ERBAKAN, ESAM VE “ADİL DÜZEN”-4
ESAM’ı ve yaptıklarını önemsiyor, bundan sonra yapması gerekenleri hatırlatıyorum. Demek istediğime şöyle açıklık getireyim: “Erbakan’ı gerçek anlamda anma, anlama ve gereğini yapma”, O’nun bıraktığı yerden yapılması gerekenleri yapma ile olur. Bence, işte bu önemli (EN ÖNEMLİ) görev ifa edilirken, ESAM’a ÇOK görev ve/ya görevler düşüyor…
Bu hatırlatmadan sonra, ESAM sitesindeki “ADİL DÜZEN” penceresine bakmaya devam edelim: Takriben 350 yıldan beri yeryüzünde kaba kuvvete dayanarak üstünlük tesis etmiş bulunan “ırkçı emperyalizm” gerçekte kuvveti üstün tutan bir zihniyet medeniyetidir. İnsanlığa saadet getirmesi mümkün değildir. Sadece zulüm yapmaktadır. Nitekim bu medeniyet insanlığı iki ikiz kardeşle ezmektedir. Bunlardan birisi komünizm, diğeri de kapitalizmdir.
Her iki sistem de temelde birbirinin aynıdır. Çünkü her ikisi de kuvveti üstün tutan bir zihniyete dayanmaktadır. Bundan dolayı netice itibariyle bir “ezen-ezilen” sistemidirler. Aralarındaki tek fark komünizmde ezen güç siyasi güçtür, kapitalizmde ezen güç ise ekonomik güçtür. Sermayeyi elinde bulunduran tekelci mutlu azınlığın gücüdür. Bugün komünizm çökmüştür. Düşmanı olmayan yaşayamaz şeklinde batıl bir inanışa sahip olan Siyonist küresel sömürü sermayesi, kapitalizmin karşısına düşman olarak İslam’ı koymuştur. Ancak kapitalizm de dünyaya huzur ve barış getirmekten çok uzak olduğu için komünizm gibi yok olmaya mahkûmdur.
İnsanlık şimdi kendisine “Mutluluk=Saadet” getirecek yenİ bİr düzen aramaktadır. Bu düzen ancak hakkı üstün tutan “Adİl Düzen” olabİlİr.
Adİl Düzen, bugün karşılaşılan sorunlara kalıcı ve sağlıklı çözümler üretecek bir düzendir. Adİl Düzen, birçok iktisadi sorunu yol açan faizci kapitalizmin 5 mikrobunun yol açtığı sorunları aşağıda belirtilen 5 vasıta ile çözecektir.
A. Irkçı Emperyalizmin Düzeni Olan Mevcut Köle Düzeni Yerine “Adİl Düzen”in Kurulması
Mevcut köle düzeni bir bakıma eski sömürgeci düzenin “modern müstemlekeci” uygulamasıdır. Bir sömürü düzeni, ezen-ezilen düzenidir.
Adİl devlet düzenİ ise hakkı üstün tutan, herkese hakkını veren, kimseyi kimseye sömürtmeyen, insanı ve toplumu hızla manen ve maddeten kalkındıran, herkese inancına göre yaşama hakkı tanıyan, bir uzlaşma, barış, huzur, hürriyet, adalet ve refah düzenidir. Bu düzende insanların maddi ve manevi ihtiyaçları dengeli bir şekilde karşılanacak; ülkemizin manevi ve maddi kalkınması kısa bir süre içinde sağlanacaktır.
B. Faizci Kapitalist Nizamın Sömürü Düzeni Yerine “Adİl Ekonomİk Düzen”in Kurulması
Adil Ekonomİk Düzen ideal bir düzendir. Herkese refah getirir, ucuzluk getirir. Enflasyonu önler. Her kabiliyetli insanın üretim yapmasına imkân hazırlar. Üretimi artırır. İşsizliği önler. İhracat patlamasına ortam hazırlar. Geri kalmışlığı önler. Dürüstlük ve ahlaki gelişmeyi teşvik eder.
C. Milli, Güçlü, Süratli, Yaygın Kalkınmanın “Adİl Düzen” ile Gerçekleştirilmesi
Faizci kapitalist nizam, emperyalizm ve ırkçı emperyalizmin bir sömürü düzenidir. Ülkelere hazırladığı reçeteler modern müstemlekeciliğin yürütülmesine yönelik reçetelerdir. Bu reçetelerle ülkeler bir yandan sömürülmekte, diğer yandan da dış borç ve faize esir edilmektedir. Ülkelerin milli kalkınma planları hazırlanmasına mani olunmaktadır.
Hâlbuki “Adİl Düzen”e geçildiğinde temel esas borçla değil, “Kendi Gücüyle Kalkınma”dır. Ülkelerin milli, güçlü, süratli yaygın kalkınma stratejilerine uygun “Makro Planlar” hazırlanacak; bu planlara uygun verimli “Yatırım Projeleri” geliştirilecektir. Bu projelerin belirlenen hedefleri gerçekleştirmeleri için gerekli teşvikler sağlanacaktır... (Devamı var; “Erbakan’ı gerçek anlamda anma, anlama ve gereğini yapma” bunları yapmakla olur.)