O ne Ramazan programları öyle?
1239 Okunma, 2 Yorum
Can Ataklı - Vatan
Mesut Karaaytu

Ramazan nedeniyle iftara yakın saatlerde ve sahur vaktinde televizyonlarda yayınlanan programları izleyebiliyor musunuz?

Ben çoğu kez geç yattığım için özellikle sahur programlarına göz atma şansı buluyorum. Ve çok şaşırarak izliyorum.

Çünkü Ramazan programı adı altında son derece ilkel dini söylemler, hurafeler, garip sohbetler, sözde ruhu okşayan ses tonlarıyla yürütülen konuşmalar ekranları sarmış.

Peygamberimizin duvarları konuşturduğu, putları dillendirdiği, geyiklerle muhabbet ettiği, körlerin gözünü açtığı gibi sözde mucizeler dini hikâye gibi sunuluyor. Oysa Peygamberimizi diğerlerinden ayıran en önemli özelliklerden biri mucizelerinin çok az olmasıdır. Çünkü dinimizde aslolan insandır ve Hazreti Muhammed her konuşmasında kendisinin de herkesle eşit olduğunu vurgulamıştır. Peygamberimizle ilgili kimi hikmetleri dışında kör gözü açmak gibi mucizeler yoktur.

Eskiden de, bunu derken tarihten söz etmiyorum, 5 - 10 yıl önce de Ramazan programları yapılırdı. Ünlü sanatçılar, komedyenler ekranlara gelir herkese hoş vakit geçirtirdi. Herhalde TV kanalları masraf yapmak yerine ikici üçüncü sınıf kişilere belki de bedavaya Ramazan programı yaptırarak ve bunu da en ilkel halde sunarak iktidarın da beğenisini kazanmayı amaçlıyor.

En çok dikkatimi çeken de şu: Nedense Ramazan eğlencesi denince aklımıza hep 1900’lü yılların başı geliyor. Direklerarası denilen eğlence sistemi sanki tüm geçmişi kapsıyor. Örneğin 1600’lerde, 1300’lerde Ramazanlar nasıl kutlanırdı kimse merak bile etmiyor, varsa yoksa, aslında oruçluların değil, dönemin asrilerinin (modernlerinin) katıldığı direklerarası eğlenceleri İslam kültürü gibi sunuluyor.           

 Yorum
 
Değerli arkadaşlar yazarımız izinde olduğundan eski yazılarından birini koymak zorunda kaldım. Eski ramazanlar, eski ramazanlar hep özlem duyarız ya o eski ramazanlara. Ama ramazanlar eski ramazan olmadığı gibi insanlarda eski insanlar değil. Eski insanlar da bir samimiyet bir güzellik bir paylaşma duygusu vardı. Paylaşma bölüşme vardı şimdi insanlar öylemi kendi önündekini yemeden yandakinin önündekini yesem diye düşünüyor. Acaba komşum aç mı diye düşünen insanların sayısı kaça indi şimdi? Eski den ben siftahı yaptım diğerini de komşumdan al diyenler var mı? Şimdi bekler ki hep kendinden alsında o da kapatsın gitsin ki her yer ona kalsın diyen esnaflar. İnsanlar her yeri kaplamışken eski ramazanları nerde nasıl yaşayacağız belki yazarımız haklı eskiden televizyonlarda eğlenceye dönük ramazan programları oluyordu ama şimdi dini masalımsı bir şekilde anlatan programlar daha gözde insanlara zaten dini gerçek bir şekilde anlatsan pek dinlemezler.
Uykuları gelir. onlarda uykuları getirmemek için böyle Ramazan programlarına devam edecekler ne zaman insanlarımız o eski insanların hasletleriyle donandığında zaten eski ramazanlarda eski ramazanlar olur güzel Ramazanları yaşayıp bayramlarda buluşmak dileğiyle

 

Mesut Karaaytu


YorumcuYorum
Lütfi Hocaoğlu
07.09.2009
14:42

Can Ataklı’nın şu cümlesi dikkate değer: Oysa Peygamberimizi diğerlerinden ayıran en önemli özelliklerden biri mucizelerinin çok az olmasıdır. Çünkü dinimizde aslolan insandır ve Hazreti Muhammed her konuşmasında kendisinin de herkesle eşit olduğunu vurgulamıştır.

Can Ataklı burada eksik söylemiş. Peygamberimizin hiç mucizesi yoktur. Çünkü o bize örnektir. Mucizesi olan bir insan bize nasıl örnek olur ki?

Ancak dinler arasında peygamber yarıştırma var ya. Bu da peygamberimize mucize uydurma ihtiyacını hissettiriyor Kuran ehline. Ne yapsınlar yazıyorlar.

Hz. Muhammed örnektir ve örnek olarak kalmaya devam edecektir. Örnek olmasının ve sünnetinin geçerliliğinin de temel dayanağı mucizesinin olmamasıdır ki, Kuran mucizesinin olmadığını, ondan mucize istediklerinde böyle bir şeyi veremeyeceğini defalarca tekrarlıyor.

TV’lerde sulugöz olarak anlatılan hikayelerde insanları İslamiyetin reelliğinden uzaklaştırıp masallar diyarına götürmekten başka bir işe yaramaz. Bir kaç saf kimse bunlardan mutlu olur, gururları okşanır, ağlarlar. Ancak hiç bir işe yaramaz.

TV’lerde reel tartışma programları yapılmalı, insanlar her tür karşıt fikrin delilleri ile tartıştığı programları seyretmeli, cübbe giymiş kişilerin islamiyetle uzaktan yakında alakası olmayan ve hurafelerle dolu sözlerini değil.

Mesut Karaaytu
12.09.2009
12:14

Hocam diye hitabedeyim gerçekten çok güzel bir yorum yapmışsınız evet her kes birilierinden yada bir yerlerden mucize bekler yada peşinde koşar oysa gerçek mucize elimizin altındaki o güzel kitabımız kur,anı kerim her kesin her konuyu eninen boyuna konuştuğu tertıştığı proğramlar olmalı ve değerli güzel fikirleri olan insanlar konuşmalı dini masalsı bir şekilde değilde gerçek manada anlatacak insanlar konuşup insanları aydınlatmalı zaten her taraf hurafe dolmuş onlardan arındırılmış bir şekilde din anlatılmalı insanlarımıza.





Sayı: 13 | Tarih: 6.09.2009
Ahmet Hakan
Zorunlu umre arası
1455 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Toktamış Ateş
Toplum sözleşmesi
1445 Okunma
Osman Eskicioğlu
Mümtazer Türköne
Güçlü ordu mu, güçlü Türkiye mi?
1421 Okunma
Arif Ersoy
Yılmaz Özdil
Cem Garipoğlu
1306 Okunma
Leyla Okta
Nazlı Ilıcak
Söz ola kese savaşı
1269 Okunma
Fatma Karuç
Ruşen Çakır
Kürtler ayrılmak istiyor mu?
1248 Okunma
Tayibet Erzen
Ahmet Altan
Tuhaf Tuhaf Sorular
1247 Okunma
Özer Ataç
Can Ataklı
O ne Ramazan programları öyle?
1239 Okunma
2 Yorum
Mesut Karaaytu
Ahmet Taşgetiren
PKK'nın katlettiği Kürtler ne olacak?
1211 Okunma
Zübeyir Erol
Hayrettin Karaman
Bu ülke vatandaşlarının tamamı Türk mü?
1200 Okunma
Hilmi Altın
Mehmet Altan
Fasulyeden güvenlik...
1165 Okunma
Mehmet Hikmetumut
Mehmet Şevket Eygi
Bu Yazıyı Fakirlerin Adına Yazdım
1160 Okunma
Emine Hocaoğlu
Mahir Kaynak
Açı­lım ve Açık­la­ma
1147 Okunma
Süleyman Karagülle
Reşat Nuri Erol
Enerji meselesi ve bor madeni 2
1147 Okunma
1 Yorum
Ilker Ardic
Zülfü Livaneli
Eşeği sırtına almak
1141 Okunma
Ali Bülent Dilek
Fikret Bila
İşin özüne girince
1136 Okunma
Harun Özdemir
Oktay Ekşi
Bile bile lades
1114 Okunma
1 Yorum
Vahap Alma
Fehmi Koru
Piramitlerin gölgesinde...
1099 Okunma
Ahmet Kirtekin


© 2024 - Akevler