• Siyasal milliyetçilik önce AK Parti’yi vurur 18 Mart 2010 Perşembe
Siyasal milliyetçilik Türkiye’yi dışa kapar... Dünyadan koparır... Statükonun elini kuvvetlendirir, Ergenekoncu çizgiyi meşrulaştırır... Burayı biraz daha mezralaştırır... İçerde ve dışarıda desteğini yitirecek olan AK Parti’yi de Ankara’da boğarlar
• Hükümet Org. Berk’i açığa almalı 17 Mart 2010 Çarşamba
Kendini “devlet adamı” sanan ama 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre maaş alan ordu yönetimindeki askeri bürokratların, Org. Saldıray Berk için kendilerini alenen suç işleyerek ortalığa atmaları da ilginç. Acaba neden? Tabii, askeri yönetim altındaymışız gibi izlenim veren ortama rağmen bir parlamento ve hükümetimiz var... Bir sanığın 3. Ordu başında kalmasına ve bunu destekleyen komutanlara karşı ne düşünüyorlar acaba? Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 65. maddesi “beş yıldan daha fazla ceza gerektiren suçlardan yargılananların açığa alınması” yetkisini Milli Savunma Bakanı’na veriyor... Org. Saldıray Berk’in şu andaki konumu da tam bu...
• Başbuğ burada, HSYK nerede? 16 Mart 2010 Salı
Benim amacım, HSYK’ya, eğer “hukuktan yana” olduğunu iddia ediyor ise elinde bulunan şansı hatırlatmak... Yukarıda ne diyordum: “Zaten kamuoyu da HSYK kararının İlhan Cihaner’den ziyade Saldıray Berk’i kurtarmaya yönelik bir operasyon olduğuna inanmakta... Aslında eğer HSYK bu kanaatin doğru olmadığına inanıyor ise, elinde ciddi bir olanak var...” O olanak ne mi? Cevap vereyim: Genelkurmay Başkanı ile Kara Kuvvetleri Komutanı’nın alenen suç işleyerek yargıya müdahale etmelerini açıkça kınamak
• Çingene bir Genelkurmay Başkanı... 15 Mart 2010 Pazartesi
Hükümet... Ve rejim mağdurları neden bu “AB 2009 İlerleme Raporu”nu “el kitabı” yapmaz, anlaşılır gibi değil... Hâlbuki bunu bir refleks haline getirseler... Bir Çingene vatandaşımızın Genelkurmay Başkanı olmasına hiç mi şaşırmayacak hale gelecekler, ama bu gerçekleştiğinde gene de hala sabah akşam konuşmak isteyen askeri yetkililer çıkar ise ona da çok şaşıracaklar... Açılımların “demokratik cumhuriyet”e dönüşmesinin ölçüsü bu..
• Muhafazakârlığın dönüşümü 14 Mart 2010 Pazar
Doğrudan toplantıya katılıp, konuşmaları dinlediğimde İnegöl bana “yerel yaşayan küresel bir kent” imajını verdi.
Küresel diyorum çünkü krizde bile bu ilçe 700–800 milyon dolar ihracat yapıyor ve Türkiye sıralamasında on beş, on altıncı sıralarda...
Yorum:
Bu hafta Mehmet Altan yazılarının günlük yazı başlıklarının özeti sayılabilecek kısımları ile sunmayı bir değişiklik olarak yeğledim…
Sayın Yazarın yazılarında dikkat çeken hususlar,
1- Ergenekon soruşturması üzerinden yapılan Türk ordusunu toptan karalama,
2- Türkiye’nin geri kalmışlıktan kurtulmasının reçetesi olarak AB ye behemehâl teslim olmak,
3- Dünya vatandaşlığı tabir ettiği bir tür insan modeli meydana çıkarmak,
4- Türk ve İslam dünyasında ne varsa yok saymak,
Şeklinde özetlenebilecek başlıklarda toplanabilir. Yazılarını bu varsayımlar üzerine kurmak bir gelenek oluşturmuştur. Her yazı bu temel veya zemin üzerine bina edilmektedir…
Her insaf sahibi teslim etmelidir ki bu temellerin hiç biri sağlam değildir.
Öncelikle belirtmem gerekir ki,
Ordumuzun değil yok olması, zarar bile görmesi Türk Milletinin yok edilmesi için atılmış adımlarla eş anlamlıdır. Gayet açık bir gerçektir ki Ordu olmazsa devlet olmaz, devlet olmasa millet kalmaz.
Ordumuzun bu gün hedef tahtasına oturtulması Dünyadaki güç dengelerini yeniden yapılanması hesaplarına dayanmaktadır. Birinci ve ikinci dünya savaşlarından sonra yapılanan dünyada bu gün yeniden yapılanma ihtiyacı duyulmaktadır.
Dünyada etkili güçler kendi hesaplarına uymayan ne varsa bir şekilde ortadan kaldırmanın hesabındadırlar. Türk Ordusu yakın hedefe bu sebeple alınmıştır. Bu hedeflerini çökertirlerse (ki hiçbir zaman yapamayacaklar) başka hedefleri bu kadar dayanıklı olmayacaktır. Türk devletini ortadan kaldıracaklardır.
Ordu mensuplarının Gladyo bağlantılı Ergenekon’a bulaştırılanları Türk ordusu bünyesinden temizleyecektir. Bu temizliğe başlamıştır. Muhterem Erbakan Milletimize Milli Görüş çığırını açmıştır. Türk Milleti yeniden Adil Düzeni kuracaktır ve Türk Ordusu kendisine düşen vazifeyi hakkiyle yerine getirecektir.