Bu değerlendirme, Fikret Bila’nın 7 Şubat 2010 Pazar günü yayımlanan “PKK için ekonomik önlem alınmalı” yazısı üzerine yapılmıştır.

Y O R U M     :

BİR BAŞARI ÖYKÜSÜ

Türkiye PKK ile mücadeleye başladığı günden beri terörle beraber, bölgenin ekonomik ve sosyal geri kalmışlığını da tartıştı.

Her hükümet değişikliğinde terörle mücadelenin önemli bir parçası gibi takdim edilen “geri kalmışlıkla mücadele” anlamında birçok ekonomik ve sosyal paket hazırlandı. Bunlar büyük gürültülerle kamuoyuna açıklandı.

Bazı hükümetler ise görev sürelerinin uzunluğuyla orantılı olarak birden fazla paket açıkladı.

Sonuçları ise ortada:

Başladığımız noktadayız…

25 yıllık mücadelenin özeti ise şu:

Terörle mücadele eden hükümetler, Anayasal kurumlar, güvenlik birimleri, merkezi ve yerel yönetimin merkez ve taşra örgütleri, atanmışlar ve seçilmişler, medya… hepsi çok başarılı oldu.

Bugün de başarılı hizmetler vermeye devam ediyorlar.

Nedense terör bitmedi.

Terörle mücadele eden birimler gerçekten iddia edildiği gibi çok başarılı oldu ise terörün çoktan bitmesi gerekmiyor muydu?

Bu kadar başarının elle tutulur bir sonucu olmalı.  

25 yıldır silahın kullanıldığı bir mücadele alanında görev alan tüm güvenlik görevlileri, valiler, kaymakamlar, hükümetlerin hepsi cansiperane ve çok başarılı işler yaptılar.

Bu süre içinde bir kamu görevlisi çıkıp

“Görev sürem içinde şu kadar insan öldü, ülkem yaklaşık şu kadar ekonomik kayba uğradı, devlete duyulan güven de zedelendi… Bunlardan dolayı herkesten özür diliyorum ve görevimden istifa ediyorum” yanlışını da yapmadı.

Belki istifa eden olmuştur ama kimse duymadı veya duyurulmadı; yol olur diye.

Ama şu savunma hep yapıldı:

Terörün bitmemesi, bazen daha da şiddetlenmesi;

-PKK’nın her türlü hava koşulunda,

-Arazide engel tanımayan mücadele gücüne,

-Uyguladığı taktiklere,

-Daha eğitimli teröristlerine,

-Türkiye’nin uluslar arası antlaşmalarla elde edemediği daha başarılı diplomatik ve lojistik desteğe sahip olmasına… bağlandı.

İnsanın aklına gelmiyor değil;

            Bir ülkede terörle mücadele varsa, bununla mücadele eden bütün birimlerin hepsi çok başarılı hizmetler yapıyorsa, daha da önemlisi TERÖRİSTLER mücadele edenlerden daha başarılı ise BAŞARISIZ OLAN KİM?

HERKESİN BAŞARILI OLDUĞU YERDE KİM BAŞARISIZ OLACAK Kİ, TERÖR BİTSİN?

***

Terörle mücadele amaçlı ekonomik ve sosyal paketler hiç mi işe yaramadı derseniz, o kadar da değil, tabii ki yaradı. Yaramaz olur mu?  

Marmara, Ege, İç Anadolu illerinde üretim yapan şirketlerin saygın markaları vergi levhalarını Doğu veya Güneydoğu illerinin birinde duvara yirmilik paslı çiviyle tutturanlar, her türlü vergi ve kredi kolaylığından sonuna kadar yararlandılar, hala da yararlanıyorlar.

Fabrika kurma yerine fabrikanın şirket adresini taşıma kurnazlığı daha iyi bir fikir değil mi?

Haydi bir yanlışım varsa sen söyle, zeka pırıltısı hangisinde?

Teşvik bölgesinde fabrika kurmakta mı yoksa İstanbul’daki fabrikanın şirket adresini taşımakta mı?

Görüldüğü gibi terörle mücadelede iş dünyamız da oldukça başarılı.

Bütün sorumluların başarılı olduğu bir mücadelede, başarısız biri varsa o da VATANDAŞ olmalıdır.

Biri başarısız olacak ki, diğerinin de başarısı anlaşılabilsin.

Bunun başka bir açıklaması olabilir mi?