Barzani Geliyormuş
1121 Okunma, 2 Yorum
Oktay Ekşi - Hürriyet
Vahap Alma

29.04.2010

SİZ ne kadar iyimser olmaya çalışırsanız çalışın, hafızanız bazen rahat durmuyor. Aklınıza yerli yersiz, “İyi ama şunlar şunlar olmamış mıydı?” türünden düşünceler geliyor.

Biz böyle bir durumu, Irak'ın kuzeyindeki Kürdistan Bölge Yönetimi Başkanı Mesud Barzani'nin Türkiye'ye geleceğini öğrenince yaşadık.

Barzani biliyorsunuz Ekim 2008'den beri Türkiye hakkında olumsuz bir şey söylememeye dikkat eden biri.

Gazete haberlerinden anladığımıza göre o tarihteki değişimin nedeni Türkiye'nin Irak Özel Temsilcisi Murat Özçelik başkanlığındaki bir heyetin kendisiyle Bağdat'ta yaptığı görüşme idi.

O görüşmede neler konuşulduğunu bilmiyoruz. Ama ondan bir yıl önce “Eğer Türkiye Kerkük'e müdahale ederse biz de Türkiye'de yaşayan 30 milyon Kürt için harekete geçeriz” diyen, “Siz Kerkük'ten söz ederseniz biz de Diyarbakır'ı konuşuruz” anlamında laflar eden Mesud Barzani'nin o tarihte:

“Türk heyeti ile görüşmelerimiz yeni bir başlangıçtır. Türkiye ile aramızdaki duvarlar yıkılmıştır. Buzları eritiyoruz (...)” dediğini ve 180  derece aksi yönde bir politika izleyeceği izlenimi verdiğini biliyoruz.

 

 ***

 

Yorum:

 

Eee… Ne Olmuş?

 

Allah’ın insanlara sunmuş olduğu ‘tövbe’ toleransını, insanlar kendi insiyatiflerini kullanabilecekleri anda birbirine  tanımıyor. Hatta yukarıdaki yazıda olduğu gibi saçmalayabiliyor.

 

Her devletin kendisi için belirlediği uzun vadeli planları vardır. Her devlet kendi çıkarlarını korumak zorundadır. Dün savaşan taraflar bugün birlik kuruyorlar. Dün sizin topraklarınıza göz dikip parçalamak isteyenlerin birliğine girmek istiyorsunuz. Bu durumlar devletlerarası platformlarda olması muhtemel vakalardır. Çünkü değişim ve gelişimin hızla yaşandığı günümüzde, şartlar ve dengeler doğrultusunda hareket etmek en mantıklısı.

 

Suriye ile sorunlarımızı ilkokul kitaplarından anımsıyoruz. Şimdi vize yok.

Yani tarafların düşmanlıklarının sonsuza kadar devam etmesini istemek, pek de akıllıca bir davranış değildir. Kuzey Irak ve Türkiye’nin liderler bazında yakınlık göstermeleri çok doğal ve güzel bir durumdur. Türkiye ‘saf’ değildir. Kuzey Irak da ‘saf’ değildir. Her iki ülkenin de kendine göre bir plan-program içinde oldukları kesindir. Kendi çıkarları her şeyin üstündedir.

 

Bütün bunlardan sonra Barzani’nin Türkiye’ye gelişini garipsemek veya karşı tavırlar sergilemek yanlış bir tutumdur. Barzani gelsin, Erdoğan gitsin, başka başka üst düzey heyetler görüşsün… Bütün görüşmelerden sonra ortak bir paydada buluşmaları kaçınılmazdır.

 

Saygılar…

 

Vahap Alma


YorumcuYorum
HAWAR
03.05.2010
13:19

bencede geçmişte ne olmuşsa unutmak ve geleceğe umutla bakmak gerek mesela ben vahap kardeşimle bir sorun mu yaşadım geçmişte yaşanan güzel günlerin hatrına bu sorunu görmemek gerek bazen insanlar şeytanın onlara yaptıkları vesvesenin etkisinde kalıp yanlışlar yapabiliyor erdemlik karşı tarafın bu vesveseye maruz kalmış insanı affetmektir bence HER İNSAN HATA YAPAR nedersin vahap öyle midir?? saygılarımlaaaaaa......

Vahap Alma
03.05.2010
18:35

Elbette tabi. Yazımın başında da belirttim. Yaradan bize tövbeyi affetme karşılığında vermiş. Biz kimiz ki kin tutup insiyatif kullanalım.

Sorunu görmemek veya affetme yetisi azlı-çoklu her insanda mevcuttur. Aynı şekilde her insan hata yapabilir. Ama yaptıkları hataları, İnsanların tolerans yetisini kullanarak yaşamamak gerek. Geleceğe umutla bakabilmek için bu şart. Hem insanların hem de devletlerin kendi arasında kurduğu diyaloglarda tarafların hassasiyetlerine saygı en önemlisi.

Geçmişte yaşananlar hata ise görmemek, güzel ise yad edip tekerrürünü sağlamak en doğru davranış biçimi. Yani sonuç hep aynı olmalı. ’’Barış’’ !!!





Sayı: 47 | Tarih: 2.05.2010
Mahir Kaynak
Kararı kim verir?
3127 Okunma
26 Yorum
Süleyman Karagülle
Mümtazer Türköne
Askerin itibarını kimler yere serdi?
1461 Okunma
Arif Ersoy
Ahmet Hakan
Danıştay saldırısına dair kişisel tutanak
1451 Okunma
2 Yorum
Lütfi Hocaoğlu
Mehmet Şevket Eygi
Ahlak İledir Nizamı Âlem
1317 Okunma
Emine Hocaoğlu
Ali Bulaç
Pozitif ayrımcılık
1305 Okunma
Ahmet Yasir Erol
Mehmet Altan
Lafı bırak,27 Nisanda ne yaptın
1285 Okunma
Mehmet Hikmetumut
Hayrettin Karaman
Zuhr-i ahir
1279 Okunma
Hilmi Altın
Zülfü Livaneli
Ahlaki çöküş
1276 Okunma
Ali Bülent Dilek
Mehmet Niyazi
Metafizik ve gülümseme
1257 Okunma
Abdurrahman Erol
Nazlı Ilıcak
Askerle buluşan üyeler kim?
1233 Okunma
Fatma Karuç
Reşat Nuri Erol
Sömürünün sebepleri
1232 Okunma
2 Yorum
Ilker Ardic
Dücane Cündioğlu
Müslüman Ateistle Diyalog
1200 Okunma
Abdülkadir Altınhan
Ruşen Çakır
Medyadan yayılan nefret
1184 Okunma
Tayibet Erzen
Ebubekir Sifil
Başka İşimiz Yok mu?
1154 Okunma
Zafer Kafkas
Fehmi Koru
Daha ahlâklı bir toplum arzusu
1149 Okunma
Ahmet Kirtekin
Oktay Ekşi
Barzani Geliyormuş
1121 Okunma
2 Yorum
Vahap Alma
Can Ataklı
Dün bir kırılma noktasıydı
1121 Okunma
Mesut Karaaytu
Toktamış Ateş
Askerliğin bedeli
1093 Okunma
Osman Eskicioğlu