekte; okuyalım…
“Önce bu yazı dizisindeki başlığı açıklayalım. Yusuf Kaplan, Kur’an Ayı Ramazan başlangıcından itibaren, “Ramazan Medeniyeti” ana başlığı altında yedi yazı yazdı. Son yazısı, “Ramazan Medeniyeti; Medeniyet Tasavvuru Okulu” başlıklı yazımızı yazmaya başladığımız bugün yayımlandı. Yusuf Kaplan yazısını şöyle sona erdirdi. “Bu yazı, “Ramazan Medeniyeti” yazılarımın sonuncusu. Salgın ortamında evlerimize kapandık, çok buruk geçirdik Ramazan’ı. Hayırlısı. Ramazan Bayramınızı şimdiden tebrik ediyorum.”
Malum olduğu üzere, biz de Kur’an Ayı Ramazan başlangıcından itibaren “KUR’AN VE RAMAZAN” (KUR’AN NİZAMI VE RAMAZAN) merkezli yazılar yazdık… Bu yazılarımızı yazarken ek bir bilgi verme ihtiyacı hissettik ve yazdık. Dedik ki…
“KUR’AN VE İLİM seminerleri çalışmaları yapmakta olduğumuzu… Seminer notlarını hazırlamak için her gün bir miktar vaktimizi bu çalışmaya ayırdığımızı ve bunu bin yüz on (geçen hafta 1116’nci haftaya da ulaştık) haftadan beri sürdürdüğümüzü… Kur’an ayı Ramazan vesilesiyle bir kere daha hatırlayalım…”
“Medeniyet Tasavvuru Okulu” çalışmasını en iyi proje sahibi Yusuf Kaplan anlatır ve yazar diye düşünüyorum. Kendisi, çalışmalarının uygulama başlangıcında, “Küçük bir kıvılcım: Medeniyet Tasavvuru Okulu” başlıklı bir yazı ile meramını anlatmış; okuyalım…
“Yarın Üsküdar’da Sabahattin Zaim Üniversitesi Altunizade Kampüsü’nde eğitim alanında küçük bir kıvılcım çakacak bir tohum ekiyor olacağız Allah’ın izni ve keremiyle.
Medeniyet tasavvuru çerçevesinde temel akademik alanlarda eğitim verecek, mevcut üniversite fikrinin nasıl tefessüh ettiğini de gösterecek, usta-çırak ilişkisine dayalı medresenin ve tekkenin ruhunu birleştirerek talebeye sadece bilgi değil ruh da verecek, bilme şevki (ilim), bulma coşkusu (irfan) ve olma aşkı (hikmet) kazandıracak Medeniyet Tasavvuru Okulu (MTO) bismillah diyerek yola çıkıyor...
Yola çıkıyoruz; yolda olacağız; ilim, irfan ve hikmet kurucu sütunlarımız ekseninde yol olabilecek miyiz, bunu zamanla göreceğiz biz de.
HER ALANA MEDENİYET TASAVVURU PERSPEKTİFİ
İslâm dünyası iki asırdır büyük bir medeniyet buhranı yaşıyor. Tarihimizde yaşadığımız ikinci büyük medeniyet buhranı bu. 3 Z formülü ile açıkladığım, gök kubbemizin ve hayat-dünyamızın çökmesiyle sonuçlanan köklü bir kriz. Müslüman Zihni’nin, Müslümanca Yaşama Zemini’nin ve Müslüman Zamanı’nın yok olmasına neden olan epistemolojik kırılma ve ontolojik kopuş.” (DEVAMI VAR; devamı gelecek yazımızda…)
***
NOT: Yusuf Kaplan bu yazıyı 2019 yılı Kasım ayında yazmış. Yapılan çalışmaları yakından takip etmeye gayret ediyorum… Zaman zaman Yusuf Kaplan ile de görüşüyorum… Hatta ilk yıl çalışmaları sonunda kendisine dedim ki; bizim yarım yüzyıllık Adil Düzen çalışmalarımızdan yararlanmazsanız, çalışmalarınız eksik kalır. Kendisi, 2020 yılı döneminde. Adil Düzen Çalışanı arkadaşlarımızdan da ders verme konusunda yararlanabileceklerini söyledi ama pandemi musibeti sebebiyle bunu gerçekleştirmek maalesef mümkün olamadı!