B— TURİZM ve TURİZM OLAYI
1. Turizm, Tanımı ve Mahiyeti
Günümüze gelinceye kadar turizm değişik şekillerde tanımlanmıştır. Çeşitli turizm bilimcileri ve kurumları değişik tanımlamalar yapmışlardır, fakat bu tanımlamalarda genellikle bazı eksiklikler görülüp farkedilmekte ve ortaya çıkmaktadır.
Konuya objektif bir bakış açısı kazandırmak için biz, konuyu tümüyle kapsayan bir tanımı ele alacak ve incelememize yön vermiş olacağız:
«Turizm, insanların kendi konaklama yerleri dışında sürekli olarak yerleşmek, özellikle politik ve ticarî bir amaç gütmemek üzere, liberal bir atmosfer içerisinde; iş, merak, din, sağlık, spor, istirahat, kültür ve snobizm gibi amaçlarla veya aile ziyareti, kongre, seminerlere katılmak gibi nedenlerle, kişisel ya da toplu bir şekilde yaptıkları seyahatlardan ve gittikleri yerde 24 saati aşan konaklamalardan ortaya çıkan iş ve münasebetleri kapsayan endüstri ve sosyal bir olaydır.»(1)
Turizmin tanımını yaptıktan sonra —konuya daha geniş bir açıklık getirmek bakımından— turizm olayını meydana getiren «turist (seyyah)»ın da tanımını yapmamız yararlı olacaktır. Bu tanımlamalarla genel olarak turizmin mahiyeti de ortaya çıkmaktadır.
«Turist, turizm tanımındaki şartlara uygun olarak ve yine turizm tanımındaki nedenlerle seyahat eden, gittiği yerde asgari 24 saat süreyle konaklayan veya o yerin bir konaklama tesisinde en az bir geceleme yapan, zamanı, fiziksel ve mâlî gücü sınırlı olan, geleneklerini koruyan, mutlak temizlik ve vasat konfor arayan, maceraperest olmayan kişidir.»(2)
2. Turizm Olayı
a) Turizm Kavramı:
Turizm konusunda görülen yanlış görüşler, başlangıçta turizm kavramının kökünü araştırmak zorunluğunu hissettirmiştir. Yapacağımız tam ve mükemmel bir kavram tanımlaması, konunun anlaşılması için izliyeceğimiz çalışma metodu ile gidiş yoluna da yön verecektir.
Etimolojik olarak «turizm» deyimi «turist» deyimi veya sözcüğünden doğmuştur. Ana dilimizde «seyyah» kelimesi turist; «seyahat» kelimesi de turizm deyimlerinin karşılığıdır.
Batı dillerinde turist sözcüğü lâtince «tornus» kelimesinden türemiştir. Tornus kelimesi dönme, dönüş anlamlarını taşır ve temelde değişmemek şartı ile batı dillerine girmiştir. Örneğin, Ingilizcede «tour» ve «touring»; Fransızcada «tour» ve «tourner» deyimleri bu kelimeden türetilmiştir. Tourner, dönmek veya döndürmek anlamına gelir. Tour, dönme hareketleri ve gezintiler için kullanılıp hareket edilen yere dönmek şartıyla yapılan kısa ve uzun süreli seyahatleri ifade eder.
İngilizce ve Fransızca «tour» yapmak ve «tour»
yapan=tourist-touriste, kelimeleri 17. ve 18. yüzyılda kullanılmaktaydı. Ingilizcede ayrıca «touring=gezinti yapmak» deyimi de aynı devirde mevcut bulunuyordu.
Almanca dilinde ise durum daha değişiktir. Almancada, 19. yüzyıl ortalarında «tourisme=turizm» kavram ve terimine karşılık olabilecek bir kelime henüz yoktu. 1. Dünya Savaşından önce dilimizde ve Fransızcada ayrı ayrı mevcut olup sınıflandırılmış olan misafir (hote) ve yabancı (etranger) deyimleri, Alman dilinde sadece «auslander=yabancı) kelimesi ile ifade ediliyordu. Ancak 1918 yılından sonra Alman dilinde bu konuda gerekli ayırmayı yaparak «fremden-ferkehr=turizm, seyahat», «turist=seyyah» ve «tu-ristisch= turistik» terimlerine kavuşmuştur.
Dilimizde ise «seyahat» ve «seyyah» ile «misafir» ve «konuk» gibi turizm ile ilgili deyim ve sözcükler, Türk tarihi kadar eskidir; bildiğimiz çağlardan beri varolagelmiştir.
Turizm olayı özellikle 2. Dünya Savaşından sonra önem kazanmış, sür'atle gelişen sosyal ve ekonomik bir olay olarak daima artan bir şekilde dikkati çekmeye başlamış; 1930 yıllarından itibaren bilimsel açıdan ekonomik ve sosyal bilimler içinde yerini alarak gerçek kelime, deyim ve kavramlarına kavuşmuştur.
b) Turizm Olayının Özellikleri:
Yirminci yüzyılın özellikle ikinci yarısında iktisatçıların, sosyologların, politikacıların en çok dikkatini çeken sosyal olaylardan biri de turizmdir.
Geçici bir süre için devamlı yaşadıkları yeri terk-ederek tatil, dinlenme, merak, gezip görme, dini nedenlerle başka yer ve ülkelere giden milyonlarca insan, yeryüzünde geniş kapsamlı sosyo/ekonomik etkileri olan «turizm» olayını meydana getirmektedirler.
Özellikle istatistikî rakamlardan aldığımız bilgi ve neticeler bu etkinin önemini açıkça ortaya koymaktadır. Geçtiğimiz yıllarda yapılan ve 85 ülkeyi kapsayan istatistiklere göre her yıl 150 milyon kişi tatillerini kendi ülkeleri dışında geçirmekte, 600 milyon kişi ise tatillerini kendi ülkelerinde fakat yaşadıkları yerin dışında geçirmekte yani iç turizm hareketini oluşturmaktadırlar.
Turizm kavramındaki seyahat amaçları ve turizm olayını oluşturan kişilerin sayısı ile orantılı olarak uluslararası turizm gelirleri yılda 225 milyar liraya varmakta, iç turizm tüketimi ise 900 milyar lira kadar tutmaktadır. Dünya ticaretinde büyüklük ve hacim bakımından 225 milyar liralık dış turizm geliri birinci sırayı işgal etmekte, başka hiçbir mal veya hizmet bu hacime ulaşamamaktadır.
Uluslararası dış turizm ve iç turizm hacminde gerek turist sayısında, gerekse tüketim miktarı olarak ifadelendirilen harcamalar —yapılan inceleme ve istatistiklere göre— her yıl % 10-20 arasında gelişme ve artış göstermektedir.
Saydığımız bu birkaç özelliği ve ilerde konunun akışına göre ele alacağımız şekliyle de görüleceği gibi turizm, geçmiş yüzyıllar ve çağımızda sosyo/ ekonomik etkileri çok fazla olan, toplum açısından incelenmesi gereken olayların başında gelmektedir.