Sermayenin yaptıkları ve korkuları
1141 Okunma, 1 Yorum
Reşat Nuri Erol - Milli Gazete
Ilker Ardic

Sömürü sermayesi korkuyor... Neden korktuğunu merak ettiniz, değil mi?

Sermayenin korktuğu tek güç kaynağı vardır, o da "Kur'an"dır. Özellikle de Kur'an'ın "müsbet ilimlere" dayalı olarak yapılan çağdaş yorumlarıdır.

Kur'an dışında Tevrat'la yarışacak bir kitap ve kaynak mevcut değildir.

***

Sömürü sermayesi dünyayı "tek sermaye devleti" hâline getirmeye çalışmaktadır. Bunu sağlamak için devletler arasında işbölümü yapıp herkesin ürettiğini satmasını, tükettiğini satın almasını ve bu arada kendisine (yani sömürü sermayesine) "bac" (haraç gibisinden bir çeşit vergi) ödemesini istemektedir. Sadece istemekle kalmamış, dünya çapında birçok alanda bunun mekanizmasını kurmuştur. (Bu mesele ayrı bir yazı konusudur.)

Sömürü sermayesi son yıllarda ne yapmaktadır?

Dünyayı inşaat sektörüne yönelterek bu alanda "dolar kredisi" vermektedir.

ABD'de uygulanmakta olan "Mortgage Sistemi"ni bu vesileyle hatırlayalım. Önemli bir iş adamı mühendis arkadaşım, yıllar öncesinde bu sistemin cazibesine kapılıp ABD'ye göç etmiş, orada bu sistemle çalışan inşaat sektörüne çöreklenmişti. Hâlâ oralarda...

Burada bir ara parantez açıyorum: Oysa, bize göre inşaat için sermayenin dolarlarına gerek yoktur. Parasız nasıl iş veya inşaat yapılabileceğini zaman zaman kısaca hatırlatıyorum. Ayrıca, benden "Parasız iş/inşaat yapmak" başlıklı bir yazı bekleyiniz...

Sömürü sermayesi Türkiye'de ne/ler yapıyor?

Hormonlu bir şekilde "inşaat kredisi" veriyor.

Türkiye'de "inşaat sektörü" patlama yapıyor, zirveye çıkıyor...

Ama bu arada Türkiye'deki "tarım ve sanayi sektörü" küçülüyor veya çöküyor!..

Neler olduğunu kısaca özetleyeyim:

Hükümet/lerimiz hep borçlanıyor, borçlanıyor, borçlanıyor...

Alınan borçlar yetmezse, "özelleştirme" adı altında yüz yıllık varlıklarımız satılıyor...

Hükümet/lerimizin tek kelimeyle "intihar" diyebileceğim bu politikaları yüzünden ülkemize giren dolarlarla, halkımız Çin'de üretilen ucuz malları almakta, kullanmakta, israf etmekte... İnsanın haykırası geliyor:

İçimizdeki beyinsiz yöneticiler ve tüketiciler yüzünden bizi helâk eder misin Yâ Rab!

-Bir taraftan Türkiye borçlanarak her yönden istikrarını kaybetmekte...

-Diğer taraftan da millî sanayimiz ve millî tarımımız çöküp yok olmakta...

İşte buraya yazıyorum: Eğer bu durum böyle devam ederse, çok değil, on sene sonra Türkiye'de artık "ekilecek tarla" ve "çalışacak fabrika" kalmaz; haberiniz olsun!

***

Tekel sömürü sermayesinin bu planının ve çabasının başarısı demek, "Halk Sermayesi"nin ve "Halk Ekonomisi"nin mağlup olması demektir. Oysa, bu gelişmelere rağmen bütün dünyada halk sermayesi gittikçe uyanmakta ve güçlenmektedir.

Bu arada biz Adil Düzenciler ne yapıyoruz?

Biz, bu sömürücü küresel sermayenin planlarını nasıl yıkılacağını "tahlil ve tesbit" ediyoruz, "çare ve çözümler" üretiyoruz...

"Faizli Karşılıksız Para" yerine, "Faizsiz Mal Senetleri" karşılığı çıkarılan "kredileşme parası" ikame edildiği zaman sorun bitecektir. Bu parayı merkez bankaları değil, dükkanında altın bulunan kuyumcu/lar çıkaracaktır. Ayrıca arz edilen taşınmazlar karşılığı "toprak parası", ülkede arz edilen inşaat malzemesi karşılığı "demir parası", illerde arz edilen tüketim malları karşılığı bucaklarda "buğday parası" çıkarılacaktır.

Sömürü sermayesinin yaptıkları ve korkuları özetle böyledir.

Korkunun ecele faydası yok; sermaye de bir gün sömürü gücünü kaybedecektir.

 

Yorum:

Adil  Düzen Geldiği gün Dünya kurtulacaktır ve bunun için daha çok çalışmalıyız.

 

Ilker Ardic


YorumcuYorum
Zübeyir Erol
04.08.2009
08:09

Sermayenin korktuğu tek güç kaynağı vardır, o da "Kur’an"dır. Özellikle de Kur’an’ın "müsbet ilimlere" dayalı olarak yapılan çağdaş yorumlarıdır.

Evet, bu ifade üzerinde fazlasıyla düşünmeyi hak ediyor. Daha doğrusu günümüzde olan biteni anlamamızı sağlayacak bir ipucu.

Kuran’ı çağdaş yorumlarına her fırsatta, en ağır ithamlarla ve söylemeye dilim varmasada sanki İslam’ı aşağılayan müşrikler gibi bir takım yakıştırmalarla aşağılayanlar aslında sermayenin tamda yapmak istediğini gerçekleştirmiş olmuyor mu? İşin ilginç yanı bu insanların büyük ölçüde dini yönden samimi olduklarından şüphe duymuyor olmak…

Kuran’ın çağdaş yorumuna karşı gelenlere verilmesi gereken tepki, tam ters bir şekilde karşı taraftan hem de çok ağır olarak size geliyor. Bu duruma nasıl gelinir, Müslümanların nasıl bu derece basireti bağlanır, anlamakta gerçekten zor.

Sanki Kuran’ın resmi yorumcusu vardı ve söylenecek her şey bitti. O zaman bunca soruna neden cevap verilemiyor? İnsanlara Kuran’ı bu yaklaşımla sunarsanız “Bu kitap eskileri anlatıyor, şimdi öyle bir hayat yok” yakıştırmasını hak edersiniz.

Sanki müçtehitler şimdi yaşasa idi içtihat yapmayacaklardı? Sanki yapılan içtihatlar o dönemin sorunlarına yönelik değildi? Sanki şuanda hiç yeni içtihat yapmaya ihtiyaç duyacak problemimiz yok?

Burada bir hatırlatma yapmakta fayda var, müçtehitler döneminde de o dönemin Müslümanları genel olarak aynı şekilde ithamlarda bulunmuş ve Ebu Hanife’nin hayatı bu mücadelelerle geçmiştir.

Kuran sadece dini hükümler içeren bir kitap değil aynı zamanda tek doğru düzeni ortaya koyan kitaptır. Kuran’ın düzenini ortaya koymak her an içtihat yaparak mümkün olur. Aksi takdirde bize yapacak bir şey kalmamış olur.





Sayı: 8 | Tarih: 2.08.2009
Hayrettin Karaman
İHL meslek liseleri midir?
7326 Okunma
1 Yorum
Hilmi Altın
Ayşe Arman
Zulmün adı haşema
2060 Okunma
2 Yorum
Tayibet Erzen
Nazlı Ilıcak
Çocuklarımızı nasıl yetiştirelim?
1429 Okunma
4 Yorum
Fatma Karuç
Ahmet Hakan
Ertuğrul Özkök'le Umreye gidiyoruz
1311 Okunma
5 Yorum
Lütfi Hocaoğlu
Murat Bardakçı
Hadımlık iğnesi yokken, orayı orakla keserlerdi
1273 Okunma
Recep Yıldırım
Fikret Bila
"Çözüm'ün Dayandığı Sınır
1229 Okunma
1 Yorum
Harun Özdemir
Oktay Ekşi
Gül'ün Yanıtı
1209 Okunma
2 Yorum
Vahap Alma
Ahmet Taşgetiren
Türkiye'nin rahatlaması
1203 Okunma
2 Yorum
Zübeyir Erol
Yılmaz Özdil
Açılım
1180 Okunma
Leyla Okta
Mümtazer Türköne
'Türk sorunu' var mı?
1179 Okunma
1 Yorum
Arif Ersoy
Bekir Berat Özipek
Milli görüş ve ‘necasetten temizlik’
1178 Okunma
Bünyamin Demir
Mehmet Altan
Allah benzetmesin
1172 Okunma
Mehmet Hikmetumut
Ahmet Turan Alkan
Plâjda yoğurt yeme hakkı engellenemez!
1145 Okunma
1 Yorum
Emine Hocaoğlu
Hakan Albayrak
Faiz Meselesi
1143 Okunma
Veysel İpekçi
Reşat Nuri Erol
Sermayenin yaptıkları ve korkuları
1141 Okunma
1 Yorum
Ilker Ardic
Mahir Kaynak
Türkiye'nin çözümü, Çözüme giderken
1127 Okunma
1 Yorum
Süleyman Karagülle
Toktamış Ateş
CHP ve "solcu olmak..."
1111 Okunma
Osman Eskicioğlu