Toprağı bol olsun, Darwin bildiğimiz kadarıyla müslüman olarak ölmedi. Gerçi tarih boyunca müslüman olarak öldüğünü düşündüğümüz belki bazı kimseler de böyleydi. Çünkü hayat, büyük ve önemli bir imtihan yeriydi.
Müslümanın Darwin'le imtihanı çetin ve mühimdi. Zira, bazı müslümanlar kendilerini Darwin'in öğretileriyle aydınlanmış, tahkiki imana kavuşmuş, sefihlerin inandıkları gibi inanmış olmaktan kurtulmuş addedeceklerdi.
Çünkü bunlara göre, Darwin öğretilerini vazetmeden önce yaratılış hakkında müminlerin inandığı gibi inanmak gerçek bir cehalet örneğiydi. Zira, Darwin öğretilerini vazettikten sonra Darwin'in gösterdiği şekilde inanmamak cehalet ve sefihlik idi.
Öyle ya, Darwin'den sonra Darwin'in Evrim Teorisinin izah ettiği şekilde inanmamanın hükmü onlara göre ne idiyse, Darwin'den öncesi de aynı hükme tabi olmalıydı. Mantık bunu gerektirirdi.
Demek ki, haklı olarak şu sonuca varmış olmaktayız:
Darwin'in Evrim Teorisine iman etmiş olanlar,
Darwin'in Evrim Teorisiyle aydınlandığını düşünenler,
Darwin'in Evrim Teorisiyle yaratılış hakkında tahkiki imana kavuştuklarını zannedenler,
Ve bu düşünceleriyle Darwin'e inanmayanları sefihlikle, cahillikle itham edenler,
Gerçekte,
Darwin'den önce yaşamış, tarih boyunca gelmiş geçmiş Allah'ın bütün salih kullarını, bütün evliyaullahı ve bütün Peygamberân-ı Kirâm hazeratını cahillikle ve sefihlikle itham etmiş olmaktadırlar. Zira onların hiç biri yaratılış hakkında Darwin'in gösterdiği şekilde inanmamışlardı.
Bu açıklamamızın ne anlama geldiğini iyice anlayabildiğinizi umarım. Dilerseniz bir kaç kere okuyun, iyi gelecektir. Tekrar tekrar okuyun, okudukça daha da iyi geleceğini ümit ediyoruz.
Demek ki, Müslümanın Darwin'le imtihanı gerçekten de çok çetin bir imtihandır. Bir İman-Küfür muvazenesidir. Şu ayet (siyakı ve sibakıyla, öncesiyle ve sonrasıyla) bunun ne demek olduğunu çok güzel açıklamaktadır:
"Onlara; insanların iman ettiği gibi siz de iman edin denildiği vakit, biz hiç sefihlerin (akılsız ve ahmak kişilerin) iman ettikleri gibi iman eder miyiz derler. Biliniz ki, sefihler ancak kendileridir, fakat bunu bilmezler." (Bakara Sûresi 13. âyet)