Adil Ekonomik Düzen'de ekonominin 31 prensibi vardır: 3'ü Genel Prensipler, 7'si para, 7'si kredi, 7'si vergi ve 7'si sosyal güvenlikle ilgilidir.
Para, kişinin üretimi karşılığında çıkarılan tüketim hakkını gösterir, devreden senettir.
Tarihçe:
İnsanlık toplayıcılık, avcılık, çobanlık, tarım, ticaret, işçilik ve ortaklık devrelerinden geçmiştir. Her ekonomik dönemde kişiler ihtiyacı olan üretimi yapar, fazla üretimlerini pazara götürür bunu başka gerek duydukları mallarla takas ederlerdi. Önce takas vardı, tüm pazardaki mallar para idi. Sonraları takasın zorluğu nedeni ile orta mal belirlediler. Bu mala endeks ile diğer malları değiştirdiler. Sonraları nadir bulunan, stoklaması kolay olan, deforme olmayan, zenginlikleri depolayan altın ve gümüş gibi madenleri para olarak kullandılar. Bu paralar hala mal değerinde idi, mal olarak değeri ile nominal değeri aynı idi. sonraları bu madenleri taşımak zor ve riskli olduğu için, uzak yerlere götürmesi zor olduğu için, bu altını tarif eden senetler ile kağıt paralar oluştu. Altından bağımlılık kesilerek karşılıksız para çıktı. Enflasyon ve deflasyon gibi iki sorun oluştu.
Bu para ekonomisinin sorunlarını ortadan kaldırmak için Adil Düzen'de paranın 7 prensibi ortaya kondu.
1. Para = mal
2. Karşılıksız para olmaz.
3. Faiz yok
4. Para: toprak, tesis, standart mal, altın-gümüş-döviz karşılığı çıkarılır.
5. Eşit muamele
6. İstenilen anda değiştirme
7. Fiyatlar arz talebe göre oluşur.
Üretim sonucu mallar ortaya çıkar, mal üretilince iki hareket olur.
1. Pazara götürüp para ile değiştirilir, ya da takas yapılır. Değişim yapılmış olur, enflasyon oluşmaz.
2. Ambara götürülüp ambar senedi alınır:
Ambar senedi
1. Borsada satılır paraya dönüştürülür. Senet borsada mahsup edilir, para çıkar. Takasa mal gireceğine para girmiş olur, enflasyon oluşmaz.
2. Bankaya verilir ve para kredisi alınır. Senet bankada mahsup edilir ve para çıkar. Takasa mal gireceğine para girmiş olur, enflasyon olmaz.
3. Pazarda satılır.
Önemli bir detay:
Para = mal ilkesi pazardaki bir tariftir. Pazarda ne kadar mal var ise para o kadardır. Kişilerin elindeki tesis tapuları takas paradır, emlak tapuları takas paradır, diğer tüm senetler takas paradır: bunlar bankaya girerse mahsup edilmiş ve tüketim hakkı talep edilmiş o malların karşılığında para çıkar. Yoksa kendi tapuları takas değerini ifade eden takas senetleridir. İstenildiği anda paraya çevrilebilir, bankaya rehin konulmak şartı ile. Başka zamanlarda bu değerlerin karşılığında pazarda para dönmez. Tüm standart mallar da böyledir.
Faiz yok: faiz paranın bir fonksiyonu olarak tarif edilir. Arpa ile arpa para olarak ise faiz sözkonusudur, altın aldınız fazlalık ile beraber geri verdiniz, eğer para olarak ise faiz vardır. Takasa konu tüm mallar paradır. Dolayısıyla takas ile ilgili tüm cinsi değişimler faize konudur. 1 kg iyi cins arpa, 1 kg düşük kalite arpa ile miktarsal olarak aynıdır, ikisi de 3 kişinin ihtiyacını eşit miktarda görür, bu nedenle takasa girdiklerinde misli misli ile takas olur, birinden diğerine 1 gr fazlalık aktarım faize konudur. Dengenin bozulmaması için 1 kg iyi cins pazarda satılacak, sonra o para ile 1, 5 kg kötü cins alınır. Fayda paylaşılmış olur. Mal cinsi farklı ise alışveriş olur.
İstendiği anda değişim: Mal pazara girdi ise, onun karşılığı bankadaki o mal için mahsup edilen para değil, pazarda dönen paradır.
Mal Stoklara girdi ise onun karşılığı fazladan bir para pazarda yoktur. Onun senedi vardır.
Senet bankaya verildi ise onun karşılığında mahsup edilen bir para pazara çıkar. Bu para değişim için tüketim hakkıdır. O paranın sigortası olan mal ambardadır. Karşılıklıdır. Para pazardaki mevcut mallara çevrilip satın alım yapılabilir. O para bankaya dönmedikçe onun karşılığı olan mal ambardan çıkmaz.
Arz talep: Fiyatlar, piyasadaki kağıt paraya göre değil, halkın o mala olan rağbeti ve üreticinin arz miktarına göredir. Mesela, kişinin parası yok, elinde bir senedi var, bu senetle pazardan takas yapar, senedi parası gibidir. Arz talep bununla oluşur, yoksa herkeste para olmak zorunda değildir. Mal senedi de olabilir. Ya da kişinin parası yoktur, emek karşılığı çalışma kredisi vardır, onu alır ve parası yokken pazardan mal çeker, kredinin karşılığı vardır. Ya da emeklidir parası yoktur, zekat ile orantılı olarak aldığı kredisi ile mal çeker. Yani bir taraftan para harici tüm senet ve malların takas değeri piyasa talebini bir para gibi güdülerken, diğer taraftan eksi mal olan krediler piyasa talebini artırır. Tümünün de karşılığı vardır.
Mal paralar, nominal değere dönüşmeden fiyatlara etki eden paralardır.